Emekli̇ Çalışan

Şimdi şunu bana biri açıklar mı? sorun burda;
Çalışan SGDP ile çalıştığı işverene dilekçe verip beni normal sigortalı yapın diyecek mi?. Diyecekse bu işten çıkış olarak kabul edilmez mi?. Çıkış/giriş işlemi yapılacaksa iş hukuk açısından iş akdininin tazminatsız sona ermesi durumu olmayacakmı? İşin etik yanı başka .Hukuki olarak doğru olan nedir?
 
Kıdem tazminatı ne için ödenir, önce buradan başlamak lazım:)
Ücret çalışma karşılığı ödenir, kıdem tazminatı ne karşılığı ödenir?
 
Hafızayı beşer bazen şaşar. :o
5510 öncesinde emekliler için tercih bildirim formu vardı. Şu an sadece işe giriş bildirgesi ile yapılabiliyor. Kişi ancak işverenden talep ederek ve işverende çıkış ve tekrar giriş yaparak aktif sigortaya dönebiliyor. İşveren bunu yapmaktan imtina edebileceği ve işçinin elinde kanıt olması açısından noter aracılığı ile talebini işv. bildirmesi gerekir. Aktif sigortaya döndükten sonrada "emeklilik nedeni ile işten ayrılmak istiyorum." şeklinde dilekçe vermesi durumunda işv. yapabileceği bir şey yok gibi.
 
K.tazminatı;
-malum işcinin yıpranması,emeğinin karşılığı vs.olarak ödenir derler ama esasen bu soruyu olayımız yönünden, hangi hallerde ödenir demek daha doğru olsa gerek,bu bağlamda bilindiği üzre en belirgin koşullar mülga 1475/M.14 de belirtilmiştir
-k.tazminatına hak kazanma noktasında ise genel manada emekli olarak çalışan ile e.olmaksızın çalışmakta olan işci arasında farklılık yoktur(örneğin işci tarafından M.24/II de belirtilen durumlarda)
-olayımızda k.tazminatı alarak işyerinden ayrılmak isteyen işcinin durumuna gelince,sn.Merkür2 nin yukarıda ifade ettiği gibi olabilir düşüncesindeyim.

Not.M.25/II sehven yazmışım,karşıklığa sebeb olmaması için sonradan farkedip sildim.
 
Son düzenleme:
K.tazminatı;
-malum işcinin yıpranması,emeğinin karşılığı vs.olarak ödenir derler ama esasen bu soruyu olayımız yönünden, hangi hallerde ödenir demek daha doğru olsa gerek,bu bağlamda bilindiği üzre en belirgin koşullar mülga 1475/M.14 de belirtilmiştir
-k.tazminatına hak kazanma noktasında ise genel manada emekli olarak çalışan ile e.olmaksızın çalışmakta olan işci arasında farklılık yoktur(örneğin işveren tarafından M.25/II,işci tarafından M.24/II de belirtilen durumlarda)
-olayımızda k.tazminatı alarak işyerinden ayrılmak isteyen işcinin durumuna gelince,sn.Merkür2 nin yukarıda ifade ettiği gibi olabilir düşüncesindeyim.

Olayı etik açıdan değerlendirmek için "neye karşılık ödenir" sorusunu sordum.
Bu işverenin, işçinin yıpranması karşılığında ödediği bir para ise ve işçinin bunu hak etmesi bir takım koşullara bağlı ise,

Emekli kişi de etik olarak yıpranma hakkını almalıdır ve İş Kanunu bu durumu da düzenlemelidir.
 
Şimdi şunu bana biri açıklar mı? sorun burda;
-Çalışan SGDP ile çalıştığı işverene dilekçe verip beni normal sigortalı yapın diyecek mi?................evet çıkış giriş yapılacak
-Diyecekse bu işten çıkış olarak kabul edilmez mi?..........................evet
-Çıkış/giriş işlemi yapılacaksa iş hukuk açısından iş akdininin tazminatsız sona ermesi durumu olmayacakmı?....................fesih nedeni/sgk işten çıkış nedenine göre değişiklik arzeder
-İşin etik yanı başka .
-Hukuki olarak doğru olan nedir?
sn.merkür2 nin belirttiği yol olsa gerek.
 
3600 gün yazısını alıp her girdiği işten tazminat alarak ayrılan ile bu durumun etik açısından farkını göremiyorum. Hatta 3600 gün yazısı ile birden fazla ayrılanın yaptığı daha çok etik dışı.
 
Emekli olup yaşlılık aylığı alan kişinin çalışmasında etik yada yasal olarak yanlış bir durum yok öyle değil mi?
4A Emekli çalışan için de SGDP ödeyerek veya almakta olduğu yaşlılık aylığını kestirerek kısa vadeli sigorta kollarına tabi çalışma seçeneği sunulmuş, bunda da yasal veya etik bir yanlışlık yok.
Kişi aylık alırken çalışmaya başladı ve aldığı emekli aylığının kesilmesini tercih etti, bir süre sonra (örnekteki gibi 13 yıl sonra) artık çalışamayacak duruma geldi ve tekrar emekli aylığı almak için kuruma başvurma şartı aranıyor kurum tarafından. Ne yapacak kişi?
Yaşlılık aylığı alabilmek için sözleşmesini feshedecek, kuruma başvuracak ve yaşlılık aylığı yeniden hesaplanıp ödenmeye başlayacak,
yaşlılık aylığı alma şartlarını tam olarak yeniden sağlayan kişinin , sözleşmesini bu sebeple feshetmesi de kıdem tazminatı alma şartları arasında sayılıyor, etik olmayan bir şey olmasa gerek .

Nizam beyin de dediği gibi, teknik olarak olması gerekiyor, tüm şartlar sağlanıyor, ancak işin mahkemeye düşmesi kaçınılmaz gibi görünüyor.
 
Aktif sigortaya döndükten sonrada "emeklilik nedeni ile işten ayrılmak istiyorum." şeklinde dilekçe vermesi durumunda işv. yapabileceği bir şey yok gibi.
[OUOTE
-olayımızda k.tazminatı alarak işyerinden ayrılmak isteyen işcinin durumuna gelince,sn.Merkür2 nin yukarıda ifade ettiği gibi olabilir düşüncesindeyim.
Emekli olup yaşlılık aylığı alan kişinin çalışmasında etik yada yasal olarak yanlış bir durum yok öyle değil mi?
4A Emekli çalışan için de SGDP ödeyerek veya almakta olduğu yaşlılık aylığını kestirerek kısa vadeli sigorta kollarına tabi çalışma seçeneği sunulmuş, bunda da yasal veya etik bir yanlışlık yok.
Kişi aylık alırken çalışmaya başladı ve aldığı emekli aylığının kesilmesini tercih etti, bir süre sonra (örnekteki gibi 13 yıl sonra) artık çalışamayacak duruma geldi ve tekrar emekli aylığı almak için kuruma başvurma şartı aranıyor kurum tarafından. Ne yapacak kişi?
Yaşlılık aylığı alabilmek için sözleşmesini feshedecek, kuruma başvuracak ve yaşlılık aylığı yeniden hesaplanıp ödenmeye başlayacak,
yaşlılık aylığı alma şartlarını tam olarak yeniden sağlayan kişinin , sözleşmesini bu sebeple feshetmesi de kıdem tazminatı alma şartları arasında sayılıyor, etik olmayan bir şey olmasa gerek .

Nizam beyin de dediği gibi, teknik olarak olması gerekiyor, tüm şartlar sağlanıyor, ancak işin mahkemeye düşmesi kaçınılmaz gibi görünüyor.
Evet sorun olmasa gerek.
 
Bu noktaya ilişkin tam acık hüküm yok ama sn.Keremcem beyin de belirttiği üzre,mevcut hükmün bu olaya kapı araladığını/açtığını düşünüyoruz(ki bence de mümkün,tabi işveren kabül etmez ise bu yol mahkemeye çıkar.
 
Bu sık rastlanan durumun kanunda olmayışı sizce de ilginç değil mi?
Kanunda yok mu?
5510 SGK kanunda var. Daha öncekinde de vardı. Eskisinde matbu bir form vardı kişi o form ile istediği zaman emekli maaşını dururtup aktif duruma geçebiliyordu ve işv. bilgi vermediği de oluyordu. Hatta sgdp başlayıp sonra maaş kesilmesi talebi bir süre sonra tekrar maaş talebi yapabiliyordu. İşv. hatalı bildirimden dolayı sıkıntıya düşüyordu. 5510 ile sadece işe giriş bildirimi ile tercih belirtmesi getirildiğinden bu sıkıntı ortadan kaldırılmış oldu.
İşçi talep ettiği halde işv. yapmaz ise (işçinin talebini işv. ilettiğine dair yazılı kanıtı var ise) sgk şikayet ettiğinde işe giriş ve çıkış bildirgelerinin zamanında yapılmadığı nedeni ile ipc kesebilir. Hatta dahada ileri giderek defter için olan ipc bile kesebilir.
 
böyle bir hülle yapan işçiyi işveren iyi niyet kuralarına aykırılık nedeniyle iş akdini fesheder. işçi kıdem tazminatı alamaz.
Ali Tezel sever böyle kanununların arka yolundan dolaşmayı
mahkeme sürecinde de işveren haklı çıkma ihtimali daha yüksek
 
Kanunda yok mu?
5510 SGK kanunda var. Daha öncekinde de vardı. Eskisinde matbu bir form vardı kişi o form ile istediği zaman emekli maaşını dururtup aktif duruma geçebiliyordu ve işv. bilgi vermediği de oluyordu. Hatta sgdp başlayıp sonra maaş kesilmesi talebi bir süre sonra tekrar maaş talebi yapabiliyordu. İşv. hatalı bildirimden dolayı sıkıntıya düşüyordu. 5510 ile sadece işe giriş bildirimi ile tercih belirtmesi getirildiğinden bu sıkıntı ortadan kaldırılmış oldu.
İşçi talep ettiği halde işv. yapmaz ise (işçinin talebini işv. ilettiğine dair yazılı kanıtı var ise) sgk şikayet ettiğinde işe giriş ve çıkış bildirgelerinin zamanında yapılmadığı nedeni ile ipc kesebilir. Hatta dahada ileri giderek defter için olan ipc bile kesebilir.

Sayın merkür2 benim kanunda yok dediğim, emekli olduktan sonra çalışan kişi, ....yaşına geldiğinde işten ayrılırsa kıdem tazminatı hak eder, .....prim günü daha çalışırsa kıdem tazminatı hak eder, ya da açıkça emeklilikten sonraki kendi isteği ile işten ayrılma durumlarının hiçbirinde kıdem tazminatı hak etmez gibi bir netlik.
 
Sayın merkür2 benim kanunda yok dediğim, emekli olduktan sonra çalışan kişi, ...................
sonradan ayrılmak istemesi halinde,bu noktayı;
Kişi aylık alırken çalışmaya başladı ve aldığı emekli aylığının kesilmesini tercih etti, bir süre sonra (örnekteki gibi 13 yıl sonra) artık çalışamayacak duruma geldi ve tekrar emekli aylığı almak için kuruma başvurma şartı aranıyor kurum tarafından. Ne yapacak kişi?
Yaşlılık aylığı alabilmek için sözleşmesini feshedecek, kuruma başvuracak ve yaşlılık aylığı yeniden hesaplanıp ödenmeye başlayacak,
yaşlılık aylığı alma şartlarını tam olarak yeniden sağlayan kişinin , sözleşmesini bu sebeple feshetmesi de kıdem tazminatı alma şartları arasında sayılıyor,
bende böyle düşünüyorum(mülga 1475/M.14 yönünden)
 
Bu bahsedilen hülle işi, yeni bağlanan emekli maaşında ciddi bir düşüşe sebep olur di mi, çünkü eski emekliler ile yeni emekliler arasında ciddi bir maaş farkı var.
 
Tabi yeni maaşı çok düşükse istisnaen emekli maaşı daha düşük olabilir ama genelde hep daha sonra emekli olan daha çok alıyor.
 
Emekli maaş hesabı çok karmaşık. Örn; 2010 emekli olan biri 2015 yılında bir ay çalışıp 2010 yılı prime esas kazancın 2015 güncellenmiş hali ile 2015 prime esas kazanç eşit olsa bile maaşı yükselebiliyor. Yeni maaşın hesaplama katsayıları ile bulunan maaş 2010 yılında emekli olana yapılan emekli maaş artışından daha yüksek çıkarsa artar düşük çıkarsa düşer. Gün sayısı tam olarak ayrılıp sonrasında fazladan gün sayısı arttıkça maaşta düşüklüğe neden oluyor. Son zamanlarda gündeme gelen gün sayısını tamamladığı halde çalışmaya devam edenlerin belli bir rakamın altında bildirilmesi durumunda gün arttıkça maaşın düştüğü gibi.
 
Üst