Ynt: Şirket Bünyesinde Üretilen Makinenin Muhasebede yeri?
Merhaba,
Sayın kalyon,
Biz burada olayları yorumluyoruz. Kişileri değil. Hala pratiği yok falan diye yazıyorsunuz.
Konu kişiselleşmesin diye ısrarla olaya doğru çekmeye çalışırken sizi. Siz hala olayları değil kişileri yorumluyorsunuz. Hadi sinirlendi, hadi düzelecek derken. Sakin olduğunuz belli olan şu son yazınızda bile bana pratiği eksik falan gibisinden yorumlarla cevap hakkı doğurdunuz.
İlk defa kişisel bir konu hakkında yazacağım için forumdaşlardan özür dilerim. Ama cevap hakkımı kullanmak istiyorum.
Orta ikide kantin koluna seçildim. Matematik öğretmenimiz kantinin muhasebesini tutardı. Matematiğim çok iyi olduğundan kantinin defterini bana tutturmaya başladı. Amerikan usulu defterdi. Okulumuz ticaret lisesiyle aynı binada olduğu için akşam ticaret lisesine muhasebeci abiler gelirdi. Teneffüs aralarında merak ettiklerimi onlardan öğrenerek defteri ortaokul sonuna kadar iki yıl ben tuttum.. Yazları bile iki üç günde bir giderdim. Muhasebe çok hoşuma gittiği için ticaret lisesine devam ettim. Lise ikide stajımı benden başka elemanı olmayan bir muhasebe bürosunda yaptım. Benden başka elemanı olmadığı için sadece getir götür işlerini değil defterleride tutardım orda. 1993 yılına kadar o büroda çalıştım. Daha sonra Logo Yazılım batı karadeniz bölge temsilciliğinde Bilgisayar destekli muhasebe sistemleri kurma geliştirme analiz ve raporlama bölümünde LSU (Logo Sistem Uzmanı) olarak çalıştım. Özellikle bölgedeki Yağ fabrikaları, Isıcam Sanayi, Yem Sanayi, Maden ocakları gibi mamül üretim,Tavuk üretim çiflikleri, Seracılık gibi canlı varlık üretim tesislerine kurduğum maliyet ve yönetim muhasebesi raporlama ve analiz tekniklerinde yaptığım çalışmalar sayesinde 8 adet başarı sertifikası sahibiyim. 1997 yılında belgemi alınca tuğla fabrikası, maden işletmeleri ve akaryakıt istasyonlarından kurulu bir şirketle grubunda Bütçe ve Mali İşler Koordinatörlüğü görevine başladım. 2004 yılından beri kendi büromda çalışmaktayım.
Özellikle fabrikalara sistem kurduğum dönemde ticari faaliyetlerin muhasebe kurgusunu planlarken. Geliştirdim çok yönden bakış açısını. Bir yandan maliyeti net gösterirken diğer yandan vergi ve kar planlaması yönünde kurduğum sistemler sayesinde olaylara geniş açıdan bakma dürtüsü gelişti.
Hani demişiniz ya olayları başka yönlere çekiyorsun diye. Aslında yanıtları vermeden önce onları kurgulamış oluyorum. Eğer gerçekten yorumlarımı okursanız ne demek istediğim anlaşılacaktır. Bir kaç farklı yönden değerlendirerek verdiğim yanıtların gerekçelerini karşıt görüşler çıktıkça anlatıyor olmam sizde başka yönlere çekiyor havası vermiş olabilir.
Her olayı yorumlarım. Her yönden bu yüzden benimle tartışmak zordur. Sonu gelmez. Bir şeyi emin olmasam yazmam.Mantığıma çok güvenirim ve tecrübelerime. Özellikle maliyet ve yönetim muhasebesi hususunda kendime çok güvenirim.
Konusu gelmişken. UZMAN rumuzunu da açıklamak isterim. Biraz fazla iddialı bir rumuz çünkü. UZMAN aslında bir kalem. Matamatik öğretmenimin bana hediye ettiği bir kalem nerden baksanız 24 yıldır benimle beraber. Bu kalemi yalnızca bir konuda takılırsam kullanırım ve mesele hallolur.
Neyse Fazla uzatmayım. Şu anda 34 yaşındayım. 10 yaşında muhasebe defterine kalem vurmaya başladığıma göre 24 yıllık tecrübem var..............
Benim söylediklerimi dayanak olan genç arkadaşlara benimde söyleyecek bir kaç lafım var. Ben cevaplarımda neden ve sonuç ilişkilerini kurarak anlatırım. Yorumlarıma odaklanmanızı rica edicem. Uygularsınız uygulamazsınız. Ama Düşünme metodunu mutlaka kavramaya çalışın. Bir şeyi söylüyorsam altı boş değildir.
Umarım Merakınızı Giderebilmişimdir.
Saygılarımla