uyumsoft

Niye Şiir Olmasın!!!

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan heerdeem
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Bilmiyorum nerdeyim, ne haldeyim, ben kimim
Ayrılırken kimliğim, adresim sende kalmış.
Tebessümü yüzüme çok görüyor matemim
Güldüğümü gösteren tek resim sende kalmış.
.
.
.

Dostlar da muhabbeti kestiler, lüzum da yok.
Zaten senden ziyade sohbetim, sözüm de yok.
Sen dönmeden kimseye bakacak yüzüm de yok.
Aynalarda kendimi göresim sende kalmış.

Cemal Safi
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Cihan padişahı Yavuz Sultan Selim, Şam yakınına otağını kurdurarak burada üç ay kadar kalmış. Bir Türkmen kızı da, zaman zaman padişahın çadırına gelerek, otağın temizlik işlerini yapar, hünkâr çadırını tertibe ve düzene sokarak sıradan gündelik işlerle meşgul olurmuş.

Yine bir sabah temizlik için geldiğinde, Sultan Selimi görmüş. Türkmen güzelinin gönlü sultana, su gibi aniden akıvermiş gönlünü kaptırmış ona. ? Hani kalbin, her an bir halden başka bir hale geçmek, gibi anlamları da vardır ya- Zamanla kalbinin içini, ince bir sızı sarmış genç kızın ve başlamış kalbi için için göynümeye.

Bir gün, gözü hünkâr çadırının direğine ilişmiş. Aşkın gücü ona direğin üst kısmına şöyle bir satır yazma cesareti vermiş:

?Seven insan neylesin?

Yavuz Sultan Selim, otağına yatmaya gelince, birden direkteki yazıyı fark etmiş, ?Bu da ne ola ki? diyerek uzun bir muhakemeden sonra, bir vehim ve bin endişe derken? Almış eline kalemi şöyle bir satır da o düşmüş aynı direkteki dizenin altına.

?Hemen derdin söylesin?

Türkmen kızı, ertesi gün gelip baktığında otağın direğine, sevincinden ağlamış, o küçücük kalbi heyecandan göğsüne sığmaz olmuş, yerde onun olmuş adeta gök de? Fakat koskoca cihan sultanına ilân-ı aşkta bulunmanın, ateşle oynamak, ateş girdabına bilerek atlamak gibi ölümcül bir tehlikesi de varmış. ?Varsın olsun, bu aşk buna değer? diye düşünmüş. Aldığı mesajı heyecanla hemen cevaplandırmaktan kendini alamamış ama yine de içinde bir korku kurdu varmış ki genç güzelin, yüreğini her gün diş diş, burgu burgu kemiren? Aşkın gücü, zoru ve korkuyu nefes nefes yaşayan o gencecik yüreğin imdadına yetişmiş derhal. Bir satır daha yazmış aynı direğe:

?Ya korkarsa neylesin?

Yavuz Sultan Selim, akşam çadıra döndüğünde, not düştüğü direkteki satır gelmiş aklına. Bakmış ve okumuş ki; aşkın, heyecanın ve korkunun karıştığı, tezat dolu sözcüklerin buluştuğu satırlar, bir mızrak gibi durmakta karşısında. Hemen o satırın altına bir mısra daha eklemiş, aşka yenik düşen koca padişah:

?Hiç korkmasın söylesin?

Bir aşkın buluşan, karmaşık ve bulanık duyguları şöyle dizilmiş direğin üzerine:

?Seven insan neylesin

Hemen derdin söylesin

Ya korkarsa neylesin

Hiç korkmasın söylesin?

Sabahın olmasını sabırla beklemiş padişah. Seher vakti sırdaşı Hasancan?ı çağırtmış, derhal bir emir vererek: ?Biz dahi merak edip onu görmek isteriz tîz elden bu kızı huzura getirin?. Emir derhal yerine getirilmiş ki Ahu gözlü, endamı hoş, alımlı, nazenin, ceylan gibi bir Türkmen güzeli? Hünkârın emriyle derhal bir düğün alayı tertip edilmiş. Eğlenceler, yemeler içmeler?

Düğünün son gecesi, sırlarla dolu bu aşkın bilmecesi kader-i ilâhî tarafından çözülmüş. Çözülen bu kara baht çıkınından yayılan acı haber, şaşkına çevirmiş herkesi. Yer gök adeta üzüntüye, mateme boğulmuş. Ahu gözlü Türkmen dilberinin ?Selim? diye çarpan saf ve küçük yüreği, bu büyük cihan sultanın aşkındaki sırrı kaldıramamış ve birden duruvermiş.

O çadırın direği, bu olayın canlı fakat ketum şahidi olmuş asırlardır. Bu dünya hayatında vuslat nasip olmadığı gibi o gencecik yüreğe, buna fani alemde de bir çare bulunamamış. Bu hazin gönül çarpılmasının ve gönül yangınının sonunda derler ki:

?Koca hünkâr, ağlamış? ve Türkmen kızına yaptırdığı mezarın mermer taşına, şu dörtlüğü kazdırarak, dünyaya aşkın gücünün karşısındaki çaresizliğini en güçlü orduları yenen koca hünkâr şöyle haykırmış:

?Merdüm-i dideme bilmem ne füsûn etti felek

Giryemi kıldı hûn eşkimi füzûn etti felek

Şîrler pençe-i kahrımdan olurken lerzân

Beni bir gözleri âhûya zebûn etti felek?

merdüm-i dide: Gözbebeği

füsun: Sihir, büyü

felek: Kader

girye: Gözyaşı, ağlayış

füzun: Çok fazla

eşk: Gözyaşı

hun: Kan

şir: Aslan

pençe-i kahr: Mahveden el, kahır pençesi

lerzan: Titreyen

ahu: Ceylan (sevgili)

zebun: Aciz, zayıf, esir

Bilmem ki gözlerime felek nasıl bir büyü yaptı

Gözümü kan içinde bıraktı, aşkımı artırdı

Benim pençemin (gücümün) korkusundan aslanlar (bile) titrerken

Felek beni bir ahu gözlüye esir etti
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Kararın şeytanı bahtiyar etti,
Merhametle vicdan istemiyorum.
Ne minnet, ne rica, ne söz kâr etti,
Hatır için kalan istemiyorum.

Altından çekerek, saç tellerini,
Dağıttın gönlümün temellerini,
Ağlatanım sensin, çek ellerini,
Gözlerimi silen istemiyorum.

Ömrümü öğüten değirmen kurdun,
Hasret kurşunuyla göğsümden vurdun.
Bir zaman ''yoluna ölürüm'' derdim,
Öldürerek ölen istemiyorum.

Kirpiklerin çatal, saçların lüle,
Hüzünler üflersin sönmemiş küle,
Yolun açık olsun, git güle güle,
Ne özür ne yalan istemiyorum.
_________________________________________________
[size=11pt]...Bazen Sil Baştan Başlamak Gerek...
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Özletiyor Seni Bu Yağmurlar

Burada yağmur yağıyor
Aralıksız yağıyor günlerdir
Ama sen yine de şemsiyeni
Almadan gel ilk otobüsle
Buğulanan camlara usulca
Yüzünü çiziyorum ki yüzün
Bir yağmur damlası olup
Düşüyor yapraklarına gülün
Güller de bozamıyor bu uzun
Karanlık sessizliğini kentin
Anılarını yitiriyor sokaklar
Bezirgânlaşıyor bulvar ışıkları
Tarih de kekemeleşiyor bazen
Ki o zaman aşktır tek bilici
Aşksa yürümek gibi bir şey
Duyabilmek kuşların gelişini
Anısı bizsek eğer bu kentin
Unuttuğu türküler bizsek
Acıyı rehin bırakıp bir güle
Anımsatmalıyız bunları bir bir
Sonra yürümeliyiz seninle
Sokaklara caddelere çıkmalıyız
Belki bir aşktır bu kentin
Belleğini geri getirecek olan
Burada yağmur yağıyor ama sen
Şemsiyeni almadan gel yine de
Özletiyor bu çılgın sağanak seni
Sırılsıklam özletiyor biliyor musun
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

?387.çınar olsam dinlensem gölgesinde
kitap olsam okusam uykusuz gecelerimde; içim sıkılmadan
kalem olmak istemem kendi elimde bile
kapı olsam; iyilere açsam kötülere kapansam
pencere olsam perdesiz ve iki kanadı açık bir pencere ve şehri soksam odama

söz olsam; çağırsam haklıya doğruya güzele
söz olsam; söylesem sevdamı yumuşacık....

Bal gözlüme...yanında olmak saadetiyle....
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Gördüğün kadar net
Görebileceğin yerden uzak
Yalın naif huylu
Şiir kadar anlamlı
Sevgi yoluna ulaşmalı
Tablo kadar derin
Heykel kadar soğuk
Güneş kadar sıcak
Kalbi derya yüreği derya
Adın derya sevgim derya
İşte bulunduğum adres
İnsan kalbine dolan sevgi
Sevgi benim can benim
Gördüğün düş benim
Yağmur, toprak, benim
Adın derya sevgim derya
Derya benim umut benim.
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Ağaran

Sen geldin gökyüzüne
Bir dolunay oturdu

Geçip giderken günler biteviye
Güneş toprağı yakıp suyu eritiyordu

İyi ki öptün baharda daluçlarını
Yoksa bu çiçekler nasıl olurdu

Sürüp giderken yeryüzü toprağını
Eş koştun kuzuya kurdu

Bakışının sonsuzluğu değdi de
Bir damla kabardı derya oldu

Yazı çekiçleye çekiçleye bakırcılar
Kışı birbirine benzetiyordu

Geceleri cırcır böcekleri
Eksik tamamlayıp eğri düzeltiyordu

Birdenbire boşluğunu hatırladı insan
Göğüs kafesine kalbini koydu

Büyük günahların kayasından kopup geldik
Ayaklarının altına. Toprak böyle oldu.

Ankara,1994
Cumali Ünaldı
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Başımın Tatlı Belası

Başımın belasısın sen
Gönlümün sultanısın sen
Derde düştüğüm de
Koşup gelir misin sen
Aşk acısı çektiğimde
Koşup gelir misin sen

Sen bilmezsin ne haldeyim
Mecnun gibi gezmekteyim
Aşk acısı çektiğimde
Koşup gelir misin sen
Dert acısı çektiğimde
Koşup gelir misin sen

Seni sevmek suç mudur
Aşk acısı çekmek çok zordur
Ben seni çağırdığım da
Koşup gelir misin sen
Derde düştüğümde
Koşup gelir misin sen
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Ne oldu şimdi söyle bana kendince,
İhanetler vurunca seni hoyrat gönüllerde,
Zamanı gelir elbet kadir kıymetimi anlarsın.
Anlarsın anlamasına da ne fayda,
Ben senden alıp gölgemi gitmişim bir kere,
Bırakmamışım teninde pamuksu bir dokunuş,
Dudaklarından esirgemişim dudaklarımın ateşini,
Hadi dik mavzer gözlerini, vur bakışlarınla,
Utancından mı bakmıyorsun gözlerime yoksa
Utanma sakın benden, utanacaklarınca sevil,
Bir ömür geçmezdi böyle bunu da böylece bil!
Neden bakmıyorsun gözlerime,
Neden titriyor ellerin, ağır mı geldi sana gururun?
Hadi git işine yolun açık olsun güzelim.
Ateşimde yanmaya layık değilsin daha çocuksun.
Seni ben değil, bendeki seni sen tükettin.
Seni benim gibi seveni sanma bulursun.
Çünkü sen sevilmeye layık değilsin.
Çünkü sen büyümemişsin daha çocuksun.
_________________________________________________
Ne baş ucumda sabahladın,
Ne bana süt verip emzirdin,
Ne de benim için saçlarını ağarttın
Ben yine de seni annemden çok sevdim

Yaşama sebebim, hasretim oldun
Dört mevsim de açan solmaz gülüm oldun
Sevgilerin en güzelini sende buldum
Ben yine de seni annemden çok sevdim

Annem beni terk edip gitmedi
Hiç bir zaman acı söz demedi
Senin gibi alay edip gülmedi
Ben yine de seni annemden çok sevdim

Biliyordum böyle olacağını en başdan
Dönmeyeceksin, gelmeyeceksin biliyorum
Sakladım seni umulmadık yerde
Ben yine de seni annemden çok sevdim.
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Konuşuyorum.
Dilini yutuyorsun.
Susuyorum.
Neden sustun demiyorsun.
Gülüyorum.
Suratını asıyorsun.
Darılıyorum.
Alınmıyorsun.
Seni seviyorum diyorum.
Bana ne bile demiyorsun
Öküzün trene baktığı gibi,
Sadece bana bakıyorsun.
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Sahte oyun çöreklenmiş beynine
Bir köle olmuşsun dolan kinine
Ayrılık safsata, çökmüş üstüne
Şu karanlık ayaz geceler senin
Mutlaka mahşerde olur eserin
Bir köpek kadarda yok ki değerin
Sayende gülistan yanıyor köz yok
Beyinsiz beyninde hisseden öz yok
Gerçeği görecek bakan bir göz yok
_________________________________________________
''Hamamböceği kafası kopsa bile 8 gün yaşarmış. Peh! O da birşey mi ? Bazı insanlar, bi ömür boyu beyinsiz yaşayabiliyorken.'' [Yılmaz Erdoğan]
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Aşık olmakla sevmek arasındaki farkı sormuşlar ?
Cevaplamış Şems:
"Senin baktığına... herkes bakar; ama senin onda görebildiğini herkes göremez.
Herkes aşık olabilir; ama hiçkimse senin gibi sevemez.
Tek fark sensin..
"Seni özel kılan; sevdiğin değil, sevgin...

Tebrizli Şems...

Bal gözlümden,

İ&D
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Dinleyin dostlarım dinleyin hele,
Çakal olmuş işte iki hergele,
Yaptıkları sanki gelmiyor dile,
Kurda kazık atan salak çakallar.

Aldatan kendini aldatır bilin,
Siz misiniz kurnazı koskoca ilin,
Akıllı olun kendinize gelin,
Kurda kazık atan salak çakallar.

Çakalın birisi bu işte usta,
Diğeri beyninden hasta mı hasta,
İkisi arıyor bölmeye pasta,
Kurda kazık atan salak çakallar.

Kurt kurnaz yutmaz zokayı,
Çakallara takar çelik tokayı,
Sonra zindan eder koca dünyayı,
Kurda kazık atan salak çakallar.
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Ötmeyen bülbüle, açmayan güle
Gel de sitem etme gel de darılma
Baldan daha tatlı olmayan dile
Gel de sitem etme, gel de darılma

Kara gözüme kara kaşıma
Aklar düşen başıma
Sevdalandım, neler geldi başıma
Gel de sitem etme, gel de darılma

Ak gülleri kirli eller kirletti
Dalından koparıp yere fırlattı
İhanet bir değil gün be gün arttı
Gel de sitem etme, gel de darılma
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

YÜZÜME KAR TANELERİ DÜŞÜYOR YAVAŞ YAVAŞ
SENİN DOKUNUŞLARIN KADAR SOĞUK
HAVAYI KOKLUYORUM SEN KOKUYOR ,
AĞLIYORUM GÖZ YAŞLARIM DONUYOR,
SSESİM TİTRİYOR SENİ SEVİYORUM DERKEN,
AMA SEN BİR RESİM KADAR DONUKSUN,
BİR KİBRİT YAK, KALBİMDE YANSINN ,
ATTIĞINDA KARIN ÜSTÜNDE ATEŞ,
KALBİMDEKİ SEVGİN GİBİ DONUK KALSIN.......


BALALI




Konu başlığı ve içeriğinde Büyük Harf kullanmak yasaktır.!
Lütfen Forum Kuralları' na uyunuz.!
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

siyah beyaz tuşlarında piyanomun
seni çalıyorum şimdi
çaldıkça çoğalıyorsun odada
sen arttıkça ben kayboluyorum

seni doğuruyorum geceye
adını koyuyorum aya bakarak
her şey sen oluyor her yer sen
ben ölüyorum

sesini duyuyorum rüyalarımda
gözlerimi kamaştırıyor ışığın
rüzgar sen gibi dokunuyor bana
ben doğuyorum

duymak istediklerimi söylemiyorsun hiç
dokunmuyorsun bana
sen gibi bir şimşek çakıyor
tam kalbime düşüyor yıldırımı
ben ölüyorum ...
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Kendimi tanıyamıyorum...
Yine de nereye istersem oraya gidiyorum.
Neyi düşünsem , onu bilirim onu olurum.
Gözlerinden once kulakları vardı.
Sanki bir gülüşü değil bir uçuruşu biliyordu;
Her yer bana yakın!
İç içe geçirilmiş olduğumuz bu yerde,
sen bana her yerden yakın.
Bir vardı.
Bir yoktu.
Bir hiçlikti.
Sonsuzdu.
Bir ana gülümsedi.
Keşke hiç bitmeseydi..
derken...
Başka bir günde, başka bir alemde buluşuruz,
gözümüzü hiç kırpmadan.
Benimle bir hayattan korkuyor olamazsın?
Ben bazen korkuyor olsam da,
Sana şu kadar basit bişey söyleyebilirim,

Sonu su çölün
ve dalgalar kırılıyor, gülmekten!..
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Dayan Memedim ölme! bayrama az kaldı...

Sen ki, son ehl-i salibin kırarak salvetini,
Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin'i,
Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
Sen ki, İslâm'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, ruhunla beraber gezer ecrâmı adın;
Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın... Heyhât!
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âguşunu açmış duruyor Peygamber.


Mehmet Akif Ersoy


.
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

HERŞEY SENDE GİZLİ

Yerin seni çektiği kadar ağırsın
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin
Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün
Karşındakinin gördüğüdür rengin..
Yaşadıklarını kar sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna;

Ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün..
Gülebildiğin kadar mutlusun
Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakın bitti sanma her şeyi,

Sevdiğin kadar sevileceksin.
Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
Unutma yagmurun yağdığı kadar ıslaksın
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..

İşte budur hayat!
İşte budur yaşamak bunu hatırladığın kadar yaşarsın
Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
Çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir
Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin.

Beni sevdiğin kadar seviyorum seni...
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Yapışmışsın bedenime
sevdamısın belamısın
huzur bırakmadın bende
sen başıma belamısın
git başıma belamısın

Gölge gibi adım adım
peşimdesin ne muradın
kara sevdamıdır adın
git başıma belamısın
sen başıma belamısın

Şekermisin balmı nesin
ateşten beter nefesin
sanki demirden kafessin
git başıma belamısın
sen başıma belamısın

İsmo Bal & ...
 
Üst