A. Tasfiye Memurunun Tasfiye Halindeki Sirketin Amme Borcunu OdemeGorevi
6183 sayılı kanunun 32'nci maddesinde, tuzel kisilerin tasfiyesinde bunların borclu bulunduklarıamme alacaklarını odeme gorevinin, tasfiye memurlarına gececeği hukme bağlanmıstır.Bu hukme gore, tasfiye halindeki kurumun amme borclarını odeme gorevi tasfiye memurunagecmektedir. Buradaki amme borcu, tasfiye halindeki kurumun tasfiyeye girmeden oncekizamanlarda ortaya cıkan amme borcları olabileceği gibi tasfiye doneminde ve tasfiyememurunun gorevli olduğu donemde ortaya cıkan amme borcları da olabilir. Đster tasfiyedenonceki donemlerde ister tasfiye doneminde ortaya cıkan tuzel kisiye ait amme borclarınıtasfiye memuru odemekle mukelleftir. Bu maddede dile getirilen husus, bir gorevdir. Bugorevi yapmak zorunda olanlar ise tasfiye memurlarıdır. Tasfiye memuru tabii ki, tasfiyehalindeki sirketin amme borcunu, tasfiye doneminde sirkete ait kaynaklardan odemekdurumundadır. Diğer bir ifadeyle tasfiye islemleri yapılırken ortaya cıkan değerler olmasıdurumunda bu değerlerden sirkete ait amme borcunu odemesi gerekir. Dolayısıyla tasfiyehalindeki sirketin amme borcunu tasfiye memurunun tasfiye halindeki sirket dısındaki baskakaynaklardan ya da kendi cebinden odemesi soz konusu edilemez. Bu durumda, tasfiyehalindeki sirketin tasfiye yapılırken ortaya cıkan bir değer veya tasfiye bittiğinde elde edilenbir artı değer yok ise tasfiye edilen sirketin amme borcu odenmediği icin tasfiye memurununodevini yağmadığı ileri surulemez Tasfiye memurunun bu gorevi yerine getirebilmesi icintasfiye surerken veya tasfiye bittiğinde bu borcu odemeye imkan verecek bir artı değerinortaya cıkması gerekir.Bu maddede bu gorevi yerine getirmememin mueyyidelerinden bahsedilmemistir. Buna karsıntasfiye edilen sirketin amme borclarını odeme yukumluluğunu yerine getirmeyen tasfiyememurunun mali sorumluluğu 33'uncu maddede duzenlenmistir.
B. Tasfiye Memurunun 6183 Sayılı Kanunun Tatbikine Đliskin Gorevleri
Ote yandan yukarıda bahse konu edilen 32'nci madde hukmu gereği, tasfiye halinde 6183sayılı kanunun uygulanmasıyla ilgili gorevlerin ifası da tasfiye memuruna gecer. Buhukumde anılan kanunun uygulanmasıyla ilgili gorevlerin, odeme dısındaki diğer tumgorevler olarak anlasılması gerekir. Diğer bir ifadeyle tasfiye halindeki tuzel kisinin ammeborclarını odeme gorevi 32'nci madde hukmunde ayrıca ve ozellikle anılmıs olduğu icin, bugorev dısında kalan ve kanunun uygulanmasına iliskin diğer tum gorevlerin tasfiyememurlarınca ifası gerekir.
C. Tasfiye Memuru Sıfatı Sebebiyle Mali Mesuliyet
6183 sayılı kanunun 33'uncu maddesi, tasfiye memurlarının sorumluluğunu duzenlenmistir.Buna gore, tasfiyenin basladığını, uc gun icinde ilgili tahsil dairesine bildirmek zorunda olantasfiye memurları, amme idarelerinin her turlu alacaklarını odemeden veya odemekle uzerekarsılık ayırmadan tasfiye sonucunda elde edileni dağıtamazlar veya bunlar uzerinde herhangibir sekilde tasarrufta bulunamazlar.Yukarıdaki hukme aykırı hareket eden tasfiye memurları, tahakkuk etmis ve edecek ammealacaklarından sahsen ve muteselsilen sorumlu olurlar.Bu sorumluluk, yapılan tasarrufların ifade ettiği para miktarını gecemez.Ote yandan tasfiye memurlarının odedikleri borclar icin amme alacağı odenmeden kendilerinedağıtım yapılmıs olan kisilere rucu etme hakları vardır.Bu madde hukmunde de onem arz eden hususlar;
1
. Tasfiye sonucunda elde edilenin, amme idarelerinin her turlu alacaklarının odemeden veyaodemek uzere karsılık ayırmadan dağıtamayacağı ve bunlar uzerinde herhangi bir sekildetasarrufta bulunulamayacağı,
2
. Amme idarelerinin her turlu alacağı odenmeden veya odenmek uzere karsılık ayırmadantasfiye sonucunda elde edilen dağıtılır veya uzerinde herhangi bir sekilde tasarruftabulunulursa tasfiye memurunun bundan dolayı sahsen ve muteselsilen sorumlu olacağıdır.Bu acıklamalardan anlasılmaktadır ki, bu maddede belirtilen sorumluluğun bahse konu edilebilmesiicin, tasfiye sonucunda elde edilen bir değer ortaya cıkmıs olması ve bu değerdenamme idarelerinin her turlu alacağının odenmemis veya odenmek uzerede karsılık ayrılmamısolması gerekir.Bu ise ancak bir incelemeyle veya yeterince yapılmıs bir arastırmayla ortaya konulabilir.Vergi idaresinin tasfiye donemlerini ve islemlerini incelemis bu donemde ortaya bir artı değercıktığını ve bu değerden o donemde var olan sirket amme borclarının odenmemis veyaodenmek uzere karsılık ayrılmamıs olduğunu tespit etmesi gerekir.Bu tespitler yapılmıs olmak kaydıyla odenmemis amme borclarından, tasfiye memuru busıfatıyla sahsen ve muteselsilen sorumlu tutulabilir.