2011/1 Muhasebe Denetimi Ders Notu

fc64

Katkı Sunan Üye
Üyelik
26 Şub 2010
Mesajlar
117
SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK SINAVLARINA YÖNELİK DENETİM DERSİ NOTLARI
Denetimin Tanımı;
İktisadi faaliyet ve olaylarla ilgili iddiaların, önceden belirlenmiş ölçütlere uygunluk derecesini araştırmak ve sonuçları ilgi duyanlara bildirmek amacıyla; tarafsızca kanıt toplayan ve bu kanıtları değerleyen sistematik bir süreçtir.
Denetimin Unsurları (Özellikleri)
1-Denetim bir süreçtir. ( Denetim faaliyeti için gerekli hazırlık işlemleri, kanıt ve bilgilerin toplanması, bunların işlenmesi ve değerlendirilmesi... Gibi işlemler zinciri takip eder, anlık bir olay değildir.)
2-İktisadi faaliyet ve olaylarla ilgili iddialar ,(denetlenen firma tarafından denetçiye sunulan mali tablolar, raporlar ile tüm belgeler işletme yönetimin o döneme ait iddialarıdır.)
3-Önceden belirlenmiş kriterler, (Denetçi. Mali tabloların doğruluğunu araştırırken; Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlke ve Standartlarına, kanun, tüzük, yönetmelik veya işletme yönetimin belirlemiş olduğu kurallara vs. uygunluğunu araştırır.)
4-Uygunluk derecesini tespit etmek; (İddiaların önceden belirlenmiş ölçütlere uygunluğunu belirleyen ölçüdür. Sayısal sapma olarak; mesela satışların %10 unun belgesiz yapıldığı gibi) veya niteliksel olarak verilebilir stoklarla ilgili envanter kayıtları gerçeği yansıtmıyor gibi.
5-Tarafsızca kanıt toplama ve kanıtları değerlendirme ,(Kanıtların objektif şekilde değerlendirilmesidir. )
6-İlgi duyanlara bildirme;
7-Denetim sonuçlarının raporlanması ve bildirilmesi
DENETİM YERİNE KULLANILAN KAVRAMLAR
1.Kontrol: hesapların incelenmesi anlamındaki muhasebe denetiminden daha geniş anlamdadır. Hem muhasebe, hem de öteki, tüm faaliyetleri içine almaktadır.

2.Murakabe: Fiili Durum İle olması gereken durumun karşılaştırılmasıdır.

3.Revizyon: Muhasebe kayıt ve belgelerin yeniden incelenmesi, yeniden gözden geçirilmesi anlaşılır.

4.Teftiş: Kayıt belge ve defterlerin incelenmesi şeklinde olabileceği gibi, astların üstlerince denetlenmesi anlamında da olabilir.teftiş bizzat üst yöneticilerce yapılabileceği gibi onların yetki verdiği kişilerce de yapılabilmektedir.
Kontrol: Denetimin başlangıcı veya denetimden önce gelen faaliyettir. Herhangi bir şeyi istenilen şekilde sonuçlanması için veya belli bir hedefe ulaşmak için bazı önlemler alınır. Bu önlemler sonuçları sağlamak, sonucu kontrol altında tutmak içindir. Önce önlemler alınır sistemler kurulur. Daha sonra uygulanır, uygulamanın sonuçları da ölçülür. Ne derece amaçlanan sonuçlara uygun davranıldığı ortaya konmaya çalışılır. İşte bu süreç içinde amaçlara ulaşmak için alınan önlemler bir kontrol etme faaliyetidir. Daha sonra bu hedeflere ulaşma derecesi veya sapmaların tespiti denetim faaliyetidir.
Teftiş: Bir şeyin aslını, doğrusunu veya işlerin iyi yürütülüp yürütülmediğini anlamak için yapılan inceleme olarak tanımlanabilir. Teftiş denetimden daha dar kapsamlı olanıdır. Denetim bir şeyin geneli için uygulanırken, teftiş bu genel içinde daha özel durumlara uygulanır. Buna uygunluk denetimi de denebilir, herhangi bir alanda uygulanması gereken standart veya norm belirlenmiştir. Teftiş buna ne derece uyulduğunu belirlemek amacı ile yapılır.
Teftişin denetimden temel farklılıkları;
1-Teftiş işletme personeli tarafından yürütülmektedir. Sonuçta bir bağımlılık söz konusudur.
2-Finansal olmayan olaylar da teftiş kapsamına girmektedir.
3-Belirli amaçlarla yapılmaktadır. Daha çok üst yönetimin astlara verdiği yazılı ve sözlü talimatlara uyulup uyulmadığı araştırılmaktadır.










DENETİMİN TÜRLERİ
1-DENETİMİN KONUSUNA VE AMACINA GÖRE DENETİM TÜRLERİ
1-Finansal Denetim (Mali Tabloların Denetimi)
Bir işletmenin mali tabloları olan bilanço, gelir tablosu, kar dağıtım tablosu gibi belgelerin önceden belirlenmiş kriterlere uygun olarak düzenlenip düzenlenmediği, bu tablolarda yer alan bilgilerin doğru olup olmadığı, defter bilgilerinin tablolara doğru aktarılıp aktarılmadığı gibi hususları içine alan denetimdir. Denetim denilince geleneksel olarak ilk akla gelen denetimdir. Maliye Bakanlığı?nın denetim elemanlarının GVK açısından yaptıkları, SPK tarafından halka açık anonim şirketlere yapılan denetim, Bankalar Yeminli Murakıplarınca bankalara yapılan denetim buna örnek verilebilir.

2-Uygunluk (Usul) Denetimi
İşletmenim mali faaliyet ve işlemlerinin; yasama organı, işletme yöneticileri veya diğer yetkili kişi ve kuruluşlarca belirlenmiş yöntemlere, kurallara ve mevzuatlara uygunluğunun belirlenmesi amacıyla yapılan denetimdir. Uygunluk denetim özellikle vergi revizyonunda işletmelerin uymak zorunda olduğu belge düzeni ve diğer usule ilişkin düzenlemelerin yer aldığı VUK hükümlerine uyulup uyulmadığının denetimidir. Ayrıca işletme yönetimince belirlenen kuralların denetimini de içine alır. Kamu kurum ve kuruluşlarının mali işlerinin mevzuata uygunluğunun Sayıştay tarafından yapılması veya SSK müfettişlerinin bordro vs denetimi örnek verilebilir.
3-Faaliyet (Performans veya Verimlilik ) Denetimi
İşletmenin faaliyetinin verimliliğini ve etkinliğini değerlemek ve denetlemek amacıyla yapılan denetimdir. Faaliyet sonuçları; verimlilik standartları ile karşılaştırılıp, işletmenin önceden belirlenmiş hedeflere yâda o faaliyet kolu ile ilgili standartlara ulaşıp ulaşmadığı ölçüldüğü için bu denetime verimlilik denetimi denir. Faaliyet denetimi, kamu ve özel işletmelerde iç denetçiler, kamu kuruluşunda yine kamu denetçileri tarafından yapılır. Vergi inceleme elamanlarının imalat işletmelerinde randıman oranı dikkate alınarak yaptıkları denetim örnek verilebilir.

2-DENETÇİNİN STATÜSÜNE GÖRE DENETİM TÜRLERİ
1-İç Denetim İşletmeye hizmet etmek amacıyla işletmenin faaliyetlerini incelemek ve değerlemek amacı ile kurulmuş bağımsız denetleme fonksiyonudur. Konusuna finansal ve finansal olmayan işlemler girer. Amacı işletme çalışanlarınca yapılabilecek hata ve yolsuzlukları önlemek, yapılmış olanları tespit etmektir. Kapsamı Mali Tabloların denetimi, uygunluk ve faaliyet denetiminin biri veya ikisi ile de sınırlandırılabilir.
2-Kamu Denetimi Yürütme organına bağlı çeşitli birimler tarafından, bu birimin yasal yetkileri dâhilinde yapılan denetimdir.
A-Özel Sektöre Yönelik Denetim
?Vergi Denetimi Maliye Bakanlığı
?Diğer Denetim ( Halka açık şirketler için SPK, Bankalar için Hazine Müsteşarlığı Bankalar Yeminli Murakıpları Kurulu, SSK Müfettişleri)
B-Kamuya Yönelik Denetim
?Devlet Denetleme Kurulu (KİT? leri denetler)
?Sayıştay
?Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu
?Maliye Bakanlığı
3-BAĞIMSIZ DENETİM Serbest Meslek erbabı olarak kendi adına çalışan veya bir denetim şirketinin ortağı yâda yetkili denetçisi olan kişiler tarafından, işletmelerin mali tablolarının genel kabul görmüş muhasebe ilklerine uygunluk derecesini belirlemek amacıyla yapılan denetimdir.

3-DENETİMİN YAPILIŞ ZAMANINA GÖRE DENETİM TÜRLERİ
Sermaye Piyasası mevzuatına göre bağımsız denetim; ortaklarının ve yardımcı kuruluşlarının (aracılık faaliyetiyle sınırlı olarak bankalar dahil aracı kurumlar,menkul kıymet ortalıkları ve menkul kıymet yatırım fonları) hesap ve işlemlerinin bağımsız denetim kuruluşlarınca denetleme ilke, esas ve standartlarına göre incelenmesi ve mali tabloların , 2499 sy SP Kanunu çerçevesinde gerçeği yansıtıp yansıtmadığının tespiti ve rapora bağlanmasıdır.Sermaye Piyasası Mevzuatı denetimi şu şekilde sınıflandırmıştır.
A-Sürekli Denetim; SPK düzenlemeleri çerçevesinde hazırlanması ve kamuya açıklanması zorunlu olan yıllık mali tabloların tümünün denetimidir ve her yıl yapılması gereken denetimdir.(Halka açık şirketlerin, SPK gözetimine tabi diğer şirketlerin, bankaların, sigorta şirketlerinin yıllık denetimi)
B-Sınırlı Denetim; Sürekli denetim yaptıran ortaklık ve sermaye piyasası kurumlarınca düzenlenmiş ara mali tabloların, sürekli bağımsız denetimi yapan denetim kuruluşları tarafından ağırlıklı olarak bilgi toplama ve analitik inceleme teknikleri kullanılarak sürekli denetim programlarına uyumlu olarak denetlenmesidir. SPK tebliğlerine göre altışar aylık ara bilanço ve gelir tablolarının denetimidir.(Halka Açık şirketlerden hisse senetleri borsada işlem gören şirketler, aracı kurumlar, menkul-gayrimenkul yatırım ortaklıkları ve fonları, Emeklilik yatırım fonları denetimi)
C-Özel Denetim ise; SPK tebliğleri uyarınca özel denetim yaptırma zorunluluğu bulunan ortaklık ve yardımcı kuruluşların, Kurula başvuruları üzerine verilen menkul kıymetlerin halka arzı iznine, ortaklık genel kurulları veya yetkili organların birleşme, devir veya tasfiye kararlarına dayanak teşkil edecek mali tablolarının, sermaye piyasası mevzuatı uyarınca bağımsız denetim kuruluşlarınca denetlenmesidir.

4-KAPSAMI BAKIMINDAN DENETİM TÜRLERİ
A-Genel
B-Özel
5-YAPILMA NEDENİNE GÖRE DENETİM TÜRLERİ
A-Yasal
B-İsteğe Bağlı

BAĞIMSIZ DENETİME TABİ KURULUŞLAR;
1-SPK Mevzuatına tabi şirketler; SKP kanunu kapsamında Kurul un düzenlemelerine tabi olan şirketler şunlardır
*Ortak sayısı 250 den fazla olduğu için Halka Açık olduğu varsayılan şirketler
*Ortak sayısı 250 den fazla olmamakla birlikte menkul kıymetlerini halka arz ettikleri için kurul gözetimine tabi şirketler
*Aracı Kuruluşlar
*Yatırım Ortaklıkları
*Yatırım Fonları
*Girişim Sermayesi Ortaklıkları
*Portföy Yönetim Şirketleri
*Emeklilik Yatırım Fonları
*Tedrici şekilde kurulan A.Ş. ler
Sermaye Piyasası Kurulu kanununa girmenin doğal bazı sonuçları olmaktadır.Bu sonuçlar kısaca şöyledir;
-Şirket ana sözleşmesinin Sermaye Piyasası Kanunu?na uygun hale getirilmesi
-Şirketin sermaye artırımı,tahvil, finansman bonosu gibi menkul kıymetlerin arzında SPK ndan ön izin alınması ve menkul kıymetlerin SPK tarafından kayda alınması zorunluluğu
-Menkul kıymetlerin halka arzında,bunların şeklinde, basımında faiz ve kar payı dağıtımında SPK düzenlemelerine tabi olmak ve kar payı dağıtımı zorunluluğu
-Özel durumların kamuya açıklanması zorunluluğu
-Bağımsız Dış Denetime tabi olma
(borsada işlem gören şirketler ayrıca İstanbul menkul Kıymetler Borsa sının düzenlemelerine de uymak zorundadır)

2-Bankalar Kanununa Tabi Şirketler (Bankalar,Özel Finans Kurumları)
(Bankacılık Düzenleme ve denetleme Kurulu BDDK tarafından denetimleri yapılır,bu kurumdan izin alarak kurulabilirler.

3-Sigorta ve Reasürans Şirketleri
(Yıllık mali tablolarının bağımsız denetimi gereklidir)

DENETÇİ
Mesleki Bilgi ve deneyime sahip, çalışmalarında gerekli özen ve titizliği sergileyen aynı zamanda çalışmalarını tarafsız yürüten ahlaki niteliklere sahip uzman bir kişidir.

DENETÇİ TÜRLERİ
1-Bağımsız Denetçiler: YMM, SMMM, SPK tarafından kabul edilmiş dış denetim şirketleri, Bankalar bağımsız denetçileri
2-İç Denetçiler: Genel Kurulda seçilen denetçiler (TTK ya göre seçilen)
3-Kamu Denetçileri: Maliye Müfettişleri ve yardımcıları, Hesap uzmanları ve yardımcıları, Gelirler Kontrolörleri ve yardımcıları, vergi denetmenleri, sigorta denetçileri, SSK müfettişleri...


Denetçiler Hangi Sürede Hangi Unvanı Alır?
Stajyer Denetçi Yardımcısı: 2 yıl çalışmak ve en az 200 saat ders gördükten sonra stajyerliği kalkar ve denetçi yardımcısı unvanını alır.
Denetçi Yardımcısı; 1 yıl çalıştıktan sonra (3.yılın sonunda) bağımsız denetçi olur.
Denetçi; 3 yıl çalıştıktan sonra ( 6.yılın sonunda) Kıdemli Denetçi olur.
Kıdemli Denetçi; Fiilen 6.yılının sonunda kıdemli denetçi olan toplam 10.yılını doldurunca Baş denetçi olur.
Sorumlu Ortak Baş denetçi; Bağımsız denetim kuruluşunda pay sahibi olup baş denetçi unvanına haiz ve denetim çalışmalarını kuruluş adına kendi kişisel sorumluluğu ile yürüten ve kuruluş adına bağımsız denetim raporlarını imzalamaya yetkili kişidir.

MALİ TABLOLARIN BAĞIMSIZ DENETİMİ

Mali tabloların, bağımsız denetimi şöyle tanımlanabilir.
Bir işletmenin mali tablolarında sunulan bilgilerin doğru, dürüst genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri ile yasalara uygun olup olma¬dığı konusunda bir kanaate ulaşmak amacı ile işletmenin iç kontrol yapısı ve muhasebe kayıtlarının tahlilci yaklaşımlar konusunda uz¬man bağımsız denetçi tarafından incelenmesidir.

Mali Tabloların Denetiminin Bağımsız Denetçi Tarafından Yapılmasının Nedenleri;
1-Çıkar Çatışması: Mali tabloların kullanıcıları ile mali tabloların hazırlanmasından sorumlu şirket yöneticileri arasında çıkar çatışması olabilir.
2-Muhasebe Bilgilerinin Karışıklığı: İşletmeler büyüdükçe ve teknolojik ilerlemeler arttıkça muhasebe süreci ve mali tabloların hazırlanmasında mali tablolarda hata yapma olasılığı artmaktadır.Bu durumda bilgi kullanıcılarından, mali tabloların kalitesini değerlemesi, muhasebe ilkelerine ve yasalara uygunluk derecelerini ölçmeleri beklenemez.
3-Muhasebe bilgilerinden alınacak kararlarla ilgili olması. Mali tablolarla ilgili olan kişiler tablolarla ilgili olarak alacakları kararlarda bilgilerin kalitesini değerlemeye çalışır.Bu nedenle bağımsız denetçinin denetiminden geçmiş bilgilere daha çok güvenirler.
4-Diğer Nedenler. Bilgi kullanıcıları ile tabloları düzenleyen şirketin farklı yerde olmaları, kullanıcıların şirket yönetiminden sürekli bilgi almasında veya denetim çalışmasını bizzat kendisinin yapmasında yasal, zamansal ve maliyet yönünden rasyonel olmaması gibi.
Mali Tabloların Bağımsız Denetiminin Amaçları
Gelecekle ilgili kararlar alacaklar açısından, örneğin; ortaklar veya gelecekteki yatırımcılar için bu tür bir denetim çalışmasının yapılmasını istemenin çeşitli nedenleri vardır. Diğer bir deyişle, isletmenin düzen¬lenmiş olan malı tablolarını, bağımsız bir uzmana incelettirmenin çok çeşitli nedenleri bulunabilir Bu nedenler aşağıda sıralanmıştır.
1. Denetlenen Mali Tablolarla İlgili Bir Rapor Yazmak
Denetçi işletme ile ilgili olarak şu mali tabloları inceler:
? İşletmenin bilançosu.
? İşletmenin gelir tablosu
? İşletmenin Nakil Akım Tablosu,
? İşletmenin Kâr Dağılım tablosu,
? İşletmenin Öz sermaye Değişim Tablosu,
? Denetlenmesi İslenen Diğer Belgeler

2. Hala ve Hileleri Ortaya Çıkarmak
İsler kasıtlı olsun isterse kasıtsız olsun, kayıtlardaki bu düzensizliklerin nedenleri şunlardır.
?Bilgisizlik,
?Dikkatsizlik ve ihmal,
?Herhangi bir çıkar sağlama.
?Vergi kaçırma,
?Gerekli dikkat ve özenin gösterilmemesi
3. Hata ve Hileleri Önlemek
4. Denetlenen İşletme Yönetimine Önerilerde Bulunmak
 
Ynt: 2011/1 Muhasebe Denetimi Ders Notu

DENETİM ÇALIŞMALARI ile MUHASEBE ÇALIŞMALARININ KARŞILAŞTIRILMASI
Mali tabloların denetimi çalışmaları ile muhasebe çalışmaları karşı¬laştırıldığında aralarında önemli farklılıklar olduğu görülür.
1. Her İki Çalışmalını Amaçları Farklıdır
Muhasebenin amacı; çeşitli mali bilgi ve belgelerden hareket¬le, işletmenin mali tablolarını düzenlemektir. Denetimin amacı ise bu mali tablolardaki bilgilerin doğruluk derecesini ortaya koymaktır
2. Her İki Çalışmada Yaklaşımlar Farklıdır
Muhasebe çalışmaları ile, olmayan bir şeyin düzenlenmesi, ortaya konulması söz konusudur.
Denetim çalışmaları ise; muhasebe çalışmaları sonunda ortaya konu¬lan mali tabloların incelenmesi olduğundan tahlilci, analitik bir özellik taşır
3. Her İki Çalışmanın Yönleri Farklıdır
Muhasebe faaliyetlerinin amacı olan mali tablolar, denetimin başlangıç noktasını oluştururlar
4. İler İki Çalışmanın Zamanları Farklıdır
Muhasebe çalışmaları işletmedeki mali olaylara bağlı olarak bütün yıl sürdürülen, çalışmalardır. BU hem işin gereği, hem de yasalardan kaynak¬lanan zorunluluktur. Denetim çalışmaları ise; muhasebe çalışmalarından sonra yapılabileceğinden genellikle yılsonlarında yapılır. Özellikle mali tablolar düzenlenmeden, malı tablolar denetimi yapılamaz. Bu da ancak yılsonlarında mümkündür.
5. Her İki Çalışmayı Yapan Kişilerin Nitelikleri Farklıdır
Denetim çalışmaları denetçiler tarafından, muhasebe çalışmaları ise muhasebeciler tarafından yürütülür

Bağımsız Denetimin Yararları:
A-Denetlenen İşletme Açısından;
1-Finansal tabloların güvenirliliğini arttırır.
2-Yönetim ve çalışanların sahtekârlık yapma eğilimlerini azaltır.
3-Denetlenmiş finansal tablolar güven telkin ettiği için devlet tarafından yapılması muhtemel vergi denetiminin yapılma olasılığı azalacaktır.
4-Kredi olanaklarının genişlemesini sağlar.
5-Kayıtlardaki hata ve hilelerin ortaya çıkarılması gelir ve giderlerin doğru olarak gösterilmesini sağlar.
6-Bağımsız denetim, holding kuruluşlarında işletme politika ve prosedürlerine tüm topluluk içinde uyulduğu konusunda bilgi ve güvence verir.
B-İş Hayatının Diğer Üyeleri Açıcından:
1-Kredi veren kurumlara kredi ile ilgili kararlarında yardımcı olur.
2-Yatırımcılara yatırım kararlarında yardımcı olur.
3-İşverene ve işçi sendikalarına ücretlerin ve sosyal yardımların pazarlığında objektif bilgiler sağlar.
4-İşyerinin alımı satımı ve devri konusunda alıcı ve satıcıya güvenilir bilgi sağlar.
5-Müşterilere firmanın karlılığı, verimliliği ve finansal yapısı hakkında güvenilir bilgi verir.
C-Kamu Kuruluşları Açısından:
1-Denetlenmiş tablolara ait beyanname ve raporlara güven artar.
2-Resmi kuruluşların denetimden geçmiş firmalara yapacakları denetimin kapsamı daralır,ayrıntılı denetim faaliyetine gerek kalmaz.
3-Denetlenmiş tablolar; iflas, borçluluk hallerinde, vekalet ve ortaklık sözleşmelerini düzenlenmesinde adli mercilere bağımsız ve güvenilir bilgi sağlar.

Bağımsız Denetimi Sınırlayıcı Faktörler: (MaZoT)
1-Denetçinin kısıtlı ekonomik koşullarda çalışması (Örn: Kanıt toplamada maliyet yüksekliği)
2-Zaman Sınırlaması (Örn: Bilanço tarihinde mevcut belirsizliklerin çözümünü beklemek için yeterli zaman olmaması)
3-Mali tabloların düzenlendiği muhasebe sisteminden kaynaklanan sınırlama (Tahmini olarak kayıt yapma veya belirsizliklere ilişkin kayıtlar yapılsa da kimse belirsizliklerin sonucunu bilemez Bu durumda bağımsız denetim mali tabloların güvenirliğini arttırır).



Finansal Tabloların Denetiminde Denetçinin İlişkide Bulunacağı Gruplar.
1-Yönetim
2-Ortaklar
3-Yönetim Kurulu

MUHASEBE KAYITLARINDAKİ HATALAR
Muhasebe kayıtlarında olabilen hatalar iki şekilde ele alınırlar.
- Dar anlamda hatalar,
- Geniş anlamda halalar.
Kasıtsız olarak yapılmış halalar dar anlamda hala olarak kabul edilir¬ler.
Muhasebe kayıtlarında olabilen bütün hatalar geniş anlamda halalar olarak kabul edilirler.

Muhasebe kayıtlanandaki hatalar ve bunların değerlendirmeleri genel olarak şöyle yapılır.
1. GÜNLÜK DEFTERDE YAPILAN HATALAR
1.Kayıt hataları
Günlük deflerde yapılan kayıt halaları
2.Muhasebe işlemlerinin Deftere Kaydedilmemesi
Bazı muhasebe işlemlerinin kayıtlara geçirilmemesi
İçinde bulunulan hesap döneminde meydana gelen bir işlemin gele¬cek hesap dönemine kaydedilmesi
3. Hesaplara Kaydedilmemesi Gereken İşlemlerin Kaydı
?Hayali hesaplar açma: Gerçekle böyle bir işlem olmamasına rağ¬men hayali satışlar, hayali alışlar, hayali ihracat gibi işlemleri var¬mış gibi göstererek muhasebe defterlerine kaydedilmesi şeklinde yapılan hatalar bu tür hatalardır.
?Gelecek döneme ait işlemlerin bu döneme yazılması
?İşlemlerin mükerrer olarak kaydedilmesi

2. DİĞER DEFTER VE MALİ TABLOLARDA YAPILAN HATALAR
Bilindiği gibi, günlük deftere kaydedilen bütün işlemler, unutma ya da kasıt yoksa oradan büyük defter ve diğer yardımcı defterlere aktarılır¬lar. Daha sonra aylık, altı aylık ve yıllık geçici ve kesin sağlamalar (Mi¬zan) çıkarılır, mizanlardan gelir tablosu ve bilanço gibi mali tablolar dü¬zenlenir. Bu aktarma-düzenlemeler sırasında her zaman bir lakım hatalar yapılabilir. Bu aktarma ve düzenlemeler sırasında yapılabilen halalar şunlardır
1. Aktarma ya da nakil hataları
Bu hatalar; defterden deftere, defterden tablolara, defterden kartlara geçişlerde yapılan halalardır. Günlük deftere kaydedilmiş bir tutarın yar¬dımcı defterlere ya da büyük deflere geçirilmesi sırasında yapılan hata¬larda olduğu gibi.
2. Hesaplama Hataları,
Çeşitli cetvel ve tablolara işlenecek olan tutarların hesaplanmasında hatalar yapılabilir. Amortisman tutarlarının, faiz ve indirim tutarlarının, vergi ve sigorta primi tutarlarının hesaplanması sırasında yapılan hatalar hesaplama halalarıdır.
3. Aritmetik Hatalar
Aritmetik hatalar; işlemleri toplama, çıkarma, çarpma ve bölme sıra¬sında yapılır. Envanter ve amortisman listelerinin düzenlenmesi sırasında bu tür hatalar oldukça çok yapılır.

3. MALİ TABLOLARIN DÜZENLENMESİ SIRASINDA YAPILAN HATALAR
Mali tabloların düzenlenmesi sırasında yapılan hatalar genellikle şöy¬le sıralanırlar:
1. Mali Tablolarda Yer Alan Kalemlerin Değiştirilmesi
- Olmayan kalemlerin varmış gibi gösterilmesi,
- Gerçekle var olan hesapların mali tablolara aktarılmaması,
- Mali tablolardaki kalemlerin olduğundan daha az ya da daha yük¬sek gösterilmesi şeklinde yapılan hatalar bu tür hatalardır.


2. Mali Tablolardaki Tutarların Açıklık İlkesine Aykırı
Olarak Gösterilmesi
Bu hatalar şöyle yapılırlar:
?Anlaşılması güçlük doğuran hesap isimlerinin kullanılması: Muhte¬lif Borçlulardan Alacaklılar Hesabı gibi,
?Tutar ya da kalemlerin karışık bir şekilde gösterilmesi

BAĞIMSIZ DENETİME TABİ KURULUŞLAR:
TTK açısından; anonim şirketler denetçi veya denetim kurulu seçmek zorundadır. Denetçinin olmaması fesih sebebidir.
Sermaye Piyasası Mevzuatına göre;
Sürekli Denetim:
- Aracılık faaliyetine münhasır olmak üzere bankalar,
- Aracı kurumlar
- Yatırım fonları
- Yatırım ortaklıkları
- Hisse senetleri menkul kıymetler borsasında işlem gören ortaklıklar
Bu niteliklerini kazandıkları hesap dönemi başından itibaren sürekli denetime (her yıl yapılacak denetime) tabidirler.
*Bunlardan yatırım fon ve ortaklıklarının 6 şar aylık ara bilanço ve gelir tabloları sınırlı denetim kapsamındadır.
Kamuya açıklamaları zorunlu olan tabloların tümü sürekli denetim kapsamındadır.

Sürekli denetim yaptıran firmalar isterlerse sınırlı denetim yaptırabilir.
Sınırlı Denetim:
Yatırım fon ve ortaklıkları, aracı kurumlar ile hisse senetleri menkul kıymetler borsasında işlem gören anonim şirketlerce düzenlenmiş ara mali tabloların, sürekli denetim yapan bağımsız denetim kuruluşları tarafından ağırlıklı olarak bilgi toplama ve analitik inceleme teknikleri kullanılarak sürekli denetim programlarına uyumlu olarak denetlenmesidir.
Halka açık olan SPK ya tabi olmayan şirketler sınırlı denetime tabidir.Belli ortak sayısını geçen A.Ş. ler halka açılmasa bile halka açık sayılır.
Özel Denetim:
Menkul kıymetlerinin halka arzı için izin almak üzere SPK? na başvuran yada S.P.Kanunun kapsamında olup, birleşme, bölünme, devir ve tasfiye durumundaki sermaye piyasası kurumlarınca düzenlenmiş mali tabloların denetlenmesidir.
3568 SYL Kanun Uyarınca
12md: Yeminli Mali Müşavirler, gerçek ve tüzel kişilerin veya bunların teşebbüs ve işlemelerinin mali tablolarının ve beyannamelerinin mevzuat hükümleri, muhasebe ilkeleri ile standartlara uygunluğunu ve hesapların denetim standartlarına göre incelendiğini tasdik ederler.
Tasdik ilgili kanunun mevzuatında şöyle tanımlanmıştır; Gerçek veya tüzel kişilerin veya bunların teşebbüs ve işletmelerinin mali tablolarının ve beyannamelerinin yeminli mali müşavirlerce denetleme ilke ve standartlarına uygunluk yönünden incelenmesi, bu inceleme sonuçlarına dayanılarak tasdik kapsamına giren konuların ve belgelerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığının imza ve mühür kullanılmak suretiyle tespiti ve rapora bağlanmasıdır.














GENEL KABUL GÖRMÜŞ DENETİM STANDARTLARI
Bu standartlar ilk kez 1947 yılında Amerikan Sertifikalı Serbest Muhasebeciler Kurumu (AICPA) tarafından kabul edilmiş ve birçok ülke tarafından benimsenmiştir.
1-Genel Standartlar
a- Mesleki eğitim ve yeterlilik
b- Bağımsız davranabilme
c- Mesleğin gerektirdiği dikkat ve özenin gösterilmesi
2-Çalışma Alanı Standartları
a- Denetimi planlama ve gözetim.
b- İç kontrol sistemi hakkında bilgi edinme
c- Yeterli ve güvenilir kanıt toplama
3-Raporlama Standartları
a- Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkelerine uygunluk
b- Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkelerinde değişmezlik (Devamlılık)
c- Mali tablolardaki açıklama yeterliliği
d- Görüş bildirme

A-GENEL STANDARTLAR
Denetçiyle ve onun çalışmasının kalitesi ile ilgili standartlardır.
1-Mesleki Eğitim ve Yeterlilik (Yetkinlik) Standardı: Denetim, bir denetçi olarak yeterli teknik eğitime ve yetkinliğe sahip kişi veya kişilerce yapılmalıdır. Yeterli eğitim ve Yetkinliği olmayanlar denetim yapamaz. Yeterlilik üniversitede alınan bilginin dışında; bağlı olduğu denetim kurumunca gerçekleştirilen kurs, seminer veya meslek içi eğitim programı yolları ile elde edilir.
2-Bağımsızlık Standardı (Bağımsız Davranabilme ): Denetçiler, denetim işleri sırasında işletme ortaklarının ve yetkililerinim etkisi altında kalmadan tarafsız ve dürüst davranarak denetim faaliyetinde bulunmalıdır. Genel Kabul Görmüş Muhasebe Standartlarına göre bağımsızlığı gölgeleyebilecek durumlar;
- Denetlenen şirketle veya sahipleri ile ortak olmak
- Denetlenen şirketten maaş, borç veya diğer nedenlerle maddi fayda sağlamak
- Dolaylı yâda dolaysız yoldan denetlenen şirketin hisse senedi, tahvil vb. finansman araçlarına sahip olmak
- Denetlenen şirketin ortak ve yöneticileri ile yakın akraba olmak
- Denetlenen şirketten önemli sayılabilecek tutarda hediye almak veya özel bir indirimle herhangi bir emtia vb. almak.
3-Mesleğin Gerektirdiği Dikkatin Gösterilmesi (Mesleki Özen Standardı): Denetçi denetim çalışmasını yürütürken dikkatli, özenli ve titiz çalışmalı, denetim standartlarına eksiksiz uymalıdır. Bu standarttan amaç; aynı ve benzer koşullarla karşılaşan basiretli ve uzman denetçiden beklenen dikkat ve özenin tüm denetçiler tarafından gösterilmesidir.

B-ÇALIŞMA ALANI STANDARTLARI
Denetim çalışmaları sırasında izlenecek yöntemleri, öncelik ve denetimin ne şekilde yapılacağını belirleyen standartlardır.
1-Denetimi Planlama ve Gözetim Standardı: Denetimin planlaması; müşteri firma hakkında bilgi edinme, uygulanacak denetim prosedürlerinin niteliğinin, zamanının ve büyüklüğünün belirlenmesi ve uygun personelin görevlendirilmesi çalışmalarından oluşur. Denetimde hangi konuların ele alınacağı, bunlardan hangilerine öncelik verileceği, işlerin bitim zamanı, kaç kişilik grupla denetimin yürütüleceği ve elemanların niteliklerinin belirlenmesi bu aşamada yer alır. Denetmen denetim faaliyetinde faaliyet yapan yardımcılarının yönlendirilmesi ve kontrolünü yapmak zorundadır. Yardımcıların yaptıkları denetim ve tespit ettikleri hususlardan da denetçi kendisi sorumludur.
? SPK mevzuatına göre yazılı denetim programının yapılması zorunludur.
2-İç Kontrol Sistemi Hakkında Bilgi Edinme Standardı: Denetimi planlamak ve yapılacak testlerin niteliğini, zamanını ve büyüklüğünü belirlemek için iç kontrol yapısı hakkında yeterli bilgi edinilmelidir. Etkin bir iç kontrol sistemi, tabloların güvenirliliğini arttırır, hata riskini düşürür, denetim işleminin sayı ve kapsamını daraltır.
3-Yeterli ve Güvenilir Kanıt Toplama Standardı: Denetlenen mali tablolara ilişkin bir görüşe yeterli düzeyde temel oluşturmak amacıyla belge incelenmesi, gözlem, soru sorma, doğrulama vs.. yoluyla yeterli sayıda ve güvenilir kanıt elde edilmelidir.
 
Ynt: 2011/1 Muhasebe Denetimi Ders Notu

C- RAPORLAMA STANDARTLARI:
Denetim sonucunda varılan görüşün açıklandığı raporların kapsam ve düzenlemeleriyle ilgili standartlardır.
1-Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkelerine Uygunluk Standardı: Denetim raporunda tabloların GKGM. İlkelerine uygun olarak düzenlenip düzenlemediği belirtilmelidir. Denetçi, inceleme yaptığı şirketin kayıtlarının tutulması ve mali tabloların hazırlanması sırasında genel kabul görmüş muhasebe ilklerine uyulup uyulmadığını araştırmak, incelemek ve görüşünü bildirirken bu ilkelere uygunluğun var olup olmadığını açık olarak denetim raporunda belirtmek zorundadır.

2-Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkelerinde Değişmezlik Standardı (Devamlılık): Denetim Raporu, denetimin yapıldığı dönemde uygulandığı gözlemlenen GKGMİ ve bunların uygulanmasında kullanılan yöntemler bir önceki dönemdeki uygulamalarla tutarlı değilse, farklı uygulandığı durumlar ve bu farklılığın sonuçlarını açıklamalıdır.

3-Mali Tablolardaki Açıklamaların Yeterliliği (Yeterli Açıklama) Standardı: Denetim raporunda aksi belirtilmediği müddetçe yapılan açıklamaların yeterli olduğu kabul edilir. Denetim işleminde mali tabloların dipnot ve açıklamaları da denetim kapsamındadır. Açıklamalarında denetlenmiş olduğu raporda belirtilir.

4-Görüş Bildirme Standardı: Denetçi, denetim işlemi sonunda, denetçi görüşünü bildirmek zorundadır. Açıklanan görüş olumlu veya olumsuz yönde olabilir. Olumsuz ise, nedenlerinin denetim raporunda açıklanması gereklidir.

DENETİM SÜRECİ

A. Müşteri kabulü ve denetim sözleşmesinin imzalanması.
B. Denetimin planlanması ve programlanması.
C. Denetim plan ve programının yürütülmesi ve uygulanması.
D. Denetimin tamamlanması ve Raporun hazırlanması.

A-MÜŞTERİ KABULÜ VE DENETİM SÖZLEŞMESİNİN İMZALANMASI
?Önceki denetçi ile görüşme
?Müşteriyi değerlendirme
?Müşteri ile sözleşme yapılması;

Sözleşme genellikle şu bilgileri içerir
Mali tabloların düzenlenmesinden yönetimin sorumlu olduğunu.
Denetimin amacı, kapsamı varsa özel nedenleri.
Denetime başlama ve bitiş tarihleri ile denetim raporunun teslim tarihi.
Önemli yanlışlıların ortaya çıkarılamama riskinin bulunduğu.
Denetimin ücreti ve ödeme biçimi.

B-DENETİMİN PLANLANMASI VE PROGRAMLANMASI
A-MÜŞTERİ HAKKINDA BİLGİ TOPLAMA:
Müşterinin işi, örgüt yapısı ve faaliyetlerinin özellikleri; işletmenin yer aldığı sektör hakkında bilgi edinme, diğer firmaların durumu, rekabetin yapısı, pazar payı, işletmenin mevzuu ile ilgili yasal düzenlemeler, müşterinin muhasebe bilgilerine uygulanan analitik prosedürlerin sonuçları vs araştırılır.

B-DENETİM ÇALIŞMALARINI BÖLÜMLEME:
Denetçi, denetimin genel amacına ulaşmak için, yapacağı denetim çalışmasını mali tabloları daha küçük birimlere bölerek yürütebilir. Böylece farklı personele farklı görevler verilir. Denetim çalışmasının bölümlenmesinin farklı yolları vardır. Geleneksel yaklaşıma göre; mali tablolar sınıflamasına göre yapılan bölümlemedir. Bunda her bilanço ve gelir tablosu kalemi ayrı birim kabul edilir. Ancak yakın ilişkili olan hesapların denetiminde, yapılmış olunan denetim çalışması yinelenmek zorunda kalınabilir. Stoklar ve Satılan malın maliyeti kalemlerinin denetimi gibi. Modern Yaklaşıma göre ise; birkaç bilanço ve gelir tablosu hesabını birlikte etkileyen ve birbirleriyle yakından ilişkili işlemlerin aynı denetim bölümünde yer alması esasına dayanır. Mesela; hâsılat işlemleri grubu satışlar, satış iade ve ıskontoları, para ve çek tahsil işlemleri vs içine alır. Harcama işlemleri, üretim işlemleri, finansman işlemleri, yatırım ve duran varlık işlemleri gibi.



C-DENETİM RİSKİ DÜZEYİNİ BELİRLEME:
Denetim Riski; Denetim işleminin mahiyetinden kaynaklanan risk olup, mali tablolarda önemli yanlışlıklar olduğu halde, denetçinin mali tabloların doğru olarak sunulduğu sonucuna varması ve mali tablolar hakkında olumlu görüş bildirmesi olasılığıdır. Denetim Riski kaynağına göre 3 boyutta incelenir. Bunlar
1-Yapısal Risk; Müşterinin iç kontrol sisteminin işlevsel olmadığı veya çalışmadığı varsayımı altında, bazı işlem türlerinin belirli yapısal ve çevresel özellikleri nedeniyle yanlış kaydedilmesi veya hiç kaydedilmemesi neticesinde hesap kalanlarının yanlış olması ve bunların tek başına veya diğerleri ile birleşerek önemli bir ölçüye ulaşması neticesinde doğan risktir. İyi bir muhasebe v iç kontrol sistemi olmadan doğabilecek hataların toplamıdır.
2Kontrol Riski; Yapısal risklerden, iyi bir muhasebe ve iç kontrol sistemi sayesinde önlenenler çıktıktan sonra, hala kalan risklerdir. Yani iç kontrol sistemi ve muhasebe sistemi sayesinde önlemeyen veya fark edilemeyen hatalardan kaynaklanan risklerdir.
3-Bulgu Riski; Kontrol sistemi sayesinde önlemeyen veya bulunamayan hatalardan kalan ve denetçinin de denetim tekniklerini uygulayarak ortaya çıkaramadığı hata ve hilelerden doğan risktir. Kısaca denetçinin yeterli çalışma yapmış olması halinde ortadan kaldırılabilecek hata ve hilelerden kaynaklanan risktir.

D-ÖNEMLİLİK DÜZEYİNİ BELİRLEME:
Mali tablolarda açıklanan bilgilerin yanlışlığı, bilginin doğru olduğuna inanan kullanıcıların kararlarını etkileyecekse veya değiştirecekse, o bilginin önemli olduğu kabul edilir. Mali tablolardaki yanlışlık birkaç kaleme yâda bir bütün halinde mali tablolara ait olabilir. Yanlışlık genel kabul görmüş muhasebe ilkelerinin yanlış uygulanmasından veya gerçek işlemlerin kayıt dışı bırakılmasından kaynaklanabilir. Bilgi yanlışlıkları kavramı hem hataları hem yolsuzlukları kapsar.
Denetçi, bilgi yanlışlığının önemli olup olmadığına karar verirken denetlenen mali tablo kalemlerinin niteliğine ve tutarına dikkat etmelidir. Denetçinin mesleki yargısı bu kararda önemlidir.

D-DENETİM AMAÇLARINI BELİRLEME:
Denetimin genel amacı, bir bütün olarak mali tabloların genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine uygunluğunu araştırmak olduğundan, her işlem grubu için ve bir işlem grubunda yer alan hesapların her biri için denetim amaçlarının belirlenmesi ve bu amaçlara ulaşılması, denetimin genel amaçlarına ulaşılmasını da sağlar.

Genel denetim amaçları şunlardır;
?Gerçeklik; Bilançodaki varlıklar ve borçlar gerçekten var olmalıdır. Gerçekleşmemiş varlıklar ve borçlar gerçekleşmiş gibi gösterilmemelidir. Gelir tablosunda yer alan işlemler gerçek olmalıdır, gerçek olmayanlar tablolarda gösterilmemelidir.
?Bütünlük; bilançoda yer alan varlılar ve borçlar, bilanço tarihinde işletmenin tüm varlıklarını ve borçlarını göstermelidir. Mali tablolarda yer alması gereken tüm varlık ve borçlar kayıt dışı bırakılmamalıdır. Döneme ilişkin tüm gelir ve gider işlemleri kaydedilmelidir.
?Sahiplik ve Yükümlülükler; Bilançoda yer alan alacak ve varlıkların mülkiyet ve alacak hakları işletmenin üzerinde olmalıdır. Borçlar içinde aynı durum geçerlidir. İşletme sahibine ait olmayan (konsinye mal gibi) ancak işletmenin zilyetliğinde kullanılan varlıklar bilançoda gösterilmemelidir.
?Değerleme ve Gidere Dönüştürme; Varlılar ve borçlar, hasılat ve giderler mali tablolarda uygun tutarlarla gösterilmelidir yani her kalemin değerlemesi yapılırken genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine ve VUK nun değerleme hükümlerine uyulmalıdır.(Karşılık ayrılması, amortisman ayrılması, yeniden değerleme vs. gibi)
?Sınıflandırma; İşlemlerin Tek Düzen Hesap Planına göre doğru hesap gruplarında gösterilmesini ifade eder.
?Zamanlılık; İşlemler gerçekleştiği dönemin kayıtlarına intikal ettirilmelidir.

E-DENETİM PROGRAMININ DÜZENLENMESİ:
Denetim programı, denetim çalışması sırasında uygulanacak denetim prosedürlerinin listesidir. Yani yapılacak işlerin neler olduğunu ve kimler tarafından yapılacağının listesidir. Denetimi planlama aşamasında bu taslak çıkarılır ama denetim süreci içinde gerekli değişiklikler de yapılır.
DENETİM PROGRAMININ YARAR VE SAKINCALARI ŞUNLARDIR:
YARARLARI:
1. Denetim çalışmaları sırasında yapılacak işlerin genel görünümü hakkında bilgi verir,
2. Denetim elemanları arasında dengeli bir İşbölümünün yapılmasını sağlar,
3. Zaman ve emek tasarrufu sağlar.
4. Denetim çalışmalarının eksiksiz yapılmasına imkân sağlar,
5. Bir denelim elemanı tarafından başlatılmış denetim çalışmasının, başka bir denetim elemanı tarafından sürdürülmesine imkân verir,
6. Ekip sorumlularının işlere düzgün bir şekilde nezaret edebilmele¬rine imkânı sağlar.
7. Denetim sonrası yapılabilecek çeşitli soruşturmalarda kanıt olarak kullanılabilir,
8. Gelecekte yapılacak denetim çalışmalarında yol gösterici veya
destekleyici olarak kullanılabilir,
9. Denetçi ve yardımcıların, çalışmalarını, genel kabul görmüş dene-
tim standartlarına göre yürütmelerini sağlar.
SAKINCALARI:
1. Değişen şartlara uyumu zorlaştırır,
2. Bağımsız ve yapıcı düşünceyi engeller.
3. Denetimi otomatikleştirir.


F-DENETİM SÜRESİNİ VE ZAMANINI BELİRLEME:
Denetim işlemi; müşteri firmanın muhasebe dönemi içinde veya dönem sona erdikten kısa süre içinde yapılır. Denetçinin çalışma süresi ve zamanının planlanması; denetimin planlanan sürede tamamlanmasını, denetim personelinin zamanını verimli kullanmasını sağlar.Bazı alanların daha yoğun denetlenmesi zorunluluğu, önceden belirlenemeyen sorunların çıkması, denetçi yardımcılarının tecrübesizliği gibi sebepler sürenin uzamasına neden olabilir.

G-DENETİM PERSONELİNİN GÖREVLENDİRİLMESİ VE GOZETİMİ:
Denetmen, personel sayısını firmanın işine, personelin denetçilere yardımcı olma ihtimallerine,denetçi personelin bilgi ve tecrübesine,uzmanlık düzeyine, uygulanacak denetim testlerinin niteliği ve zamanına uygun olarak belirler.
Gözetim, denetim sırasında denetçi yardımcılarının çalışmalarının yönlendirilmesidir. Gözetim aşağıdaki işlemleri kapsar;
?Denetçi yarımcılarının, uygulayacakları prosedürlerin amaçları bakımından bilgilendirilmesi
?Denetçi yardımcılarının uyguladıkları prosedürlerle karşılaştıkları önemli sorunlar hakkında bilgi edinme
?Denetçi yardımcılarının yaptıkları çalışmaları gözden geçirme
?Denetim personeli arasındaki görüş farklılıklarını giderme

İÇ KONTROL
İç kontrol: varlıkları çalınmaya ve kayba karşı korumak, faaliyetlerde verimliliği sağlayabilmek ve muhasebe verilerinin doğruluğunu sağlayabilmek amacıyla yönetim tarafından oluşturulan politika ve prosedürlerdir.
İÇ KONTROL SİSTEMİ HAKKINDA BİLGİ EDİNME
İç Kontrol Sistemi;
A-İşletme varlıklarının korunması, (Muhasebe kontrolü)
B-Yanlışlıkların ve yolsuzlukların önlenmesi (Muhasebe kontrolü)
C-Muhasebe bilgilerinin doğruluk ve güvenirliğinin sağlanması (Muhasebe kontrolü)
D-Muhasebe bilgilerinin zamanında hazırlanmasının sağlanması (Muhasebe kontrolü)
E-İşletme faaliyetlerinin yönetim politikalarına uygunluğunun sağlanması; amaçlarına ulaşmak için, işletme faaliyetlerinin düzenli ve etkin bir şekilde yürütülmesini sağlamada yardımcı olan, işletme yönetimi tarafından kabul edilmiş politikalar ve prosedürlerdir.(Yönetsel kontrol)





İÇ KONTROL SİSTEMİNİN AMAÇLARI
İç Kontrol Sisteminin amaçları esas, genel ve özel olmak üzere sınıflandırılabilir.

İç Kontrol Sisteminin Esas Amaçları:
1-İşletmenin varlıklarını korumak,
2-Muhasebe bilgilerinin doğruluk ve güvenirliğini sağlamak (Muhasebe bilgilerinin doğruluğu, finansal nitelikteki işlemlerin kaydedilmesinde, sınıflandırılmasında, özetlenmesinde ve raporlanmasında genel kabul görmüş muhasebe ilkelerinin ilgili yasaların uygulanmasıdır. Muhasebe bilgilerinin güvenirliği ise, belge ve kayıtların işletmenin gerçek işlemlerini yansıtmasını, kayıt dışı bırakılmış işlemlerin olmadığını ifade eder.)
3-Faaliyetlerin verimliliğini ve politikalarını uygunluğunu sağlamak.
4-Kaynakların ekonomik ve verimli kullanılmasını sağlamak.
5-Yönetim tarafından belirlenmiş hedeflere ve amaçlara ulaşılmasını sağlamak.

İç Kontrol Sisteminin Genel Amaçları:
1-İşlemler, yönetimin devrettiği genel ve özel yetkilere uygun olarak yürütülmelidir.
2-İşlemler, genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine uygun olarak ve hesap verme yükümlüğünü yerine getirecek şekilde kaydedilmelidir.
3-Varlıklara ve belgelere erişim yetkili personelle sınırlandırılmalıdır.
4-Mevcut varlılar, belirli sorumluluk kayıtlarıyla karşılaştırılmalı ve herhangi bir fark belirlendiğinde, farkın özelliğine göre gerekli soruşturma yapılmalıdır.

İç Kontrol Sisteminin Özel Amaçları
Belirli bir işlem grubunu yürütmek için, genel kontrol amaçlarına paralel özel kontrol amaçları belirlenir. Mesela kredili satış işlemlerine yönelik özel kontrol amaçları şunlardır;
Yetki: Kredili satış işlemi yapılması belirli personele verilmeli ve alıcıların kredi limitleri aşılmamalıdır.
Gerçeklik: Gerçek tutarlar gösterilmeli, hayali işlem ve müşteriler olmamalıdır.
Bütünlük: Yapılan tüm kredili satışlar kayıtlarda gösterilmelidir.
Kayıtsal doğruluk: İrsaliye, fatura vs belgeler stoklara ve alıcı hesaplarına doğru kaydedilmelidir
Sınıflandırma; Yapılan işlemler kayıtlara intikal ettirilirken belli bir sınıflandırmaya tabi tutulmalı ve her işlem sınıfındaki doğru hesaplara kaydedilmelidir.
Zamanlılık; İşlemler gerçekleştiği dönemde zamanında kayıtlara intikal ettirilmelidir.
Varlıkları Koruma; İşlemle ilgili kıymetli evraklar, kilitli yerlerde muhafaza altına alınmalıdır.
Mutabakat; Bütün kayıt işlemleri ve varlıklar birbiriyle kontrol edilerek mutabakatı yapılmalıdır.

İÇ KONTROL TÜRLERİ:

A-YÖNETİM KONTROLLERİ: Etkili bir iç kontrol sisteminin ön şartı uygun ortamın sağlanmasıdır. Bu ortam ise; bir işlem grubuna özgü politika, usul ve yöntemlerin etkinliğini belirlemede, arttırmada veya azalmada etkili olan tüm faktörlerdir. İç kontrol sistemini etkileyen çeşitli faktörler; Yönetimin felsefesi, Örgüt yapısı, Personel durumu, bütçe sistemi, işletme politika ve uygulamaları, iç denetim

B-MUHASEBE KONTROLLERİ: Bir işletmenin faaliyetlerine ve finansal durumuna ilişkin hesap verme yükümlülüğünü yerine getirmek amacıyla işlemleri belirleme, belgelere ve muhasebe defterlerine kaydetme ve raporlama ile ilgili usul ve yöntemlerden oluşur. Muhasebe sistemi içinde yer alan öğeler; hesap planları, yasal defterler ve belgeler ile işletmenin ilgili dönem mali tablolarıdır.

İÇ KONTROL SİSTEMİNİ TEMEL UNSURLARI
1.İyi bir örgüt yapısı
2.Etkin bir muhasebe sistemi
3.Yeterli sayıda ve nitelikte eleman
4.İç denetim
 
Ynt: 2011/1 Muhasebe Denetimi Ders Notu

İÇ KONTROL SİSTEMİNİ ANA UNSURLARI:
1-Örgüt Yapısı: Etkili bir iç kontrol sisteminin ön şartı uygun ortamın sağlanmasıdır. Bu ortam ise; bir işlem grubuna özgü politika, usul ve yöntemlerin etkinliğini belirlemede, arttırmada veya azalmada etkili olan tüm faktörlerdir. İç kontrol sistemini etkileyen çeşitli faktörler; Yönetimin felsefesi, Örgüt yapısı, Personel durumu, bütçe sistemi, işletme politika ve uygulamaları, iç denetim
İyi bir iş kontrol sistemi oluşturabilmenin en önemli koşulu gerekli ortamın hazırlanmasıdır. İşletme içi ve dışı etkenlerden oluşan bu ortam oluşturulurken şu hususlara dikkat edilmelidir

?İşletmenin organizasyon yapısı
?İşletmenin yöneticilerinin düşünce yapısı ve samimiyeti
?Yönetim kurulu ve denetim kom. İşlevi
?İç denetim mekanizmasının etkinliği
?İşletme uygulanacak kontrol yöntemleri
?Yetki ve sorumlulukların belirlenmesi

2-Muhasebe Sistemi: Bir işletmenin faaliyetlerine ve finansal durumuna ilişkin hesap verme yükümlülüğünü yerine getirmek amacıyla işlemleri belirleme, belgelere ve muhasebe defterlerine kaydetme ve raporlama ile ilgili usul ve yöntemlerden oluşur. Muhasebe sistemi içinde yer alan öğeler; hesap planları, yasal defterler ve belgeler ile işletmenin ilgili dönem mali tablolarıdır.
İyi bir muhasebe sisteminin olabilmesi için ayrıca finansal tablolarda yer alan bilgilerin doğru ve güvenilir olabilmesi için şu unsurlar yer almalıdır
?İşletme faaliyetlerine cevap verebilen hesap planı
?Hesapların işleyişini anlatan muhasebe yönetmeliği
?Faaliyetlere uygun düzenlenmiş maliyet muhasebesi
?Etkili bir bütçeleme sistemi
?İyi bir belge akış düzeni
?Muhasebe alanında deneyimli personel
?Muhasebe işlemleri için gerekli tüm araç ve gereçler
(Bağımsız denetçiler iyi bir muhasebe sisteminin olup olmadığına bu unsurları inceleyerek karar verirler)

3-Yeterli Sayıda Ve nitelikte elemen:

4-İç denetim:

İÇ KONTROL SİSTEMİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dış denetçi, mali tabloları denetlerken iç kontrol sistemini başlıca iki amaca ulaşmak için inceler ve değerlendirir.

A-Denetim Çalışmalarını Planlamak: Denetim çalışmalarının kapsamı, niteliği, yapılacak testler , bunların sayısı işletmedeki iç kontrol sisteminin etkinliğine bağlıdır.İç kontrol sistemiz güçlü ise;denetçi sisteme güvenir,çalışmasının kapsamını dar tutar.İç kontrol sistemi zayıf ise; denetçi iç kontrol sistemine güvenmez ve geniş kapsamlı denetim programı hazırlar.

B-İç Kontrol Sistemini Geliştirmek: Mesleki bilgi ve tecrübesine dayanarak işletmenin iç kontrol sistemini değerlendiren denetçi sistemin zayıf yönlerini belirleyip geliştirilmesi için işletme yönetimine öneride bulunabilir.

İç Kontrol Sisteminin Değerlendirilmesinde Uygulanan Yaklaşımlar;
?Fonksiyonlarına Göre Bölümlendirme; Bu yaklaşımda denetçi, bir fonksiyonu başından sonuna kadar inceler ve değerlendirir. Örn; satış fonksiyonu ile ilgili olarak siparişin alınması, kredi açılması, malın sevki.
?Departmanlarına Göre Bölümlendirme; İşletmenin kısım, bölüm ve şubelerine göre bölümlendirilir.
?Mali tablolara Göre Bölümlendirme; bilanço ve gelir tablosundaki hesaplara göre bölümlendirilir.
?Dönemlere Göre Bölümlendirme; Bütün faaliyetler oluş dönemlerine göre bölümlerine ayrılarak incelenir.

İç Kontrol Sistemini Tanıma Yöntemleri;
İç kontrol sisteminin değerlendirilmesi için ilk olarak iç kontrol sisteminin tanınması gerekir. Bu aşamada denetçi sistem hakkında bilgi toplar ve bunları sistematik olarak çalışma kâğıtlarına kaydeder. İç kontrol sistemini tanımada yararlanılan başlıca bilgi kaynakları şunlardır;
?İşletme personeli ile yapılan görüşmeler
?İşletmenin örgüt yapısı
?İşletme yönetiminin yayınladığı genelgeler
?İş tanımları
?İşletmenin hesap planı ve muhasebe yönetmeliği
?İç denetçilerin raporları, çalışma kâğıtları ve denetim programları
?Önceki yıllara ait denetim raporu, çalışma kâğıtları ve iç kontrol raporları
?Muhasebe çalışanlarının gözlemlenmesi, belge ve kayıtların incelenmesi
?İşletme tesislerinin gezilmesi

Denetçi; bu bilgi kaynaklarından iç kontrol sistemini tanımak için aşağıdaki yöntemlere başvurur.
?Not Alma: Dış denetçi, işletme örgüt yapısındaki yetkili kişilere sorular sorarak ve onlarla konuşarak notlar alır. Daha sonra bu notları düzenleyerek, önemli gördüğü konuları çalışma kâğıtlarına aktarır.
?Anket Yöntemi: İç kontrol sistemine yönelik bir dizi sorudan oluşan anket işletme personeline uygulanır. Soru kâğıtları hazırlanırken soruların yönlendirici değil, somut bir olaya kesin nitelikte cevap arayan nitelikte olması gereklidir.
?Akış Şemaları: İşletmenin birbirini izleyen belgeleme ve kayıt işlemlerinin sembolik ve şematik olarak gösterilmesidir.
İç kontrol sisteminin işleyip işlemediğini araştırmak için denetçi uygunluk testleri yapar. Bu testlerin amacı yönetim tarafından önceden belirlenmiş ilke ve yöntemlere ne derece uyulduğunu belirlemektir. Uygunluk testlerinin sonucunda kontrollerin etkinliğine inanılırsa daha sonraki testlerin kapsamı daraltılır.


C-DENETİM PLAN VE PROGRAMININ YÜRÜTÜLMESİ VE UYGULANMASI

A-BAĞIMSIZ DENETİM YÖNTEMLERİ:
Dış denetim yöntemleri, denetlenen işletmenin mali tablolarının doğruluğu ve güvenirliği hakkında denetçinin görüş sahibi olabilmesi için yapılacak denetim faaliyetleri ile bunların yapılmasında izlenen yaklaşımlardır.Her denetimde yapılacak işler ve bunların yapılış şekilleri işletmelerin yapısına, muhasebe uygulamalarına, iç kontrol sistemlerinin varlığına ve işleyişine göre değişir.Bağımsız Denetim Yöntemleri;
1-Şekli ?Maddi Denetim
2-Aralıksız-Örnekleme Yoluyla Denetim
3-İleriye Doğru-Geriye Doğru Denetim
4-Doğrudan-Dolaylı Denetim
1-Şekli Denetim-Maddi Denetim: Şekli denetim, işletmede tutulmakta olan muhasebe kayıtlarının şekil açısından uygunluğunu araştırmaya yönelik uygunluk denetimidir.Amacı ; işlemlerin belgelere dayalı olarak, muhasebe ilkeleri doğrultusunda defterlere doğru kaydedilip, mali tablolara yansıyan tutarların,tutar aktarmalarının, mizanların doğruluğunu ve aralarında hesaben bir ilişki ve uygunluğun var olup olmadığını araştırmaktır.Vergi incelemelerinde usul denetimi; incelenen işletmenin VUK nun ilgili hükümlerine uyulup uyulmadığının kontrolüdür.Mesela ; belge düzeni, defter tutma ve tasdik ettirme...)
Maddi Denetim; işletmeye ait varlıklarda değişiklik doğuran işlemlerin, gerçeğe ve amaca uygunluğu ile defter, hesap ve değerleme ölçüleri ışığında doğru olarak kaydedilip kaydedilmediğini inceler.Mali tablo kalemlerine ait tutarların özünün ve içeriğinin doğruluğu ile iktisadi açıdan anlamlılığını araştıran denetim işleri, kural olarak maddi denetim işlemleridir.Mesela; vergi incelemelerinde beyan edilen kazancın doğru olup olmadığına dair hasılat incelemeleri,envanter ve randıman incelemeleri...
2-Aralıksız Denetim ve Örnekleme Yoluyla Denetim: Aralıksız denetim; ele alınan bir zaman kesiti içerisindeki tüm işlemlerle ilgili kayıt ve belgelerin tek tek gözden geçirilmesidir.Boşluk Bırakmayan Denetim veya Tarama Usulü denetimde de denir.
Örnekleme Yoluyla denetim ise; belirli bir zaman birimi içerisindeki işlemlerle ilgili muhasebe kayıt ve belgelerinin tamamı yerine bunların belirli ölçütlere göre seçilen kısmı denetlenir.Örnek olarak seçilen inceleme birimlerinin denetimi ise kendi arasında aralıksızdır.Örnekleme yönteminde belirli bir zaman dilimi alınıp o süredeki tüm işlemleri denetlenir (Şubat ayı gibi) yada belirli işlemler seçilir ve o işlemle ilgili tüm dönem incelenir.( 10 milyarı aşan kasa işlemleri gibi)
3-Doğrudan Denetim ve Dolaylı Denetim: Doğrudan denetim; her muhasebe işleminin ayrı ve doğrudan incelendiği yöntemdir. İşletmede değer hareketine neden olan her olay ayrı ayrı ele alınır ve kayıtlara doğru geçirilip geçirilmediği, değerlemenin doğru yapılıp yapılmadığını ve kapanış hesaplarına doğru intikal ettirilip ettirilmediği karşılaştırma yapılması yoluyla incelenir.
Dolaylı denetim; aynı nitelikteki veya birbiri ile yakın ilişki içerisindeki hesaplar arasında toplam karşılaştırmaları yaparak, bunlar arasındaki uygunluğu araştıran denetim yöntemidir. Burada işlemleri tek tek incelemek yerine faaliyet sonuçlarının toplamlarından hareket edilerek karşılaştırmalar yapılır. Kabataslak denetim de denir.
4-İleriye Doğru Denetim ve Geriye Doğru Denetim: Denetimin, muhasebe tekniğine uygun olarak belgelerden defter kayıtlarına ve mali tablolara doğru bir sıra izlenerek yapılmasına ileriye doğru denetim denir. Denetimin mali tablolardan başlayıp defter kayıtlarına ve oradan da belgelere kadar devam ederek yapılması ise geriye doğru denetimdir.
B-DENETİM KANITLARI, TÜRLERİ VE KANIT TOPLAMA TEKNİKLERİ:
KANIT
Denetçilerin denetim görüşüne ulaşabilmek amacıyla elde etmiş oldukları her türlü bilgi belge ve kayıttır.
1-KANIT TÜRLERİ
Denetçinin görüşüne etki edebilecek ve denetçi tarafından toplanan her türlü bilgi, belge ve verilere denetim kanıtı denir. Kanıt toplamak için kullanılan yöntemlere denetim teknikleri denir.
A-Fonksiyonlarına Göre Kanıt Türleri:
?Esas Muhasebe Verilerinden Oluşan (Doğrulayıcı) Kanıtlar; Denetçinin doğrudan görüş oluşturmasına yardımcı olan ve genellikle işletmenin kendi muhasebe sisteminden veya mali tablolarından elde edilen kanıtlardır. Büyük defterler, yevmiye defterleri, mizanlar gibi
?Destekleyici kanıtlar ise; işletmenin kayıt ortamında var olan muhasebe bilgilerinin doğrulanmasına destek olmak amacıyla toplanan kanıtlara destekleyici kanıtlar denir.
B-Amaçlarına Göre Kanıt Türleri:
?Genel Kanıtlar: İşletmenin genel durumu hakkında bilgi sağlayan kanıtlardır. Bu kanıtlar işletmenin çevresi ve iş kolu ile ilgili bilgiler verir.
?Sistem Kanıtları; Denetçiye işletmenin muhasebe sisteminin işleyişi ile ilgili bilgiler veren kanıtlardır.
?Temel Kanıtlar; Olayların meydana gelmiş bulunduğu, varlıkların gerçekten var olduğu ve işlemlerin onaylanmış olduğunu belirten temel durumlara ilişkin bilgileri içeren kanıtlardır.
Aşağıda belirtilen kanıtlar, destekleyici kanıt ana grubunda değerlendirilir
Aşağıda belirtilen kanıtlar, destekleyici kanıt ana grubunda değerlendirilir.
1. Fiziki Kanıtlar; İşletmenin kayıtlarında bulunan maddi varlıkların gerçekten var olup olmadığına ve bu varlıklara ait miktarların doğrulanmasında başvurulan kanıtlardır. Bir iktisadi kıymetin varlığı, o varlık hakkında güvenilir bir kanıttır.
2. İç Kontrol Sisteminin İşleyişine İlişkin Bilgiler; İç kontrol sistemi ve bu sistemin uygulamadaki fiili etkinliği, oldukça güvenilir bir denetim kanıtı olarak kabul edilir.
3. İşletmenin Muhasebe Kayıtları ve Mali Tablolar; Denetlenen işletmenin tutmuş olduğu kayıtlarda denetim kanıtı olarak kabul edilir. Ancak denetlenen işletmenin tuttuğu defter ve kayıtlarının güvenirlik derecesi düşüktür.
4. Üçüncü Kişilerden Elde Edilen Bilgiler: İşletme dışındaki kişiler tarafından denetçiye verilen doğrulamalardır.
5. İşletme İçinden veya Dışından Düzenlenmiş Belgeler; mali tablolarında yer alan bilgilerin doğrulanması için büyük ölçüde belgelenmiş kanıtlara başvurulur. Bunlara örnek banka hesap özetleri, dekontlar vs.
Belgelenmiş kanıtlar güvenirlik derecelerine göre şöyle sıralanabilir.
?Denetlenen işletme dışında düzenlenen ve doğrudan doğruya denetçiye gönderilen belgeler,
?Denetlenen işletme içinde düzenlenen ve üçüncü kişilere gönderilen belgeler
?Denetlenen işletme içinde düzenlenen ve işletme içinde kullanılan belgeler.
6. Denetçinin Yapmış Olduğu Hesaplamalar; Muhasebe kayıtlarında ve mali tablolarda yer alan tutarların matematiksel doğruluğunu saptamak amacıyla denetçinin yapmış olduğu hesaplamalar ve sağlamalardır.
7. İşletme Personelinin Yazılı ve Sözlü Açıklamaları; Denetim standartlarına göre denetçinin işletme yönetiminden yazılı bildirim alması zorunludur. Bu bildirime yönetim doğruluk bildirimi denir. Bu bildirim yönetim tarafından denetçiye bir mektupla bildirilir. Bu denetçinin denetim sırasında yaptığı soruşturmalara bir cevap niteliğindedir.İşletme personelinden de sorumluluğu ile ilgili olay, durum,hesap veya işlem hakkında bilgi alınabilir. Bu kanıtlar dışarıdan elde edilen bilgilere göre daha az güvenilirdir.
8. İşletme Mali Tablolarına Ait Oranlar ve Karşılaştırmalar (Analitik Kanıtlar); Mali oranlar; çeşitli istatistiki analiz ve her türlü ekonomik karşılaştırma sonuçları denetim kanıtı olarak kullanılır. Bunlar denetçiye dolaylı yoldan bilgi sağlarlar.



2-KANIT TOPLAMA KARARINI ETKİLEYEN TEMEL UNSURLAR:
A-Toplanacak Kanıtın Sayısını Etkileyen Temel Faktörler; ÖRNEK(a)
1-İncelenecek kalemin önemliliği; (Önemli ise sayı artar, önemsiz ise kanıt sayısı azalır)
2-İncelenecek kalemin taşıdığı risk (Riskli ise kanıt sayısı artar, risksiz ise azalır)
3-Kanıtın niteliği (Kanıtın türü sayısı etkiler. Güvenirliliği yüksek kanıtın sayısı azalır )
4-Kanıtın elde edilmesi için katlanılan maliyet (Maliyeti yüksek olan kanıtların sayısı azalır)
5- Ana Kütlenin Büyüklüğü: İncelenen hesap kalemi ile ilgili olarak işlemsel veya tutarsal büyüklük arttıkça elde edilecek kanıt sayısı da artar.
B-Kanıtın Güvenirliğini Etkileyen Faktörler; ZİKO
1-Kanıtın denetim amacıyla ilgili olması (ilgililik, geçerlilik) :Kanıt, denetçinin test etmekte olduğu denetim amacıyla ilgili olmalıdır. Denetçinin görüşünü etkileyen her kanıt geçerli bir kanıttır.
2-Kanıtların kaynağı (kaynak): İşletme dışın bağımsız kaynaklardan elde edilen kanıtlar, işletme içinden elde edilen kanıtlara göre daha güvenilirdir. İyi bir iç kontrol sistemi bulunan işletmenin mali tabloları ve bunlardan elde edilen verileri, iyi çalışmayan bir iç kontrol sisteminden elde edilen verilere göre daha güvenilirdir. Teftiş, gözlem, fiziki inceleme vs yollarla doğrudan denetçi tarafından elde edilen bilgiler dolaylı yoldan edilen bilgilere göre daha güvenilirdir.
3-Kanıtın ilgili olduğu dönem (zamanlılık):Kanıtın ilgili olduğu dönem ile denetlenen tarih arasında uyum olmalıdır.
4-Kanıtın objektifliği (nesnellik): Kanıt; farklı denetçileri ya da ilgilileri aynı sonuca götürüyorsa o kanıt objektiftir.
KANIT TOPLAMA TEKNİKLERİNDE ÖRNEKLEME YÖNTEMLERİ
Denetçi tarafından tüm kayıtların denetlenmesi şu nedenlerden dolayı pratik - yararlı değildir.
?İncelenecek işlem sayısı arttıkça denetim gideri artar. Denetim maliyeti ile faydası arasında uyum olmalıdır.
?Denetim incelemesinin uzun süre alması işletme faaliyetlerini aksatır. Bu nedenle örnekleme yöntemine gidilir.
?Denetlenen işlemlerin sayısı arttırıldıkça elde edilen denetim kanıtlarının güvenirliği de o oranda artmaz.
Örnekleme; denetlenecek ana kütleden belirli kriterlere göre seçilen örneklerin incelenmesiyle elde edilen sonuçların ana kütleye genelleştirilmesidir. Mesela tüm alacak senetleri ana kütledir. İçinden bazı senetlerin seçilmeleri ise seçilen örneği oluşturur. Başlıca örnekleme yöntemleri iki gruba ayrılır.
A-İradi Örnekleme Yöntemi; Örnek olarak belirlenecek birim sayısı dış denetçinin kendi kararına bağlıdır. Örneğe girecek birimler arasında eşit seçilme şansı yoktur. Bu nedenle örnek büyüklüğü ve seçilecek birim sayısı ile sonuçların yorumlanması denetçinin sübjektif kararlarına bağlıdır. Denetçi bu yöntemi uygularken denetleyeceği birim sayısını; mesleki bilgi ve deneyimleri ışığında seçer.
B-İstatistikî Örnekleme Yöntemleri; Bir ana kütleden tesadüfî olarak seçilen örneklerin incelenerek, elde edilen bulguların ana kütleye belirli güven aralığında genelleştirilmesine denir.

Denetim Teknikleri
1-Fiziki İnceleme Ve Sayım: Denetçilerin saymak ölçmek ve tartmak suretiyle işletme varlıklarını ve mevcutlarını tespit etmesi işlemidir. Örneğin kasadaki paranın veya depodaki stokların sayarak kontrol edilmesidir.
Bu teknikte denetçi birebir kendisi inceleme işlemini yürütür. İşletme çalışanlarının yaptığı incelemeleri veya işlemleri kontrol eder.

2-Belgelerin İncelenmesi Tekniği: Muhasebede belgesiz kayıt olmaz düşüncesinden hareketle işlemelerin belgeye dayalı olup olmadıklarının, belgelerinin doğru ve orijinal olup olmadıklarının ve belgelerdeki bilgilerin kayıtlara eksiksiz olarak aktarılıp aktarılmadığının incelenmesi tekniğidir.

3-Doğrulama (Teyit-Mutabakat): Denetlenen işletmenin dışındaki bir kaynaktan işletmeyle ilgili olarak yazılı bilgi elde edilmesi tekniğidir.
Alacakların, borçların veya bankadaki mevduatın denetiminde uygulanır.
Denetim firması tarafından yapılır ve müşteri işletmeninin onayı ile gönderilir. Yanıt İlk olarak denetim firmasına gelir. Üçe Ayrılır;

a)Olumlu Doğrulama
b)Olumsuz Doğrulama
c)Boş Bakiyeli Doğrulama
 
Ynt: 2011/1 Muhasebe Denetimi Ders Notu

Olumlu Doğrulama: İşletme ilgilisine kayıtlardaki tutar sorularak doğruysa da yanlışsa da muhakkak yanıt vermesi istenir. Yaygın olarak kullanılan tekniktir.

Olumsuz Doğrulama: İşletme ilgilisine tutar sorularak sadece yanlışsa yanıt vermesi istenir. Ve güvenirliği düşük bir tekniktir.

Boş Bakiyeli Doğrulama: İşletme ilgilisine doğrulama mektubu tutar hanesi boş bırakılarak gönderilir bu bölümün işletme ilgilisi tarafından doldurulması istenir.

4-Soruşturma(Bilgi Toplama): İşletme içinden iç denetçileri ve yöneticileri de kapsayacak şekilde yazılı ve sözlü bilgi elde edilme tekniğidir. Yazılı olanların güvenirliği daha yüksektir.

Doğrulama tekniği ile soruşturma tekniğinin farklılığı: Doğrulama sadece işletme dışına yapılır. Soruşturma ise sadece işletme dışına yapılır. Doğrulama sadece yazılı gerçekleşir soruşturma ise hem yazılı hem de sözlü gerçekleşir. Her iki teknikte işlet ile ilgili bilgi elde edilmense yardımcı olur.

5-Gözlem: Denetçilerin işletmede yürütülen faaliyetleri veya işlemleri hiçbir müdahalede bulunmadan izlemesi tekniğidir. İç kontrol sisteminin etkinliğini tespit etmeye yönelik yardımcı bir tekniktir.

Fiziki inceleme ile gözlem tekniğinin farklılığı: Fiziki inceleme denetçiler tarafından gerçekleştirilirken. Gözlem ise işlemleri gerçekleştiren işletme çalışanlarının izlenmesidir.
Fiziki inceleme somut nesnelere yani finansal verilere uygulanmakta iken gözlem tekniği hem finansal hem de finansal olmayan işlemlere uygulanır.
Her iki teknik ile de işlemlerin doruluğu tespit edilmeye çalışılır.

6-Yeniden Hesaplama(Mekanik-Matematiksel doğrulama): Finansal tablolarda yer alan hesap kalemlerinin tutarsal doğruluğunun matematiksel işlemler yoluyla denetçiler tarafından tespit edilmesi tekniğidir.
Amortisman hesaplamalarının, değerlemelerin reeskontların veya faiz hesaplarının doğru gerçekleşip gerçekleşmediği denetçi tarafından tekrar hesaplanır.

7-Kayıt Sürecinin İncelenmesi: Kayıtların doğruluğunu ve tamlığının muhasebe sistemi uygulanan genel tebliği hükümlerine uygun olup olmadığının denetçiler tarafından incelenmesi tekniğidir.

8-İlgili Hesaplar Arasında İlişki Kurma: Birbiriyle ilişkili hesap kalemlerinin birlikte incelenmesi varsa anormalliklerin ortaya çıkartılması tekniğidir. Örneğin: Satış-Tahsilât, personel-Ücret, maddi duran varlıklar-amortismanlar gibi.

9-Derinlemesine Araştırma(Ayrıntılı Araştırma): Denetçiler şüphelendikleri veya tutarsızlık olduğunu tespit ettikleri işlemleri oluşma aşamasında mevcut duruma kadar. Tüm detayları incelemesi tekniğidir.

10-Analitik İnceleme Tekniği: Hesap kalemlerinin birbiriyle olan ilişkilerinin analiz teknikleriyle karşılaştırılmalı olarak incelenmesi tekniğidir.
Finansal ve finansal olmayan işlemler analitik incelemenin kapsamındadır ve incelemelerde yatay, dikey trend, oran analizlerinden faydalanılır.
Analitik inceleme sonucunda riskli işlemler tespit edilir ve bunlara yönelik daha detaylı denetim planı hazırlanır.

Örnek Soru: Planlama aşamasında analitik inceleme tekniğine başvurulmasının nedenini açıklayınız.
Planlama uygulanacak denetim işlemlerinin elde edilecek kanıt sayısının ve riskli işlemlerin belirlenmeye çalışıldığı aşamadır.
Analitik inceleme tekniği hesap kalemlerinin birbiriyle olan ilişkilerinin karşılaştırılmalı olarak incelenip riskli veya tutarsız işlemlerin tespit edilmesidir.
Planlama aşamasında analitik inceleme tekniğinden yararlanarak riskli yani tutarsız işlemler tespit edilir. Buralara yönelik daha kapsamlı denetim incelmeleri planlanır.
Yani analitik inceleme tekniğiyle denetim çalışmalarına yön verilmiş olur.

ÇALIŞMA KÂĞITLARI
Kanıtların belgelenmesi denetçinin çalışma kâğıtları ile yapılır. Çalışma kâğıtları; denetçinin izlediği denetim yollarını, uyguladığı denetim işlemlerini ve testleri, topladığı bilgileri ve incelemeleri ile ilgili olarak ulaştığı sonuçları gösteren yazılı kâğıtlardır.
Çalışma kâğıtlarının düzenlenmesi kaliteli bir denetim yapıldığına dair kanıt teşkil eder. Bunlar işletme için sır sayılabilecek bilgileri içerdiği için denetçi tarafından kendi ya da üçüncü kişilerin menfaati için kullanılamaz. Mahkemeden istenilmesi halinde sunabilir. Çalışma kâğıtlarının düzenlenmesinde amaç;
?Denetim çalışmasının çeşitli safhalarını örgütleme ve koordine etmede yardımcı olmak
?Denetim raporunun düzenlenmesine temel oluşturması
?İç kontrol sistemi hakkında bilgi edinmede yararlanma
?Denetçinin görüşüne destek sağlaması
?Denetçinin yazdığı rapor yargıya intikal ettiğinde vb durumlarda savunma aracı olarak kullanılması
?Gelecek dönemlerdeki denetim çalışmalarına kılavuzluk yapması
Çalışma kâğıtları devamlı ve cari dosyalarda saklanır.

1-Cari Denetim Dosyası (Yıllık Dosya)
Denetlenen döneme ait belgelerin bulunduğu dosyalardır.Bu dosyada, son denetim faaliyetinde kullanılan çalışma kağıtları ile bir önceki faaliyet dönemi ile cari faaliyet dönemi arasında geçen süre içinde toplanan bilgi, belge ve kağıtlar ve yazışmalar , denetçinin tuttuğu not ve müsveddeler bulunur.Cari Denetim dosyasında genel olarak şu bilgiler bulunur;
1. Genel Ve Geçici Mizan
2. Analitik İnceleme Tutanakları
3. Denetim Kanıtı
4. Denetim Plan Ve Programı
5. Denetim Raporu
6. Hesap Analiz Cetveli
7. Denetim Mizanı
8. Düzeltme Tabloları
9. Yönetim Teyit Mektubu

1-Sürekli (Devamlı ) Denetim Dosyası;
Birden fazla dönemlerde yararlanılabilen ve işletmenin genel durumunu gösteren belgelerin bulunduğu dosyalardır.Bu dosyaları oluşturmanın amacı; işletmenin gelişimini dönemler olarak izlemek, yinelenen kalemler için bilgi kaynağı olmak,gelecek denetim ve vergi incelemelerinde yardımcı olmak, işletmeye önerilerde bulunabilmek vs.. Bu dosyalarda;
?Müşteri ile yapılan denetim sözleşmesi
?Ana sözleşme, değişiklikler varsa ortaklık anlaşmaları.
?İşletmenin faaliyetleri ile ilgili bilgiler, faaliyet raporları
?İşletme ile ilgili özel yasal düzenleme varsa bunlar
?Hesap planı
?Organizasyon yapısı
?Geçmiş yıl denetim raporları
?Şube, depo vs varsa adresleri,
?Geçmiş yıl beyannameleri
?Kira kontratları, tapular, toplu sözleşmeler vs gibi evraklar bulunur.





Denetim Mizanı (Denetim Sağlaması):
Denetçinin tespit etmiş olduğu tutar hatalarının gösterildiği tablodur.

1.Tek Bölümlü Sağlama
2.İki Bölümlü Sağlama
3.Dört Bölümlü Sağlama
4.Çok Bölümlü Sağlama

Düzeltme Tabloları:
Denetçinin tespit ettiği kayıt hatalarının gösterildiği tablodur.


Yönetimin Teyit (Beyan) Mektubu:
Finansal tabloların doğru ve güvenilir hazırlanmasında sorumluluk işletme yönetimine aittir. Yönetim finansal tabloların doğruluğunu yazılı olarak beyan eder. Ayrıca denetim sürecinde yönetim tarafından verilen sözlü bilgilerin belge hükmü taşıyabilmesi için yazılı olarak teyit ettirilmesi gerekir. Şayet yönetim teyit mektubunu vermezse şartlı veya olumsuz görüş verilir.

D-DENETİMİN TAMAMLANMASI VE RAPORUN HAZIRLANMASI
Denetimin tamamlanması aşaması denetimi tamamlama çalışmaları ile sonuçları değerleme çalışmalarından oluşur.
A-Denetimi Tamamlama Çalışmaları
1.Bilanço tarihindeki sonraki olayların gözden geçirilmesi
Bilançonun hazırlanma tarihi ile onay tarihi aralığında işletme lehine veya aleyhine gerçekleşen olaylardır. bu olaylardan bazıları düzeltme gerektirir bazıları ise gerektirmez.
Düzeltme gerektiren işlemler
İşlemin bilançonun hazırlanma tarihinden önce başladığına dair kesin deliller varsa ve hazırlanma tarihi ile onaylanma tarihi arasında sonuçlanmışsa ayrıca tutarı kesin olarak tespit ediliyorsa düzeltme gerektirir. Örneğin şüpheli bir alacağın tahsilinin imkânsız duruma gelmesi
Düzeltme gerektirmeyen işlemler
Düzeltme gerektirmeyen işlemler sonra başlamış olması durumumda düzeltme gerektirmez bunlardan dava, faaliyet konusu değişikliği veya birleşme devir görüşmeleri gibi işlemler dipnotlarda belirtilir.


2)Gelecekteki muhtemel belirsizliklerin incelenmesi
İşletmenin sürekliliğini etkileyebilecek belirsizliklerin tespit edilerek gerekli olanların rapor aracılığıyla açıklaması gerekir.

3)Denetim programını son kez gözden geçirilmesi
Uygulanacak denetim işlemlerinin elde edilecek kanıt sayısının ve gerçekleşmesi gereken tüm denetim çalışmalarının kapsamını gösteren programın eksiksiz olarak uygulanıp uygulanmadığını inceler.

4)Müşteri işletmenin ilişki içerisinde olduğu kişi ya da kuruluşlarla olan işlemlerin incelenmesi
Müşteri işletmenin ortaklık yapısı incelenip ortaklarla olan işlemler, yönetim kurulu ve genel kurul üyeleri ile olan işlemler incelenilerek gerekli olanlar rapor aracılığıyla açıklanır. Müşteri işletmenin ilişki içerisinde olduğu bağlı ortaklıklar iştirakler veya grup şirketler incelenerek, bunlarla olan işlemler araştırılıp gerekli olanlar rapor aracılığıyla açıklanır.

5)işletme yönetiminden beyan mektubu istemesi
 
Ynt: 2011/1 Muhasebe Denetimi Ders Notu

6)Genel analitik testlerin yapılması

Denetim sonuçlarını değerleme çalışmaları
_Kanıt sayısının yeterliliği son kez gözden geçirilir
_Önemlilik düzeyinin son kez değerlemesi yapılır.
_Denetim riskinin son kez değerlemesi yapılır.
_Çalışma kâğıtları son kez gözden geçirilir.
_İşletme yönetimden hataların düzeltilmesi talep edilir.

B-Denetim Sonuçlarını Değerleme Çalışmaları
Denetçinin denetim sırasında elde ettiği kanıtlar ve diğer verileri değerlendirerek genel bir görüşe varmasıdır.Bu aşamada yapılacak çalışmalar ise şunlardır;
1-Kanıtların yeterliliğini değerleme
2-Önemlilik düzeyinin ve denetim riskinin son değerlemesini yapma (Denetçi denetim riskinin kabul edilebilir düzeyin üzerinde olduğu sonucuna varırsa ya ek maddi doruluk testleri yapar yada müşterisini gerekli düzeltmeleri yapmaya ikna eder.)
3-Hataların düzeltilmesini isteme
4-Çalışma kâğıtlarını gözden geçirme

D E N E T İ M R A P O R U:
Denetim sürecinin son aşamasıdır.Denetim raporu hazırlanırken titiz davranılmalı ve raporda açık net ifadelere yer verilmelidir.Kullanıcıların, açıklanan görüşü yanlış yorumlamasını engellemek için raporlamada tek düzenliğin sağlanması gerekmektedir.
Rapor bölümleri
A)Başlık ve adresi
Denetim firmasının künyesi ve raporun sunulacağı yer belirtilir rapor müşteri işletmen yetkili kurullarına sunulur.
B)Kapsam
Raporum ilk paragrafıdır ve şu bilgiler yer alır.
_Denetlenen işletmenin adı
_İncelenilen mali tablodur ve tarih ve dönemleri denetim firması ve müşteri işletmenin sorumlulukları
_Genel kabul görmüş denetim standartlarına uyum
_Örneklem aralığı ve denetimin türü belirtilir
C)Açıklama
Olumlu görüşte bu bölüm yer almaz diğer görüş nedenleri ve önemli aksaklıklar varsa doğal afetler bu bölümde izah edilir.
D)Görüş
Denetçilerin elde ettikleri bilgiler neticesinde ulaştıkları yargıları olup GKMİ?ye tutarlılık ve tam açıklama ya uyum belirtilir.
Denetim raporu kısa şekilli ve uzun şekilli olmak üzere iki türde yazılabilir.
Kısa şekilli denetim raporunda; denetimin içeriği ve denetçinin görüşü yer alır. Raporda yapılan çalışmalar ve ulaşılan görüş kısa ve öz olarak belirtilmektedir. Bu tür rapora Standart veya Özet Rapor da denir. En sık kullanılan ve tüm kullanıcılara yönelik hazırlanan rapordur.
Kısa denetim raporları bir veya iki paragraftan oluşur. İki paragraflı kısa denetim raporunda 1. paragraf kapsam paragrafıdır. Bu paragrafa kapsam bolümü de denilmekledir. Rapor örneklerinden de görüleceği gibi kapsam bölümünde şunlar belirtilir
1. Denetlenen işletmenin adı veya unvanı,
2. Denetlenen mali tabloların neler oldukları,
3. Mali tabloların tarihi ve\a ait oldukları dönem,
4. Genel kabul yormuş denetim standartlarına uygunluk,
5. Gerekli görülen diğer denetim çalışmalarının yapıldığı,

Uzun Şekilli denetim raporu ise; tüm denetim çalışmalarının, bulguların, varılan sonuçların ayrıntılı olarak yer aldığı rapordur. Genellikle yönetim için hazırlanır. Diğer ilgililere verilmez.
Denetim uygulamalarında henüz standart bir ayrıntılı denetim raporu örneği geliştirilememiştir. Bununla birlikte ayrıntılı denetim raporlarında şu konularla ilgili bilgiler yer alır.
1. İncelemenin kapsamını belirten bir açıklama ve denetçinin görüşü,
2. Temel mali tablolar ve ekli dipnotları,
3. İstatistik veriler, karşılaştırmalı tablolar, oranlar, analiz cetvelleri, trendler, net işletme sermayesi değişim tablosu, nakit ve fon akım tabloları, diğer tablolar,
4. Bilanço ve gelir tablosu kalemlerine ait yorumlar,
5. Denetçiden, muhasebe ve diğer mali konularda istenen bilgiler.
Ayrıntılı denetim raporlarını içeriğini oluşturan yukarıdaki bilgiler¬den ilk ikisi kısa denetim raporunda da bulunurlar.

Denetçinin görüşü;
1-Olumlu Görüş Bildirme:
Görüşün olumlu olarak bildirilmesinde standart rapor kullanılmaktadır. Standart denetim raporu ise; mali tabloların işletmenin mali durumunu, faaliyet sonuçlarını ve nakit akımını genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine uygun olarak ve doğru şekilde yansıttığını ifade eder. Bu yine, tabloların dip notlarında ve eklerinde yeterli açıklamaların yapıldığı anlamına gelir. Denetçinin olumlu görüş bildirmesini etkilememekle beraber; işletme ilgililerinin bilmesinde yarar olacak durumlar varsa denetçi standart raporunda onlara da yer verebilir.
2-Şartlı Görüş Bildirme:
Mali tablolardaki bir kalemi ayrıntılı açıklayarak, denetçinin olumlu görüşünden bu kalemi ayırması ve mali tabloların yine raporda belirtilen bazı istisnaların saklı tutulması şartıyla bir bütün olarak doğru sunulduğunu ifade eden görüştür. Raporda ?şu şartla...? veya ? şu istisna ile.? gibi ifadelerle çekinceler açıklanır.
Şartlı görüş bildiren rapor; müşteri işletmenin denetimin kapsamına bir sınırlama koyması veya genel kabul görmüş muhasebe ilkelerini izlememesi durumlarında düzenlenir.
3-Olumsuz Görüş Bildirme:
Denetçi mali tabloların bir bütün olarak genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine uygun olarak işletmenin mali durumunu ve faaliyet sonuçlarını doğru olarak göstermediğini düşünmekteyse olumsuz görüş bildirir.Olumsuz görüş bildirmeye sebep olacak sapmalar şunlardır;
?Genel kabul görmüş muhasebe ilkelerinden sapmalar
?Tam açıklama kuralına uymama
?Muhasebe ilkelerinde kabul edilemeyecek değişiklikler yapma
Olumsuz görüş bildiren denetçi; raporunda olumsuz görüş bildirmesinin nedenlerini ve mali tablolar üzerindeki etkilerini açıklamalıdır.
4-Görüş Bildirmekten Kaçınma:
Denetçinin mali tablolar hakkında hiçbir görüş bildiremeyeceğini belirttiği rapordur.Denetçinin finansal tabloların dürüstlüğü hakkında tereddütleri varsa bunlarda açıklama bölümünde belirtilir.Olumsuz görüş bildirmek görüş bildirmekten kaçınma aynı anlama gelememektedir.Genel kabul görmüş muhasebe ilkelerinden önemli sapmalar varsa görüş bildirmekten kaçınma yerine ,olumsuz görüş bildirilmelidir.Denetçinin görüş bildirmekten kaçınmasına yol açan endenler;
?Denetimin kapsamının şartlı bir görüş bildiremeyecek kadar önemli ölçüde sınırlandırılmış olması
?Finansal tablolarda yer alan önemli bir kalem hakkında yeterince kanıt toplanamaması
?Önemli belirsizlikler
?Etkin olmayan bir iç kontrolün bulunması
 
Ynt: 2011/1 Muhasebe Denetimi Ders Notu

DENETİM RAPORU YAZMA İLKELERİ
Bu ilkeler şunlardır:

1. Rapor denetim çalışmalarını tamamlanmasından hemen sonra yazılmalıdır. Denetim çalışmalarının sonuçlanması ile rapor yazımı arasında geçen süre ne kadar uzarsa, bazı bilgilerin unutulma ve önemini yitirme riski o oranda artar.
2. Rapor, denetimin amacına uygun ve ihtiyaç duyulan bilgileri içerecek şekilde düzenlenmelidir. Rapor işletme yönetimine verilecekse yönetimle ilgili konulara, kredi kurumlarına verilecekse likidite ilgili konulara ağırlık vermelidir.
3. Rapor öz olmalı, gereksiz ayrıntıya girilmemelidir. Varılan sonuçlar üzerinde durulmalıdır.
4. Raporun dili sade ve akıcı olmalı, okuyucuyu sıkmamalıdır. Anlaşılması güç kavramlar kullanılmamalıdır.
5. Rapor, okuyucunun anlayacağı düzeyde kaleme alınmalı, teknik kavramlar ve rakamlar raporda kullanılmamalıdır. Teknik kavramların kullanılması zorunlu ise. Bunların çok kısa açıklanmaları da verilmelidir.
6. Rapor, İncelenen hesap kalemlerine uygun olarak mantıklı bir açıklama sırası izlemelidir.
7. Rapor doğru ve tarafsız olmalıdır. Kullanılan ifadeler açık ve net olmalıdır. Rapordaki bilgiler yeterli miktar ve kalitedeki kanıtlara dayanmalıdır. Aynı zamanda İnandırıcı olmalıdır. İnandırıcılık denetim raporlarının olmazsa olmaz niteliğidir. Bir konu ile ilgili çeşitli seçenekler veya çeşitli çözüm] er varsa, raporda her seçenek veya çözümle ilgili bilgiler açıklanmalıdır.
8. Rapor, şekil yönünden de kaliteli olmalıdır. Raporun kapağı, planı, yazım şekli ve sayfa düzeni okuyucuya çekici gelmelidir.

3568 SAYILI KANUNA GÖRE DENETİMLE İLGİLİ DURUMLAR
Firma, kurum ve kuruluşların SMMM ile YMM lere yaptıracakları denetim, yazılı sözleşme ile belirlenir. Bu sözleşmenin yapıldığı tarih ve sözleşmede yer alan hususlar bağlı oldukları odalara bilgi formu ile 15 gün içinde bildirilir.
YMM lerce sözleşmelere, denetimin tasdik istemine bağlı olup olmadığı denetime başlamadan önce tespit edilir ve her husus sözleşmede açık olarak belirtilir.

Sözleşmede bulunması gereken asgari hususlar
1-Sözleşmeyi yapan ilgililer
2-Denetimin kapsamı
3-Hazırlanacak tablolar
4-Hesaplanan insan/saat
5-Denetimin yapılacağı yerler
6-Denetim kapsamına alınacak süre ve dönem
7-Varsa önceki dönem denetim yapan meslek mensubu veya grubu
8-Denetimin başlama ve bitiş tarihleri
9-Raporun teslim edileceği tarih
10-Denetimde görev alacak elemanlar
*Çalışma kâğıtları, çalışma dosyası içinde 10 yıl süre ile yetkililerin istediği anda ibraz edilmek üzere saklanır. Çalışma kâğıtlarının mülkiyeti YMM ye aittir.
*Tasdik ilgilinin talebi üzerine yapılır. Mali tabloların tasdiki zorunlu tutulan gerçek veya tüzel kişilerin yeminli mali müşaviri herhangi bir nedenle seçmemesi halinde bu seçim, YMM Odaları Birliği tarafından ilgili odaya yaptırılır ve ilgililere bildirilir. Yeminli mali Müşavir seçmek zorunda olan gerçek ve tüzel kişileri tasdiki zorunlu tutulan mali tabloların ilgili bulunduğu hesap döneminin başına kadar seçtikleri yeminli mali müşavirleri Birliğe bildirmedikleri takdirde, yeminli mali müşavir seçmemiş sayılırlar.
*İlgililerce yapılacak tasdik hizmetinin tasdik sözleşmesine bağlanması ve sözleşme tarihinden itibaren 15 gün içinde bir örneğinin yeminli mali müşavirlerce Bakanlığa gönderilmesi zorunludur. Tasdik sözleşmesinde en az şu hususlar bulunur;
1-Tasdikin amacı, kapsamı, varsa özel nedenleri
2-Yeminli mali müşavirlerce verilecek hizmetin niteliği ve süresi
3-Tarafların sorumluluk ve yükümlülükleri
4-Ücret
Tasdik sözleşmesi, yazılı gerekçe göstermek şartıyla taraflarca her zaman feshedilebilir. Feshedilen sözleşmeler, fesih tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde Bakanlığa bildirilir.
Sürekli denetimlerde yıllık beyannamelerin ve buna ekli mali tabloların beyan edileceği aydan önceki 3 ay içinde tasdik sözleşmesi feshedilemez.
Yıllık mali tablolarının tasdiki zorunlu tutulan işletmelerin tasdik sözleşmesinin feshi halinde; bu işletmeler bir ay içinde diğer bir en geç 15 gün içinde Bakanlığa bildirilir.
Sürekli denetimlerde yıllık beyannamelerin ve buna ekli mali tabloların beyan edileceği aydan önceki 3 ay içinde tasdik sözleşmesi feshedilemez.
Yıllık mali tablolarının tasdiki zorunlu tutulan işletmelerin tasdik sözleşmesinin feshi halinde; bu işletmeler bir ay içinde diğer bir YMM ile sözleşme yapmak zorundadırlar.
Yıllık gelir ve kurumlar vergileri beyannameleri ile bunlara ekli mali tablolar ve bildirimlerin tasdikine ilişkin sözleşmeler ilgili vergilendirme döneminin ilk ayı içinde düzenlenir.
 

Benzer konular

Üst