Senet Hakkında

aşkınbulduk

Tanınmış Üye
Üyelik
20 Ara 2008
Mesajlar
2,538
Konum
istanbul
hayırlı akşamalar,

senet hakkında bir kaç sorum olacak sn.formdaşlarım;

1-senet de ödeme en son nezaman yapılabilir.vade tarihinden itibiraren 2 iş günü mü ?
2-protesto nezaman çekilmeli ?
3-ihtarname nezaman çekilebilir ?

elimiz de 31/05/2014 vadeli cirolu bir senet var.bugün senedi keşide edene gittik.ödeme yapılmadı.yarın dediler,ancak güvenemedik...

vadesinden itibaren iki iş günü, opsiyon varmış senetlerde...protesto bu iki iş gününde çekilmeliymiş.? doğrumu ?

protestoya cevap mı beklenecek ? protesto dan sonra mı ihtarname çekmeliyiz ?

ne yapmalıyız ?​
 
Malesef artık yapılacak işlemler geçmiş. Senetler ancak bankaya tahsile verildikleri zaman vadesinden sonra 2, iş günü sonunda notere banka tarafından ibraz edilerek protesto edilebilirler.
Bankaya tahsile verilmeyen senet ,için daha önce ödeme ihbarnamesi de çıkmamış demektir.
Protesto edilmeyen senetler için kambiyo senedi vasfı kaybolur. cirantalara rücü edilemez. ancak borçlu hakkında yasal takip yapılabilir.
 
Sayın Aşkınbulduk,

Senedin bugüne kadar ödenmemiş olması nedeniyle senetle birlikte notere gidip protesto işlemini yapabilirsiniz. Senedin kambiyo senedi olma vasfı sona ermez. Bu vasfın yitirilmesi için üç ayrı zamanaşımı süresinin de dolması gerekir.

1. Bonoyu imzalayana karşı açılacak tüm davalar vade tarihinden itibaren üç yıl içinde açılmazsa.
2. Hamilin; cirantalara karşı, vadeden itibaren bir yıl içinde dava açılmazsa.
3. Cirantaların, bir diğer cirantaya veya tanzim edene karşı açacağı davalarda ise zamanaşımı süresi altı aydır.

Tüm bunlar geçse dahi alacak esasen kaybolmaz ancak takip hakkı olarak sadece ilamsız takip hakkı yolu açık kalmış olur. Şu an senedi protesto ettirmek yada doğrudan icra takibi yoluna gitmek mümkün.

yeri gelmişken hatırlatayım, Yeni çek yasasına göre de çeklerde zamanaşımı süresi üç yıldır.
 
Türk Ticaret Kanunu' nun 642. maddesinde geçen "diğer borçlular" kavramına bonoya kefil sıfatı ile imza atan da dahil midir?
......................................
MADDE 642 - Hâmil; muayyen müddetleri içinde:
1. Görüldüğünde veya görüldükten muayyen bir müddet sonra ödenmesi şart olan poliçeyi ibraz;
2. Kabul etmeme veya ödememe protestosunu keşide;
3. "Masrafsız iade olunacaktır." Şerhinin bulunması halinde poliçeşi ödeme maksadiyle ibraz etmezse, kabul eden kimse hariç olmak üzere cirantalara, keşideciye ve diğer borçlulara karşı haiz olduğu hakları kaybeder.
Kabul maksadiyle ibraz edilmesi için keşidecinin tâyin ettiği müddete hâmil riayet etmezse, kabul ve ödemeden imtina sebebiyle müracaatta bulunmak haklarını kaybeder; meğer ki, keşidecinin yalnız kabule ait mesuliyeti müstesna tutmak istediği şerhten anlaşılsın;
Ciroda ibraz için bir müddet şart kılınmışsa ancak ciranta bu müddeti ileri sürebilir.
 
Muhatap tarafından kabul işlemi yahut ödeme yapılmadığı zaman rücu mekanizması işler. Buna göre hamil, muhatabın kabul etmemesi veya ödememesi halinde, durumu kabul etmeme ve ödememe protestosu ile tespit ettirerek, ciro silsilesinde kendisinden önce gelen kişilere, sıra gözetmeksizin bunlardan birisine, birkaçına veya tümüne birden poliçe bedelinin ödenmesi için başvurabilir.

Hamilin başvurduğu kişi ödemede bulunursa o da aynı şekilde kendisinden öncekilere başvurur. Başvurma hakkının doğması ve rücu mekanizmasının işleyebilmesi için hamilin muhataba kabul etmeme veya ödememe protestolarını çekmiş olması gerekir. Eğer hamil kabul etmeme halinde kabul etmeme protestosu yahut vade veya vadeyi takip eden iki iş günü içinde ödememe protestosu çekmez ise kabul etmiş muhataptan başka kişilere karşı başvurma hakkını kaybeder. Mücbir sebep hali bundan müstesnadır. Aynı şekilde senette protestosuz kaydı var ise bu halde de protesto çekilmesine gerek yoktur.

Kural olarak kabul etmeme protestosunun çekilmemesi sorumlulara başvurma hakkını düşürmez. Hamil bu halde kabul edilmemiş poliçeyi süresinde ödeme için ibraz ve ödememe halinde protesto keşide ederek rücu hakkını kullanır. Ancak kabul için ibrazın zorunlu olduğu hallerde, bunu yerine getirmeyen hamil başvuru hakkını yitirir.
 
Sayın Güroy,

İki düzeltme yapmam gerek. Birincisi verdiğiniz madde eski TTK maddesi yenisi şöyle;

1. Genel olarak
MADDE 730- (1) Hamil;

a) Görüldüğünde veya görüldükten belirli bir süre sonra ödenmesi şart olan poliçeyi ibraz,
b) Kabul etmeme veya ödememe protestosunu düzenleme,
c) “Gidersiz iade olunacaktır” kaydının bulunması hâlinde, poliçeyi ödeme amacıyla ibraz,
için belirli süreleri geçirirse, kabul eden kişi hariç olmak üzere, cirantalara, düzenleyene ve diğer borçlulara karşı sahip olduğu hakları kaybeder.
(2) Hamil, kabul amacıyla ibraz edilmesi için düzenleyenin verdiği süreye uymazsa, kabul etmeme ve ödememe sebebiyle başvuru haklarını kaybeder; meğerki, düzenleyicinin yalnız kabule ait sorumluluğu istisna etmek istediği kayıttan anlaşılsın.
(3) Ciroda ibraz için bir süre şart kılınmışsa ancak ciranta bu süreyi ileri sürebilir.

Ki bu madde "Emre Muharrer Senet" ile ilgili değildir ikinci düzeltmem de bu. Bu madde şimdilerde pek bilinmeyen "Poliçe" ile ilgilidir. Alacaklı tarafından bankaya ibraz edilerek borçluya öngörülen tarihte üstünde yazılı borcu ödemesini emir/ihtar eder. İki sonucu vardır;
1. Borçlu daveti aldığında bankaya gider ve poliçeyi imzalar, yani borcu kabul eder ki poliçeyi artık Senet hükmüne sokar, ödenmemesi halinde "adem-i tediyi" nedeniyle protesto olur.
2. Borçlu poliçeyi kabul etmediğini söyler. O zaman da "ademi-i kabul" nedeniyle protesto olur. Senet konusu ise TTK 776 ve 777 maddelerinde düzenlenmiştir.

MADDE 776- (1) Bono veya emre yazılı senet;

a) Senet metninde “bono” veya “emre yazılı senet” kelimesini ve senet Türkçe’den başka bir dille yazılmışsa, o dilde bono veya emre yazılı senet karşılığı olarak kullanılan kelimeyi,
b) Kayıtsız ve şartsız belirli bir bedeli ödemek vaadini,
c) Vadeyi,
d) Ödeme yerini,
e) Kime veya kimin emrine ödenecek ise onun adını,
f) Düzenlenme tarihini ve yerini,
g) Düzenleyenin imzasını,
içerir.

B) Unsurların bulunmaması

MADDE 777- (1) İkinci ilâ dördüncü fıkralarda yazılı hâller saklı kalmak üzere, 776 ncı maddede gösterilen unsurlardan birini içermeyen bir senet bono sayılmaz.
(2) Vadesi gösterilmemiş olan bono, görüldüğünde ödenmesi şart olan bir bono sayılır.
(3) Açıklık bulunmadığı takdirde senedin düzenlendiği yer, ödeme yeri ve aynı zamanda düzenleyenin yerleşim yeri sayılır.
(4) Düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bono, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılır.
 
Günaydın;
Kevork Bey;


İki şekilde de eski ve yeni , yukarda sorulan soru açısından değişen birşey yok. Senetlerle ilgili maddeler her iki yasa da da POLİÇE olarak düzenlenmiştir.
Benim vurgulamak istediğim . Sizin de verdiğiniz madde de yazıldığı gibi
"c) “Gidersiz iade olunacaktır” kaydının bulunması hâlinde, poliçeyi ödeme amacıyla ibraz,
için belirli süreleri geçirirse, kabul eden kişi hariç olmak üzere, cirantalara, düzenleyene ve diğer borçlulara karşı sahip olduğu hakları kaybeder.
(2) Hamil, kabul amacıyla ibraz edilmesi için düzenleyenin verdiği süreye uymazsa, kabul etmeme ve ödememe sebebiyle başvuru haklarını kaybeder; meğerki, düzenleyicinin yalnız kabule ait sorumluluğu istisna etmek istediği kayıttan anlaşılsın."

Denmektedir. Uygulama da yerleşmiş olarak çok eskiden beri ödememe protestosu uygulanmamış senetler için cirantalara ve kefile rucu hakkı kaybolur. Yeni yasa içeriğinde de buna aykırı bir durum olduğunu düşünmüyorum.
 
Sayın Güroy,

"Senetlerle ilgili maddeler her iki yasa da da POLİÇE olarak düzenlenmiştir." cümlenize katılmam mümkün değil. Her ikisi için de maddeleri açıkça intikal ettirmeme rağmen poliçe olarak düzenlenmiştir demeniz uygun değil ikisi tamamen farklılar ve bunu anlattım. Hukuki nitelikleri dahi tamamen farklıdır. sonuçları da bir kez daha gözden geçirin derim.
 
Sn Simkeşyan;

Yeni TTK md 730/b maddesi " Kabul etmeme veya ödememe protestosu düzenleme" İçin belirli süreler geçirilirse , kabul eden kişi hariç olmak üzere cirantalara, düzenleyene ve diğer borçlulara karşı sahip olduğu hakları kaybeder"



Madde 778 bono ile için uygulanacak Poliçe ile ilgili hükümler.
778d ödememe halinde başvuru hakkına dair 713 ile 727 ve 729 ila 732

Madde hükümleri bonolar için de geçerlidir.


Yorum yok yasa metni. Mahkeme kararı falan değil.
 
Sayın Güroy,

Haklısınız yasa metni. Ancak 730. maddenin başlığını önce gözardı etmeyeceksini . Madde başlığını ben buraya alayım ki 778 yorumu neden buraya olmaz belli olsun. Ve tabi 713, 727, 729, ve 732 maddeler de poliçeler ile ilgilidir.

VI - TATBİK OLUNACAK HÜKÜMLER:

Madde 730 - Poliçeye ait aşağıdaki hükümler çek hakkında da tatbik olunur:

devamını yazmama gerek yok.

Senetler hakkındaki tarif ise TTK'nın "Kıymetli Evrak" bölümünde açıkça yazılı.
 
VIII-Başvurma hakkının düşmesi:
1. genel oalarak:
Madde-730 (1) Hamil


Diye devam ediyor. Sn Simkeşyan ne demek istiyorsunuz?
 
T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2006/11961

K. 2006/15028

T. 7.7.2006

• HAMİLİN KEŞİDECİYE MÜRACAATI ( Protesto Şartına Bağlı Bulunmadığı )

• BONOLARDA KEŞİDECİNİN PROTESTO EDİLMEMESİ ( Hamilin Ancak Lehtar ve Varsa Diğer Cirantalara Karşı Müracaat Hakkını Kaybedeceği )

• PROTESTO EDİLMEYEN BONO ( Hamilin Ancak Lehtar ve Varsa Diğer Cirantalara Karşı Müracaat Hakkını Kaybedeceği - Keşideciye Müracaatının Protesto Şartına Bağlı Bulunmadığı )

6762/m. 626, 642, 690


ÖZET : Bonolarda keşideci protesto edilmemişse hamil ancak lehtar ve varsa diğer cirantalara karşı müracaat hakkını kaybeder. Hamilin keşideciye müracaatı ise protesto şartına bağlı değildir. Bu yöndeki şikayetin reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
DAVA : Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : TTK'nun 690. maddesinin göndermesiyle bonolar hakkında uygulanması gereken TTK'nun 626 ve 642. maddeleri gereğince keşideci protesto edilmediği takdirde hamil ancak lehtar ve varsa diğer cirantalara karşı müracaat hakkını kaybeder. Olayımızda hamil keşideci borçluları takip ettiğinden bu durumda borçluların protesto edilmemiş olması haklarında takip yapılmasına engel değildir. Mahkemece yukarıda belirtilen gerekçelerle bu husustaki şikayetin reddi ile borçluların diğer itiraz nedeni incelenerek olumlu olumsuz bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 07.07.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2006/10017

K. 2006/12549

T. 12.6.2006

• LEHTARA MÜRACAAT KOŞULU ( Yasal Süresinde Senet Keşidecisinin Protesto Edilmesine Bağlı Olduğu )

• SENEDİN PROTESTO EDİLMESİ ( Keşideci Protesto Edilmediği İçin Lehtar Cirantaya Karşı Müracaat Hakkını Kaybedeceği - Bu Husus İİK'nun 170/A-2. Maddesi Gereğince Süresinde Yapılan İtirazlarda İcra Mahkemesince Re'sen Gözetilmesi Gereği )

• KEŞİDECİNİN PROTESTO EDİLMEMESİ ( Lehtar Cirantaya Karşı Müracaat Hakkını Kaybedeceği - Bu Husus İİK'nun 170/A-2. Maddesi Gereğince Süresinde Yapılan İtirazlarda İcra Mahkemesince Re'sen Gözetileceği )

2004/m.170/a-2

6762/m.626,642/2,690


ÖZET : Türk Ticaret Kanunun 690. maddesinin göndermesi ile 626 ve 642/2 maddeleri gereğince, hamilin lehtara müracaat edebilmesi, yasal süresinde senet keşidecisinin protesto edilmesine bağlıdır. Keşideci protesto edilmediği için lehtar cirantaya karşı müracaat hakkını kaybeder. Bu husus İİK'nın 170/a-2. maddesi gereğince süresinde yapılan itirazlarda icra mahkemesince re'sen gözetilmelidir.
DAVA : Mahalli mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Borçlu Halil vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : TTK'nın 690. maddesi göndermesi ile bonolarda da uygulanması gereken aynı Kanun'un 626 ve 642/2. maddeleri gereğince hamilin lehtara müracaat edebilmesi yasal süresi içerisinde, senet keşidecisinin protesto edilmesine bağlıdır. Alacaklı hamil anılan madde koşullarında protesto keşide etmeksizin senet lehtarı olan Halil'i takip edemez. Zira, keşideci protesto edilmediği için lehtar cirantaya karşı müracaat hakkını kaybeder. Bu husus İİK'nın 170/a-2. maddesi gereğince süresinde yapılan itirazlarda icra mahkemesince re'sen gözetilmelidir.
Somut olayda takip talepnamesine protesto belgesi eklenmediği gibi, alacaklı tarafından yargılama sırasında da sunulmamıştır.
Mahkemece yapılacak iş, yukarıda sözü edilen protesto belgesinin alacaklı vekilinden istenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesinden ibarettir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlu Halil vekilininin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nın 366. ve HUMK'nın 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 12.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/12634

K. 2005/18166

T. 27.9.2005

• TAKİP DAYANAĞI SENEDİN PROTESTO EDİLMEMESİ ( Takip Alacaklısının Senet Borcu Nedeniyle Lehtara Müracaat Hakkı Kaybolduğu - Lehtar Şirket Yönünden Takibin İptali Gereği )

• HAMİLİN LEHDARA MÜRACAATI ( Edebilmesi Keşidecilerin Protesto Edilmesine Bağlı Olduğu )

• TAKİBİN İPTALİ ( Takip Alacaklısının Senet Borcu Nedeniyle Lehtara Müracaat Hakkı Kaybolduğu - Lehtar Şirket Yönünden Takibin İptali Gereği )

• KEŞİDECİNİN İMZA İTİRAZI ( Borçlunun Kendisi İle İlgili Olmayan ve Senedi Ciro Edenin İmzasına İtiraz Etme Hakkı Olmadığı )

6762/m.589,690,642


ÖZET : TTK.nun 690 madde göndermesi ile bonolarda da uygulanması gereken 642. maddesi gereğince hamilin lehtara müracaat edebilmesi anılan madde koşullarında keşidecilerin protesto edilmesine bağlıdır. Takip dayanağı senet protesto edilmediğinden takip alacaklısının senet borcu nedeniyle lehtara müracaat hakkı kaybolmuştur. Bu nedenle lehtar şirket yönünden takibin iptali açıklanan gerekçe ile yerindedir. Öte yandan senedi tanzim eden keşideci borçlunun kendisi ile ilgili olmayan ve senedi ciro edenin imzasına itiraz etme hakkı yoktur.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Takip dayanağı bonoların incelenmesinde senedin Üçel Bulgur Sanayi Tarım Ürünleri Limited şirketi lehine Mustafa Yıldız ve Ramazan Yıldız tarafından tanzim edildiği görülmüştür.
Öncelikle belirtelim ki TTK.nun 690 madde göndermesi ile bonolarda da uygulanması gereken 642. maddesi gereğince hamilin lehtara müracaat edebilmesi anılan madde koşullarında keşidecilerin protesto edilmesine bağlıdır. Takip dayanağı senet protesto edilmediğinden takip alacaklısının senet borcu nedeniyle lehtara müracaat hakkı kaybolmuştur. Bu nedenle lehtar şirket yönünden takibin iptali açıklanan gerekçe ile yerindedir. Öte yandan senedi tanzim eden keşideci borçlunun kendisi ile ilgili olmayan ve senedi ciro edenin imzasına itiraz etme hakkı yoktur.
( TTK.690 göndermesi ile TTK. 589. maddesi )Bu durumda icra mahkemesince keşideci borçlu itirazının reddine karar vermek gerekirken onun yönünden de takibin iptaline karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Kabule göre de, lehtar şirket adına ciroda imzası bulunan Mustafa Yıldız'ın vekaletnamesindeki geniş yetkiler nazara alındığında ticari mümessil olup olmadığı da araştırılmaksızın sonuca gidilmesi de isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin Borçlu Ramazan Yıldız yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 27.09.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/12911

K. 2005/16741

T. 12.9.2005

• KEŞİDECİNİN PROTESTO EDİLMESİ ( Lehtar-Cirantanın Takip Edilmesi Halinde Zorunlu Olduğu - Bu Husus Yerine Getirilmediğinden Hamilin Aynı Borçlu Hakkındaki Müracaat Hakkının Düştüğü )

• TAKİBİN İPTALİ ( Lehtar-Cirantanın Takip Edilmesi Halinde Keşidecinin Protesto Edilmesi Zorunlu Olduğu - Borçlunun Diğer Borçlu Şirketin Münferit Yetkilisi Olması Sonucu Değiştirmediği/Borçlu Yönünden Takibin İptali Gereği )

6762/m.642,690

2004/m.170/a-son


ÖZET : TTK.nun 690. maddesinin göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gerekli aynı yasanın 642. maddesi gereğince lehtar-cirantanın takip edilmesi halinde keşidecinin protesto edilmesi zorunludur. Bu husus yerine getirilmediğinden hamilin aynı borçlu hakkındaki müracaat hakkı düşmüştür. Borçlu Muzaffer Yıldırım'ın muteriz diğer borçlu şirketin münferit yetkilisi olması sonucu değiştirmez. O halde, İİK.nun 170/a-son maddesi gereğince bu borçlu yönünden takibin iptali gerekir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 1- Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlu Akşam Yatakları Limited Şirketi vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE;
2- Borçlu Muzaffer Yıldırım'ın temyiz itirazlarına gelince:
Takip dayanağı bononun incelenmesinde keşideci borçlu Akşam Yatakları Ltd. Şirketi, lehtar, dava dışı borçlu Güven Tekstil Ltd. Şti., ilk ciranta ise yine muteriz borçlu Akşam Yatakları Ltd. Şirketidir. Muteriz borçlulardan Muzaffer Yıldırım'ın cirosu ise daha sonradır. Bononun arka yüzündeki ilk ciro imzası lehtar üçüncü kişi takip borçlusu şirkete ait olmadığından TTK.598/1 gereği ciro silsilesi kopmuştur. Anılan nedenle bonodaki son hamil konumunda olan takip alacaklısının borçlu Muzaffer Yıldırım'ın takip hakkı bulunmamaktadır.
TTK.nun 690. maddesinin göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gerekli aynı yasanın 642. maddesi gereğince lehtar-cirantanın takip edilmesi halinde keşidecinin protesto edilmesi zorunludur. Bu husus yerine getirilmediğinden hamilin aynı borçlu hakkındaki müracaat hakkı düşmüştür. Borçlu Muzaffer Yıldırım'ın muteriz diğer borçlu şirketin münferit yetkilisi olması sonucu değiştirmez. O halde, İİK.nun 170/a-son maddesi gereğince bu borçlu yönünden takibin iptali gerekirken somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle adı geçen içinde istemin reddi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlu Muzaffer Yıldırım vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda ( 2 )numaralı bentte yazılı nedenlerle ve anılan borçlu yönünden İİK. 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 12.09.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Bütün mevzuat buna paralel kararlarla doludur. Bunlar birkaç örnek. Eğer senet protesto edilmez ise cirantalara rucu hakkı kaybolur. Hamil takip açar karşı taraf itiraz ederse hak geçerli olmaz. İtiraz olmaz ise takip kesinleşir zaten.





 
Son düzenleme:
Sayın Güroy,

Poliçe ve Senet birbirinden tamamen farklı iki şeydir. Bunu ilk cevaplarımda anlattım. Siz Protesto meselesi ile ilgili yazdıklarınızla yasanın senetlere değil poliçelere atıfta bulunan maddeleri ile savunuyorsunuz bunlara olmaz diyorum. İşte 730 madde dediğiniz zaman iş gene aynısı oluyor.
730 madde poliçelerle ilgili senetlerle alakası yok.

VIII – Başvurma hakkının düşmesi

1. Genel olarak

MADDE 730- (1) Hamil;
a) Görüldüğünde veya görüldükten belirli bir süre sonra ödenmesi şart olan poliçeyi ibraz,
b) Kabul etmeme veya ödememe protestosunu düzenleme,
c) “Gidersiz iade olunacaktır” kaydının bulunması hâlinde, poliçeyi ödeme amacıyla ibraz,
için belirli süreleri geçirirse, kabul eden kişi hariç olmak üzere, cirantalara, düzenleyene ve diğer borçlulara karşı sahip olduğu hakları kaybeder.
(2) Hamil, kabul amacıyla ibraz edilmesi için düzenleyenin verdiği süreye uymazsa, kabul etmeme ve ödememe sebebiyle başvuru haklarını kaybeder; meğerki, düzenleyicinin yalnız kabule ait sorumluluğu istisna etmek istediği kayıttan anlaşılsın.
(3) Ciroda ibraz için bir süre şart kılınmışsa ancak ciranta bu süreyi ileri sürebilir.

bu madde poliçeler hakkında yazdığım "adem-i tediye" veya "adem-i kabul" şartlarını açıklıyor. Senetlerdeki kurallarla alakası yok. Senet zaten peşinen borçlu tarafından imzalandığından "Kıymetli Evrak" hükmündedir ama poliçe değil. Poliçe gönderilir ve borçlu imzaya davet edilir. Bu madde imzaladığı veya imzalamadığı şartlardaki yasal süreci gösteriyor.


Verdiğiniz Yargıtay kararları ise bu madde ile ilgili değil. Kaldıki bunlar eski TTK kapsamında yeni TTK çerçevesinde çek yasası değişikliği nedeniyle de bazı süre farkları meydana çıktı. Senedin üç yıllık takip zamanaşımı süresinin geçmesinden sonra alacağa 'imza gerçekse' delil hükmü getirildi. Senedin protesto ile ilgili şartlarını ise zaten ( hem zamanaşımı sürelerini de ) anlatmıştım.

Yine yazacaksanız Poliçe veya Senet ayırımını yaptıktan sonra yapın boşuna zaman kaybediyoruz.
 
Tamam Kevork Bey, sözü fazla uzatmaya gerek yok. Ben sadece yıllardan beri yapılan , yeni TTK da devam eden uygulamayı söylüyorum. Bir senet protesto olmazsa , cirantalara rucu hakkı kalmaz. Deneyin görün. Gerisi okuyanların takdirine kalmıştır .
 
son ödeme tarihi 15/01/2016 olan bir senedim var bu senedi protestoya verebiliyor muyum bankaya yada notere parayı tahsil edebilmek için ?yada avukat tutarsam alacağımı tahsil edebilir miyim ?bilgi verirseniz sevinirim tşkler kolay gelsin
 
Hayır artık senedi protesto etme imkanı yoktur. Bankaya tahsile ve dolayısıyla notere protestoya zaman geçti. senet kambiyo senedi niteliğini kaybeder adi senet olarak takip edilir.
 
Sn.askbahcesii, fazla detaya girmeden çekler ve senetler ttk özel olarak tanımlanmış belgelerdir. Bunlarla ilgili belli şekiller, süreler vs. gibi durumlar vardır. Siz, senedin vadesini geçirdiğiniz için ttk da tanımlanmış durumların dışına çıkmış oluyorsunuz. Ancak alacak hakkınız yok olmaz, senetle icraya başvurup tahsil yoluna gidebilirsiniz.
 
alacağımı icra yoluyla alabilmek için avukat tutmam gerekir mi yoksa avukat tutmak şart mı? icra başvuru adımlarını ve süreci kendim başıma halledebilir miyim?
 
Biraz zor. Kural olarak kendiniz de takip yapabilirsiniz ama bunun birçok aşaması var. Zor olur.
 

Benzer konular

Üst