Personelin Çaldırdığı Ürünün Bedeli Maaşlarından Kesilebilir mi?

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan burcuboz
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Üyelik
24 Kas 2010
Mesajlar
63
Konum
istanbul
arkadaşlar merhaba,

biz parakende sektöründe orta ve lüks tüketim grubunda bir firmayız , mağazalarımızda sattığımız ürünlerin değeri yüksek , kendi iç denetçilerimiz var ve mağazalarımız hergün sayılıyor. yeri geliyor sayımda eksik ürün çıkıyor 4-5 bn civarı mesela ve bu hemen hemen her mağazamızda oluyor , ürünü çaldırmış ve farketmemiş oluyor vs vs ben bu ürünlerin bedellerini personellerden tahsil etmek istiyorum , çünkü o mağaza onlara emanert ve dikkat etmeleri gerekiyor. bu durumda nasıl bir yol izlemem lazım. bilgisi olan varsa beni bilgilendirebilirmi??
 
Personel fatura edeceksiniz. tabi bu faturayı kabul etmesi gerekir. yoksa personelin rızası olmadan yapamazsınız.
 
Sn.Nguroy beye katılıyorum.
Açıklama yapmak gerekirse;
İşveren böylesi durumlarda,bu durumu gerekçe göstererek tek taraflı olarak doğrudan,ücret kesintisi yoluna gitmemelidir,ancak tabiki de meydana gelen bu kayıp-zararın karşılığı ilgili veya ilgililerden talep olunacak,ilgililerde kusurları oranında kendilerine düşen miktarları ödemelidirler.
4857/M.25/II-ı bendi gereği,şartlar oluşmuş ise fesih de mümkündür.İşci-ler-in bu doğan zararı ödeyecek-ödemiş olmaları,işverenin fesih hakkını ortadan kaldırmaz(bu noktada takdir işverenin)
Bu olayda esasaslı nokta, gerekli ve yeterli TESPİTİN OBJEKTİF OLARAK YAPILMASIDIR.ZİRA,OLA Kİ İŞVERENİN DE KISMEN KUSURU OLABİLİR!...Bu tespit yapıldıktan sonra,yapılacak tespit sonucuna ve belirlenecek miktar (bu zararın oluşmasına bir den fazla işci sebeb olmuş ise)kusur oranlarına bağlı olarak düşen miktar-lar ilgilerden tahsil edilecek,ilgililerde bu durumu kabül etmiş olacak,aksi takdirde konun yargıya taşınarak bu yolla tahsili uygun olacaktır.
 
Çok sayıda çalışanı olan bir iş yerinde kendisine zimmetlenmeyen bir malın çalınmasından dolayı hiç bir çalışandan bedel alınamaz.Nasıl çalınmış, hangi çalışanın çalıştığı esnada çalınmış bunları nasıl tespit edeceksiniz. Bu konu yargıya taşınırsa işverenin haksız çıkacağını düşünüyorum. Ancak depo gibi bir yeri çalışana zimmetlersiniz eksik çıkan malın hesabını sorabilirsiniz.
 
Çok sayıda çalışanı olan bir iş yerinde kendisine zimmetlenmeyen bir malın çalınmasından dolayı hiç bir çalışandan bedel alınamaz.Nasıl çalınmış, hangi çalışanın çalıştığı esnada çalınmış bunları nasıl tespit edeceksiniz. Bu konu yargıya taşınırsa işverenin haksız çıkacağını düşünüyorum. Ancak depo gibi bir yeri çalışana zimmetlersiniz eksik çıkan malın hesabını sorabilirsiniz.
Sn.Bülent bey çok da haksız sayılmazsınız,ancak yukarıda ifade ettiğim gibi bu durum, uzman kişilerce yapılacak objektif tespit
in sonucuna bağlı olacak.
Şahsen bulunduğum işyerinde bu işlere bakan sorumlu birim var,bugüne değin ciddi bir sorunla karşılaşılmadı,sadece ilişik keserken değil ,görev ve birim değişikliği hallerinde dahi işyerine ait olup o personelin üzerine kayıtlı demirbaşların tespiti ve düşümü yapılmakta,ayrıca yılda bir kez genel denetim yapılmakta,ilgili birimler de zaten kendi uhdelerindekilerin ayda bir kez kontrolünü yapmakta.
Bu konuda önceden ve zamanında yapılması gerekenler usülüne uygun yapılıyor-yapılmış ise sorun yok,şayet yapılmamış ise sn.bülent beyin dediği gibi çok zor ve bu açıdan bakıldığında esas mal teslimi yapan bu firmanın da kusuru doğacak, dolayısıyle konu çerçevesinde ki tüm ilgililerin sorumluluklarına eş değer kusur oranları üzerinden bu zarar taksim olunabilecektir diye düşünüyorum.
 
ürünler mağaza personeline denetim ekibimiz tarafından zimmetleniyori evrakla hangi ürünler var mağazada tespit edilip kodlarıyla birlikte tespit ediliyor.hangi personel var yada yok kısmına bakmıyoruz şöyle yapıyoruz mağaza müdürüne fatura ediyoruz ve mağaza müdürüne 2 pay çalışan satış danışmanlarına 1 pay olarak fatura meblağını dağıtıyoruz
 
mağazalarımızı denetim ekibimizi sayarak zimmetliyor mağaza müdürüne, ayrıca mağazalara kamera koyma vs gibi bi zorunluluğumuz da yok zaten kanunen, en büyük mağazamızda 5 kişi çalışıyor, ve bişekilde çalınan ürünlerin bedeli yüksek yani diyoruz ki biz personele ürünlerine dikkat et çaldırma vs vs sadece bu işi faturalandırıp maaşından kestiğimizde nasıl bir sıkıntı olur??onu bilemiyoruz işte henüz karşılaşmadık
 
Bir makalede okumuştum tesadüfen gazete sitelerinden bir tanesinde.Yazarı avukkatı.Kısaca şöyle anlamıştım.
Oluşan zarardan işçinin ne kadar kusurlu olduğu belirlenmeden ve herhangi bir mahkeme kararı olmadan işçinin maaşından kesinti yapılamayacağı belirtiliyordu.
 
mağazalarımızı denetim ekibimizi sayarak zimmetliyor mağaza müdürüne, ayrıca mağazalara kamera koyma vs gibi bi zorunluluğumuz da yok zaten kanunen, en büyük mağazamızda 5 kişi çalışıyor, ve bişekilde çalınan ürünlerin bedeli yüksek yani diyoruz ki biz personele ürünlerine dikkat et çaldırma vs vs sadece bu işi faturalandırıp maaşından kestiğimizde nasıl bir sıkıntı olur??onu bilemiyoruz işte henüz karşılaşmadık

Hiç sorunla karşılaşmamış olmanız ilginç doğrusu.
Kesilen her fatura sonrasında, yeni bir mağaza müdürüyle çalışıyor olmanız gerek böyle bir uygulamayla.
Ya da , sesini çıkarmadan kesilen o faturaya katlanıp çalışmaya devam eden mağaza müdrüleriniz varsa da, öyle bedeli ödeyip kuzu kuzu oturan mağaza müdürüyle sizin devam etmemeniz gerekir bence :)
 
Son düzenleme:
Baştan söylemiştik,zararın bu şekilde tazmini doğru değil,anlaşarakda olsa bu şekilde ödenmesi yoluna gidilmezden önce objektif olarak uzman kişilerce TESPİP yapılması gerekir ki;"işverenin malına verilen zarar nedeniyle bu yola başvurulabilmesi için işcinin kusurundan yani kendi isteğinden(kastından)veya savsamasından(ihmalinden)doğmuş bulunması gerekir."bu itibarla bu olgulardan hangisi gerçekleşmiş,bu noktalar sanırım netleştirilmiş değil,yine daha önce ifade olunduğu üzre bu olay da işverenin hiç mi kusuru yok?bu noktada aydınlatılmış değil.Zira,işverenin işyerine ilişkin her türlü önlemi alma yükümlülüğü var.Bu çerçevede teknolojik imkanlarda da yararlanmak gerekmez mi?Bu olaya ilişkin,böylesi hareketliliğin ve işyerlerinin gözetim,denetim,kontrol ve takibi, sadece işgücü(çalışan)ile sağlanabilir mi?
Bu olayda TESPİT yapılmadan,işciler bilgi sahibi edilmeden,öncesinde bilgisine başvurulmadan işverenin tek taraflı olarak ,işci ücretlerinden kesinti yoluna gitmesi asla kabül edilemez.Usül olara en düşük "uyarı"cezasında bile ön disiplin işlemlerini yapmadan,işciye bu durumu tebliğ etmeden nasıl sonuçlandıramıyorsak, böylesi ağır bir işlemin tek taraflı olarak neticelendirilmesi durumu hukuken elbette kabül görmeyecektir.
İşverence yapılan bu tür işlemlere, mağaza çalışanlarının rıza göstermiş oldukları söylenemez,bu nedenlerle ki, anlatıldığı şekilde yapılan bu işlemlerden dolayı problem çıkması ihtimali çok yüksektir.
 
Eğer çalışan işe alınırken bir özel hukuk sözleşmesi yapılarak. Zimmetine verilen ürünlerden sorumlu olduğu, çalınma hasar göre durumunda maliyet bedelleri ile sorumlu çalışan tarafıundan tazmin edileceği ve bu geri ödemenin nasıl olacağı açık bir şekilde belirtilmiş ise.
Zayi olan ürün bedelinin somut delillere dayanarak işçiye fatura edilmesi ve bedelinin RIZAEN tahsil edilmesi olağandır.
 
Sn.Nguroy beye katılıyorum,devamında bu konumuza dair yapmış olduğum araştırma sonucu;
"işcilerin işverene verdiği zararların tazmini konusunu genel olarak düzenleyen kurallar İş Kanunun da yer almamıştır.İşcilerin işverene verdiği zararların tazmini hususunda kural olarak genel hükümler uygulanır."
Anlaşıldığı üzere konunun,önceki iletilerde belirtilen hususlar gözönünde bulundurularak 6098 sayılı BK.nun "Özen ve sadakat borcu"başlığı altında düzenlenen 396 cı madde kapsamında değerlendirilmesi ve sonuçlandırılması uygun olacaktır
 
Genel mantık gereği,dediğiniz gibi olması gerekse de ;

''
[h=2]b. Ücretin korunması [/h]MADDE 407- Çalıştırılan işçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde ödenenlerin özel olarak açılan banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenmesi hususunda; tabi olduğu vergi mükellefiyeti türü, işletme büyüklüğü, çalıştırdığı işçi sayısı, işyerinin bulunduğu il ve benzeri unsurları dikkate alarak iş sahiplerini zorunlu tutmaya, banka hesabına yatırılacak ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakın, brüt ya da kanuni kesintiler düşüldükten sonra kalan net miktar üzerinden olup olmayacağını belirlemeye Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığından sorumlu Devlet Bakanlığı müştereken yetkilidir. Çalıştırdığı işçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakını özel olarak açılan banka hesapları vasıtasıyla ödeme zorunluluğuna tabî tutulan iş sahipleri, işçilerinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakını özel olarak açılan banka hesapları dışında ödeyemezler. Her ödeme döneminde, işçiye hesap pusulası verilir. İşçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaklarının özel olarak açılan banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenmesine ilişkin diğer ûsul ve esaslar, anılan bakanlıklarca müştereken çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
İşveren, işçiden olan alacağı ile ücret borcunu işçinin rızası olmadıkça takas edemez. Ancak, işçinin kasten sebebiyet verdiği yargı kararıyla sabit bir zarardan doğan alacaklar, ücretin haczedilebilir kısmı kadar takas edilebilir.
Ücretin işveren lehine kullanılacağına ilişkin anlaşmalar geçersizdir.''
 
Elbette yargı kararı varsa siz zaten başka yerde de çalışsa maaşına hciz koyabilrisiniz. Yalnız maaşı değil mal varlığına da cebri icra uygulayabilrisiniz.
 
İşveren, işçiden olan alacağı ile ücret borcunu işçinin rızası olmadıkça takas edemez. Ancak, işçinin kasten sebebiyet verdiği yargı kararıyla sabit bir zarardan doğan alacaklar, ücretin haczedilebilir kısmı kadar takas edilebilir.
Ücretin işveren lehine kullanılacağına ilişkin anlaşmalar geçersizdir.''
Yanlış mı anlaşıldı biliyorum ama benim iltimde aykırı bir durum olmadığı gibi,sonrasında sizin paylaşımınız(maddenin bu son bölümü )gayet yerinde ve uygun.
Elbette açık rızası yoksa takas edemez,kasıt olması durumu da yine yapılacak tespit sonucu ortaya çıkacak,bu şekilde karar verilmiş olması halinde de "...doğan alacaklar,ücretin haczedilebilir kısmı kadar takas edilebilir."
 
Üst