Ynt: Stajyerler Gelin Tanışalım
Ruhsatınız hayırlı olsun Serkan Bey..
Yazdıklarınızı (eski nickinizle paylaşımlarınız da dahil), zevkle okuyorum.
Emek verince ve sevince, karşılıklarının da güzel olduğunu çok güzel anlatmışsınız.
Ruhsatınız hayırlı olsun Serkan Bey..
Yazdıklarınızı (eski nickinizle paylaşımlarınız da dahil), zevkle okuyorum.
Emek verince ve sevince, karşılıklarının da güzel olduğunu çok güzel anlatmışsınız.
Serkan Özdemir ' Alıntı:Selamlar,
Önceki kullanıcı adım ?holden17? idi. Daha sonra gerçek isim kullanmak daha mantıklı geldiği için yakın bir zamanda yeni üyelik aldım.
2005 yılında Kocaeli Üniversitesi İşletme bölümünden mezun oldum, 2006 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi İnsan Kaynakları bölümünde Tezsiz Yüksek Lisansa başladım ve bir süre kendi işimi yaptım. 2007 yılı sonlarında karar vermiştim Staja Başlama Sınavına girmeye ve Mart 2008 sınavı için hazırlanmaya başladım. 2 ay kadar İslam Çankaya?nın kitabına evde çalıştım ve ilk girişimde kazandım.
Yüksek lisansın dersleri bitmişti ve proje kısmı vardı. Planım 2008 Mart sınavını kazanmak, askerlik için başvurmak ve yüksek lisansı dondurmaktı. Öyle de yaptım. Henüz sadece sınavı kazanmışken askerde büyük faydasını gördüm. Kısa dönem olarak gittiğim Gebze?de 15. günde kantinde muhasebeye geçtim. Spor, nöbet, içtima vs. hiçbir şey yoktu. Torpilim de yoktu ayrıca. Şans işte.
Askerdeyken stajın 3 seneye çıkabileceği söyleniyordu ve çıktı da. Normalde staja başlama dönemlerinde ilgili ayın 10?una kadar staja başlamak gerekirken, staj 3 seneye çıktığı için bir seferlik bir değişiklik yapılarak Eylül sonuna kadar stajı başlatabilme hakkımız oldu. Ben askerden Eylül 17?de gelmiştim ve bu benim işime çok yaramıştı.
Yüksek Lisanstan sınıf arkadaşımın arkadaşı ile tanıştık bir gün, o da stajını yapıyordu. Daha sonra Aralıkta askere gidecekti ve patronuna beni önerdi. Gittim görüştüm ve stajımı başlattım. Mesleki anlamda ve insani olarak samimi ve çok iyi biri olan patronum fiili olarak Kasım ayında çalışmama rağmen sigortamı vs. kendi ödedi. İyi niyetini belli etmişti baştan.
Daha sonra yüksek lisansımı bitirmeye koyuldum. Stajımı 1 sene yapabilirdim ama araya yaz girdi (2009) hocalarla iletişim kesildi ve 2009 Aralık Yeterlilik sınavına girme planım suya düştü. İlk kez girenler baya önceden başvurmak zorundalar. 2010 Mart dönemini gözüme kestirmiştim. Savunmam için jüriye girdim ve maalesef 3 ay süre verdiler. Baya moralim bozulmuştu. En kötü ihtimalle 2010 Temmuz sınavına yetişeyim dedim ve nihayet yetiştim.
Temmuz sınavından önce 2 ay sürem vardı. Yine İslam Çankaya?nın kitabını aldım (Reklam olmasın, bence kitap çok çok önemli değil). Yine kendim evde çalışarak hazırlandım. Forumdan da not vs. aldım, gördüm ki forumda paylaşma duygusu yüksek insanlar var. Teşekkür ederim onlara.
2010 Kasım ayında SPK sınavına girdim ve 2/3 yaptım, SPK mevzuata gireceğim bir sonraki sınava. Onda da bir sürü yönetmelik vs değişti.
Temmuz sınavında 6/7 yaptım ve Finansal muhasebe kalmıştı. Stonhand?ın katkılarıyla onu da hallettim. İlk sınavdan aldığım 14 ile Aralık sınavında aldığım 62 arasında büyük fark vardı. Yani hocanın isteklerini iyi özetlemişti Stonhand. İlk sınavda baya sinirlenmiştim ama ikinci sınava hazırlandıktan sonra artık zevk almaya başlamıştım. Sınavın bu tarz olması kalma riskini artırdığı oranda zevkini de artırıyor bana kalırsa.
Nihayet geçen günlerde açıklanan sonuçlarla SMMM oldum.
Öncesinde patronum (Büroda ben ve patronum çalışıyoruz) 2011 yılı için %40 ortaklık teklif etti. Tabi ki ücret vs. istemeden. Böylelikle 2011 benim için iyi başladı.
İyi niyet, çalışma ve biraz da şans ile de bir şeyler olabiliyormuş bunu gördüm.
2010 yılında bir kere bir iş görüşmesine gittim. Şartları çok iyiydi fakat olmadı, vazgeçtiler personel alımından. İzmir Alsancak?ta bulunan büromuzu zaten baya seviyordum. İyi ki de olmadı diyorum şimdi.
Baya uzun oldu. CV ya da profil gibi de oldu.
Son olarak belirtmeden geçemeyeceğim.
Özellikle forumlarda ya da internet ortamında Türkçe kullanımı çok kötü. Bir şekilde bunda dikkat etmeye başladığınız zaman yanlış yazılan (hızlı yazmadan kaynaklananları kastetmiyorum) yazılar acayip itici geliyor. Keşke herkes dikkat etse. En azından kendi için. Ya da biri böyle güzel bir şekilde kullanınca Türkçeyi, okuyana değer veriyor gibi bir anlam yüklüyorum.
Çok kasmaya gerek yok diyenler de oluyor, sonuçta önemli olan derdimi anlatmak falan diyenler de oluyor. Ama insan takınca da takıyor. Hele ?de, -da falan yanlış yerde ayrı, yanlış yerde bitişik yazılınca baya kötü gözüküyor
Stajım bitti ama geç de olsa kendimi tanıtayım dedim.