Ynt: Defter Onayı
rıza özbek ' Alıntı:
Mesaj bu şekilde;
1 defter tasdik ücretinden kalan para = 1 yıllık muhasebe ücreti. Alınan bu fahiş ücreti ne meslek etik kurallarıyla ne de başka gerekçelerle açıklamak mümkün değildir. Bence Nitelikli dolandırıcılık.
Çok rica ediyorum, üslubunuza dikkat ediniz Rıza bey.
Bu bir kere nitelikli dolandırıcılık değildir. Bir avukat, ücretini sadece mahkeme harcı ve kırtasiye masrafıyla mı alıyor? Tabi ki hayır! Yoksa 17 YTL harcı olan ve 2 sayfa kağıttan başka masrafı olmayan veraset ilamı dilekçesi için 500 YTL istemenin bir mantığı olmazdı.
Geçenlerde defteri bilirkişiye sunulmak üzere olan mükelleflerimizden biri, avukatını aramamızı istedi. Avukat hanımın aklında takılı kalan bazı sorular varmış da, kendisini arayıp bilgi vermeliymişiz. Biz aramalıymışız! İnce noktaya bakar mısınız, muhasebeci avukattan daha alt takımda görülüyor olacak ki avukat hanım aramaktan imtina ediyor. Kızdığımızda, mükellef boyun büküyordu; "iyi de o avukat, aramaz ki!"
Şimdi durup düşünüyorum da, 17-18 YTL' lik gideri olan bir dilekçeyi 500 YTL' ye yazan avukat hanımın itibari daha bir iyi gibi görünüyor. Ve genel uygulamaları bu yönde üstelik. Ücret tarifeleri bile var. Baroları var, canavar gibi. Stajdan sonra yeterlilik sınavına karşı çıktıkları günleri hatırlıyorum da, resmen yeri yerinden oynatmışlardı. Hiç birinin aklına da, "yahu, şu işin mesarifi şu kadar, bizim arkadaşlar niye şu kadar alıyorlar" a gelmez...
Ama sağolsun, bizim üstatlara bakıyoruz; ba-bs ler aylık olur, bakanlığa öneri götürülür; bu formların çok faydalı olduğundan dem vurulur, resmen ağızlarının içine bakılır, ancak münasip görülürse ek süre istenir falan tarzından öteye gitmez. Odalarımızın sorunlarla yeterince ilgilendiği yok, bari kendi kendimizi yemeye başlamayalım. Defter tasdik ücreti odalarca tavsiye edilmiştir, kazanılan bir haktır. Makbuz kesilmelidir, avukatlık ücreti ile eşdeğerdir. Aynı uygulamaya tabidir. Ancak dolandırıcılık değildir, hele ki nitelikli dolandırıcılık hiç değildir.
Ayrıca dolandırıcılık yapmak isteyen muhasebeci oturur çatır çatır vergi pazarlığı yapar, öyle defter tasdikmiş, tarifeymiş tınlamaz bile. Oturur bir yevmiye kaydında 5'i 10, 10' u 100 yazar, bir dünya haram para alır. Denetimde çıkmazsa ne ala (bu arada bir defter incelemesinin başınıza gelme olasılığı % de kaçtır, bileniniz var mı?) çıkarsa bile uzlaşmaya götürür, iki üç senede bir af çıkar, yapılandırma çıkar şu bu o... Bir dünya dolandırıcılık var, oturup üç beş kuruşun dolandırıcılığını yapmaz muhasebeci. Kurşun kalem çalan arkadaşımızı manyakça döven din kültürü hocamızın lafıydı; "madem şeytana uyup hırsızlık yapıyorsun, oldu olacak kalem gibi küçük şeylere itimat etme". Hiç çıkmaz aklımdan. Muhasebeci oturur da, bir gün nitelikli dolandırıcılık yapmak istese, emin olun öyle 300-400 gibi rakamlara itibar etmez. Rahmetli Selçuk Parsadan'ı mezarında bile güldürecek bir dolandırıcı olması lazım ki işe yarasın, namı yürüsün.