uyumsoft

Niye Şiir Olmasın!!!

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan heerdeem
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
AKÇAABAT’IM
Hangi tarafından seyretsem seni,
Ruhum şenleniyor, gözüm gülüyor…
“Akçaabat”, adın cezbetti beni,
Sana meftunum ben, herkes biliyor…

Namın var, kıtalar ötesi aşan,

Şanın var;folklorle, mertlikle taşan,
Hayır-hasenatta yarışan, coşan,
Nice evladını herkes biliyor…

Baktıkça yemyeşil çayırlarına,

Tütüne, fındığa, bayırlarına,
Camiye, okula, hayırlarına,
Sanki gözlerimin için gülüyor…

Geçmişin şanlıdır, insanın da mert,

Sende bütünleşir, yaşayan her fert,
Suyunu içenler olamaz namert,
İsmin Trabzon’a ünvan oluyor…

Binlerce münevver yetişti sende,

Yüzlerce şehidin yatar sinende,
Besleniyor yüz bin nüfus yinede,
Pazarında bin bir nimet kalıyor…

Sen Mevla’dan lütuf, ihsansın bize,

Pek çok il önünde gelirler dize,
Hasretim ben sende gece gündüze,
Uzak kalsam senden gözüm doluyor…
Miktat EYÜPOĞLU - (1992)
 
Haydi tut ellerimi sıcacık yürüyelim
Bulanık bir sonbaharı saçlarına sindirerek
Eski coşkular yoldaşı çınar gölgelerine
Bastırılmış tutkuların deprem kuşaklarına
Hırslı çocukların yürüdüğü sokaklara
Al kurumuş yapraklar gibi sakla bu hüznü

Ölümle oynayan çocuklardık daha
Alaca gömleklerimiz sızıyordu tenhalara
İşte yine pencereden atılmış
İntihar süsü verilmiş bembeyaz bir yüz
Bir kadının sevdasını bıçaklıyor güz
Herkes dulbaşına kalıyor
Çiçekler çürüyor
Çürüyor solgun dostluklar

Bir nabız vuruşu duyulsun tut
Ölü kentin aylak karıncaları saklasın suskusunu

Devinsin sarhoş yosunlar durmadan
Edilgen kaygıların burgacını tırmanalım
Tutunalım karanlık dallarına selvilerin
Kimselerin duymadığı çığlıklarımız
Ulansın birbirine
Tut ellerimi sıcacık tut.

AYDIN HATİPOĞLU
 
HAYSİYETİMİZ VAR

Dünya dediğiniz abiler aha benim şu yüreğim kadar
Hayat dediğiniz ne kadar gülebiliyorsak o kadar
Boşverin gerisini sallayın gitsin dünyayı
Paramız yoksa da haysiyetimiz var
Canımdan öte ve de çok kıymetli sevdiğim arkadaşlar
Durumum ortadadır
Hayat bana da sağlamına harbi bi çelme takmıştır
Nevrim dönmüş midem bulanmış gözlerim kararmıştır
Cümlenize olan cümle borç edavatım
Üç vakte kadar askıya alınmıştır
Biraz idare edebilirseniz eğer
Ya bide kahveci nuriden rica edebilirseniz
Kesmesse tavşan kanı günde üç bardak çayı
Elbet bu feleğin paslı çarkı bi gün benim içinde döner
Düşeş gelmese de
Gelirse eğer zarımız bi dubara ve hele dört cahar
O zaman işi düzelttik sayın abiler
Ve inanınki paramız yoksa da haysiyetimiz var
Dalgalan bakalım kız kulesi önündeki dalgalar gibi kalbim
Hayıflan bakalım hiç kimselere belli etmeden
Geceleri yorganın altında
Yazıklan bakalım bu da revamıdır hayatının baharında
Bi delikanlıya
Hep kısa çöpü ben mi çekicem
Hep banamı denk düşücek çarkıfeleğin iflası
Hep ben bilicem başkaları mı kapıcak beşyüz milyarı
Hep ben sevip eller mi alıcak aslıyı leylayı
Batsın bu dünya sende mi leyla
İtirazım var yalana dolana
Ben böyle dolana dolana ellerim cebimde
Dudağımda ıslığım başımda eski alemlerin sarhoşluğu
Orhan veli tadında basıp voleyi yürüycem
Hayatın sonuna kadar
Hiç tasalanmayın abiler
Paramız yoksada haysiyetimiz var
Vallahi öpmek geliyor içimden en kral arkadaşlarımı
Ayhan ışığı, sadri alışığı, erol taşı
Adamın gönlü şarkılar söyleyip unutmak istiyor garibanlığı
Adamın canı hesapsız dostlarını çekiyor
Dalgasız dümensiz yoldaşlığı
Mahalle arasında gazozuna maç yapıp yenilmek çekiyor
Komşunun kızına mektup yazıp
Çarşamba pazarında el altından vermek çekiyor
Bazen sıcak ekmek
Bazen seyyardan sabah poğaçası çekiyor
Adamın gönlü bağıra bağıra ağlamak çekiyor
Gece mehtaba karşı
Langadan hıyar beyoğlundan adam çekiyor
Ne yalan söyliyim biraz kırgınlıkta var
Ama hiç tasalanmayın abiler
Paramız yoksa da haysiyetimiz var

İBRAHİM SADRİ
 
Ben Seni "Sen Yokken" Dahi Yaşıyorum!


Ben seni bir başka özledim bugün.
Bilmem canımın sıkıntısından...
Bilmem havanın karartısından...
Bilmem sana olan yalnızlığımdan...

Sana yalnızım biliyor musun...
Bir başka hayal ediyorum gözlerini...
Bakışlarını...
Dudaklarını...
Seni...

Ben seni hep yanımda hayal ediyorum...
Ama seni yaşarken yalnızlığımda..
Seni düşünüyorum her yalnızlıkta...
Hissetmediğim kokunu..
Göremediğim gülüşünü...
Duyamadığım sesini...
Hepsini bir bir tadıyorum..görüyorum...işitiyorum...
Ben seni sen yokken dahi yaşıyorum...

Aydın Çakar
 
YOKLUĞUNDA BİLE

yokluğunda bile sensiz kalmadım ben
var ettim seni düşlerimde, gülüşlerimde
koştum senli zamanlara
gömdüm sensiz zamanları
uzayan gecenin karanlığına
senden yoksundum
ama bu seninle olmama engel değildi
çünkü ben
her dem seni yaşıyor
baktığım herşeyde seni görüyor
yazdığım her satır, her mısrada
seni anlatıyordum
gecenin karanlığında
günün masmavi aydınlığında
hayaline dalıyordum
yirmi dört saat yetmiyordu seni düşünmeye
sığmıyordun günlere, aylara, yıllara
çoğu gece kararsız kalıyordum
uyuyup, uyumamakta
olur da
rüyalarımda sensiz kalırım diye
ve ben o gecelerde
uykuyu bir kenara atıyor
hayaline dalıyordum
yolkuğunda bile seni yaşıyordum

NeJdet Doluca
 
KÜÇÜK ŞEYLER
En iyi şeyler, Küçük çıkınlarda taşınırmış.
Küçük bir beden, Çoğu kez büyük bir ruha yataklık edermiş.

Ufak balıklar lezzetli olurmuş.
Ateşe küçük odunlar atılırsa alevler artarmış
Büyük odunlar ateşi söndürebilirmiş

Her küçük şey mutlaka işe yararmış
Bir çok küçük bir büyük edermiş

Sağanak dediğimiz, Küçük damlacıklardan ibaretmiş
Ufacık bir yağmur ,Kocaman bir toz bulutunu yok edebilirmiş.

Muazzam bir aydınlık, Küçük bir delikten görülebilirmiş
Saman çöpü, Rüzgarın yönünü gösterirmiş.

Bütün hasat
Bir kıvılcım yüzünden elden gidebilirmiş.

Büyük bir geminin batması için
Küçük bir delik yetermiş.

Çok veren malından
Az veren canından verirmiş.

Yükte hafif olmak
Pahada ağır olmaya engel değilmiş.

Deve büyükmüş ama ot yermiş.
Şahin küçükmüş ama et yermiş.

İnsan küçük bir adama iyiliği dokunduğu zaman cömertliği öğrenebilirmiş
Büyük adama iyilik ederse öğreneceği şey ızdırap olurmuş.

Büyük adamın büyüklüğü devam ediyorsa bunun sebebi
Onun küçük adamlara gösterdiği ihtimam imiş.

Büyük makineleri küçük çarklar çalıştırırmış.
Küçük başlangıçlar olmadan
Büyük sonuçların sağlandığı vaki değilmiş.
 
Ben hiç utanmadım ki sevgimden, kendimden?
Sıkılmadım hiç seni sevdiğimi söylemekten?
Korkmadım reddedilmekten!
Ben sadece ?Sevdim?
Bıraktım kendimi sevgimin seline
Dolu dolu, yüreğimce
Bata çıka, güle oynaya dalgalandım
Hiç saklamadım ki sana olan tutkumu
Taptım sana içimden geldiğince
Sevdim seni yüreğim istediğince Bu Ben?dim ve
Ben?deki Ben olarak Sevdim seni hissettiğimce
Anlamsızca gurura feda edebileceğim tek bir
An?ım kavgayla, hırla gürle çöpe atacak kelamım
Sen varsan ben de vardım?
Ve işte o andı en değerli kazancım
Kime neydi ne yaptığım
Kimin umurundaydım,
Kim bilebilirdi ki senden başka gerçek Ben?i ?
Kim tutabilir ki o delice, o çılgın sevdamı ?
Yok Cennet Gözlüm ? Yok !
Olamaz böyle bir şey ! Hiç kimse !
Hiçbir şey bana engel olamaz !
Bir Sen ! Bir Allah?tan başka?
Hiçbir şey kalp atışımı sonlandıramaz?
Hesap vermem sevdamı kendimden başkasına
Sana bile hatta ! İnanmam, kabullenmem,
Dinlemem hiç kimseyi Bir yüreğimden ötesini?
Çünkü en iyi ben bilirim bendeki Seni?
Hayat benim ! Acılarım da, sevinçlerim de,
Gün olup göz göz kanayan yaralarımda,
Kanatlandırıp uçuran aşklarım da , dostlarım da?
Her şeyim bana, İyisiyle, eğrisiyle bana !
Hesabım da bana, sevdam da?
Seni bilemem Ama Ben memnunum Ben?den
Yolumu gönlümce çizmekten Ve SENİ?
Böylesine delice ?Sevmekten? ? !!
 
Ben seni hiç sevmedim ki

Durgun akşamlarda söylediğimiz şarkıları sevdim

Bir çiçeğe gülmeni bir güle benzemeni sevdim

Birde yıldızları sevdim

Eylül akşamlarında gelip

Gözlerinde tutulan.

Ben seni hiç sevmedim ki

Beni yola koyduğunda ayrılmayı sevdim

Kurşunları sevdim beni vurduğunda

Ağlamayı sevdim unuttuğunda

Yalnız olduğumu anladığımda

Ayakta kalmamı sevdim

Yıkılmamı sevdim seni hatırladığımda

Ekmeği sever gibi sevdim sensizliği

Su gibi özledim Temmuz güneşinde sesini

İkindide yağmur gibi

Geceleyin yağan yağmur gibi sevdim seni sevdiğimi

Ben seni hiç sevmedim ki

Kuşlara şarkılar öğretmeni sevdim

Menekşeyle konuşmanı

Nisan'a hatırlatmanı

Baharın bir adının da yalnızlık olmadığını

Düştüğün zaman kanayan yaralarını

Ve tuhaflığını üşüdüğün zaman

Sakız satan çocukları

Yeni çıkan şarkıları

Her kaybettiğinde kazanan yanlarını sevdim

Denize düşmüş gül gibi düştüm ateşe

Ben yangını sevdim yandığım zaman böyle işte

Ben seni hiç sevmedim ki

Bir gece bir ceylan indi dağdan kalbine

Bir gece bir şiir gibi kibrit alevinde

Alemin ortasında kimsesizliğin sesinde

Buğusunda sabahın acımasızlığında ahın

Ağlayan yüzünde İsa'nın

Ferahlatan gücüyle duanın

Korkutan yanıyla nar'ın

İncenin zeytinin ve kalbin üstüne

Gülün üstüne

Tutunduğum umudun üstüne

Korkunun üstüne

Hep senin üstüne hep senin üstüne

Ben seni hiç sevmedim ki

Gittiğin zaman gitmeni sevdim

Evreni sevdim geldiğin zaman

Kalmanı sevdim

Korkuyordum sana alışmaktan

Yine de sevdim gülümsemeyi

Mendilimi sallarken seni ***üren trenin arkasından

Kırlara ilk kar düştüğü zaman

Ölümünün ne güzel olduğunu sevdim

Seni içimde öldürdüğüm zaman

Ben seni hiç sevmedim ki

Durgun akşamlarda söylenen şarkı neyse

Bir çiçeğe gülmeni bir güle benzemeni sevdim

Birde yıldızları sevdim

Eylül akşamlarında gelip

Gözlerinde tutulan.

Düştüğün zaman kanayan yaralarını

Ve tuhaflığını üşüdüğün zaman

Sakız satan çocukları

Yeni çıkan şarkıları

Her kaybettiğinde kazanan yanlarını sevdim

Denize düşmüş gül gibi düştüm ateşe

Ben yangını sevdim yandığım zaman böyle işte

BEN SEVDİM Mİ ADAM GİBİ SEVERİM
 
Bir gün beni özlersen !!!!

Bir gün olurda beni hatırlarsan
denizlere sor dalgalarda gözyaşım var...
Nereye gittiğimi öğrenmek istersen ,
martılara sor onlar sana söyler...
Bir gün olurda beni istersen
erik çiçeklerinden gelinliğim
şeftali çiçeklerinden tacım olsun ...
Bahara sor kırlara sor beni
bir bilene sor
seni sevdiğimi onlar söylesin
kokumu duymak istersen
iğde ağaçlarında var benim kokum
baharda çiçek bahçelerinde
lalelerde,papatyalarda gülüşüm
sarı zambaklarda
mor sümbüllerde bulursun beni
bir gün beni özlersen
selvi ağaçlarının altında ara
güllerle çevrili yollarda ara
sana gösterirler yerimi
bulurlar onlar beni…
 
BIR SURE SONRA

Bir sure sonra,
bir eli tutmakla bir ruhu zincirlemek arasındaki
ince farkı öğrenirsin
Ve aşkın yaşlanmak,
birlikte olmanın da güvende olmak
anlamına gelmediğini öğrenirsin
Ve öpücüklerin sözleşme
ve hediyelerin de vaat olmadığını öğrenmeye
başlarsın
Ve yenilgileri
başın dik ve gözlerin açık karşılamaya başlarsın,
bir çocuğun üzüntüsü ile değil, bir yetişkinin
zarafeti ile,

Ve her şeyi bu günü düşünerek yapmayı da öğrenirsin
çünkü yarın ile ilgili her şey belirsizdir.
Bir süre sonra güneş ışığının yakıcı olduğunu
öğrenirsin
eğer fazla maruz kalırsan
Bu yüzden,
başka birisinin sana çiçek getirmesini beklemeden
kendi bahçeni yarat
ve kendi ruhunu kendin süsle

Ve göreceksin ki dayanıklısın...
Ve kuvvetlisin
Ve değerlisin.

Veronica A. Shoffstall
 
Öyle büyük şeylerde gözüm yok hiç,
küçük mutluluklar diliyorum; küçücük......
Bir çocuk saflığında gülüşler,
Islanmış çimenlerin kokusu,
Çimenlerdeki çıplak ayaklar,
Bahçedeki gül ağacı, mis kokulu çiçekler,
Gıcırdayan salıncak,
Çocukken oynadığımız oyunlar tadında sımsıkı sarılışlar,
Ruhumuza dokunan şarkılar,
Akordu bozulmayan bir yaşam bestesi,
Maskelerden arınmış yüzler,
Sımsıcak kahkahalar,
Çatılmayan kaşlar,
Gün doğumları,
Hepsi bu...!
 
Öyle büyük şeylerde gözüm yok hiç,
küçük mutluluklar diliyorum; küçücük......
Bir çocuk saflığında gülüşler,
Islanmış çimenlerin kokusu,
Çimenlerdeki çıplak ayaklar,
Bahçedeki gül ağacı, mis kokulu çiçekler,
Gıcırdayan salıncak,
Çocukken oynadığımız oyunlar tadında sımsıkı sarılışlar,
Ruhumuza dokunan şarkılar,
Akordu bozulmayan bir yaşam bestesi,
Maskelerden arınmış yüzler,
Sımsıcak kahkahalar,
Çatılmayan kaşlar,
Gün doğumları,
Hepsi bu...!


harika bi paylaşım... tebrikler yalancı dünya.. :alkış:
 
öyle çok sevdiğim varki…

çocukların gözlerini sevdim…
içimde huzur ve mutluluğu yaşattığı için..
Dinmeyecek fırtınaları sevdim .
Yaşamın her döneminde savaşmam gerektiğini öğrettikleri için..
Başarısızlıkları sevdim ,
başarıya giden yolu gösterdikleri için ..
Geceleri sevdim
tüm günümü nasıl geçirdiğimi değerlendirme olanağı verdikleri için
insanların sorunlarını dinlemeyi sevdim
yaşamın gerçeklerini görüp,daha olgun insan olacağımı bildiğim için…
duyulan eksiklikleri sevdim..
Herşeye sahip olmanın insanı ne kadar mutsuz ettiğini bildiğim için…
sabahın erken saatinde çalan çalar saatimin sesini sevdim
bana bu günde yaşama olanağı verildiğini gördüğüm için …
buzlu yollarda yürümeyi sevdim
yaşamda atılan yanlış bir adımıninsana ne denli acı vereceğini anımsattığı için…
uzakları sevdim
özlermlerin duyguları pekiştirdiğini bilgim için…
yaşamın renklerini sevdim…
yaşanılan tüm duyguları tablolara döktüğü için ….
Bir şeylere inanmanın mutluluğunu sevdim
kendimi iyi duyumsadığımda, yanımda olacak insanların varlığını bildiğim için…
her ne olursa olsun bir şeyin bittiği için üzülmek yerine
yaşandığı için sevmeyi sevdim ….
üzüntülere liman olursak ,mutluluğun başka yerlere demir atacağını bildiğim için
sevmekten ve sevilmekten korkmayan insanları sevdim
sevmenin ve sevilmenin yapaylıktan değil ,
doğallıktan geldiğini bildirdikleri için…
arkadaşlarımla geçirdiğim zamanları sevdim,
içten bir sohbetin ,tüm ağrılara iyi geldiğini bildiğim için ….
Ve sevdiklerimin ellirini tutmayı sevdim …
avucunun içinde bıraktığım yüreğime dokundukları için….
Hayatın nefesini tuttuğu yerler hüzün…
nefes aldığı yerlerse mutluluk…
 
Üst