fonradar

Nasıl Öğrendiniz ?

Üyelik
14 Şub 2015
Mesajlar
3
Konum
İzmir
Merhaba Arkadaşlar

Yabancı bir firmada İnsan Kaynakları Departmanında çalışıyorum. İngilizce seviyem çok kötü olmasa da patronlarımla konuşamıyorum :( Cümleyi toparlayıp cevap vermem 3 dakika sürüyor... Şuan firmamızda ingilizce kursu başladı ona katıldım fakat evden de birşeyler yapmak istiyorum. Mesela film seyretmek, müzik dinlemek vs gibi yöntemlerle dilini geliştiren arkadaşlarımız var mı? :confused:
 
bol,bol yabancı roman,hikaye v.b oku. Buralardan öğreneceğin kalıp cümlelerde sana yardımcı olacaktır.tabi pratikte önemli yanlış da olsa sürekli ingilizce konuşmaya gayret et
 
Merhaba Arkadaşlar

Yabancı bir firmada İnsan Kaynakları Departmanında çalışıyorum. İngilizce seviyem çok kötü olmasa da patronlarımla konuşamıyorum :( Cümleyi toparlayıp cevap vermem 3 dakika sürüyor... Şuan firmamızda ingilizce kursu başladı ona katıldım fakat evden de birşeyler yapmak istiyorum. Mesela film seyretmek, müzik dinlemek vs gibi yöntemlerle dilini geliştiren arkadaşlarımız var mı? :confused:



Öncelikle niyet edeceksin. Sonra devamlı İng müzik dinle. Sonra da mutlaka alt yazı okumadan film, dizi izle. Sonra da duyduklarınız, yazmaya çalış. Öncelikle konuşma , duyma pratiği daha sonra yazma gramer önemlidir.
 
aynı sorunları yaşamaktayım.. benim kullandığım yollar ise ;

1.Kelime havuzunuzu genişletmek
2.alt yazılı yabancı dizi ve filmler izlemek.
3.hem cinsiniz olan yabancı insanlarla skype yoluyla iletişim kurmak.

ben bunları işimde 1 senedir aralıksız yapıyorum çok yol aştım. zaten kalıp cümleler sizi maillerde, çok rahat bir noktaya getiriyor.
 
İngilizce basit hikaye kitaplarını Türkçe'ye çevirip bir deftere yazıyorum, sonra o yazdığım Türkçe hikayeyi İngilizce'ye çevirerek yazıyorum.Bu şekilde hem anlama, hem anlatma hem yazma becerim gelişiyor.
 
Önerileriniz için çok teşekkür ederim arkadaşlar... Yabancı dizi izlemeye başladım (How I Meet Your Mother) ve gerçekten konuşmam da fark yarattı. Çalışırken tüm gün yabancı radyolardan müzik dinliyorum yani ingilizcenin sürekli hayatımda olmasına dikkat ediyorum. Vakit bulduğumda hikaye kitaplarını da deneyeceğim çok teşekkür ederim.
 
Hocam abiler söylemiş bende söyleyeyim. Filmleri/Dizileri altyazılı izlerseniz baya faydası oluyor.
 
Benden de nacizane bir öneri.Hergün ingilizce kitaptan bir sayfa yüksek sesle okuyunuz.Bu yöntemle (okuduğunuzu anlamanız şart değil) yabancı kelimeleri söyleme alışkanlığı kazanıyorsunuz konuşma konusundaki çekingenliğinizi atmanıza yardımcı oluyor.
 
Hepsini yapıyorum arkadaşlar gerçekten çok farketti bende...Ayrı ayrı teşekkür ediyorum fikirleriniz için.
 
efforless english isimli sistemi uyguluyorum, aynı zamanda voscreenden seviyeme göre videolar izliyorum, seviyeme uygun hikaye kitapları okuyorum podcastlar dinliyorum, ve en önemlisi bunlara zevk alarak her gün çalışıyorum.
 
Merhaba Arkadaşlar

Yabancı bir firmada İnsan Kaynakları Departmanında çalışıyorum. İngilizce seviyem çok kötü olmasa da patronlarımla konuşamıyorum :( Cümleyi toparlayıp cevap vermem 3 dakika sürüyor... Şuan firmamızda ingilizce kursu başladı ona katıldım fakat evden de birşeyler yapmak istiyorum. Mesela film seyretmek, müzik dinlemek vs gibi yöntemlerle dilini geliştiren arkadaşlarımız var mı? :confused:

Filmle müzikle diziyle ingilizceyi öğrenemezsin. bol bol makale oku. Yabancı haber sitelerini oku.
 
Ozetle:

- Mobil uygulamalar (en yaygin ve etkin olani)
- Birebir internet uzerinden yapacaginiz odevler / basit hikayeler
- Ozel ders veya kurs (etkili ama maliyetli)
- Arkadas cevresi veya forumlar (pratik icin)
- Film, dizi, oyun (B1 alti icin cok yorucu olabilir ve demotive edebilir. Kelime hazneniz orta seviye olmali)

Biraz detaylandirmak gerekir ise;

Su an bir suru uygulama var, bunlari telefonuna indirebilir veya bilgisayar uzerinden takip edebilirsiniz. Basarili olan, iyi puanlari ve cok insan tarafindan kullanilan bu uygulamalari deneyebilirsiniz.

Film, dizi ve oyunlari Ingilizce olara izleyebilir ve oynayabilirsiniz. Ben zamaninda cizgi romanlari (X-Men, Spiderman vs) Ingilizce olarak alip okumaya calisiyordum. O zaman bulmak cok zordu ve pahali idi, simdi online olarak her yerde var. Burada tek notum, eger kelime hazneniz yeterli degil ise film ve dizi icin erken olabilir. Tavsiyem B1 seviyesi ile bunlara baslamaniz.

Birebir hocadan ders alabileceginiz uygulamalar var. Turkiye’deki ekonomik sorunlar yuzunden saat ucretleri biraz pahali olabilir. Ama maddi durumunuz musait ise deneyebilirsiniz. Yalniz hocadan 1 saat ders aliyorsaniz, kendiniz 2 saat calismaniz gerekir. Sadece ders ile cok yavas ilerlersiniz veya cok pahaliya mal olur. Tercihen ana dili Ingilizce olan birinden ogrenin. Diksiyon icin yardimci olur.

Yine yukaridakine benzer olarak kurslara gidebilirsiniz.

Insanlarla pratik yapabilme sansi yardimci olur. Bunu yapamadiginiz durumlarda ise gunluk tutabilirsiniz. Yazma konusmaya en yakin olani. Dil bilgisi konusmaniza pek etki etmez. (Yazmak sizi Ingilizce dusunmeye zorlar. Kendinizi ifade etmeye calisirken size gerekli olan kelimeleri pekistir)

En onemli olan bu isi eglenceli kilabilmek ve hayatinizin bir parcasi yapmak. Aksi takdirde kendinizi zorlayarak bir yere kadar.
 
Kelime haznenizi geliştirmek,
konuşacağınız dilde düşünmek. Cümleyi türkçe kurup hay allah bunun ingilizcesi bu mudur diye çevirmeye çalışmamak, doğrudan cümleyi ingilizce kurgulamak. Ve bol bol pratik, mutlaka karşınızda biri olması da gerekmiyor, kendi kafanızda bir durum planlayıp bunu sanki karşınızda biri varmış gibi sesli olarak anlatmak.
 
Yukarida formdaslarimin soylediklerine katilmakla beraber, Ingilizce dort asamada ogrenilir.

1-Reading
2-Listening
3-Speaking
4- Writing

Reading : Bol ingilizce yayin okunmali, ben genellikle ingilizce gazeteleri ve hikaye kitaplarini okuyorum. (Hala yapiyorum. Kanada'da yasamama ragmen)

Listening: Bu asamada Listening icin kulak dolgunlugu cok onemli (yeni dogan bebek gibi). Bunun icin Inglizce haber dinlemek, yada youtube ingilizce hikaye kitabi indirip dinlemek vb. zira kelimelerin soylenisini duymak onemli, konusani anlamaya ve telaffuzu duzeltmeye yarar.

Speaking: Speaking olayini yurtdisinda mesela Kanada,da soyle ogretiyorlar bir konu verip bunun uzerinde konusmanizi yada bir resim verip verip onun uzerinde konusmanizi isteniyor. (Resim insanlarin,araclarin, trafigin vb kalabalik oldugu bir resim. (Bu konusma acisindan onemli)

Writing: Writing ise genelde baslangic, gelisme ve sonuc kismindan olusan genelde 3 paragraf bir yazi bunun yapilmasinin onemli bir amaci yazdiginiz zaman aklinizda daha cok kaliyor olmasi


Biraz zahmetli de olsa cokda zor degil.
 
Ogrenmek kolaydir ama uzun bir surectir ve insanlar genelde bunu bir odev/yuk olarak gorunce, eksik motivasyon sonucu sureci tamamlayamazlar. Baslayip birakirlar.

Ferhat Bey’in yazdigi ideal sistem. Kolejdeyken Inglizce’yi ogrenmemi saglayan sistem. Kolejdeyken tek isim ders calismakti, daha hizli ogreniyor ve bir okudugumu kolay kolay unutmuyordum. Artik yogun calisiyorum, eve yorgun geliyorum, arti hafizam halen guclu ama eskisi kadar degil. (Not: Bu arada ben su an Ingilizce ogrenmiyorum, baska bir dili ogrenmeye calisiyorum. Ama yontemler ayni, surec ayni). Imkaniniz var ise bir kurs araciligi ile bu yontem ile ogrenin derim.

En buyuk sorun motivasyonu yuksek tutabilmek. Cunku o dili ogrenmeden de Ingilizce ile hayatimi ve isimi surdurebilirim. (Bu arada Ingilizcenin onemini soracak olanlara, yeni ogrendigim dili Ingilizce sayesinde ogreniyorum. Buyuk avantaj sagliyor. Turkiye’de calisirken de cok buyuk avantajini gordum, ucret/terfi vs, simdi yurtdisinda calisiyorum ve bunu da Ingilizce’ye borcluyum.)

Benim kendime uygulamaya calistigim yontem, ogrendigim dili hayatimin parcasi yapmak. Uzmanlik alanimda yayinlar okumayi severim, Bunlari Ingilizce kaynaklardan okumak yerine ogrendigim dildeki kaynaklardan okuyorum. Aksamlari gunumu basitce ogrendigim dilde yaziyorum, cok fazla gramere girmeden. (Google translate daha sonra bana hatalarimi gosteriyor)

Dinleme cok onemli, katiliyorum, ancak A1/A2 seviyesinde normal bir dizi / film izlemek sizi demotive edebilir. Size ozel secilmis seviyenize uygun olan seyleri dinlemelisiniz. Hatta cocuk filmlerini izleyebilirsiniz. (Not: Demek istedigim kendi ogrenme stilinize gore secin)

Mukemmeli hemen hedeflemeyin derim, bunlar eninde sonunda olur. Ingilizce dusunmek ben de Ingilizce diyaloglara girdigim zaman baslamisti. Cunku cevirmeye yetisemiyordum. Karsimdakilerin verdikleri standard cevaplar/replikler ile baslayip sonrasinda gelismisti. Ayrica okudugum yabanci kitaplarin da buyuk faydasi olmustu.
(Not: Turkiye’de soru sormak yetersizlik gibi gozukuyor, herkes surekli birbirinin hatasini ariyor, onu dusurunce kendini yukselmis gibi hissediyor. Ogrenmenin en buyuk dusmani budur. Insan hata yaparak ogrenir, sorarak ogrenir.)

Zaman kiplerinde veya preposition larda halen hata yapabiliyorum konusurken. Ama hata yapmaktan korkmayin derim.

Ogrenmenin en buyuk dusmani demotivasyondur. Ne kadar mukemmliyeti ararsaniz, o kadar sureci kendiniz icin zorlastirir, o kadar kendinizi sogutursunuz. Ogrenmek icin surekli denemeli, hata yapmali, ve tekrar denemelisiniz. Devam ettiginiz surece ogrenirsiniz.

Uzun oldu, ama ozetlemek gerekir ise, hangi yontemle ogrenmeye calisirsaniz calisin, gunun sonunda belli bir saat harcadiktan sonra ogrenirsiniz. Anahtar kendinizi motive tutabilmek, ve bunu beyninizin bir odev/yuk olarak gormemesini saglamak. Yol alan hedefine ulasir, ama erken ama gec. Duran, veya surekli olumsuzluklari dusunen ve aksiyon alamayan, o yolu yurumeyen ulasamaz.
 
Üst