fonradar

Apartman Ortak Alan Kira Geliri

Day-Dream

Tanınmış Üye
Üyelik
16 Ağu 2012
Mesajlar
1,862
Konum
İstanbul
Arkadaşlar

Apartmanın ortak alan kira geliri var kiralayan stopajı beyan etmiş. Kat maliklerine nakden bir bedel ödenmemiş mahsuben aidatları azalmış. Bu durumda beyannamelerine ekleyecekleri tutar nedir ? Bu gelir Gmsi olduğundan gmsi de tahsilat esası, mahsup edilmesi tahsilat anlamına gelir mi ? Birde ben senelik kira gelirinin brütünü / 12 daireye bölmem ve onlara bildirmem mi gerekmektedir ?

Teşekkür ederim
Saygılarımla
 
BİNALARIN ORTAK ALANLARININ KİRALANMASININ GELİR VERGİSİ KARŞISINDA DURUMU

Tarih: 01.06.2007

BİNALARIN ÇATILARININ “BAZ İSTASYONU KURMAK AMACIYLA GSM ŞİRKETLERİNE , DUVARLARININ REKLAM AMACIYLA REKLAM ŞİRKETLERİNE KİRALANMASI VEYA ORTAK ALANLARIN BAŞKA AMAÇLA KİRALANMASI”

Günümüzde şehirlerin hızla büyümesi nedeniyle ve buna paralel olarak GSM abonelerinin büyük bir hızla çoğalması nedeniyle, GSM şirketlerinin abonelerine sorunsuz ve kaliteli hizmet vermek amacıyla şehirlerin hemen hemen her tarafına baz istasyonu kurmaları, özellikle büyük kentlerde şehrin görüntüsünün her gün değişmesine neden olmaktadırlar.

Ayrıca, her geçen gün tüketici lehine gelişen ekonomik rekabet şartlarında reklamın öneminin giderek büyümesi nedeniyle, binaların duvarlarının veya diğer ortak alanlarının reklam veya tanıtım amacıyla kiralanması işlemleri her geçen gün artmaktadır.

Büyük şehirlerde özellikle son yıllarda toplu konutların (sitelerin) ve iş merkezlerinin çoğalması nedeniyle bir anlamda tüketiciler toplu yaşar ve toplu çalışırlar durumuna gelmişlerdir. Bu durumda ürünlerinin satışını artırmak isteyen veya ürünlerinin tanıtımını yapmak isteyen firmalar, insanların toplu yaşayıp toplu çalıştıkları yerlerde reklam faaliyetlerini artırmaktadırlar.

Bu açıklamalar ışığında, binaların çatılarının baz istasyonlarına kiralanması, duvarlarının reklam amacıyla kiralanması ve ortak alanların tanıtım faaliyetleri veya toplantı amacıyla kiralanmasında bina yönetimleri önemli miktarlarda gelir elde etmektedirler.

Elde edilen bu kira gelirleri genellikle bina yönetimi hesaplarına gelir kayıt edilmekte ve kat maliklerinin ödeyeceği aidatlardan mahsup edilmektedir, diğer bir değişle ödenecek aidatlar azalmaktadır. Kat maliklerinin, ödenecek aidattan mahsup yoluyla elde ettikleri bu gelirler, G.V.K. nun 70.maddesi hükümlerine göre Gayri Menkul Sermaye İradı sayılmakta ve verginin konusuna girmektedir. Ancak söz konusu kira gelirlerinin nasıl vergileneceği kira gelirini elde edenlerin, vergi mükellefiyeti açısından durumlarına göre farklılık arz etmektedir.

Söz konusu gayrimenkul Kurumlar Vergisi mükelleflerinin ve Ticari ve Zirai Kazanç elde eden Gerçek kişilerin aktifinde kayıtlı bir gayrimenkul ise elde edilen bu kira gelirleri dönem faaliyet gelirleri olarak gelir tablosu hesaplarına kayıt edilir.

Söz konusu Gayrimenkul yukarıda sayılan mükelleflerin dışında kalan kişilere ait ise, elde edilen kira gelirleri G.V.K. nun 70. Maddesine göre Gayri Menkul Sermaye İradı olarak vergiye konu olacaktır.

Diğer bir ifade ile, bina yönetimleri vasıtasıyla kira verilen Kat Mülkiye Kanunu na göre “ortak alan” olarak tanımlanan bu yerlerin kiraya verilmesi nedeniyle , aidatlardan mahsup yoluyla elde edilen bu kira gelirleri verginin konusuna girmektedir. Kira gelirini elde eden kişilerin diğer kazanç unsurları nedeniyle yıllık gelir vergisi beyannamesi vermesi halinde, elde ettikleri bu kira gelirlerini de beyannamelerine dahil etmeleri gerekmektedir. Başka gelirlerinin bulunmaması halinde ise, elde edilen gelirin miktarına göre tevkif yoluyla elde edilen gelirlerin beyan sınırını aşıp aşmadığına dikkat ederek aşılması halinde beyan edilmesi gerekir. Beyan edilmesi halinde ise, tevkif edilen gelir vergilerinin dikkate alınarak ödenecek vergiden mahsup edileceği tabidir.

Söz konusu kiralamaları yapanlar, yani kiracılar , Gelir veya Kurumlar Vergisi mükellefi oldukları için, G.V.K. nun 94. Maddesine göre yaptıkları kira ödemelerinden %20 oranında gelir vergisi tevkif edip, baplı bulunduklar vergi dairesine ödemekle mükellef dirler. Gayri menkul sahipleri arasında, yukarıda bahsettiğimiz gibi kiralamaya konu olan gayrimenkul, kurumlar vergisi veya Gelir Vergisi mükelleflerince kazançlarını Ticari ve Zirai kazanç olarak beyan eden mükelleflerin aktifinde kayıtlı gayrimenkul sahipleri varsa, kendi paylarına düşen kira gelirlerinden gelir vergisi tevkifatı yaptırmayıp, her elde ettikleri kira geliri için fatura düzenlemeleri gerekir. Fatura düzenlenince KDV devreye girer ve %18 oranında KDV hesaplanması gerekir.

KDV Kanunun 1/3-f maddesine göre, G.V.K. nun 70.maddesine göre mal ve hakların kiraya verilmesi işlemleri KDV tabidir. Fakat aynı kanunun 17/4-d maddesine göre, iktisadi işletmeye dahil olmayan gayrimenkullerin kiralanması KDV den istisma edilmiştir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus gayrimenkulün kiraya verilmesi kdv den istisna edilmiştir. Toplu konutların(sitelerin) veya işmerkezlerinin bazı bölümlerinin- meydanların-parkların – çarşı giriş ve çıkışlarının vb. gibi yerlerin günlük veya kısa süreli olarak örneğin bir malın tanıtımı için gösteri yapılması, defile yapılması, veya çekiliş yapılması halinde alınan kiraların KDV nin konusuna gireceği kanaatindeyim. Bu durumda Gayrimenkul sahiplerinin, Ticari veya zirai kazanç elde eden mükellef dışındaki kişilerde oluşması halinde ve gerçek usülde KDV mükellefiyetinin bulunmaması halinde KDV hesaplanmalı ve kiracı tarafından “sorumlu sıfatıyle” kdv beyan edilerek ödenmelidir. Kiracının ödediği bu KDV yi indirim konusu yapacağı tabidir.

Sonuç olarak; Gün geçtikçe daha yoğunlaşan ortak alanların kiralanmasında elde edilen kiraların vergi kanunlarına göre vergilenmesi oldukça karışıktır. Bu konuda uzman olmayanların vergileme sistemini anlamaları oldukça zordur. 500 daireli bir sitenin bazı bölümlerinin kiraya verilmesi halinde , beşyüz gayrimenkul sahibide potansiyel olarak gayri menkul sermaye iradı mükellefi olmaları sözkonusudur. Bu nedenle gerek bina yönetimlerinin gerekse gayri menkul sahiplerinin vergi cezaları ile karşı karşıya kalmamaları için, azami dikkat etmeleri ve muhakkak mali müşavirlerine bu konuda bilgi vermelerinde büyük fayda vardır.

Fahri Hikmet KÖKER
Yeminli Mali Müşavir
 
Sayın Day-Dream ben uzun bir makaleyi copy-paste yapmak yerine direkt sorduğunuz soruya yasal gerekçesi ile cevap vereyim. GVK md.72;

"Gayrimenkul iradı sahipleri için,

1. Ittıla hasıl etmeleri kaydiyle namlarına, kamu müessesesine, icra dairesine, bankaya, notere veya postaya para yatırılması;

2. Kira olarak doğan alacağın başka bir şahsa temliki (Temlikin ivazlı olup olmadığına bakılmaz. İvazlı temliklerde ivazın tahsil şartı aranmaz) veya kiracısına olan borcu ile takası; tahsil hükmündedir."

Burada apartman yönetiminin GMSİ elde edenden aidat alacağı var, GMSİ elde eden mükellefin ise kiracıdan kira alacağı var. Aslında GMSİ sahibi alacağını apartman yönetimine devrediyor, bunun karşılığında da ödeyeceği aidattan mahsup yapılıyor. Bu durumda önemli olan mahsubun yapıldığı zaman değil, kira alacağının temlik edildiği zaman GMSİ elde edilmiş olur. Apartmanın kat maliklerin toplantısı da aidattan mahsup kararı alındığı anda GMSİ'nın da tahsil edilmiş olduğu kanaatindeyim.
 
Son düzenleme:
Sayın koraykarakaya

"Sayın Day-Dream ben uzun bir makaleyi copy-paste yapmak yerine " ifadesiyle amacınız nedir?

Saygılar
 
Gayet basit Sayın Alid. Copy-paste yaptığınız makalede ortak kullanım alanından elde edilen kira gelirlerine ilişkin temel vergisel açıklamalar var, ama Day-Dream'in sorduğu sorunun cevabı yok.

Makalede "aidatlardan mahsup yoluyla elde edilen bu kira gelirleri verginin konusuna girmektedir" cümlesi var,ama bu soruda esas sorulan vergiyi doğuran olayın gerçekleşme tarihine ilişkin bir açıklama yok. İşte bu nedenle konuya odaklanmak için sorunun cevabını nokta atışı olarak yazdım.

Sizin gönderdiğiniz makalenin zararı var mı hayır yok, fazla bilgi göz çıkartır mı hayır çıkartmaz. Ama forumda önemli olan sorulan soruya doğru, net ve tatmin edici cevap verebilmektir. Ben bugüne kadar daima bu prensibi izledim bundan sonra da izlemeye devam edeceğim.
Diğer taraftan yazdığı cümlenin sizi incitmek veya kırmak gibi bir amacının kesinlikle olmadığını bilmeniz isterim.
 
Değerli üstadlarım verdiğiniz cevaplar için çok Teşekkür ederim

Kapıcı dairesi bir avukata kiraya verilmiş( Giriş katı ) yıllık brüt 15.000,00 elde edilmiş bu tutar aidatlardan düşmüş. 10 adet malik var ben herkese yazı yazıp tarafınıza isabet eden ortak alan kira geliri 1500 tl dir. Beyannamenizi verirken dikkate almanızı rica ederiz yazsak bir hata yapmamış oluruz sanırım değil mi ? ( Kesin biz bu parayı almadık ki diyecekler ama hadi hayırlısı :) )
 
Ek Bilgi

Siz yazın yazınızı gerisini de düşünmeyin:) Sonuçta sizin bundan fazla yapabileceğiniz bir şey yok.

Bir de iki önceki mesajımda GVK md.72'ye de dikkatinizi çekmek istiyorum, temlik ivazlı ise tahsil şartı aranmaz. Yani bu avukat kirasını hiç ödememiş olsa bile, aidata mahsup kararı alındığı anda kat malikleri GMSİ elde etmiş olurlar.
 
Son düzenleme:
Üstad teşekkür ederim verdiğiniz çok değerli bilgiler için toplantı ocak ayında oluyor her sene . Beyanname de senelik olduğu için sanırım bu konuda dönem kayması nedeni ile problem olmaz. Aslında ben herkese eşit böldüm 2+1 ve 3+1 ler var sanırım metrekareye göre bölmem gerekliydi değil mi ?
Saygılarımla
 
Tabi, uygun bir dağıtım anahtarı kullanmanız gerekir, ki bu da bağımsız bölümleri olan apartmanlarda metrekaredir bildiğiniz gibi. Çok zor olmayacaksa sizin için bence metrekare esasına göre yeniden hesaplayın.
 
Üstad çok Teşekkür ederim aşağıdaki yargıtay kararını buldum
. Kat Mülkiyeti Yasasının 16. maddesi hükmüne göre kat malikleri ana taşınmazın tüm ortak yerlerine arsa payları oranında ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar ve ortak yerlerde kullanma hakkına sahiptirler.
Buna göre ortak yerden yararlanma ve bu yerlerden sağlanan gelirin dağılımında da bu madde hükmü esas alınmalı, ortak yerin kira gelirinin de ana taşınmazdaki bu ortak yerden yararlanan tüm kat maliklerine site yönetim planında ayrıca bir hüküm bulunmadığı takdirde arsa payları oranında dağıtılması gerekir

arsa payı metrekare demek olduğunu düşünüyorum
tekrar çok teşekkür ederim
 
Zaten kat mülkiyeti kanununda ortak giderlerin arsa payına göre dağıtılması esastır. Tapularda da arsa payları yazılıddır. Değilse bile tapu kayıtlarında vardır.
Baştan da söyledğim gibi ortak gelirlerle yöneticinin hiç bir ilgisi yoktur. Zaten giderlerle de yoktur.Sadece kat malikleri adına hareket edip harcama yetkisi verilmiştir.
 
day-dream arkadaşım aynı sıkıntı bende de var, sen muh byn da kat maliklerini tek tek bildiriyor musun
 
Kadir Bey, daha önce yazdığımız cevapları dikkatlice okursanız muhtasar beyannameyi ilgilendiren bir husus olmadığını görürsünüz.
 
Sayın Kadir üstad

Apartmanında kiracı olan işyeri kendi muhtasarına hangi numarayı yazdı bilemiyorum. Apartmanın potansiyel vergi numarasını yazsa malik apartman değil, oturanlar, valla bilemiyorum
Saygılarımla
 
Doğru yöntem her pay sahibinin hissesini hesaplayıp stopajı ona göre yapmaktır. Zahmetli ama doğrusu malesef bu.
 
Üst