öch' Alıntı:sn zsezer
teşekkür ederim..
bunun dışında herhangi bir incelemeye girme durumu var mı acaba
YÜZDE 1 İŞKENCESİ Şükrü KIZILOT'un yazısı
Evet, bu kez olay ciddi...
Bir limited şirkete yüzde 1 hisse ile ortak olan ya da anonim şirkete kurucu ortak olan emekliler; ya emekli aylıklarını almaktan vazgeçecekler ya da o şirkette en yüksek ücret alan kişinin (asgari ücretin 6.5 katını aşmamak koşuluyla) aldığı ücretin yüzde 33.5’ini, destek primi olarak ödeyecekler.
Anonim şirketin yönetim kurulu üyesi olan emekli, bir YTL ücret almasa dahi, o şirkette ödenen en yüksek ücretin yüzde 33.5’i kadar destek primi ödeyecek.
Özellikle limited şirketlerde, "yüzde 1’lik hatır ortaklığı" çok yaygın. Bir yeminli mali müşavir, bir başka yeminli mali müşavir (YMM) arkadaşına rica ediyor ve ona yüzde 1 hisse verip, limited şirket kuruyor. Bazen, aynı YMM, yüzde 1 hisse ile üç-beş limited şirkete ortak oluyor.
Şimdi, yüzde 1 hisse ile ortak olan YMM emekli ise, o şirketlerde en yüksek ücret alan elemanın aldığı ücretin yüzde 33.5’i kadar, destek primi ödeyecek.
ORTALIK KARIŞACAK
Olay yalnızca YMM şirketlerini değil, tüm limited şirketleri ve anonim şirketleri kapsıyor. Anonim şirketlerde kurucu ortak ya da yönetim kurulu üyesi olan emekli, şirketten 1 YTL geliri olmasa dahi, destek primi ödeyecek.
Yukarıdaki yüzde 1 hisseyi çarpıcı olsun diye örnek verdik. Kuşkusuz yüzde 2 ya da yüzde 20 ile ortak olan emeklinin durumu da aynı. Hatta onbinde 1 payı olanın da...
Bu olay düzeltilmezse, ortalık çok karışır. 2007’ye de az kaldı. Sorunu çözümlemek için acele etmekte yarar var.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/5554622.asp?m=1&yazarid=82&gid=112&srid=3429&oid=9
Emekli çalışanın maaşı kesilecek 5 Aralık 2006
A.A
1 Ocak 2007 tarihinden itibaren uygulamaya girecek, emekli esnaf ve sanatkarlar, şirket ortakları ile çalışan emeklilerin, her ay asgari ücretin en az yüzde 33,5'i kadar destek primi ödemesi uygulamasına karşı tepki geldi.
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, “ karar, insanları kayıt dışına çıkaracak, yeni yöntemler aramaya zorlayacak, yan yollara saptırabilecektir. 30 yıla yakın SSK ve Bağkur'a prim ödeyerek emekli olan biri zaten 450 YTL aylık maaş alıyor. Bu parayla geçinmesi mümkün değilken böyle bir uygulamaya gidilmesi bu insanları nefsiyle karşı karşıya bırakabilir” dedi.
Konuyla ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu'na birer mektup da yazan Çağlayan, mektubunda uygulamanın, çok düşük maaş alan emeklileri mağdur edeceğine dikkat çekerek, ”Türkiye'de emeklilik maaşları çok yetersiz. Emekli Sandığı, SSK ve Bağkur'dan alınan emeklilik maaşı ile yaşamak zaten çok zor. Bu insanlar geçinebilmek için mutlaka çalışmak zorundalar. Çalışan emeklilere uygulanacak yüksek destekleme primi, yüz binlerce emekliyi mağdur eder” dedi.
Bu düzenlemenin sosyal güvenlik sistemindeki açıklar nedeniyle IMF'nin baskılarıyla gündeme geldiğini belirten Çağlayan, şu görüşleri dile getirdi: “Sosyal güvenlik sistemindeki açıkları anlıyoruz. Kaldı ki yıllardır Türkiye'nin en önemli sorunlarından birinin de sosyal güvenlik sisteminin açıkları olduğunu hep vurguladık. Ancak sosyal güvenlik sisteminin açıklarını kapatacak yöntem bu olmamalıdır. Sosyal güvenlik sisteminin en büyük sorunu kayıt dışı istihdamdır. Kayıt dışı istihdamın en büyük nedeni de başta yüksek sosyal güvenlik primi olmak üzere istihdam üzerindeki yüklerdir. Sosyal güvenlik sisteminin açıklarını kapatacak tek yol, kayıt dışı istihdamı kayıt altına almaktır. Sosyal güvenlik sisteminin açıklarını burada aramak yerine, kayıt dışının ve işsizliğin ana nedeni olan zorunlu istihdam uygulamasın kaldırılması, kıdem tazminatı ile İşsizlik Sigortası Fonunun birleştirilmesi, ücret dışı yüklerin azaltılması, asgari ücretten verginin kaldırılması gibi asıl önemli tedbirler varken bu tedbirin getirisi, götürüsünden daha az olacaktır.”
Çağlayan, Haziran ayında çıkarılan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu içine sıkıştırılarak oldu bittiye getirilen bu düzenlemeyle, emeklilere “Ya emekli maaşından vazgeç, ya da ciddi bir kısmını bana destekleme
primi olarak öde” denildiğini belirterek “Bu, ölümü gösterip sıtmaya razı ol demektir. Bu yöntem yeni kayıt dışılıklar dışında bir fayda sağlamaz. Ocak ayı gelmeden bu yanlıştan dönülmelidir. Aksi takdirde çalışma hayatında yeni bir kaos dönemi başlayacaktır” dedi.
Çağlayan, milletvekillerinin kapsam dışı olması konusunda da “Zannediyorum dikkatlerden kaçmış. Anayasa'nın ilgili maddesi gereğince, milletvekilleri bu kapsamın dışında kalacaktır. Ayrıca bu da hem gerginliğe hem haksızlığa yol açacaktır” diye konuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/5556807.asp?m=1&gid=112&srid=3429&oid=1
yazdım yazmazmıyım ve bilhassa murat başesgioğluna 3 kez mesaj attım ama kapı duvar cevap bile veren olmadığı gibi mailimin okundu iletisi bile gelmedi onlar bu mail adreslerini süs olsun yada adet yerini bulsun diye koymuşlar sadece milleti oyalamak başka bir şey değilnane' Alıntı:bu sorunlar www.sgk.gov.tr sitesindeki e-mail adreslerinede yazılsa belki yeni bir düzenleme yaparlar.
ASO’dan Erdoğan’a emekli mektubu 6 Aralık 2006
ANKARA Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, 1 Ocak 2007 tarihinden itibaren uygulamaya girecek, emekli esnaf ve sanatkarlar, şirket ortakları ile çalışan emeklilerin, her ay asgari ücretin en az yüzde 33.5’i kadar destek primi ödemesi uygulamasına karşı çıktı. Çağlayan, "Karar, insanları kayıt dışına çıkaracak, yeni yöntemler aramaya zorlayacak. 30 yıla yakın SSK ve Bağkur’a prim ödeyerek emekli olan biri zaten 450 YTL aylık maaş alıyor. Bu parayla geçinmesi mümkün değilken böyle bir uygulamaya gidilmesi bu insanları nefsiyle karşı karşıya bırakabilir" dedi. Konuyla ilgili Başbakan Tayyip Erdoğan ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu’na birer mektup da yazan Çağlayan, mektubunda uygulamanın, çok düşük maaş alan emeklileri mağdur edeceğine dikkat çekerek, "Türkiye’de emeklilik maaşları çok yetersiz. Emekli Sandığı, SSK ve Bağkur’dan alınan emeklilik maaşı ile yaşamak zaten çok zor. Bu insanlar geçinebilmek için mutlaka çalışmak zorundalar. Çalışan emeklilere uygulanacak yüksek destekleme primi, yüz binlerce emekliyi mağdur eder" dedi. Çağlayan, milletvekillerinin kapsam dışı olması konusunda da "Anayasa’nın ilgili maddesi gereğince, milletvekilleri kapsam dışında kalacaktır. Bu da hem gerginliğe hem haksızlığa yol açacaktır" diye konuştu
http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/5560907.asp?m=1&gid=112&srid=3436&oid=2
Emeklinin üç kuruşu...
Ey benim garip emeklim… Ey benim ağzına vurup lokmasını alsalar da sesini çıkarmayan suskun emeklim… Ey benim ahir ömründe dinlenip, gezip eğlenip, hayatın tadını çıkaracak yerde karnını doyurma savaşı veren yorgun emeklim… Ölüyü diriyi bitirdiler, gözü senin üç kuruşluk maaşa diktiler!..
Yılbaşından itibaren çalışan emeklilerin maaşlarından yüzde 33.5 kesinti yapılacak. Eğer bir işveren yanında çalışıyorsa yüzde 19.5 da işveren "destek primi" ödeyecek. Bu ne insafsızlıktır, bu ne gaddarlıktır?
Önce bir emekli niye çalışıyor, ona baktınız mı? Emekli aç, verdiğiniz maaş karnını doyurmuyor. Ne yapacak? Elbette yaşayabilmek, geçinebilmek için ikinci bir iş peşinde olacak. Bizim emeklimiz de Avrupa emeklisi gibi hanımının elinden tutup turistik geziler yapmak, arada bir yurt dışına çıkmak, gezmek, dinlemek istemez mi? Elbette ister. Ama verdiğiniz maaş kaç kuruş? Emekli insanı, insanca yaşatabilecek parayı veriyor musunuz? Şimdi tutmuş, onu bile çok görüyorsunuz!.. Beyler, emekli keyfinden çalışmıyor!
Emekliye bunu reva görmek ayıptır. Bir ayıp daha var ki, ayıbın da ayıbı… Emekli olan vatandaş değil, vekilse, yani milletvekili ise iş değişiyor. Milletvekili hem maaşını alacak, hem de emekli maaşını… Ve de hiçbir kesinti yapılmayacak! Bu uygulamada, öyle karısının başı türbanlı, karısının başı açık ayırımcılığı da yapılmayacak!..
Menfaat kimleri bir araya getiriyor Yarabbi!..
Ortalama emekli maaşı 500 YTL, emekli milletvekilinin maaşı ise 3000 YTL. Yani maaş ölçüsünde 6 emekli, bir milletvekili emeklisi ediyor. Sen garip emeklinin 500 lirasına göz dikeceksin, altı misli milletvekili emekli maaşına dokunmayacaksın…
Bu mu yönetim anlayışınız? Bu mu partinizin ismindeki "Adalet"?
Milletvekilliği müessesesi saygınlığını kaybediyor, diyorlar. Nedenini izaha lüzum var mı?..
Yeri geldi bir daha anlatayım… Kurtuluş Savaşı'nın en çetin ve zor yılları. Ankara'da milletvekilleri yokluklar içerisinde çalışıyorlar. Vakit bulabilirlerse Ankara hanlarında yatıp kalkıyorlar, Meclis'te kendilerine her gün bulgur pilavı kaynıyor... Neredeyse tek yiyecekleri bulgur pilavı… Bir gün civar köylerden kendilerine yemeleri için birkaç koyun gönderiliyor. Uzun zamandır et yüzü görmeyen o fedakar ve asil insanlar yine o eti yemiyorlar, Ankara'daki fakirlere dağıttırıyorlar. Kendileri bulgur pilavına devam…
Milletvekilliği budur… Bu ülke, bu insanlar, bu yapıdaki insanlar sayesinde kurtulmuştur… Garip emeklinin elindeki üç kuruşu da al, kendine gelince dokunma… Bu kafayla, bu tutumla, bu zihniyetle bir yere varılmaz!.. Günahtır!..
"Varılır" diyorsanız, ben de size Rahmetli İsmet İnönü gibi, "Hadi canım sen de!.." çekerim!..
http://www.sakaryagazetesi.com.tr/yazi.asp?id=3577&yazar=8
05.12.2006
Emekliyi yok ediyorlar!
Emeklilerin perişan halini gören ve dile getiren milletvekili de varmış. Hem de Eskişehir'den... CHP Milletvekili M.Ali Arıkan. Hep düşünmüşüzdür, bir Allah'ın kulu milletvekili de çıkıp, Meclis çatısı altında emeklilerin sorunlarını ve hallerini dile getiremez mi diye. Milletvekili genelde "tuzu kuru" insandır, karnı toktur, "Tok, açın halinden anlamaz"... Onun içindir ki, emeklilerle ilgilenen pek milletvekili göremezsiniz. Kendilerinin de emekli olacağını bilirler ama nasıl olsa onlar "Kıyak emekli" olacaklardır... Hele bu Hükümet, emekliyi tamamen açlığa ve sefalete mahkum etti. Onların gözünde emekli, devlet sırtında bir kambur... En iyi emekli de en kısa zamanda ölen, maaş ödemekten kurtuldukları emekli!..
Sayın Arıkan, "Hiçbir Avrupa ülkesinde benzeri görülmeyen bir uygulama ile hakça olmayan maaşlarına yapılan zam utanç vericidir. Emeklilerin açlık ve yoksulluk sınırının altında kaldığı görülmektedir. Alım gücü düşürülen emekliler yaşamın dışına itilmiştir" diyor. Emeklinin halinin kibarca özeti.
Neymiş, emeklinin maaşına Ocak'ta yüzde 3, Temmuz'da bir yüzde 3 daha zam yapacaklarmış. Bozdur bozdur harca!.. Sadaka versen bu kadar olmaz. Değil gelecek olan bu zamlar, emeklinin cebindeki üç kuruş da uçtu gitti... Sen sadece doğal gaza yüzde 30'un üzerinde zam yapmışsın, emekliye yüzde üç... Bu Hükümet'in en fazla vurduğu kesimlerden biri de emeklilerdir. Hangi kesimi vurmalı ki? Haksızlık da etmeyelim, "holdingçiler", çalanlar, çırpanlar hariç!..
Turistik yerlerimizde Avrupa emeklilerini görüyorsunuz. Yaşı ne olursa olsun, gelmişler karı-koca el ele tutuşmuşlar geziyorlar. Geçimle, maddiyatla hiçbir sıkıntıları yok. Devletleri onlara bu hakkı ve imkanı vermiş. Dinlerken, eğlenerek, gezerek son günlerini en iyi şekilde değerlendiriyorlar....
Ya Türk emeklisi? Akşam eve ekmeği nasıl götüreceğim diye düşünmekten başka ne yapabiliyor? Onların da gezmeye, bir ömür boyu çalışmaktan aldıkları yorgunluğu atmaya hakları yok mu? Türk emeklisi insan değil mi? Biz de emekliyiz, kendimizi ölçü alıyoruz, kırk yılda bir sıra gelirse kamplara gidebiliyorduk. Bunlar, onları da sattılar, kapattılar, onu da çok gördüler!..
Emekli, geçinebilmek, yaşayabilmek için ikinci bir iş peşinde. Başka bir çaresi yok. İstatistikler 500 binden fazla emeklinin çalışmaya devam ettiğini gösteriyor. Bunlar da kayıt içi olanlar, kayıt dışı olanlar hariç... Şimdi sıkı durun ve başınıza geleceği şimdiden öğrenin. Bu Hükümet, emekliye bunu da çok görüyor, bir bakıma yasaklıyor. Emeklilerin çalışmalarını yasaklamaya çalıştıkları ve 2003 yılında çıkardıkları yasa yeterli olmamış. Yılbaşından itibaren bir emekli, eğer bir ikinci işte çalışıyorsa maaşından 200 YTL'nin üzerinde kesinti yapılacak. Ölüyü, diriyi bitirdiler, gözü emekliye diktiler!.. Helal olsun!...
Ey emekli, uyan artık. Bütün bunların hesabını sorma hakkını her Türk vatandaşı gibi sana da beş yıla bir veriyorlar... Buna da çok değil, bir yıl kaldı!..
19.11.2006
http://www.sakaryagazetesi.com.tr/yazi.asp?id=3481&yazar=8
Emekli çalışanın maaşına Başbakan el koydu 6 Aralık 2006
ANKA
1 Ocak'ta yürürlüğe girecek olan kanunla çalışan emeklilerin, her ay asgari ücretin en az yüzde 33,5'i kadar destek primi ödemesi uygulamasına karşı gelen tepkiler ses getirdi. Başbakan, Erdoğan konuyla ilgili bir çalışma ekibinin kurulması talimatını verdi.
Kamuoyunda tartışmalara neden olan Genel Sağlık Sigortası Yasası, AKP’li vekiller arasında gerginlik yarattı. 1 Ocak’ta yürürlüğe girecek olan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa duyulan tepkiler devam ederken, emeklilerin yeni yılda ödeyecekleri sosyal güvenlik priminin yüzde 33’e çıkarılmasına AKP’li bazı vekiller tepki gösterdi. AKP’li vekiller, seçime gidilirken böyle bir düzenlemenin doğru olmadığını belirtirken, Başbakan Recep Tayip Erdoğan da konuyla ilgili bir çalışma ekibinin kurulması talimatını verdi.
AKP Grubu’nun basına kapalı bölümünde, milletvekilleri yasayla ilgili söz aldı. Ankara Milletvekili Zekai Özcan, yasayı savunurken, İstanbul Milletvekili Ünal Kacır, “Prim yükü artacak. Emeklilerden yüksek kesinti olacak. Köylüler 75 milyon öderken 180 milyon ödeyecek. Bunu nasıl ödeyecekler” diye sordu.
Kacır, seçime gidilirken böyle bir düzenlemenin doğru olmadığını belirterek, “Yapılan uygun değil, yanlıştır” diye karşı çıktı. Bunun üzerine Özcan, daha önceki yapılan sigorta sisteminde adalet olmadığını ifade ederek, siyasal düşünülmemesi gerektiğini söyledi. Özcan, emeklilerin asgari geçim endeksine göre ödeme yapacağını da kaydetti.
TARTIŞMAYA BAŞBAKAN ENGEL OLDU
Başbakan, prim tartışmasında araya girerek, “Yasa Anayasa Mahkemesi’nde. Çalışma Bakanı Murat Bey’in de savunması var. Karara bir bakalım. Anayasa Mahkemesi’nin kararını bekleyelim. Çalışma ekibi kuralım ve daha sonra değerlendirelim” dedi.
TARTIŞMALARIN NEDENİ ÇOK ORTAKLI ŞİRKETLER
AKP’li Zekai Özcan ANKA’ya yaptığı değerlendirmede, 1 Ocak’ta yürürlüğe girecek olan yasanın hala tartışıldığını bunun sebebinin ise , çok ortaklı şirketler olduğunu öne sürdü. Özcan, “çok şirketlere ortak olanlar da destek pirimi ödeyecekler. Bu tartışmaları başlatanlar da onlar. Ne yazık ki sivil toplum örgütleri de onlara destek veriyor” şeklinde konuştu.
Bağ-Kur çalışanlarına yeni düzenlemelerinde getirildiğini hatırlatan Özcan, “Bağ-kur emeklisi eskiden yüzde 40 prim öderken, şimdi bu oran yüzde 33.5’e düştü. Emekli olupta çalışanlardan yüzde 10 prim kesiliyordu. Şimdi bu oran yüzde 33,5’e yükseldi. Yani emeklilik maaşınıza dokunulmayacak, ama aldığınız ücretten yüzde 33.5 kesilecek. Ayrıca bağkurlulara, iş kazası geçirenlere sürekli iş görememezlik getirilirken, bazı nedenlerden dolayı çalışamayanlara yevmiyesinin kesilmeyeceği de yeni düzenlemeler arasında AKP’nin kapılı grup toplantısında gündem dışı söz alan İstanbul Milletvekili Muharrem Karslı da, haziran ayında Ermenistan’a yaptığı ziyaret konusunda bilgi verirken, sınırdaki nükleer santral konusunda da uyardı. Çok eski teknoloji ile yapılan santralin çok tehlikeli olduğuna işaret eden Karslı, “Kapatılmazsa Çernobil’den bile tehlikeli olur” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/5559589.asp?m=1&gid=112&srid=3429&oid=1
elimize klawyemize sağlıksema sinangil' Alıntı:Dün akşam NTV de Sayın Başesgioğlu çok tepki geldiğini ve şimdiye kadar böyle bir tepki görmediklerini söyledi.
Haftaya Anayasa Mahkemesi sonuçlarından sonra bu kanunun Emekli Çalışanlarla ilgili bölümünün değişebileceği sinyalini verdi.
Tüm emeklilere geçmiş olsun.
Epey uğraştık