Altın Hesabı Değerlemesi Ve Kazancı Hakkında

SerhanSerhan

Tanınmış Üye
Üyelik
2 Ara 2013
Mesajlar
1,512
Konum
istanbul
Şirketler altın hesabı açıp altın aldığında dönem sonlarında altın değerlemesini neye göre yapmalı ve bu değerlemeden ötürü kazanç elde etmişse hangi hesapta takip edip kazanç üzerinden vergi öder mi? Teşekkürler
 
Şirketler altın hesabı açıp altın aldığında dönem sonlarında altın değerlemesini neye göre yapmalı ve bu değerlemeden ötürü kazanç elde etmişse hangi hesapta takip edip kazanç üzerinden vergi öder mi? Teşekkürler
Sayin SerhanSerhan

Kıymetli maden mevduat hesaplarınin değerleme ölçüsü olarak 213 sayılı Kanunun 281 inci maddesi uyarınca değerlemeniz gerekir.

Bu değerleme yapılırken; Bankalar altın alış ve satış fiyatlarını serbestçe belirleyebildikleri için mevduat hesabının açıldığı banka tarafından tespit edilmiş olan fiyatının esas almaniz gerekmektedir.

Cogu muhasebeciler 642 hesap yada 679 hesapta izlerler ancak dogru Kar durumunda 645 Menkul Kıymet Satış Karları, Zararlarda, 655 Menkul Kıymet Satış Zaraları Hesabı hesapta izlenir.
 
Sayin SerhanSerhan

Kıymetli maden mevduat hesaplarınin değerleme ölçüsü olarak 213 sayılı Kanunun 281 inci maddesi uyarınca değerlemeniz gerekir.

Bu değerleme yapılırken; Bankalar altın alış ve satış fiyatlarını serbestçe belirleyebildikleri için mevduat hesabının açıldığı banka tarafından tespit edilmiş olan fiyatının esas almaniz gerekmektedir.

Cogu muhasebeciler 642 hesap yada 679 hesapta izlerler ancak dogru Kar durumunda 645 Menkul Kıymet Satış Karları, Zararlarda, 655 Menkul Kıymet Satış Zaraları Hesabı hesapta izlenir.
Bilgi için teşekkürler
 
üstat tam sorduğum sorunun cevabı değil
Altın satılmadığı sürece değerlemesi olmaz
Örneğin 3 yılda altın hesabı kalsa ve tutar örneğin 30 bin TL ise satılmadığı sürece 30 bin TL kalır
Ancak satılır yani altın hesabından çekildiğinde satış kazancı olarak gelir yazılır
Sonuç olarak döviz gibi değerleme yapılıp kar zarar yapılmaz
Ben bu bilgiye ulaştım sormak istediğim de bu konuydu
İyi günler
 
Merhaba, Katılımcılara teşekkürler, Konu tekrar güncele girmiş, son yanıta istinaden müsadenizle ilavem olsun,

T.C. HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI
Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı: 64597866-105-16710
Tarih: 28.09.2022
Konu: Altın ve gümüş mevduat hesaplarının değerlemesi hk.


İlgide kayıtlı özelge talep formundan; şirketinizin, bankada kıymetli maden (altın ve gümüş) mevduat hesaplarının bulunduğu, bu hesaplarda farklı tarihlerde ve birimlerde altın ve gümüş aldığınız, aynı şekilde farklı tarih ve birimlerde bozdurduğunuz ve mevduat hesaplarına aktardığınız belirtilerek, bozdurma işlemindeki gelirin hesaplanmasında bozdurulan tutar ile mukayyet değer arasındaki fark bulunurken altın ve gümüş mevduat hesaplarınızdaki alımların mukayyet değeri ile ilgili nasıl hesaplama (FİFO yöntemi veya ortalama maliyet yöntemi) yapacağınız hakkında Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmıştır.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun;
- 258 inci maddesinde, "Değerleme, vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespitidir.",
- 259 uncu maddesinde, "Değerlemede, iktisadi kıymetlerin vergi kanunlarında gösterilen gün ve zamanlarda haiz oldukları kıymetler esas tutulur.",
- 265 inci maddesinde, "Mukayyet değer, bir iktisadi kıymetin muhasebe kayıtlarında gösterilen hesap değeridir.",
- 281 inci maddesinde, "Alacaklar mukayyet değerleriyle değerlenir. Mevduat veya kredi sözleşmelerine müstenit alacaklar değerleme gününe kadar hesaplanacak faizleriyle birlikte dikkate alınır..."
hükümlerine yer verilmiştir.
Bu itibarla, kıymetli maden mevduat hesapları işletme açısından bir alacak niteliği taşıdığından değerleme ölçüsü olarak alacaklar için belirlenen ölçünün kullanılması ve mezkûr Kanunun 281 inci maddesi uyarınca değerlenmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan, Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin 2008-32/35 No.lu Tebliğin;
- 1 inci maddesinde, "Bu Tebliğin amacı, Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karara göre bankalarca altın, gümüş ve platin depo hesabı açılmasına, altın, gümüş ve platin kredisi kullandırılmasına ve kıymetli madenler aracı kuruluşları tarafından yurt dışından kıymetli madenler kredisi sağlanmasına ilişkin esas ve usulleri düzenlemektir.",
- 3 üncü maddesinde, "Bankalar Türkiye'de ve yurt dışında yerleşik gerçek ve tüzel kişiler adına vadeli veya vadesiz olarak altın, gümüş ve platin depo hesabı açabilirler. Bu hesaplar, altın, gümüş ve platinin fiziken teslimi, yurtiçi ya da yurtdışı banka hesaplarından transferi veya bankalarca satış yapılmak suretiyle açılabilir.",
- 6 ncı maddesinde, "Depo hesapları için bankalarca tespit edilecek oranlar üzerinden tahakkuk ettirilecek faiz veya kâr payları, hesaplarda altın, gümüş veya platin olarak izlenir. Faiz veya kâr payı ödemeleri altın, gümüş, platin veya bunların ödeme günündeki karşılığı Türk Lirası veya döviz cinsinden yapılabilir.",
- 7 nci maddesinde, "Depo hesaplarından hesap cüzdanında kayıtlı altın, gümüş veya platin miktarının kısmen veya tamamen mudiye teslimi şeklinde ödeme yapılabilir. Banka ile mudi arasında varılacak anlaşmaya göre bankalarca altın, gümüş veya platin, ödeme günündeki değeri üzerinden satın alınabilir ve karşılığında mudiye Türk Lirası veya döviz ödenebilir.",
- 10 uncu maddesinde, "Altın, gümüş veya platin alış ve satış fiyatları bankalarca, serbestçe tespit edilir."
düzenlemelerine yer verilmiştir.
Buna göre;
- Söz konusu altın/gümüş mevduat hesaplarının; bahsi geçen Tebliğin 10 uncu maddesine göre, bankalar altın alış ve satış fiyatlarını serbestçe belirleyebildikleri için, altının Borsa İstanbul Kıymetli Madenler Piyasası değerinin değil, mevduat hesabının açıldığı banka tarafından tespit edilmiş olan fiyatlar dikkate alınarak kayıtlara alınması,
- Söz konusu altın/gümüş mevduat hesapları, mevduat sözleşmesine dayanan bir alacak niteliği taşıdığından, değerleme günlerinde (geçici vergi ve hesap dönemi sonlarında) 213 sayılı Kanunun 281 inci maddesi uyarınca mukayyet değerle değerlenmesi, varsa değerleme günleri itibarıyla altın/gümüş olarak hesaplanan faizin de mukayyet değere eklenmesi,
- Söz konusu mevduat hesaplarındaki altının/gümüşün satılarak bedelin/mevduatın geri alınması (veya satış bedelinin başka bir mevduat hesabına aktarılması) sırasında, mukayyet değerle satışta bankanın hesapladığı değer arasındaki farkın, gelir/gider hesaplarına intikal ettirilmesi, altın/gümüş mevduat hesaplarının farklı tarihlerde ve fiyatlardan yapılan alımlardan oluşması ve bir kısmının satışının yapıldığı durumlarda, ilk giren ilk çıkar yöntemi dahilinde gelir/gider hesaplarına intikal ettirilecek tutarın belirlenmesi
gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.




(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
 
üstat tam sorduğum sorunun cevabı değil
Altın satılmadığı sürece değerlemesi olmaz
Örneğin 3 yılda altın hesabı kalsa ve tutar örneğin 30 bin TL ise satılmadığı sürece 30 bin TL kalır
Ancak satılır yani altın hesabından çekildiğinde satış kazancı olarak gelir yazılır
Sonuç olarak döviz gibi değerleme yapılıp kar zarar yapılmaz
Ben bu bilgiye ulaştım sormak istediğim de bu konuydu
İyi günler
Sayin SerhanSerhan

Bence siz Sayin ilerya'nin paylastigi ozelgeyi okuyun bir takildiginiz bir yer olursa konusuruz.

Bu asagidaki bilgi yanlis;

Altın satılmadığı sürece değerlemesi olmaz
Örneğin 3 yılda altın hesabı kalsa ve tutar örneğin 30 bin TL ise satılmadığı sürece 30 bin TL kalır
Ancak satılır yani altın hesabından çekildiğinde satış kazancı olarak gelir yazılır.


3 yili birak altini 30 binden aldiniz. 1 ay sonra altin 35.000 bine yukseldi degerleme yapmayacakmisin ?

Teblig'de;
213 sayılı Vergi Usul Kanununun;
- 258 inci maddesinde, "Değerleme, vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespitidir.",
- 259 uncu maddesinde, "Değerlemede, iktisadi kıymetlerin vergi kanunlarında gösterilen gün ve zamanlarda haiz oldukları kıymetler esas tutulur.",
- 265 inci maddesinde, "Mukayyet değer, bir iktisadi kıymetin muhasebe kayıtlarında gösterilen hesap değeridir.",
- 281 inci maddesinde, "Alacaklar mukayyet değerleriyle değerlenir. Mevduat veya kredi sözleşmelerine müstenit alacaklar değerleme gününe kadar hesaplanacak faizleriyle birlikte dikkate alınır..."
hükümlerine yer verilmiştir.

Bu itibarla, kıymetli maden mevduat hesapları işletme açısından bir alacak niteliği taşıdığından değerleme ölçüsü olarak alacaklar için belirlenen ölçünün kullanılması ve mezkûr Kanunun 281 inci maddesi uyarınca değerlenmesi gerekmektedir.
Bak sonuc kismida asagidaki gibi

Söz konusu mevduat hesaplarındaki altının/gümüşün satılarak bedelin/mevduatın geri alınması (veya satış bedelinin başka bir mevduat hesabına aktarılması) sırasında, mukayyet değerle satışta bankanın hesapladığı değer arasındaki farkın, gelir/gider hesaplarına intikal ettirilmesi, altın/gümüş mevduat hesaplarının farklı tarihlerde ve fiyatlardan yapılan alımlardan oluşması ve bir kısmının satışının yapıldığı durumlarda, ilk giren ilk çıkar yöntemi dahilinde gelir/gider hesaplarına intikal ettirilecek tutarın belirlenmesi
gerekmektedir.

Bence ozelgeyi bir oku derim. Yine karar senin
 
Teblig'de;
213 sayılı Vergi Usul Kanununun;
- 265 inci maddesinde, "Mukayyet değer, bir iktisadi kıymetin muhasebe kayıtlarında gösterilen hesap değeridir.",
- 281 inci maddesinde, "Alacaklar mukayyet değerleriyle değerlenir. Mevduat veya kredi sözleşmelerine müstenit alacaklar değerleme gününe kadar hesaplanacak faizleriyle birlikte dikkate alınır..."
hükümlerine yer verilmiştir.
- Söz konusu altın/gümüş mevduat hesapları, mevduat sözleşmesine dayanan bir alacak niteliği taşıdığından, değerleme günlerinde (geçici vergi ve hesap dönemi sonlarında) 213 sayılı Kanunun 281 inci maddesi uyarınca mukayyet değerle değerlenmesi, varsa değerleme günleri itibarıyla altın/gümüş olarak hesaplanan faizin de mukayyet değere eklenmesi,
- Söz konusu mevduat hesaplarındaki altının/gümüşün satılarak bedelin/mevduatın geri alınması (veya satış bedelinin başka bir mevduat hesabına aktarılması) sırasında, mukayyet değerle satışta bankanın hesapladığı değer arasındaki farkın, gelir/gider hesaplarına intikal ettirilmesi, altın/gümüş mevduat hesaplarının farklı tarihlerde ve fiyatlardan yapılan alımlardan oluşması ve bir kısmının satışının yapıldığı durumlarda, ilk giren ilk çıkar yöntemi dahilinde gelir/gider hesaplarına intikal ettirilecek tutarın belirlenmesi
gerekmektedir.

Özelgeden anladığım; Bankadaki altın hesabının "alacak niteliği" taşıdığı, alacakların ise "mukayyet değerleriyle" (satın alma bedeli) değerleneceği
belirtilmiştir. Ancak altının satılması durumunda, satış bedeli ile alış bedeli (mukayyet bedeli) arasındaki farkın gelir/gider kaydedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Yani değerleme yapılmayacağı sonucu çıkmaktadır. (kuyumcularda durum farklıdır)
 
Bulentcigim

Vergi acisindan;

258 inci maddesinde, "Değerleme, vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespitidir.",
 
Üst