Ynt: Ortaklara adatlandırma
Sayın NGUROY
Uygulama 360 gün veya 365 gün olarak uygulanmakta.Bu aşağıdaki örneklere göre değişiyor.Eğer siz ortaklara adat hesaplarken 360 günü baz alırsanız eksik hesaplamış ayrıca kdv'yide eksik hesaplamış olursunuz.Dolayısıyla ben uygulamayı bu yönde yapıyorum.
Faiz hesaplaması konusunda maalesef İş Mahkemeleri ile İcra Mahkemeleri kararları arasında bir mutabakat sağlanamıyor. İcra Mahkemeleri doğal olarak icra işlerinin görüldüğü Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin görüşü doğrultusunda ve yukarıda Sayın Yücel Kocabaş'ın da eklediği kararda belirtildiği gibi yılın 360 gün ve ayın 30 gün olarak kabulü ile hesap yapılması yönünde,
Ancak İş Mahkemeleri temyiz mercii olan 9.Hukuk Dairesinin görüşü doğrultusunda ve Sayın Turhan Demiroğlu'nun eklemiş olduğu kararlarda görüldüğü gibi yılı 365 gün olarak kabul ederek hesaplama yapılması gerektiğini belirtmektedir.
Kanaatimce de bir yıl 365 gün olduğuna göre Yargıtay 9.Hukuk Dairesinin kararları daha yerinde kararlardır.
Sayın Turhan Demiroğlunun eklediği kararlar yönünde 9.Hukuk Dairesine ait bir kaç kararda ben ekliyorum.
Saygılarımla
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas : 1997/18156
Karar : 1997/21846
Tarih : 18.12.1997
ÖZET : Kıdem tazminatı taksitlerinin ödeme tarihlerine kadar geçmiş günler faizinin, fesih tarihindeki bir senelik mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı tesbit edilerek belirlenmesi gerekir.
Ödenmeyen günler için faiz miktarı senelik faiz oranının 365´e bölünmesi suretiyle bulunur.
(1475 sayılı İş K. m. 14)
KARAR METNİ :
DAVA : Davacı, ihbar ve kıdem tazminatı, gecikme zammı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içerisinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
1. Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Davacı işçinin hizmet sözleşmesi 13/01/1995 gününde sona erdirilmiştir. Kıdem tazminatının taksitler halinde ödeme tarihlerine kadar geçmiş günler faizi hesabında fesih tarihindeki bir senelik mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı tesbit edilerek hesaplamaların buna göre belirlenmesi gerekir. Bu konuda usuli kazanılmış hak ilkesi de gözönüne alınmalıdır. 1996 yılı Ocak ayı faiz oranı üzerinden hesaplama yapılması hatalıdır. Öte yandan ödenmeyen günler için faiz miktarı belirlenirken senelik faiz oranının 360´a değil 365´e bölünmesi gerekir. Bir yıl 365 tarih olduğuna göre bu biçimde işlem yapılması gerçeğe uygun düşer.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarda gösterilen sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istem halinde ilgiliye iadesine, 18/21/1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas : 2000/19569
Karar : 2000/19070
Tarih : 18.12.2000
ÖZET : Emeklilik sebebiyle işçinin kıdem tazminatı isteğinde bulunabilmesi için SSK.ya başvurmuş olduğunu ve emekliliğe hak kazandığını belgelemiş olması gerekir. Faiz hesabı içerisinde emekliliğin belgelendirildiği gün dikkate alınarak o tarihteki orana göre faize karar verilmelidir.
(1475 sayılı İş K. m. 14)
KARAR METNİ :
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı faiz alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde, davalı avukatınca temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
YARGITAY KARARI
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- 1475 s. İş Yasasının 14/3-4. maddesine göre emeklilik sebebiyle işçinin kıdem tazminatı isteğinde bulunabilmesi için SSK.ya başvurmuş olduğunu ve emekliliğe hak kazandığını belgelemiş olması gerekir. Faiz hesabı içerisinde emekliliğin belgelendirildiği gün dikkate alınarak o tarihteki orana göre faize karar verilmelidir. Mahkemece bu durum araştırılmadan, ayrılma gününden itibaren faizin hesaplanması hatalıdır.
3- Öte yandan ödenmeyen günler için bir yıl 365 tarih olduğuna göre faiz miktarı belirlenirken senelik faiz oranının 360´a değil 365´e bölünmesi gerekir. Bilirkişice faiz alacağı miktarı senelik olarak 360´a bölünerek belirlendiğinden, bu halde ayrı bir bozma sebebi yapılmıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarda gösterilen sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istem halinde ilgiliye iadesine, 18.12.2000 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas : 2002/10350
Karar : 2002/24434
Tarih : 18.12.2002
KARAR METNİ :
Davacı, kıdem tazminatı faiz alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içerisinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacının faiz alacağının hesaplanmasında günlük faiz aranı belirlenirken senelik faizin 365 yerine 360'a bölünmesi hatalıdır.
3- Mahkemece Borçlar Yasasının 104/son maddesinde ön görülen faize faiz yürütülmesi yasağına aykırı olarak hüküm altına alınan faiz alacağına dava gününden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiş olması da ayrı bir bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istem halinde ilgiliye iadesine, 18.12.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.