Ortaklara adatlandırma

aday

Katkı Sunan Üye
Üyelik
15 Nis 2006
Mesajlar
601
Konum
istanbul
1-firma açıktan yaptığı maaş ödemelerini her ayın 30 unda ortaklara çıkıyor bazende aradaki tarihlerde ortaklara çıkış yapıyor bu durumda geçici verrgide adatlandırma ne şekilde yapılacak
2- önceki dönem geçici vergiden ne şekilde yararlanacağız?


580 geçmiş yıl zaraı borçlu 2.000.000

570 geçmiş yıl karları alacakla 350.000

690 dönem karı veya zararı alacak borç eşit 0


153 150.000

600 400.000

621 450.000

646 40.000

656 0

679 110.000

760 50.000

770 150.000

780 200.000


30-06-2012 tarihli mizanda bunlar var başka hangi hesaplara ve neler yapmaya ihtiyaç var geçici vergiyi nasıl ve ne şekilde hazırlayacağım konuusnda yardımcı olabilirmisiniz acaba teşekkürler.
 
Ynt: ortaklara adatlandırma

--firma açıktan yaptığı maaş ödemelerini her ayın 30 unda ortaklara çıkıyor bazende aradaki tarihlerde ortaklara çıkış yapıyor bu durumda geçici verrgide adatlandırma ne şekilde yapılacak

**Adatlandırma yılbaşından yani 01.01.2012 ile 30.06.2012 tarihi arası baz alınıp a*n*t/36500 üzerinden hesaplanıp( burdaki faiz Merkez Bankasının Avanslara uyguladığı faiz oranı olup şu anda %16.50'dir.) Gelir yazılamasıdır.(Gelir Hrsabı 642 hesap) Yanlız bu hesap yapılırken ortağa bu para çıkılırken eğer ortaktanda tahsilat varsa adat hesabında buda göz önüne alınır.

Benim burda asıl üzerinde durmak istediğim konu bu adat hesaplanıp Gelir yazılırken KDV hesaplanıp hesaplanmayacağıdır.Dolayısıyla İşletmeden kullandırılan veya bu şekilde ortağa vs.çıkılan paralarda adat'ın yanında KDV'ninde hesaplanması gerekir ki çoğu görüşlerde bu yöndedir
 
Ynt: Ortaklara adatlandırma

Ortaklara adat ve faiz uygulaması yapılırsa adat 365 e değil 360 a bölünür. Kredilerde böyledir. Mevduat faizi hesaplanırken 365 gün alınır.
Faiz fatura edilir ve doğal olarak KDV eklenir.
 
Ynt: Ortaklara adatlandırma

Sayın NGUROY

Uygulama 360 gün veya 365 gün olarak uygulanmakta.Bu aşağıdaki örneklere göre değişiyor.Eğer siz ortaklara adat hesaplarken 360 günü baz alırsanız eksik hesaplamış ayrıca kdv'yide eksik hesaplamış olursunuz.Dolayısıyla ben uygulamayı bu yönde yapıyorum.




Faiz hesaplaması konusunda maalesef İş Mahkemeleri ile İcra Mahkemeleri kararları arasında bir mutabakat sağlanamıyor. İcra Mahkemeleri doğal olarak icra işlerinin görüldüğü Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin görüşü doğrultusunda ve yukarıda Sayın Yücel Kocabaş'ın da eklediği kararda belirtildiği gibi yılın 360 gün ve ayın 30 gün olarak kabulü ile hesap yapılması yönünde,
Ancak İş Mahkemeleri temyiz mercii olan 9.Hukuk Dairesinin görüşü doğrultusunda ve Sayın Turhan Demiroğlu'nun eklemiş olduğu kararlarda görüldüğü gibi yılı 365 gün olarak kabul ederek hesaplama yapılması gerektiğini belirtmektedir.

Kanaatimce de bir yıl 365 gün olduğuna göre Yargıtay 9.Hukuk Dairesinin kararları daha yerinde kararlardır.

Sayın Turhan Demiroğlunun eklediği kararlar yönünde 9.Hukuk Dairesine ait bir kaç kararda ben ekliyorum.

Saygılarımla


T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi

Esas : 1997/18156
Karar : 1997/21846
Tarih : 18.12.1997

ÖZET : Kıdem tazminatı taksitlerinin ödeme tarihlerine kadar geçmiş günler faizinin, fesih tarihindeki bir senelik mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı tesbit edilerek belirlenmesi gerekir.

Ödenmeyen günler için faiz miktarı senelik faiz oranının 365´e bölünmesi suretiyle bulunur.

(1475 sayılı İş K. m. 14)

KARAR METNİ :
DAVA : Davacı, ihbar ve kıdem tazminatı, gecikme zammı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içerisinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

1. Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2. Davacı işçinin hizmet sözleşmesi 13/01/1995 gününde sona erdirilmiştir. Kıdem tazminatının taksitler halinde ödeme tarihlerine kadar geçmiş günler faizi hesabında fesih tarihindeki bir senelik mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı tesbit edilerek hesaplamaların buna göre belirlenmesi gerekir. Bu konuda usuli kazanılmış hak ilkesi de gözönüne alınmalıdır. 1996 yılı Ocak ayı faiz oranı üzerinden hesaplama yapılması hatalıdır. Öte yandan ödenmeyen günler için faiz miktarı belirlenirken senelik faiz oranının 360´a değil 365´e bölünmesi gerekir. Bir yıl 365 tarih olduğuna göre bu biçimde işlem yapılması gerçeğe uygun düşer.

SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarda gösterilen sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istem halinde ilgiliye iadesine, 18/21/1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi

Esas : 2000/19569
Karar : 2000/19070
Tarih : 18.12.2000

ÖZET : Emeklilik sebebiyle işçinin kıdem tazminatı isteğinde bulunabilmesi için SSK.ya başvurmuş olduğunu ve emekliliğe hak kazandığını belgelemiş olması gerekir. Faiz hesabı içerisinde emekliliğin belgelendirildiği gün dikkate alınarak o tarihteki orana göre faize karar verilmelidir.

(1475 sayılı İş K. m. 14)

KARAR METNİ :
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı faiz alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde, davalı avukatınca temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

YARGITAY KARARI

1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- 1475 s. İş Yasasının 14/3-4. maddesine göre emeklilik sebebiyle işçinin kıdem tazminatı isteğinde bulunabilmesi için SSK.ya başvurmuş olduğunu ve emekliliğe hak kazandığını belgelemiş olması gerekir. Faiz hesabı içerisinde emekliliğin belgelendirildiği gün dikkate alınarak o tarihteki orana göre faize karar verilmelidir. Mahkemece bu durum araştırılmadan, ayrılma gününden itibaren faizin hesaplanması hatalıdır.

3- Öte yandan ödenmeyen günler için bir yıl 365 tarih olduğuna göre faiz miktarı belirlenirken senelik faiz oranının 360´a değil 365´e bölünmesi gerekir. Bilirkişice faiz alacağı miktarı senelik olarak 360´a bölünerek belirlendiğinden, bu halde ayrı bir bozma sebebi yapılmıştır.

SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarda gösterilen sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istem halinde ilgiliye iadesine, 18.12.2000 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi

Esas : 2002/10350
Karar : 2002/24434
Tarih : 18.12.2002



KARAR METNİ :
Davacı, kıdem tazminatı faiz alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içerisinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davacının faiz alacağının hesaplanmasında günlük faiz aranı belirlenirken senelik faizin 365 yerine 360'a bölünmesi hatalıdır.

3- Mahkemece Borçlar Yasasının 104/son maddesinde ön görülen faize faiz yürütülmesi yasağına aykırı olarak hüküm altına alınan faiz alacağına dava gününden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiş olması da ayrı bir bozma nedenidir.

SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istem halinde ilgiliye iadesine, 18.12.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
Ynt: Ortaklara adatlandırma

Tersine eğer 365 e bölerseniz uygulanacak faiz eksik çıkar. Payda büyürse bölüm ufalır.
Bunun 360 uygulanması da sizin verdiğiniz örneklerdeki gibi borçlar hukuku gereği değil, faizin ticari fazi olması ve TTK tabi olmasıdır.
İşverenle çalışan arasındaki ilişkiler ise sizin söyledğiniz gibidir.
Yine de çok önemli bir husus değil. Çünkü faiz illa böyle hesaplancak diye bir katı kural da yok.Belki alacaklı ile borçlu belirli bir oran üzerinde de anlaşabilirler. :)
 
Ynt: Ortaklara adatlandırma

Yine de çok önemli bir husus değil. Çünkü faiz illa böyle hesaplancak diye bir katı kural da yok. Belki alacaklı ile borçlu belirli bir oran üzerinde de anlaşabilirler.




evet doğru
 
Ynt: Ortaklara adatlandırma

Sayın aday

Şimdi yukardaki geçici vergiyi beraber hazırlayalım.Yanlız şunları netleştirelim

1-Geçmiş yıllar zararlarının içinde Enf.Kaynaklanan Zarar yok değilmi ?

2-Geçmiş yıl karı Geçmiş Yıl Zararına mahsup edin.(Tabi bunu yaparken Enf.Kaynaklanan Zararı ve KKEG'yi gözönünde tutun.) Çünkü Kalan Zararı Geçici Vergide K/Z durumuna göre mahsup edeceğiz

3-153-600-621 hesap arasında bir uyumsuzluk var gibi görünüyor.Bence onu bir kontrol edin. 600 hesap 400.000.-tl

621 hesap 450.000.-tl olmaz.Yani 450.000.-tl maliyet olup 400.000.-tl satış hasılat, burda bir hata var.Ya kar çıkmasın diye maliyet hayali atılmış veya stoklar yanlış önce ona bir bak

4-I.dönem geçici vergi durumuda önemli onada bir bakmamız lazım
 
Ynt: Ortaklara adatlandırma

Ferhat bey ilgi ve alakanız için çok teşekkür ederim.

Dediğiniz gibi stoklar hep hatalı eksiye düşmüş karışmış firma zaten kapanış aşamasında yeni ttk daki belirsizlikleri bekliyorlar devir işlemi olacak.eldeki stoklaral uyumlu hale getirmek için maliyet kaytları ona göre atıldı o sebepten dolayı 600 400.000 ikeln 621 450.000 tl oldu zaten senelerdir zarar eden bir firma.153 deki bakiye gerçek stok miktarımız ve doğru ona uyum sağlamak için 621 ayarlandıEnflasyondan kaynaklanan bir zarar da yok ama kkeg çok ayrıca mizanda 193 de 959 tl borç bakiyesi veriyor 2011 den kalan.Mizan dan yola çıkıp şimdi geçiciyi yapabilirmiyim gelir tablosunu oluşturabilirmiyim bu şekilde?
 
Ynt: Ortaklara adatlandırma

Geçici oluşur ama pek sağlıklı olmaz istersen yapalım

formda cevabını bekliyorum
 
Ynt: Ortaklara adatlandırma

mizanım bu son durumum bu kendim gelir vergisi tablosunu koydum değerleri ferhat bey
 
Üst