Vergi Ve Prim Borçlarına Yapılandırma Zorunluluğu

ferhat

Moderator
Forum Yönetimi
Üyelik
6 Haz 2005
Mesajlar
7,595
Konum
İSTANBUL
Vergi ve prim borçlarına yapılandırma zorunluluğu



Soru: Ben iflas ettim ve şirketim 4 yıldır çalışmıyor. İşimi terk etmek zorunda kaldım. şirket ortağı olduğumdan adıma 12 ad. haciz geldi. Damadım ve ortağım da yurtdışında. Türkiye ye giriş çıkış yapamıyorlar. Asıl borcumuz 20.000 TL. Fakat şu anda faizleriyle birlikte 105.000 TL yükselmiş. Aciz belgesi çıkartarak bu borçlarımı hiç değilse aslını bir şekilde ödemek istiyorum. SSK daki gibi yüzde 85 faiz indirimi gibi bir çalışma var mı? Neden bu durumda olan işletmeler ve insanlar için bir çalışma yapılmıyor? İntihar edelimde ondan sonra mı yasa çıksın. Hayatlar kaybedilmeden ocaklar sönmeden, çocuklar yetim kalmadan bir çözüm. Lütfen yetkililere iletin. Bu konuda bir çalışma varsa bilgilendirirseniz sevinirim.

K.Ç.

Cevap: Kriz sizin gibi pek çok mükellefi zor durumda bıraktı. Son yıllardaki en başarılı borç yapılandırması SSK ve Bağ-Kur prim borçlarına getirilmişti. Sorunuzu da da belirttiğiniz gibi, borç aslını ve gecikme zammının yüzde 15 ini peşin ödeyenin kalan borçlarının tamamı silinmişti. Devletin vergi ve prim alacağı 100 milyar TL yi aştı. Borç yapılandırması zorunlu hale geldi. Çünkü; Bir tarafta vergi gelirleri düşen ve kamu hizmetlerini yürütmek için vergi toplama ihtiyacı içinde Devlet. Öbür tarafta kriz nedeniyle vergi ve prim borçlarını ödeyemeyen ve gecikme zammından dolayı borcu, haksız yere şişen ve ödenemeyecek duruma gelen mükellefler. Her iki tarafı da mutlu edecek çözüm, yeni ve radikal bir yapılandırma yasasından geçiyor. Borcunu peşin ödeyenin gecikme zammının tamamının kaldırılması, 6 ay, 12 ay, 18 ay, 24 ay, 36 ay taksitle borç ödeyenlerinde gecikme zammı ve cezalarının kademeli olarak kaldırılması, hem Devleti, hem de vergi ve prim borçlularını rahatlatır. Sonuçta hepimiz aynı gemideyiz. Bu tür kriz dönemlerinde, etikti değildi, adildi değildi, vergi ödeyene haksızlık oluyor, olmuyor gibi popülist söylemlere bakılmaz. Önemli olan hem devleti, hem mükellefi rahatlatmaktır.



Hurdaya ayrılan taşıtın vergisi ve para ceza borçları silinecek

Soru: Hurdaya ayıracak aracın 2004 ten bu güne kadar herhangi bir muayene veya trafik cezası yemişse bu hurda yasadan faydalanmıyor. X model bir aracın. Motorlu Taşıt Vergisi borcu 12.000 TL olmuş. Vergi aslı 4.000 TL ama mükellefin bu 4.000 TL yi de ödeyecek durumu yok. Veya mükellef 2,3,4 hata 5 yıl muhasebesine hiç uğramadığından dolayı muhasebeci tarafından hiçbir beyannamesi verilmemiş. Vergi Dairesi tarafında takdir komisyonunda gönderilmemişse bu verilmeyen beyannameler için ne yapılabilir?

Ö.Ö.



Cevap: 1979 ve daha eski model Motorlu taşıtların hurdaya ayrılması uygulamasında taşıtın muayenesinin olup olmadığı ve taşıt plakasına yazılan idari para cezalarının bir önemi bulunmuyor. Tam tersine 1979 ve daha eski model taşıtlarını nen geç 30 Haziran 2010 tarihine kadar bedelsiz olarak İl Özel İdarelerine teslim edenlerin, teslim edilen taşıtlara ilişkin olarak 31 Aralık 2009 tarihine kadar tahakkuk etmiş ve ödenmemiş olan motorlu taşıtlar vergisi ile gecikme zammı, gecikme faizi, vergi cezaları ve 31 Aralık 2008 tarihine kadar tescil plakasına kesilen idari para cezaları terkin edilecek. Yani silinecek.

İskân almamış binalar Kat mülkiyetine geçemez

Soru: Kat mülkiyetine otomatik geçileceğine dair kanun çıktığını yazmıştınız. Müteahhit SSK prim borçlarını ödemiş. Bundan dolayı binamıza iskân alamıyoruz. Yeni kanuna göre biz ve bizim durumumuzda olanlarda kat mülkiyetine geçebilecek mi?

D.S.-UŞAK

Cevap: 7 Temmuz 2009 tarihli Remi Gazetede yayımlanan ve aynı tarihte yürürlüğe giren 5912 sayılı ?Kat Mülkiyeti Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun? ile yapılan değişiklikler sonucu, kat mülkiyetine geçmek son derce kolaylaştı. Ancak kat mülkiyetine geçebilmek için öncelikli şart, iskân belgesinin alınmış olmasıdır. İskân belgesini veren idareler, 60 gün içinde iskân belgesinin bir örneğini tapu dairesine gönderecek. Tapu dairesi de re?sen kat irtifakını, kat mülkiyetine çevirecektir.



Bağlanacak emekli aylığı kişiye göre değişir

Soru: Bağ-Kur? dan emekli olmak için, hizmet yılını tamamlamış ama yaşı bekleyenler prim yatırmaya devam ederlerse emekli maaşlarında farklılık olur mu?

M.S.



Cevap: Sorunuzun genel bir cevabı yok. Kişiye göre değişir. Çünkü; emekli aylığı 1 Ocak 2000 e kadar olan dönem, 1 Ocak 2000 ile 1 Ekim 2008 tarihleri arasındaki dönem ve 1 Ekim 2008 den emekli olunacak tarihe kadar olan dönem için farklı usullerde hesaplanmaktadır. Emekli aylığına, prim ödenen basamaklar, bu basamakta bulunma süreleri ve 1 Ekim 2008 den sonrada üstünden prim ödenen kazanç tutarları etkili olmaktadır. Ancak genel olarak yaş haddinin dolmasına kısa süre kalması halinde, prim ödemenin emekli aylığına etkisi olmayacağı, uzun süre kalması halinde ise, faydası olacağı belirtilebilir.



SGK borçlanma için doğum nedeniyle işten ayrılma şartı arıyor

Soru: Eşim 15 Ekim 1962 doğumlu. SSK başlama tarihi 12 Ocak 1987 olup, 2809 iş günü prim ödemesi var. Çocuklardan dolayı borçlanma yapabilir mi? İki çocuk sahibiyiz. Hamileliğin de hiç çalışmadı. Aradaki boşluğu toplu ödeyip emekli olabilir mi?

M.B.

Cevap: Her ne kadar yasada olmasa da, Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK) doğum borçlanması için; sigortalı olarak çalışırken işten ayrılma şartı arıyor. İşten ayrıldığı tarihten itibaren 300 gün içinde doğum yapanı da, doğum nedeniyle işten ayrılmış kabul ediyor. Doğumdan sonraki iki yıla kadar çalışılmayan günlere çocuğun yaşaması, borçlanma bedelinin bir ay içinde ödenmesi şartıyla borçlanma izni veriyor. En fazla iki doğum için borçlanma yapılabiliyor. Eşiniz doğum nedeniyle işten ayrılmış(ve işten ayrıldığı tarihten itibaren 300 gün içinde doğum yapmışsa) ve doğumlar sonrasında iki yıl sigortalı olarak çalışmamışsa, iki doğum için borçlanma yaparak 1440 gün(4 yıl) kazanabilir.

Eşiniz 54 yaşını dolduracağı tarihte emekli olabilir

Soru: Eşim 1 Ocak 1958 doğumlu. Sigortaya giriş tarihi 1 Şubat 1989 dur. SSK dan isteğe bağlı sigortaya ödemeye başladığımız tarih 1994 olup, şuana kadar 3630 gün prim ödemesi bulunmaktadır. Bu bilgilere dayanarak eşim hangi tarihte emekli olabilir?

A.S.-BURSA

Cevap: Eşiniz kısmi yaşlılık aylığı ile emekli olmak için; 15 yıl sigortalılık süresi, 3600 gün prim ödeme ve 54 yaş şartlarına tabi. Prim ödemesi yeterli olduğundan bundan sonra prim ödemese de, eşiniz 54 yaşını dolduracağı 1 Ocak 2012 tarihinde emekli olabilir.

EKREM SARISU
 
Üst