fonradar

Bedelli Askerlik Ve Tazminat

Kadın çalışanın evlilik nedeni ile tazminatını alarak işten ayrılıp kısa süre sonra başka bir yerde çalışması veya kısmi emeklilik belgesini sunarak tazminat alan çalışanın başka bir yerde çalışması durumu ile buradaki sülüs verip tazminatını alan kişinin durumu aynı değilmidir?
 
Kadın çalışanın evlilik nedeni ile tazminatını alarak işten ayrılıp kısa süre sonra başka bir yerde çalışması veya kısmi emeklilik belgesini sunarak tazminat alan çalışanın başka bir yerde çalışması durumu ile buradaki sülüs verip tazminatını alan kişinin durumu aynı değilmidir?


Hiç ilgisi yoktur. O durumlarda kanun zaten buna izin veriyor. Hatta ayrılıp ertesi gün aynı işyerinde çalışmaya başlayanlar var.
Burda durum farklı . Burda bir HİLE söz konusudur. Ben askere gidiyorum diye işvereni kandırmak söz konusudur.
Kesinlikle dava konusu olur. Tabi işveren bile bile bu durumu kabul emiş ise tabi farklıdır. O zaman sorun yok.
 
Ben evlendiğimden çalışamayacağım diyerek tazminat almak veya yaş hariç diğer şartları taşıdığımdan artık çalışmayacağım diyerek almak ile askere gideceğim işte sülüs tazminatımı almak istiyorum demek arasında ne fark var.
 
Kadın çalışanın evlilik nedeni ile tazminatını alarak işten ayrılıp kısa süre sonra başka bir yerde çalışması veya kısmi emeklilik belgesini sunarak tazminat alan çalışanın başka bir yerde çalışması durumu ile buradaki sülüs verip tazminatını alan kişinin durumu aynı değilmidir?
Kadın çalışanın evlilik nedeniyle 1 yıl içinde ayrılarak kıdem tazminatı alabilmesinin şartı evlenmiş olması ve 1 yıl içinde bu hakkını kullanmak istemesi, kanunda açık olarak bu hak tanınmış durumda zaten.
3600 gün şartıyla ayrılma durumu da keza kanunda tazminata hak kazandırıyor, kısa bir zaman öncesine kadar da bu şekilde ayrılanın kısa bir süre içinde tekrar bir işe başlaması durumunda tazminatın geri alınması yönünde yargı kararları mevcuttu, nasıl olduysa örümcek ağları temizlendi herhalde kararı inceleyenlerin ve ertesi gün bile çalışmaya başlamanın kanunla tanınan hakkın alınmasına engel etşkil etmediği yönünde bir karar çıktı ( 1 den fazla karar var mı? ben duymadım)

Askerlik nedeniyle ayrılmada ise, muvazzaf askerlik görevinden bahsediliyor, sefer görev emri vs ile yapılan görevlendirmenin de tazminata hak kazandıramayacağı yönünde kararlar hatırlıyorum.

Daha önce de belirtmiştim düşüncemi, bedelli askerlik yapanın tazminat hakkı yok ama , tazminat alarak ayrılanın bedelli askerlik yapma hakkı engellemez.
Etik mi değil mi, bu yola başvuran hakettiğini düşünür elbette ama gerçekten hak ediyor mu yu sorgulamadan,
eğer , işyerinde daha önce bedelli askerlik konusu gündeme getirilmemişse, askerlik kararı alındıktan sonra da bedelli askerlik için başvurulabiliyorsa,
denenebilir bence.
Sorun çıkaran işveren tazminatı ödemeyi geciktirirse, dava yoluyla alınabilir tazminat, eğer sevk belgesi ile işverene muracat edilmişse, ancak o süreçte kısa vade içinde bedelli askerlik için başvurulursa, işveren bedelli askerlik başvurusunu öne sürerek tazminat ödemek zorunda olmadığını belirtebilir, bu durumda da bence işveren kazanır davayı
 
Ben evlendiğimden çalışamayacağım diyerek tazminat almak veya yaş hariç diğer şartları taşıdığımdan artık çalışmayacağım diyerek almak ile askere gideceğim işte sülüs tazminatımı almak istiyorum demek arasında ne fark var.
Ben evlendim, çalışmayacağım denmiyor ki, ben evlendim, artık burada çalışmayacağım, eşim burada çalışmamı istemiyor, evime çok uzak kalıyor... herhangi bir sebep belirtme zorunluluğu yok, evlendim durumunu bildirmesi yeterli
 
Ben evlendim, çalışmayacağım denmiyor ki, ben evlendim, artık burada çalışmayacağım, eşim burada çalışmamı istemiyor, evime çok uzak kalıyor... herhangi bir sebep belirtme zorunluluğu yok, evlendim durumunu bildirmesi yeterli


Evet . Üstelik bir de anayasal ÇALIŞMA HAKKI var. Kadın çalışan evlendi ayrıldı. "Kocam çalışmamı istemiyor " dedi . Diyelim. 3 ay sonra koca işşiz kaldı, iflas etti, yahut kadın boşandı. geli ben tekrar çalışmak istiyorum dedi. Ne olucak? yok sen bir kere tazminat alıp ayrıldın. Cık olmaz mı denecek.?
Mantıkız bence.
 
Salt mantık geliştirsek de,
a.15 yıl s.süresi ve 3600 gün olayı şartları uyuyorsa herkes için
b.ama evlilik noktası kadın işciler için(bu hak erkek işciye verilmemiş)askerlik erkek işciler için(bu hak da kadın işciye verilmemiş)koşullar yanında niyet de farklı(hile,aldatma,haksız edim sebebsiz zenginleşme vs.)ayrıca askerlik noktasında bedelli gidenler sülüs alamaz,sözleşme feshi de gerekmez.

Başkaca yönden,ileti sahibinin koşulları uyuyor ise"a"şıkkından yararlanabilecektir.
 
Sülüs ile muazzaf askerliğin başladığını kabul etmiyorsanız o zaman çalışan sülüsü aldı ve askere gideceğim dediğinde işveren de "sülüste 17/12/2014 sevk yazıyor, 16/12/2014 mesai sonuna kadar çalışmak zorundasın." demesi gerekir.
 
Sülüs ile muazzaf askerliğin başladığını kabul etmiyorsanız o zaman çalışan sülüsü aldı ve askere gideceğim dediğinde işveren de "sülüste 17/12/2014 sevk yazıyor, 16/12/2014 mesai sonuna kadar çalışmak zorundasın." demesi gerekir.

Evet bunu diyebilir. Zaten askerlikle ilgili iş akdi feshinde sadece kıdem den söz edilmektedir. İhbar öneline ilişkin her hangi bir kural yoktur.
Ancak benim yorumuma göre hem askerlik, hem de evlenme nedeniyle yapılan iş akdi fesihlerinde işverenin durumdan makul bir süre önce bilgilendirilmesi Etik ve iş hayatının geleneklerine uygun bir davranış olacaktır.
Hem askerli hem de evlenme öyle aniden ortaya çıkan olağanüstü durumlar değildir. Sonuç olarak.
 
Sülüs ile muazzaf askerliğin başladığını kabul etmiyorsanız o zaman çalışan sülüsü aldı ve askere gideceğim dediğinde işveren de "sülüste 17/12/2014 sevk yazıyor, 16/12/2014 mesai sonuna kadar çalışmak zorundasın." demesi gerekir.
sülüsü kabul etmemekten ben bahsetmedim sn.merkur, dikkat ederseniz bir önceki mesajımda da , '' eğer askerlik kararı alındıktan sonra da bedelli askerlik için başvuruluyorsa denenebilir '' demiştim. (askerlik kararı almaktan kastım sevk belgesinin alınması idi, yanlış kelam kullanmışım.
 
Sülüs ile muazzaf askerliğin başladığını kabul etmiyorsanız o zaman çalışan sülüsü aldı ve askere gideceğim dediğinde işveren de "sülüste 17/12/2014 sevk yazıyor, 16/12/2014 mesai sonuna kadar çalışmak zorundasın." demesi gerekir.
Malum o sevk/sülüs belgesi,kişi fiilen askerliğe başlamazdan/silah altına alınmazdan bir süre önce, askerlik şubesinden alınan belge olup, bu belgede hangi tarihde,nerde ve hangi komutanlıkta askerliğe başlanılacağı vs.gibi hususlar yazılıdır,tabidir ki kişinin askerlik sebebiyle iş yerinden ayrılmasına,gerekse askerlik vazifesine başlayacağına esas teşkil eden bir belge ve kanıttır, ancak ayrıntıya girdiğimizde askerlik vazifesine kesin başlamış olduğu/başladığı anlamına gelmiyor,yüzde yada % 01 de olsa çeşitli sebeblerle geç gitme durumu olabiliyor,bu durumda da o an gitmemiş oluyor(ama tabiki gidecek,oysa gitmedi/ gitmemiş,2ci veya 3cü celp dönemi gidecekse bu defa sözkonusu sevk/sülüs belgesi tekrar alınacak/verilecek. Bahsekonu belge/sülüs ile/bu belgeyi almakla askerliğin (belirttiğim ihtimaller sonucu tam ve kesin) başlamış olduğunu düşünmüyorum.(belki yanlış düşünüyorum!)
(tabi normalde bu belgenin ibraz edilmesiyle, bu kişinin askere gideceği anlaşılır,zaten işyerlerinde bizlerde böyle düşünür,dilekcesi ekine bu belgeyi alır,ilişiğini keseriz,genelde de sonucu takip etmeyiz,ayrı konu)
 
Evet Şeref Bey; Bizim bu belgeyi almaktaki amacımız askerliğin yapılıp yapılmadığı, ne zaman başladığını/bittiğini kontrol etmek değil, elimizde geçerli belge bulundurmak içindir.
 
Yani kişinin muvazzaf askerliğini yapmak için işten ayrılmak iradi beyanını destekleyici belge (sülüs) ile kıdem ödeyerek (kişinin talebi varsa ve dönüşte tekrar işe alınması/girmesi düşünülmüyorsa) ile işlem yapıyoruz.
 
Yani uygulamada iki yöntem var. Çalışan isterse kıdemini alıp gidiyor. Dönüşte serbest oluyor. İster geliyor ister gelmiyor. Birde tazminat almadan dönüşte kaldığı yerden devam etmek isteyenler oluyor. İşverenle varılan mutabakata bağlı.
 
Evet normalde böyle düşünür,böyle yaparız tamam.
Madem istisnai durumlar hakkında paylaşım yapıyoruz,
örneğin işci bahsekonu belgeyi işverene ibraz etti ve işyerinden ayrıldı;(genelde istisnalar hariç ,bu sevk belgesi alındıkdan 5-7 nihayet 10 gün sonra askerlik vazifesine başlanılır)
-işveren tazminatı hemen(3-5 gün içinde) ödemedi ve takip etti anlaşıldı ki çalışanımız askerlik vazifesine henüz başlamamış,2 ci celp dönemine kalmış,bu arada işci tazminatı talep etti,işveren bu durumda hemen ödemeli mi?
 
Bence ödemeli. Çünkü siz de biliyorsunuz ki iş kanunu "makul bir süre" den söz ediyor. hatta yargı kararlarında 3-4 ay dan bile söz ediliyor. Zaten bundan sonrası işvereni bence ilgilendirmiyor.
Ancak bedelli durumu başka . bedelli de hiç bir şekilde silah altına alınmıyor. ATM ye gidip parayı yatırıyor , makbuzu Askerlik Şubesine veriyor iş tamam.
Askerlik bitti Hür general.:alkış:
 
Bence ödemeli. Çünkü siz de biliyorsunuz ki iş kanunu "makul bir süre" den söz ediyor. hatta yargı kararlarında 3-4 ay dan bile söz ediliyor. Zaten bundan sonrası işvereni bence ilgilendirmiyor.
diyelim dava konusu oldu,bu durumdaki işcinin 2 ci celp dönemi silah altına alıdıkdan sonra tazminatın ödenmesine karar verilemez mi?
 
Şahsi düşüncem;
Uzatmak istemiyorum ama paylaşım adına diyelim ki;İşci bir süre(2-3 ay)öncesinde,askerlik vazifemi yerine getireceğimden sözleşmemi feshediyorum deyip/bildirip, iş yerinden ayrıldı,ortada sevk-sülüs belgesi yok,askerlik vazifesine de başlamadı,işveren de tazminatı ödemedi,(diğer noktalara girmiyorum)ancak 3 ay sonra 2 ci celp dönemi sevk belgesini aldı,bu belge ile birlikte tazminatın ödenmesini noter kanalıyla işverenden talep etti,bu durumda nasıl ki işveren ödemek zorunda(ödemese de dava konusu olduğunda ödeyecek)
Farklı olaylar gibi görülse de,yukarıda bahsettiğim durumun sonucunun,olay işci tarafından dava konusu edilir ve bu arada işci başka bir işe de girmemişse,benzer şekilde 2 ci celp dönemi ödenmesi gerekeceğini düşünüyorum.
 
Ancak Şeref Bey gerçekten bence farklı olaylar.
Birinde suiniyet yok. Gecikme var (kişinin elinde olmayan nedenlerden)
İkincisinde ise bir haksız kazanç, kandırma, gabin, sebebsiz zenginleşme ve sonuçta kasıtlı bir davranış var.
Bence çok farklılar.
 

Benzer konular

Üst