fonradar

Geçmiş Yıl Karlarının Sermayeye İlavesi Raporunda Anlaşılmayan Kısım

SerhanSerhan

Tanınmış Üye
Üyelik
2 Ara 2013
Mesajlar
1,485
Konum
istanbul
Geçmiş yıllar karlarının sermayeye ilavesinde SMMM raporunun aşağıdaki kısmındaki "YEVMİYE KAYDI TARİH / NO" kısmına 31.12 tarihli net karın kaydının yapıldığı yılsonu kaydından mı bahsediyor? Bu kısmı pek anlayamadım
Teşekkürler


5-HESAP İNCELEMESİ:
.......................... Ticaret Limited Şirketinin faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği kazanç ve iratları ilgili yasal mevzuata uygun şekilde kayıtlarına intikal ettirmiştir. Şirketin, ilgili yıllar gayrisafi karlarından Vergi , Tek Düzen Muhasebe Planı ve TTK mevzuatına uygun şekilde gerekli karşılıkları ayırdıktan sonra, geçmiş yıl karları ...../...../200… tarihi itibariyle aşağıdaki şekilde oluşmuştur.


YILI TUTARI YEVMİYE KAYDI TARİH / NO
2010 Yılı karı 13.079,24. -TL
2011 Yılı karı 32.838,58. -TL
2012 Yılı karı 83.702,85.-TL
2013 Yılı karı 258.267,19. -TL

Toplam 387.887,86.-TL
 
Selamlar
Örneğinizde yevmiye kayıt tarihleri yer almadığı için kaydın yıl sonu mu yoksa yıl başı mı olduğu pek anlaşılamamaktadır
Bence yıl sonu kaydı bilgilerinin yer alması hatalı olacaktır..Nitekim yıl sonu kaydında 590 hesap kullanıldığı için kâr halihazırda dönem kârı olarak belirlenmiştir.Yani henüz geçmiş yıl kârı oluşmamıştır.Ne zamanki 590 hesabı 570 hesabına virmanlanır,bence geçmiş yıl kârı hesap bazında o zaman oluşur.Bilanço ve kayıt tetkikinde de 570 hesabının oluşumu baz alınacağı için,daha ziyade bana göre bu virmanlama kaydı dikkate alınmalıdır.Örneğin ben genelde bu virmanlamayı yıl başlarında açılış fişinin akabinde yaptığım için rapordaki tarih ve no kısmına 01/01/..... ve 2 yada 3 nolu yevmiye kayıt numaraları veririm.
Saygılar
 
Ayrıca örneğinizde sıraladığınız kâr kalemlerinden yasal yedek akçeler düşülmüş müdür,düşülmemiş midir,bununda kontrolü gerekir.Sermayeye ilavede kullanılacak kâr'dan en azından 1.tertip yedek akçelerinde düşümü yapılmalıdır.Tabi bu konu biraz gözardı ediliyor,o da ayrı mesele....
 
Sayın Tahsin Kurt,

Geçmiş yıl karları (yada cari yıl) Sermayeye ilave edilecekse Yasal Yedek Akçe ayrılmasına gerek yoktur. Yasal Yedeklerin ayrılması için Karın Olağanüstü Yedeklere ayrılması kararının en azından olması gerekir. Yasal yedeklerin ayrılma sebebi Özsermayeyi güçlendirmektir, doğrudan sermayeye ilave edilen bir tutardan neden ayrılsın.
 
Selamlar Sayın Kevork,görüşünüze tabiki saygı duyarım ancak okuduğum bazı makaleler görüşümü destekler niteliktedir.Aksi makaleler de tabiki bulunabilir.

Örnek bir alıntı yapayım,karar sizlerin olsun....

[h=1]Geçmiş dönem karlarının tamamı sermayeye ilave edilebilir mi?[/h]

Değerli okurlarımız bilindiği üzere karlı şirketler bakımından kurumlar vergisi beyannamelerinin verilmesi ile kar dağıtımları gündeme gelmiştir. Geçen haftaki yazımızda kanuni yedek akçe ayrılırken geçmiş yıl zararlarının dikkate alınması gerektiğini ele almıştım. Bugünkü yazımızın konusunu ise, karı dağıtmayıp sermayeye ilave etmek isteyen şirketlerin karın ne kadarlık kısmını sermayeye ilave edebilecekleri meselesi oluşturacaktır.



Yeni TTK’nın 519’uncu maddesine göre zorunlu olarak, yıllık kârın yüzde beşi, ödenmiş sermayenin yüzde yirmisine ulaşıncaya kadar genel kanuni yedek akçeye ayrılır. Üçüncü fıkra uyarınca da, genel kanuni yedek akçe sermayenin veya çıkarılmış sermayenin yarısını aşmadığı takdirde, sadece zararların kapatılmasına, işlerin iyi gitmediği zamanlarda işletmeyi devam ettirmeye veya işsizliğin önüne geçmeye ve sonuçlarını hafifletmeye elverişli önlemler alınması için kullanılabilir.



Eski TTK’nın 466’ncı maddesinde Yeni TTK düzenlemesinden farklı olarak “safi kar” kavramı yerine “yıllık kar” kullanılmıştır. Yeni TTK’nın 508’inci maddesine göre yıllık kar, yıllık bilançoya göre belirlenecektir. Eski TTK’nın 457’nci maddesi uyarınca da, safi kazanç, yıllık bilançoya göre hesap ve tesbit olunmakta idi. Yeni TTK’da “yıllık kar”ın ne anlama geldiği açıklanmış değildir.



Yıllık kar, vergi öncesi kar mıdır, yoksa vergi sonrası kar mıdır?



Bu konu yoruma açık bir konudur. Bazıları yıllık karın vergi öncesi kar olması gerektiğini iddia ederken bazıları da vergi sonrası kar olduğunu iddia edebilir. Benim kanaatim vergi sonrası kar olduğu yönündedir. Aşağıya almış olduğum “Kar Payı Avansı Dağıtımı Tebliği” ile “Kar Dağıtım Tablosu” sıralaması da bu görüşümüzü desteklemektedir.


KAR PAYI AVANSI DAĞITIMI TEBLİĞİ SIRALAMASI;


Ara Dönem Karı
Varsa Geçmiş Yıl Zararları (-)
Kurumlar Vergisi (-)
Gelir Vergisi Kesintileri (-)
Diğer Vergi ve Benzerleri (-)
1. Tertip Kanuni Yedek Akçeler (-)

KAR DAĞITIM TABLOSU SIRALAMASI;

Dönem Karı
Ödenecek Vergi Ve Yasal Yükümlülükler (-)
Kurumlar Vergisi (Gelir Vergisi)
Gelir Vergisi Kesintisi
Diğer Vergi ve Yasal Yükümlülükler
Net Dönem Karı
Geçmiş Dönemler Zararı (-)
1. Tertip Yasal Yedek Akçe (-)


Geçmiş yıl zararları kanuni yedek akçenin ayrılmasında dikkate alınacak mıdır?



Yukarıda da belirttiğimiz gibi “yıllık kar” üzerinden genel kanuni yedek akçe ayrılacağı düzenlenmiş, ancak, “yıllık kar”ın ne olduğu Yeni TTK’da açıklanmamıştır. Aşağıda belirteceğim gerekçelerle geçmiş yıl zararları düşüldükten sonraki kar üzerinden kanuni yedek akçe (1. Tertip yasal yedek akçe) ayrılmalıdır.



-Yeni TTK’nın 519/3’üncü maddesi uyarınca ayrılan kanuni yedek akçe zararların kapatılması için kullanılabilecektir. Dolayısıyla bu halde, bir zarar mevcut ise, bu zararın kapatılmasında ayrılan yedek akçenin kullanılması mümkün iken, geçmiş yıl zararlarını düşülmeden yedek akçe ayrılması şirketin mali açıdan faydasına olmayacaktır.



-Yukarıda yer alan kar payı avansı dağıtımı tebliği ve kar dağıtım tablosu hesaplama sıralaması da, geçmiş yıllar zararlarının mahsup edilmesini gerektirmektedir.



Sermayeye eklenmesi gereken kar tutarı nasıl hesaplanacaktır?



Yukarıda açıkladığımız üzere vergisel yükümlülükler ve geçmiş yıl zararları düşüldükten sonraki tutar üzerinden kanuni yedek akçe ayrılacaktır. Sermayeye ilave edilebilecek kar tutarı ise, kanuni yedek akçe ayrıldıktan sonraki tutar olabilecektir.



Burada akıllara kanuni yedek akçenin kara ilave edilip edilemeyeceği sorusu gelebilecektir. Yeni TTK’nın 519’uncu maddesinin 3’üncü fıkrası uyarınca,
genel kanuni yedek akçe sermayenin veya çıkarılmış sermayenin yarısını aşmadığı takdirde, sadece zararların kapatılmasına, işlerin iyi gitmediği zamanlarda işletmeyi devam ettirmeye veya işsizliğin önüne geçmeye ve sonuçlarını hafifletmeye elverişli önlemler alınması için kullanılabilir.


Dolayısıyla, yasal yedek akçe tutarı esas sermayenin yarısını aşmadığı sürece “bağlı yedek akçe” niteliğinde olacak ve bu tutar, zararların kapatılması, veya işlerin iyi gitmediği zamanlarda işletmeyi devam ettirmeye, işsizliğin önüne geçmeye ve sonuçlarını hafifletmeye önlemlerin alınması için kullanılabilecektir.



Bu durumda, kanuni yedek akçelerin, şirket esas sermayesinin yarısına kadar olan kısmı yukarıda saydığımız amaçlar için kullanılabilecektir. Yasal yedek akçenin esas sermayenin yarısını aşan kısmı ise “serbest yedek akçe” niteliğinde olduğundan istenmesi halinde sermayeye ilave etmek için kullanılabilecektir.



Yeni TTK’nın 519/4’üncü fıkrası uyarınca 3’üncü fıkradaki sınırlama, başlıca amacı başka işletmelere katılmaktan ibaret olan holding şirketler hakkında uygulanmayacaktır.



Dolayısıyla şirketler kar dağıtımı yapmayacak ve karı sermayeye ekleyecekler ise de I. Tertip yasal yedek akçeyi ayırmak zorundadırlar. Kar dağıtımı kararının etkisi ihtiyari yedeklere (Yeni TTK 521 II. Tertip yasal yedekler, yine Yeni TTK’nın 520, 522 maddeleri) yöneliktir. Yani kar dağıtımı yapılmayacak ise ihtiyari yedekler ayrılmayacaktır.



Sonuç olarak karın dağıtılmayıp sermayeye eklenmesine karar verilmesi halinde geçmiş yıl zararları ile kanunen ayrılması mecburi olan I. Tertip yedek akçe ayrıldıktan sonra kalan tutarın sermayeye ilavesi mümkün olacaktır. Aksi türlü karın tamamının sermayeye eklenmesi halinde yapılan işlem hatalı olacaktır. Nitekim, böyle durumlarda özellikle Sermaye Piyasası Kurulu yapılan işlemi kabul etmemektedir. Böyle bir durumda, yanlış rakamın sermayeye ilave edilmesi halinde yapılan işlem geçersiz olacaktır.

Ekrem Öncü

Saygılar
 
Yeni TTK ile birlikte limited şirketlere de, anonim şirketler gibi her yıl genel kurul yapma zorunluluğu getirilmiştir. Bu genel kurulda karın dağıtılmasına veya yedeklere ayrılmasına karar verilmesi gerekir. Yani genel kuruldan sonra 570 hesaba aldığımız tutarın ilgili hesaplara aktarılması (virman) gerekir.
 
Sayın Tahsin Kurt,

Uzun bir konu aslında. Makaleyi yazanın yorumu ona birşey söyleyemem. Eski TTK açısından zaten bir sorun yok uygulama söylediğim gibiydi. Esasen yeni TTK bazı kavramları değiştirirken yine didaktik kurbanı oldu. Ancak TTK eski de olsa yeni de olsa "Bilanço Karı" ile ilgilenir, Bu yüzden net kar brüt kar gibi kavramlar konu TTK ise kullanmak yanlış olur. Vergi öncesi vergi sonrası kavramları da aslında gereksizdir bana göre. Avans kar dağıtımı tablosunu Kar Dağıtımı işlemleri için ben de referans gösterdim çoğu yazımda çünkü karine teşkil ediyor. Ancak TTK bir referans yada zorunluluktan hiç bahsetmiyor (bu bir eksikliktir). Zaman içinde düzelir diye umuyorum.

Bir başka bakış açısı olabilir aslında; Olağanüstü yedeklere ayrılan geçmiş yıl karlarından zaten mecburen I. tertip ayrılmıştır, cari yıl karından da ayrılabilir. Aslında hiç mahsuru da yok gideceği yer sermaye (özsermaye) ve herbirinin tasfiye prosedürü de aynıdır. Ancak 1. tertip ve 2. tertip yedek akçe ayrılmasının amacı bellidir. Özsermayeyi güçlendirmek. ( Nakit gücünü artırmak değil tabi ancak geleceğe dönük fon yaratmak) Bu yüzden cari dönem karında bu prosedüre uymanın gerekliliği tartışılır, ve bence gerek de yok. ayrılması mahsurlu mu tabiki hayır.

Sermaye kurulu buna karışmaz. (Halka açıklar hariç o ayrı konu). Bu sistem içinde yapılacak sermaye arttırımı red de olunmaz, YMM yada SMMM raporu ile ilave edilebilirliği onaylanmıştır ve genel kurul karar vermiştir. ( Çok ekstrem bir durum yada raporda ciddi bir hata yoksa).
 
Üst