Gıda Bankacılığı

  • Konbuyu başlatan nane
  • Başlangıç tarihi
N

nane

Ziyaretçi
Hakan ÜZELTÜRK [email' Alıntı:
[email protected][/email] 16.09.2008 Dünya]Son günlerde Deniz Feneri gelişmeleri ile gündeme gelen ve daha önceki yazılarımızda da bahsettiğimiz gıda bankacılığı, Amerika Birleşik Devletleri'nde 1960'larda başlayan bugün ise oldukça kapsamlı olarak sürdürülen bir organizasyon olup temel amaç açlıkla mücadeledir. Bugün ABD'de yaklaşık 40 milyon kişi açlık tehlikesi altında yaşamakta, bunlardan 10 milyondan fazlasını çocuklar oluşturmaktadır. Dengesiz ve yetersiz beslenmenin sonuçlarının hissedildiği ülkemizde ise gıda bankacılığı 5035 sayılı "Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" kapsamında GVK m. 40 ve 89. ve KVK m. 17'de yapılan değişiklerle vergi sistemimize girmiştir. 5179 sayılı kanunda gıda bankası, bağışlanan veya üretim fazlası sağlığa uygun her türlü gıdayı tedarik eden, uygun şartlarda depolayan ve bu ürünleri doğrudan veya değişik yardım kuruluşları vasıtasıyla fakirlere ve doğal afetlerden etkilenenlere ulaştıran ve kâr amacı gütmeyen dernek ve vakıfların oluşturduğu organizasyonlar olarak tanımlanmıştır.

Gelir vergisi düzenlemeleri kapsamında fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara Maliye Bakanlığı'nca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin maliyet bedeli indirim konusu yapılabilecektir. Madde metninde daha önce yer alan gıda maddeleri ifadesi 5281 sayılı kanunun 43/8-a maddesiyle değiştirilerek 1.1.2005 tarihinden itibaren uygulanmaya başlamıştır.

Her ne kadar uygulamada adı garip karşılansa da vergi sistemimizde gıda bankacılığı kavramı bulunmakta ve son zamanlarda sıkça gündeme gelmektedir. Gıda bankacılığı alanında faaliyet gösteren dernek ve vakıflara yapılan bağışların vergi yönünden çekiciliği bu büyük pazarı cazip hale getirmektedir. Her ne kadar kuruluş amacı gıda bankacılığı olsa da son değişiklikler çerçevesinde günümüzün gelişmelerine uygun olarak çeşitli alanlarda faaliyet gösteren bankacılık alanına kaydıran bu bankalar, son dört senedir gıda yanında temizlik, giyecek ve yakacak maddeleri ile de iştigal etmektedir. Kömürün özel bir öneme sahip olduğu ülkemizde bu kadar kapsamlı bir yardım organizasyonu da sosyal devlet ilkesiyle açıklanmaya çalışmaktadır. Bununla birlikte Anayasamız'da yer alan bu konuyla birlikte düşünülmesi gereken şeffaflık ve eşitlik ilkelerinin önemi aynı derecede anlaşılmış gözükmemektedir. Bu nedenle bu alanda çalışan bazı derneklerinin faaliyetlerinin sadece sosyal çerçevede değerlendirilmesi hukukun siyasi amaçlarla kullanılması anlamına da gelmektedir. Örnekler gündemde olup her geçen gün derinleşerek yaşanmaktadır.

Bu tür derneklere yapılan bağışların vergi dışı kalması yanında en az bu dernekler kadar ve hatta onlardan daha fazla sosyal devlet ilkesi için faaliyette bulunan kamu yararına çalışan dernekler ise gıda bankacılığı alanında çalışanlara göre tamamen değil oldukça sınırlı olarak bazı vergi avantajlarından yararlanabilmektedir. Bu adil değildir. Üstelik gıda bankacılığı faaliyetinde bulunanların bu çalışmaları denetlenmedikçe ve ülkemizdeki denetim faaliyetlerinin durumu düşünüldüğünde konu daha vahim boyutlara taşınmaktadır. Zira denetimlerdeki zaafiyet bağış miktarlarında da oynamalara yol açacak ve yapılan bağış miktarı kadar verginin alınamamasına sebep olacaktır. Şimdi bu konuda açıklama beklemek bütün vergi verenlerin hakkıdır. Gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan derneklerde denetim yapılmış mıdır? Yapılmışsa sonuçları nelerdir? Eğer gerekli denetim yapılmamışsa veya konu üzerinde yeterince durulmamışsa bu üye olmaya çalıştığımız Avrupa Birliği mevzuatı çerçevesinde bir mali devlet yardımıdır ve hukuka aykırıdır.

Bunun yanında gıda bankacılığında da kapsamı maalesef yine Anayasa'ya aykırı olarak tebliğlerle Maliye Bakanlığı belirlemekte olduğundan hem TBMM devre dışı kalmakta hem de vergi alınamamaktadır. Bu işten kazanan kayıtdışılık, kaybeden ise yazık ki bütün ülkedir.
 
Ynt: Gıda Bankacılığı

Eline sağlık sn. nane iyi bulmuşun.


Bende bu konuda bir yazı yazıp bazı gerçekleri vurgulamak istiyordum. Bu sizin yazı çok güzel geldi. ::) ::)
 
Ynt: Gıda Bankacılığı

Sn. Nane'nin çok uygun zamanda ve çok güzel açıkladığı gıda bankacılığı yapan yardım kuruluşları, genelde cemaat çerçevesi içinde ve aynı cemaatin üyesi olan kuruluşlardan alınan gıda vs. malzemelerinin dağıtımı şeklinde işlemlerle gelişmlerini ve faaliyetlerini sürdürmektedir. Örneğin Almanya'daki Deniz Feneri derneğinin gıda malzemelerinin çoğunu Aytaç firmasından aldığının faturalarınında stoklara sığmayacak kadar şişirilmiş fiktif (1.500.000/2.000.000 Euro gibi düzmece rakkamlarla) düzenlendiği ve işin ahbab çavuş ilişkisi içinde cemaatin finansman kaynağı yarattığı dava sürecindeki açıklamalarda ortaya çok açık şekilde ortaya çıkartıldı, ama bizdeki uygulamalar kolay kolay ortaya çıkmaz, çıkartılamaz çünkü çızzz! İşin çok büyük boyutlarda olduğu ortada ama siyaset koruması altında.
 
Ynt: Gıda Bankacılığı

Bir düzeltme yapmak isterim. Bu makale bana ait değil sy Hakan ÜZELTÜRK'e aittir. Ben sadece konunun gündeme gelmesi için alıntı olarak ekledim.
 
Ynt: Gıda Bankacılığı

Zamanlamanız alıntı da olsa çok güzel. Teşekkürler Sayın Nane.
 

Benzer konular

Üst