Web Sitesi Tasarımı Bir Gider midir?

Üyelik
6 Eyl 2005
Mesajlar
52
firmalarımdan biri internette ürünlerini tanıtmak amaçlı bir web sayfası yaptırmıştır. web sayfası yaptırma bedeli 3.000 YTL dir. benim kafamı karıştıran nokta bu web sitesi yıllarca kullanılacak bir reklam aracıdır. direk gidermi yazmalıyım yoksa maddi olmayan bir duran varlık gibimi değerlendirmeliyim? yardımlarınız için teşekkür ediyorum. İyi günler diliyorum.
 
Sayın zirve,
WEB SİTESİ İLE İLGİLİ BAZI HARCAMALARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

İnternette web sitesi kuran şirketlerin muhatap oldukları bazı harcamaları şöyle sıralamak mümkündür:

Hardware (server, modem vs.),

- Alan adı (domain name) tescili,

- İnternet bağlantısı,

- Güvenlik,

- Web yayınlama (web hosting),

- Web tasarımı ve sair danışmanlık hizmetleri.

Web sitesi açan firmaların yapacağı harcamalar bunlarla sınırlı değildir. İşin özelliğine, firma önceliklerine ve teknolojik yeniliklere göre yukarıda belirtilen harcamaların dışındaki harcamalara da rastlanmaktadır.

Aşağıdaki bölümlerde, yukarıda belirtilen harcamaların vergisel durumuna kısaca temas edilecektir.

A- DONANIM (HARDWARE) HARCAMALARI

İnternet kullanımı, bağlantısı, güvenlik ve bazı servislerden yararlanmak maksadıyla yapılan donanım (hardware) harcamaları doğrudan gider yazılmayıp, söz konusu donanım ister Türkiye’den alınsın isterse ithal edilmiş olsun, maliyet bedelleri ile sabit kıymet olarak kayda alınır ve amortisman yoluyla gider yazılır (VUK Md. 269, 270 ve 313). Bunların yeniden değerlemeye tabi tutulmaları mümkündür. Yatırım teşvik belgesinin eki global listelerde yer almaları ve diğer şartların da sağlanması halinde yatırım indirimine de konu edilirler.

B- ALAN ADI (DOMAİN NAME) TESCİLİ

“Domain Name” kavramı, internette IP (Internet Protocol) adreslerinin rakamlardan oluşması (örnek 195.45.123.12 gibi) nedeniyle, hatırlaması kolay olsun diye isimlendirme ihtiyacından doğmuştur.

Internet alan adları, uluslararası platformda gTLD (generic Top Level Domain) olarak adlandırılan .com, .org, .net, .edu, .mil, .k12, şeklindeki 7 alan ile, ccTLD (Country Code Top Level Domain) olarak adlandırılan ve ISO-3166 standardında yaklaşık 200 ülke kodundan (.uk, .us, .tr, vb.) oluşan adlandırma sistemine tabidir1.

.tr üst düzey alan adının (TLD) altında yer alan ikinci düzey alan adlarının örgütlenme yapısı aşağıdaki gibidir:

· .com.tr: Ticari kuruluşlar için alt alan.

· .edu.tr: Eğitim kurum ve kuruluşları (üniversite) için alt alan.

· .gen.tr: Kişisel ve kurumsal başvurunun (genel) yapılabildiği ve “ilk gelen alır”, “alan adı-kuruluş ilişkisi aranmaz” ilkeleri ile ad tahsisi yapılan alt alan.

· .gov.tr: Devlet kurum ve kuruluşları için alt alan.

· .k12.tr: Eğitim kurum ve kuruluşları (orta öğrenim) için alt alan.

· .mil.tr: Askeri kurum ve kuruluşlar için alt alan.

· .net.tr: Internet servisi sunan kuruluşlar için alt alan.

· .nom.tr: Bireylerin kullanımı için alt alan.

· .org.tr: Diğer kuruluşlar için (vakıf, sivil toplum örgütleri vb.) alt alan.

.tr üst düzey alan adı ve onun altında yeralan ikinci seviye alan adlarının yönetimi ve koordinasyonu, Inter-NIC’e ilk olarak kayıt edildiği 1990 yılından beri Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) tarafından sürdürülmektedir.

Alan adının kaydettirilmesi için kayıt formu doldurmak suretiyle ODTÜ ye doğrudan müracaat edilebileceği gibi, aracı kuruluşlar (Internet Servis ve içerik sağlayıcılar, bilgisayar/ağ hizmeti sunan kuruluşlar vb.) kanalıyla da yapılabilir.

Alan adı kayıt ücretleri, ilk başvuruda (alan adı kayıt tarihinden başlayarak ilk bir yıl için) 50 ABD Doları, izleyen yıllarda ise 30 ABD Doları’dır2. Başvuru yapılan yıl için kayıt ücreti dışında ayrıca bir ücret ödenmemektedir. İzleyen yıllar için ise yıllık ücret ayrıca faturalandırılmaktadır.

Web sitesi kuran şirketler, ODTÜ veya aracı kuruluşlar tarafından fatura edilen bu ücretleri dönemsellik ilkesini de gözönünde bulundurmak suretiyle gider yazacaklardır. Her ne kadar, kayıt ile bir hakka sahip olunduğu ve bu hakkın devredilebilir bir hak olduğu iddia edilebilirse de, alan adı ücretleri yıllık olarak fatura edildiği için, yapılan ödemeleri “gayrimaddi hak” olarak kayda alıp bunu amortisman yoluyla itfa etmek söz konusu değildir. Zira “hak” olarak nitelendirilse bile, yıllık tutarı belli olduğu için (yani yapılan ödeme yıllık olduğu için) amortisman uygulamasına gerek yoktur3.

Uluslararası alan adı (yani .com, .net, .org gibi) tescilini ise interNIC’e kayıtlı Amerikalı kuruluşlar yapmaktadır. Uluslararası tescil için de doğrudan veya İnternet Servis Sağlayıcı (ISP) şirketler kanalıyla müracaat edilebilir. Yapılan ödemeler yukarıda açıklandığı üzere, dönemsellik prensibi de gözönünde bulundurularak (yani gelecek yılı ilgilendiren kısmı “peşin ödenen giderler” hesabına aktarılmak suretiyle ilgili olduğu yıla mal edilerek) gider yazılır. Yurtdışına bu maksatla yapılan ödemeler, bize göre ticari nitelik arzettiğinden, üzerinden KVK’nın 24. maddesi gereğince stopaj yapılmaz. Ancak yurt dışından ithal edilen bu hizmet üzerinden, sorumlu sıfatıyla KDV hesaplanarak 2 no.lu KDV beyannamesi ile beyan edilmelidir.

C- İNTERNET BAĞLANTI HARCAMALARI
İnternete çeşitli şekillerde bağlanmak mümkündür. İnternet bağlantılarının en basiti ve ekonomik olanı Dial-Up (aramalı) bağlantı şeklidir. Bu bağlantı şekli, daha ziyade bireysel ihtiyaçlara çözüm sunar. Bağlantı için bir modem ve telefon hattı ile internet aboneliği yeterlidir. Bu bağlantı türü için yapılan donanım (hardware) harcamaları genel esaslara göre amortisman yoluyla giderleştirilir.

Bunun dışında kalan internet bağlantıları kurumsal ihtiyaçlar için kullanılır. Çünkü kurumların internet erişimi ihtiyaçları, dial-up (aramalı) bağlantıyla yeteri kadar karşılanamamaktadır. Bunların içinde en yaygın olanı, kiralık hat (leased line)4 ile bağlantıdır. Kiralık hattın aylık veya yıllık bazda ödenen kullanım ücretleri, dönemsellik ilkesi gözönünde bulundurulmak suretiyle doğrudan gider yazılmalıdır.

D- GÜVENLİK HARCAMALARI
İnternet bağlantıları, bir taraftan kullanıcıları dünyaya açarken diğer taraftan internet üzerinden gelebilecek saldırılara, dolayısıyle maddi ve manevi zararlara açıktır. Bu risk özellikle kurumlar açısından önem taşımaktadır. Bu nedenle, internette güvenlik için donanım ve yazılım (software) alanında bazı harcamaların yapılmasına gerek duyulmaktadır. Donanım harcamalarının genel esaslara göre amortisman yoluyla giderleştirilmesi gerektiği ve bunların yeniden değerleme kapsamında olduğu konusunda tereddüt yoktur. Ancak yazılım harcamalarının5 tabi tutulacağı işlem konusu tartışmalıdır ve farklı görüşler söz konusudur. Bu tartışma güvenlik yazılımları ile sınırlı değildir, genel anlamda bütün bilgisayar yazılımlarına ilişkindir.

Bir görüşe göre,

- Yazılımlar için yapılan harcamalar karşılığında maddi bir değer iktisap edilmemesi,

- Yazılımların bir yıldan fazla bir süre kullanılma imkanının bulunması,

- Yazılımların kullanım hakkı karşılığında lisans ücreti ödenmesi ve lisanssız kullanımının yasak olması,

- Yazılımların bir kısmının devredilebilir nitelikte olması

nedenleriyle bunların maddi olmayan duran varlık (hak) olarak aktifleştirilmesi ve amortisman yoluyla giderleştirilmesi6, ancak maddi bir değeri olmadığı cihetle yeniden değerlemeye tabi tutulmaması gerekir.

Diğer görüş sahipleri ise, yazılımların hak olabilmesi için bu hakkın satın alınmak veya bünyede üretilmek suretiyle iktisap edilmesi ve iktisap eden adına tescil edilmesi gerektiğini, oysa lisans ücreti karşılığında kendisi değil ancak kullanım hakkı alınan yazılımların bu anlamda bir hak olmadığı, dolayısıyla karşılığında maddi bir değer iktisap edilmeyen bu nitelikteki yazılımların doğrudan gider yazılması gerektiğini iddia etmektedirler.

Bir diğer görüş ise, sistem yazılımlarının (işletim sistemlerinin) donanımın maliyetine atılmasını, uygulama yazılımlarında ise mükellefe doğrudan gider yazmak veya taazzuv gideri saymak konusunda tercih hakkı tanınmasını savunmaktadır7.

Maliye Bakanlığı’nın bu görüşlerden birincisine iştirak ettiğini ve uygulamada da daha ziyade bu görüş doğrultusunda işlem yapıldığı için ihtilaf çıkmadığını belirtmek isteriz.

Yazılımın yurt dışından ithal edilmesi halinde; yukarıda belirtilen birinci görüşe göre, ödenen lisans ücretleri (gayrimaddi hak bedelleri) üzerinden KVK’nın 24. maddesi uyarınca kurumlar vergisi stopajı8 yapılması gerekir. Bu konudaki diğer görüşler ise, bu tür ödemelerin ticari nitelik taşıyan bir ödeme olduğu, dolayısıyla stopajın konusuna girmediği yönündedir. Her iki görüşe göre de, yapılan ödemeler üzerinden (brütleştirilerek stopaj yapılmışsa brüt tutar üzerinden) sorumlu sıfatıyla KDV hesaplanmalıdır.

Görüldüğü üzere, bilgisayar programları konusu tartışmalı bir konudur. Bu nedenle de Maliye Bakanlığı’nın tebliğ bazında açıklamalarına ihtiyaç bulunmaktadır.

E- WEB YAYINLAMA (WEB HOSTİNG) HİZMETİ KARŞILIĞINDA YAPILAN ÖDEMELER

Şirketler web sitelerini, kendi web server’larını kullanmak suretiyle yayınlayabilecekleri gibi, internet servis sağlayıcı şirketlerden web yayınlama (web hosting) hizmeti de alabilirler. Web yayınlama hizmetinin dışarıdan alınması, güvenlik ve bağlantı hızı gibi nedenlerle tercih edilmektedir. Bu amaçla ödenen ücretlerin dönemsellik ilkesi de dikkate alınarak gider kaydedilmesi gerekir. Bu hizmet ticari nitelikte bir hizmet olduğundan, yurtdışından temin edilmesi durumunda kurumlar vergisi stopajı yapılmaz. Ancak sorumlu sıfatıyla KDV hesaplanması ve 2 no.lu beyanname ile beyanı gerekir.

F- WEB TASARIMI VE SAİR DANIŞMANLIK HİZMETLERİ KARŞILIĞINDA YAPILAN ÖDEMELER

Web tasarımı teknik bir iş olduğundan, genellikle bu iş şirket dışından, bu işte uzmanlaşmış kuruluşlardan temin edilmektedir. Bu alanda, internet servis sağlayıcı şirketlerin yanısıra çok sayıda danışmanlık şirketi faaliyet göstermektedir. Ayrıca web sitesinin inşasını tamamlayıp yayınlamaya başlamış şirketler de hem güncelleme hem de bu konudaki yenilikler ve muhtemel sorunlar nedeniyle internet danışmanlığına ihtiyaç duyabilmektedirler. İşte bu ihtiyaçlarla alınan hizmetler karşılığında yapılan ödemeler, şayet periyodik nitelikte ise dönemsellik ilkesi dikkate alınmak suretiyle; periyodik nitelikte değilse, hizmetin tamamlanmasını takiben düzenlenen belgeye istinaden, ilgili dönemde gider kaydedilir. Eğer bu hizmet yurtdışından alınmakta ve yapılan iş serbest meslek işi niteliğinde ise, yapılan ödemeler brüt tutarı üzerinden, KVK’nın 24. maddesi uyarınca, fon payı dahil % 22 oranında stopaja tabidir9. Ancak vergi anlaşmaları bu stopajı önleyebilir. Yapılan ödemelerin brüt tutarı üzerinden, ayrıca sorumlu sıfatıyla KDV hesaplanması gerektiği unutulmamalıdır.
 

Benzer konular

Üst