"Türkiye'de Çalışanların Yüzde 47'si Asgari Ücret Üzerinden Beyan Ediliyor"

ebru şener

Tanınmış Üye
Üyelik
6 Eyl 2005
Mesajlar
1,802
Konum
İstanbul
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, 2013 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2011 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı'nın geneli üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Bakan Şimşek, bütçede Suriye konusunda özel bir kalem olmadığını belirterek, ''Bugüne kadar, 2012 yılı içinde bütçeden yaklaşık 400 milyon lira ödenek aktardık. Gelecek sene de bu durumun devam etmesi halinde yine yedekten bu karşılanacak. Ama bizim bu çerçevede bir öngörüde bulunmamız zor'' dedi.

Kıdem tazminatıyla ilgili bir soruyu yanıtlayan Şimşek, şunları söyledi:

''Eğer, bütün taraflarla konuşularak bu sistem reforme edilebilirse bu, ülkemizin, işçilerimizin faydasınadır. Çünkü şu anda bundan yararlanan işçi oranı yüzde 10'un altında. Ama eğer, bu yönde bu tarafların bir uzlaşması söz konusu değilse bu konuyu zorlayarak yapma şu anda gündemimizde değil. Daha doğrusu şu anda kıdem tazminatıyla ilgili bir tasarı gündemimizde değil. Bana sorarsanız, bu ülkede bir iş gücü piyasası reformuna ihtiyaç var. OECD istatistiklerine bakın, dünyanın en katı iş gücü piyasası rejimlerinden bir tanesi Türkiye'dedir.

Biz işsizlerin de sesi olmayı, istihdamın artmasını istiyoruz. Burada esneklikleri ne kadar artırırsak ülkemizin lehinedir.''

2/B başvurularına değinen Şimşek, şu ana kadar 387 bin 264 kişinin başvuruda bulunduğunu bildirdi. Şimşek, 30 Ekim itibariyle süresi sona erenlerle oranlandığı zaman başvuru oranının yüzde 86 olduğunu söyledi.

Bunun ciddi bir oran olduğunu belirten Şimşek, ''Maliye Bakanlığı olarak biz de bu konuda çok çabaladık. Bizim derdimiz gerçekten bu sorunun çözülmesi. Burada derdimiz bir gelir değil. Toplam kullanıcılara oranlarsanız, yani henüz başvuru hakkı bitmemiş olanlar. Çünkü bazı tespitler devam ediyor. Onu dahi katarsanız başvuru oranı yüzde 70 oluyor. Ben ümit ederim ki bütün hak sahipleri başvurur ve bundan yararlanır'' diye konuştu.

''Elmas, pırlanta'' gibi ürünlere vergi konusundaki bir soruyu yanıtlayan Şimşek, ''Avrupa'nın bütün ülkelerinde KDV var, Türkiye'de ÖTV var. Türkiye'de yüzde 20 ÖTV var, Avrupa'da ise yüzde 15 ile 25 arası KDV var. Elmas, pırlanta gibi ürünlere yüzde 15, yüzde 25 arası KDV uygulanıyor. Türkiye'de ise bir şekilde zamanında KDV uygulaması yerine yüzde 20 ÖTV getirilmiş. AB ülkelerindeki uygulama KDV ise Meclisimiz takdir ederse Türkiye'de de KDV olmasını, paralellik anlamında doğru buluruz'' dedi.

Tasarrufların düşüklüğüyle ilgili eleştirilerin doğru olduğunu kaydeden Şimşek, bu konuda birçok ülkedeki uygulamaya vakıf olduğunu, Türkiye'deki kadar bireysel tasarrufları, emekliliği teşvik eden cömert bir sistem bilmediğini söyledi.

Şimşek, kamunun tasarrufunun artırılabileceğini ancak bunun da sınırlarının olduğunu ifade ederek, ''2002 yılında toplam yatırımların milli gelire oranı yüzde 18. Toplam tasarruf yüzde 18,6. Toplam açık 0,6. Burada kamunun yatarım tasarruf açığı yüzde 9,8. 2011 yılında kamunun tasarruf açığı yüzde 0,4'e inmiş. Yani kamu olağanüstü çaba göstermiş. Özel sektörde ise olağanüstü bir erime söz konusu. Özel sektörün tasarruflarını teşvik ediyoruz'' ifadesini kullandı.

2009 ve 2012 yıllarında bütçe hedeflerinde sapmanın söz konusu olduğunu bildiren Şimşek, bu sapmaların nedenlerini şöyle açıkladı:

''Çok eleştiriliyoruz ama bu sene yılın ilk yarısında biz memurumuza yüzde 4 vermişiz, enflasyon yüzde 1,9. Bunun ikinci yarısında yüzde 4 vermişiz. Alt iş kollarına ilişkin yapılan düzenlemeler var, onun etkisi yarım milyar lira. Bütçeyi belli rakama göre yapmıştık. Bu çerçevede bakarsanız ilave 3,6 milyar liralık bir etki söz konusu.

Öğretmen atamalarında geçen sene şubat ayında önemli karar alındı. Hesapta yoktu. Eğitim konusu olunca, karşı durmadık. Atamaya izin verdik. Bunun benzeri personelde ilave artışlar gerçekleşti. Bütçede öngörülmeyen bu ilave artış 900 milyon lira.

Terörle daha etki mücadele için gerekli olan savunma ve güvenlik harcamalarına ilave 700 milyon lira para verdik. Aile hekimliğinin genişlemesinde 200 milyon lira ilave oldu. Üniversitelerin makul talepleri oldu. Eğitim için üniversiteler dahil 850 milyon lira harcama yaptık. Hayvancılık, pirim açısından fark ödemeleri için 659 milyon lira ilave para ödedik. Gelir ve kurumlar vergisinde elde etiğimiz, fazla performans nedeniyle mahalli idarelerimize kanun gereği 1,2 milyar lira...

Altyapı yatırımlarında 'dur' denilince durulmuyor. Bu öyle bir iş ki başladınız mı bitirmeniz gerekiyor. Buradaki ilave 6 milyar liraya yakın bir rakam.

Van'a ciddi yatırım yapıldı, 3,6 milyar lira harcandı. Bu sene 850 milyon lira yedekten verdiğimiz para var.

Üniversite harçları konusunda adım attık. Bu sene yürürlüğe girdi. Bu seneye 375 milyon lira etkisi tekabül etti.''

Bütçeyi hazırlarken, ''gelecek sene seçim olabilir'' yaklaşımı içinde olmadıklarını anlatan Şimşek, ''Biz bu bütçeyi aylar öncesinden hazırlamaya başlıyoruz'' dedi.


Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'de çalışanların yüzde 47'sinin asgari ücret üzerinden beyan edildiğini belirterek, ''Bunun doğru olmadığı kanısındayız. Bunun düzeltilmesi için şu anda bir çaba içindeyiz'' dedi.



Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Bakan Şimşek, Ekonomik İşbirliği ve Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Teşkilatı'nın (OECD) yayımladığı bir çalışmaya göre, OECD ülkeleri arasında gelir dağılımını iyileştiren yalnızca iki ülke bulunduğunu, bunlardan birinin Türkiye olduğunu ifade etti.


Dünyada hala günlük 1 doların altında geçinen 900 milyon kişi bulunduğunu belirten Şimşek, Türkiye'de bunun sıfır olduğunu söyledi. Bakan Şimşek, ülkede günlük 2 dolar 15 centin altında yaşayanların oranının 2002 yılında yüzde 3 olduğunu, şimdi yüzde 0,2'ye düştüğünü, günlük 4 dolar 30 centin altında yaşayanların oranının 2002'de yüzde 30,3, şimdi ise yüzde 3,7 düzeyinde bulunduğunu belirtti.


Bunları daha da iyileştirmek istediklerini belirten Şimşek, ''İyileştirmemizin tek yolu işsizlere iş bulmaktır, istihdamı artırmaktır. Başka mucizevi bir yol yoktur. Bu nedenle 'biraz da şu işsizlerin de sesi olsak, biraz da onlarla ilgili istihdam piyasası ile ilgili düzenlemeler yapsak' diyorum'' ifadesini kullandı.


Türkiye'de, Ağustos 2012 itibariyle ücretli 13 milyon 194 bin 783 kişiden 6 milyon 264 bin 123'ünün asgari ücretli olarak beyan edildiğini anlatan Şimşek, ''Yani Türkiye'de çalışanların yüzde 47'si asgari ücret üzerinden beyan ediliyor. Bunun doğru olmadığı kanısındayız. Bunun düzeltilmesi için şu anda bir çaba içindeyiz'' dedi.

Şimşek, vergilerde tahakkuk, tahsilat oranlarının karşılaştırıldığını ve eleştirildiğini ifade ederek, ''Aslında orada BOTAŞ'ı çıkarırsanız çok iyi bir performans var, düşüş yok. Ben bu sene bütün vergi dairesi başkanlarını topladım. Hedef verdim. Vatandaşa zulüm yapmadan, onlarla diyalog içinde vergi tahsilatları konusunda verdiğimiz hedeflere ulaşmalarını söyledim'' diye konuştu.


GAP bölgesinde 2002 yılına kadar sulamaya açılan tarım arazisinin 198,8 bin hektar olduğunu, bunun 2011 yılı sonu itibariyle 370,8 bin hektara ulaştığını kaydeden Şimşek, ''Şu anda öyle bir hızlandırdık ki kritik bir eşik olacak, birdenbire, birkaç yıl sonra çık hızlı bir çıkış olacak'' dedi.


Bakan Şimşek, başka ülkelerle karşılaştırıldığında Türkiye'de bankacılık sektörünün sağlıklı bir bilançoya sahip olmasının büyümeyi desteklediğini ancak bankalara talimat vermelerinin ve yönlendirmelerinin söz konusu olamayacağını ifade etti.


Altın ihracatıyla ilgili bir soruyu yanıtlayan Şimşek, ''Altın ihracatı ilk 9 ayda, 10,7 milyar lira. Aynı dönemdeki toplam ihracat, 113 milyar dolar. İlk 9 ayda altın ihracatının toplam ihracattaki payı yüzde 9. Net altın ihracatına bakarsanız yüzde 6,3'e kadar iniyor'' diye konuştu.

Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şimşek, BOTAŞ'ın vergi borcuna ilişkin soru üzerine, ''Biz BOTAŞ ile konuştuk. Bütün önümüzdeki yılki tahsilatını, her şeyini dikkate aldık. Bu çerçevede BOTAŞ'ın bu yükümlülüğünü yerine getireceğine ilişkin, onlarla yaptığımız görüşmede bir tereddütümüz yok'' dedi.

Bu sene bütçe hedefinde bir miktar sapma olduğunu bildiren Şimşek, ''Bu kadar sıkıntılı yıl olmasına rağmen Maliye Bakanlığı vergi gelir hedeflerini tutturdu. Hatta vergi gelirleri öngörülenin üzerine çıktı. Genel bütçe gelirleri de tıkırında. Neye rağmen- Özelleştirmede 10 milyar liraya yakın sapmaya rağmen. Her zaman biz çok temkinli bir gelir tahmini yapıyoruz'' diye konuştu.


Kaynak: Meclis Haber
 
Üst