Trafik Müşaviri S.Meslek Makbuzu ?

Üyelik
20 Tem 2005
Mesajlar
58
Merhabalar,

Sizce Trafik Müşavirliği yapan bir şahıs S.meslek makbuzu mu düzenlemelidir, hizmet faturası mı ? Müşavirlik işi olduğunu düşünerek S.meslek makbuzu onaylatmayı düşünüyorum. Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler..

Aysen Lisarlı İst.
 
Sayın aysen,
Özür dilerim. Trafik müşavirliği işi nedir, ne işler yapılır? Biraz açar mısınız?
Selamlar.
 
Sn. Aysen;

Gelir V.K. 65. maddesi serbest meslek kazancını şöyle tarif etmiştir.

Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.

Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmıyan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.

Tahkim işleri dolayısiyle hakemlerin aldıkları ücretler ile kollektif, adi komandit ve adi şirketler tarafından yapılan serbest meslek faaliyeti neticesinde doğan kazançlar da, serbest meslek kazancıdır.

Yine GVK nun 66. maddesi de serbest meslek meslek erbabını şöyle tarif etmiştir.


Serbest meslek faaliyetini mutad meslek halinde ifa edenler, serbest meslek erbabıdır. Serbest meslek faaliyetinin yanında meslekten başka bir iş veya görev ile devamlı olarak uğraşılması bu vasfı değiştirmez.
Bu maddenin uygulanmasında:

1. Gümrük komisyoncuları, bilumum borsa ajan ve acentaları, noterler, noterlik görevini ifa ile mükellef olanlar;

2. Bizzat serbest meslek erbabı tarifine girmemekle beraber serbest meslek erbabını bir araya getirerek teşkilat kurmak veya bunlara sermaye temin etmek suretiyle veya sair suretlerle serbest meslek kazancından hisse alanlar;

3. Serbest meslek faaliyetinde bulunan kollektif ve adi şirketlerde ortaklar, adi komandit şirketlerde komanditeler;

4.(4842 sayılı Kanunun 6'ncı maddesiyle değişen bent Yürürlük; 01.01.2004) Dava vekilleri, müşavirler, kurumlar ve tüccarlarla serbest meslek erbabının ticarî ve meslekî işlerini takip edenler ve konser veren müzik sanatçıları;(*)

5. (4369 sayılı Kanunun 36'ncı maddesiyle eklenen bent Yürürlük; 1.1.1999) Vergi Usul Kanunu'nun 155' inci maddesinde belirtilen şartlardan en az ikisini taşıyan ebe, sünnetçi, sağlık memuru, arzuhalci, rehber gibi mesleki faaliyette bulunanlar (şartlardan en az ikisini taşımayanlar ile köylerde veya son nüfus sayımına göre belediye içi nüfusu 5.000'i aşmayan yerlerde faaliyette bulunanların bu faaliyetlerine ilişkin kazançları gelir vergisinden muaftır.)

Bu işler dolayısiyle serbest meslek erbabı sayılırlar.

--------------

Bu tarife göre; trafik müşavirleri bu işin (okul düzeyinde) eğitimini almışlarsa, yaptıkları işe takipçilik dışında fikren ve bilgi olarak katkıda bulunabiliyorlarsa, yaptıkları iş sermayeden çok, kişisel emek ve çalışmaya dayanıyorsa ve "trafik müşavirliği" ünvanını kendisine yakıştırmayıp da belli bir prosedüre ve düzenlemeye dayanarak yapıyorsa serbest meslek erbabıdırlar.

Ben "trafik müşavirleri"nin bu özelliklerden çoğunu taşımadıkları kanısındayım. Bu nedenlerle tarfik müşavirleri serbest meslek erbabı değildirler ve yine bana göre işletme defteri tutmalı ve fatura kullanmalıdırlar.

Ancak yine de bu konuda defterdarlıktan özelge talep etmenizi öneririm.
 
Sn. Aysen
Trafik müşavirliği serbest meslek olarak yapılan bir iş olarak düşünmüyorum. Bildiğim kadarı ile bu hizmeti tirafik bölge müdürlüklerinin kendi iç departmanlarında kullandığı ünvan olarak düşünüyorum.
Ancak sizin trafik müşavirliği olarak kast ettiğiniz trafik tescil işlemleri,ehliyet,ruhsat vs işler olarak düşünüyorum ve bunların iş takib büroları olarak çalışmaktadır ve serbest meslek erbabı olarak nitelendirilemeyeceğini , İşletme defteri tasdik ettirmeniz gerektiğini düşünüyorum.
 
aşağıdaki özelgeyi inceleyiniz.kendiniz içinde idareden özelge isteğin. bencede trafik müşavirliği serbest meslek olarak değerlendirilemez.
gercekcelerini aşağıda meslektaşılarım açıklamışlardır.

celal elibüyük
smmm-ist

Münhasıran trafik takip işi ile iştigal edenlerin basit usulde vergilendirilip vergilendirilmeyecekleri hk.
Tarih 20/11/2001
Sayı B.07.0.GEL.0.40/4034-544/62498
T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Gelirler Genel Müdürlüğü


TARİH : 20.11.2001
SAYI : B.07.0.GEL.0.40/4034-544/62498
KONU : Münhasıran trafik takip işi ile iştigal edenlerin
basit usulde vergilendirilip vergilendirilmeyecekleri hk.

İSTANBUL VALİLİĞİ
(Defterdarlık : Usul Gelir Müdürlüğüne)

İLGİ : 10.09.2001 tarih ve 6166 sayılı yazınız.

İlgi yazınız ve eki ..... Esnaf Odasının yazısının incelenmesinden; Motorlu taşıtların trafik kuruluşlarında yapılan her türlü kayıt ve tescil işlemlerinin, iş takipçileri, trafik komisyoncuları veya trafik müşavirleri adı verilen kişiler tarafından araç sahiplerince kendilerine verilen vekaletname ile yürütüldüğü, sözü edilen hizmetlerin yasal açıdan tanımının yapılmadığından bahisle kayıt dışı kaldığı belirtilerek konunun Bakanlığımızca değerlendirilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinin birinci fıkrasında, her türlü ticari ve sınai faaliyetten doğan kazançların ticari kazanç olduğu hükme bağlanmıştır.

Ticari faaliyet, bir türlü emek-sermaye organizasyonuna dayanmakta olup kazanç sağlama niyet ve kastının bulunup bulunmaması böyle bir organizasyon tarafından icra edilen faaliyetin “ticari faaliyet” olma niteliğine etki etmemektedir. Ancak, bir faaliyetin “ticari faaliyet” sayılabilmesi için, kazanç sağlama niyet ve kastı gerekmemekle birlikte faaliyeti icra eden organizasyonun bütün unsurlarıyla birlikte değerlendirildiğinde kazanç sağlama potansiyeline sahip olması gerektiği ortaya çıkmaktadır.

Dolayısıyla, anılan faaliyetler neticesinde doğan kazançlar Gelir Vergisi Kanunun ticari kazanç hükümleri çerçevesinde vergiye tabi tutulacaktır.

Diğer taraftan, münhasıran trafik takip işi ile iştigal edenlerden, Gelir Vergisi Kanununun 47 ve 48 inci maddelerinde yazılı şartları topluca taşıyanların basit usulde vergilendirilmesi mümkün bulunmaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
Merhaba,

Sayın Aysen Lisarlı,

Ben de işletme esasına göre defter tutmalıdır diyorum. Gerekçeleri ile görüşümü aşağıdaki linkte belirtmiştim.

trafik müşavirliği

İyi çalışmalar dileklerimle,
 
Sayın Aysen Lisarlı,
Burada yazılanlardan anlaşılacağı üzere, trafik müşavirliği işi ticari faaliyet olarak değerlendirilip, işletme hesabı defteri kullanılması, buna bağlı olarak gerekli belgelerin bastırılıp kullanılması gerekir.
Sizi trafik müşavirliği işinin müşavirlik kelimesi yanıltıyor, sanırım.
Kolay gelsin. :)
 
Sn Aysen,

Arkadaşlarımın görüşüne katılıyor, yapılan işin serbest meslek faaliyeti değil bir hizmet ifası olduğunu düşünüyorum.

Saygılarımla
 
merhabalar,

Arkadaşlar verdiğiniz cevaplar çok mantıklı,mantık yürütmek zorundayız çünkü henüz bir özelgeye ulaşabilmiş değiliz.

Trafik müşavirliği yada takipçiliği neden serbest meslek erbabı olamaz sorusunun cevaplarında genelde serb.meslk.erb.nın tariflerinden hareketle cevap verilmeye çalışılmış.

Sn Onursal Taştan demişki:

Bu tarife göre; trafik müşavirleri bu işin (okul düzeyinde) eğitimini almışlarsa, yaptıkları işe takipçilik dışında fikren ve bilgi olarak katkıda bulunabiliyorlarsa, yaptıkları iş sermayeden çok, kişisel emek ve çalışmaya dayanıyorsa ve "trafik müşavirliği" ünvanını kendisine yakıştırmayıp da belli bir prosedüre ve düzenlemeye dayanarak yapıyorsa serbest meslek erbabıdırlar.

Ben "trafik müşavirleri"nin bu özelliklerden çoğunu taşımadıkları kanısındayım. Bu nedenlerle tarfik müşavirleri serbest meslek erbabı değildirler ve yine bana göre işletme defteri tutmalı ve fatura kullanmalıdırlar.

Ama sayın Taştan GV 65 den alıntı yaparken 5.maddeyi gözardı etmiş.Şöyleki Arzuhalci bu mesleği icra etmek için acaba hangi eğitimi almak zorunda yada bir rehber yabancı dili olmasından başka bir eğitim yada prosedürü ver mı?

Sayın Celal Elibüyük ise paylaştığı özelgeden hareketle serbest meslek olarak kabul edilemeyeceği düşüncesini paylaşmıştır.Oysa özelgenin bu konuyla hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.Özelge içeriğinde ticari kazancın tarifi yapılmış ancak takipcilerin bu hüküme göre sınıflandırılacağına dair bir açıklama bulunmamaktadır.Özelgenin yanlış yoruma sevkedeceğini düşünüyorum.

Sayın Nur Arslan da yine serbest meslek tarifinden hareketle yorum yapmış ve ticari faaliyet olarak nitelendirmiştir.

Oysa ben takipçinin aynı arzuhalcilerde olduğu gibi serbest meslek erbabı olarak nitelendirilebileceğini düşünüyorum.Sermaye istemiyor,emek veriliyor,herhangibir işverene tabi olmadan şahsi sorumluluğu altında kendi nam ve hesabına işi yürütüyor.Sadece mesleki bilgi ve ihtisasa dayalı bir faaliyet değil tıpkı Arzuhalcilerde olduğu gibi.

Örnek:Büromun alt katında bulunan 3 Arzuhalci,ilçede bulunan 4 takipçi serbest meslek erbabı olarak mükellefiyet tescil ettirmişlerdir.
 
Sayın Fatih Başdemir

özelgeyi yeniden okuyunuz. :!: maliye b. ggm.'nün görüşü açık:
"Dolayısıyla, anılan faaliyetler neticesinde doğan kazançlar Gelir Vergisi Kanunun ticari kazanç hükümleri çerçevesinde vergiye tabi tutulacaktır. "
 
Sayın Fatih Başdemir,

Arzühalci konusu bilmiyorum ama (şahsi fikrim, serbest meslek olmaması lazım) Rehber olmak için bir açıklama yapayım. Sadece Yabanci dil yüksek okulunu bitirmek yetmiyor, Rehber kokart sınavları var, o sınavdan başarılı olmaları gerekiyor, daha sonra yanlış hatırlamıyorsam, 1 ay Türkiye içinde tarihi ve kültürel yerlerde eğitim alıyorlar. (4 yada 5 yerde) daha sonra mülakat sınavları oluyor. Başarılı olanlar belge alıyor. Hatırlatmak istedim.
 
Sn. Başdemir;

Serbest meslek kavramı vergi yasalarına özgü bir kavramdır. Vergi yasaları dışında ve tuhaftır ki diğer hukuksal düzenlemelerde de fikren ve ihtisas gerektiren yapılan işlerle ilgili bir yaklaşım mevcut değildir.

Serbest meslek tanımı diyebileceğimiz 2 yaklaşıma GVK nun 65. ve 66. maddelerinde rastlıyoruz. Oysa gerçekte serbest meslek kavramı VUK çerçevesinde açıkça ve kesin çizgileri belirlenmek suretiyle tanımlanması gereken bir kavramdır. Ama ne yazıkki VUK da da böyle bir yaklaşım söz konusu değildir.

Siz arzuhalcilerin durumundan hareketle trafik müşavirliğini de serbest meslek olarak kabul etmeliyiz demişsiniz.

Arzuhalcilerin serbest meslek erbabı olarak kabul edilmeleri tartışmaya açıktır. Ama bu yasaya açıkça konmuşsa arzuhalciler serbest meslek erbabı sayılırlar. Arzuhalcilik belli bir prosedüre sahip, fikri emek ve bilgi gerektiren en eski ve en köklü mesleklerden biridir. Arzuhalcileri de küçümsememek gerek. Çünkü onlar hukuki yaklaşımın bir gereği olarak yaptıkları işe kendi yorum ve bilgilerini de katabilmektedirler. Bu arzuhalcilerin genel kabul görmüş bir özelliğidir. Bu özellik sayesinde yasa koyucu onları serbest meslek kapsamına almış olabilir.

Trafik müşavirliği diye bir meslek yoktur aslında. Bu iş olsa olsa trafik takipçiliğidir. Trafik takipçiliğinin de çalışma alanı, yapısı ve kuralları bellidir. Trafik müşavirliğinin bir prosedürü, düzenlemesi de yoktur. (yanılıyorsam düzeltin lütfen). Belli bir yasal dayanağı olmadan kendisine müşavir sıfatını takınmakla da müşavir olunmaz.

Bu nedenlerden ve yukarıda belirtilen nedenlerden ve de 65 ve 66. maddelerde belirtilmediğinden ve atıfta bulunulmadığından dolayı trafik takipçiliğinin bir serbest meslek faaliyeti olmadığı kanısındayım.

Ancak tabi ki bu bir kanıdır. Yukarıda da belirttiğim gibi defterdarlıktan özelge istemekte yarar var. Belki de bizler yanılıyoruzdur.
 
sayın demir



özelgenin bu konuyla hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.Özelge içeriğinde ticari kazancın tarifi yapılmış ancak takipcilerin bu hüküme göre sınıflandırılacağına dair bir açıklama bulunmamaktadır.Özelgenin yanlış yoruma sevkedeceğini düşünüyorum.

yukardaki ifade ettiğiniz fikrinize katılamıyorum.

takdir edersinizki serbest meslekle iştigal edenler için özlgedeki '' münhasıran trafik takip işi ile iştigal edenlerden Gelir Vergisi Kanununun 47 ve 48 inci maddelerinde yazılı şartları topluca taşıyanların basit usulde vergilendirilmesi mümkün bulunmaktadır. '' ifadesi geçerli değildir.zira özelge trafik işi ile iştigal edenleri serbest meslek erbabı kabul etseydi yukardaki ifade kullanmazdı.



yinede aynı şeyi ifade ediyorum özelge isteyim.daha sonra mükelefiyet tesisinde bulunun.

celal elibüyük
smmm-ist
 
merhaba,

Az önce yukarıdaki yazımda bahsi geçen çevremdeki arzuhalcilerin biri büromun alt katında faaliyet gösteren geçen yıl emekliye ayrılmış bir gelir servisi şefi.Az önce konuyu kendisiyle görüşmeye çalıştım.Konuyu anlattım ama kendisi de hatırlayamadı hangi kanuna yada özelgeye göre takipçileri serbest meslek mensubu kapsamına aldıklarını.

Benim yorumum çevremden gördüklerimden esinlenmeyle beraber emsallerini kıyaslamak ile ilgiliydi.

Yinede görüşlerimizin temel farkı;ben uygulamanın var olduğuna şahitim,siz uygulanmaması gerektiği görüşünü bildiriyorsunuz.

Ancak bu,yinede uygulamanın doğru olduğu anlamına gelmez,vergi dairesi de yanlış yorumlama yapmış olabilir.

Saygılarımla...
 
Merhaba ;

Bu konu ile ilgili bulduğum bir özelgeyi paylaşmak istedim.

Kod:
T.C.

İSTANBUL VALİLİĞİ

İl Defterdarlığı

           Vasıtasız Vergiler Gelir Müdürlüğü
 

Sayı   : B.07.4.DEF.0.34.11/GVK-66(10473)
Konu :  Arzuhalcilik faaliyetinin vergiye tabi olup olmayacağı hk.  

……………. VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜNE

İLGİ :   a) …...05.2004 tarih ve …….. sayılı yazımız.

            b) ……06.2004 tarih ve …….. sayılı yazınız. 

            Dairenizin …………. vergi kimlik numaralı mükellefi ……………….. tarafından Defterdarlığımıza verilen …...05.2004 tarihli dilekçeye ilgi (a)’da kayıtlı yazımızla dairenize gönderilmiş olup, ilgi (b)’de kayıtlı yazınızla yapılan işlemler hakkında bilgi verilmişti. Ancak ilgi (b)’de kayıtlı yazınızın  tetkiki neticesinde aşağıdaki açıklamalara ihtiyaç duyulmuştur. 

            Bilindiği gibi, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun “Serbest Meslek Erbabı”nı tanımlayan 66.maddesinde; “Serbest meslek faaliyetini mutad meslek halinde ifa edenler serbest meslek erbabıdır. Serbest meslek faaliyetinin yanında meslekten başka bir iş veya görevle devamlı olarak uğraşılması bu vasfı değiştirmez.

            Bu maddenin uygulanmasında: 

            …

            5- (4369 sayılı Kanun’un 36.maddesiyle eklenen bent) (10.01.1999 tarihinden geçerli olmak üzere) Vergi Usul Kanunu’nun 155.maddesinde belirtilen şartlardan ikisini taşıyan ebe, sünnetçi, sağlık memuru, arzuhalci, rehber gibi mesleki faaliyette bulunanlar (şartlardan en az ikisini taşımayanlar ile köylerde veya son nüfus sayımına göre belediye içi nüfusu 5000’i aşmayan yerlerde faaliyette bulunanların bu faaliyetlerine ilişkin kazançları Gelir Vergisi’nden muaftır.);

            Bu işleri dolayısıyla serbest meslek erbabı sayılırlar.” hükmü yer almaktadır. 

            Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “Serbest Meslek Erbabında işe Başlamanın Belirtileri” başlıklı 155.maddesinde; “Serbest meslek erbabı için aşağıdaki hallerden herhangi biri “işe başlama”yı gösterir.

1-     Muayenehane, yazıhane, atelye gibi özel işyerleri açmak;

2-     Çalışılan yere tabela, levha gibi mesleki faaliyette bulunulduğunu ifade eden alametleri asmak; 

3-     Her ne şekilde olursa olsun devamlı olarak mesleki faaliyette bulunmak üzere mesleki teşekküllere kaydolunmak; 

4-     Serbest olarak mesleki faaliyette bulunmak üzere mesleki teşekküllere kaydolunmak; 

Mesleki teşekküllere kaydolunanlardan görevleri veya durumları icabı bilfiil mesleki faaliyette bulunmayacak olanlar bildirmelerinde bu ciheti de açıklarlar.” amir hükmü yer almaktadır.  

Aynı Kanunun 156.maddesinde ”işyeri”; “Ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette işyeri; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane, şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, sağ, bahçe çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir.” şeklinde tanımlanmaktadır.  

            Bu hükümlere göre, ödevlinin arzuhalcilik faaliyeti her ne kadar serbest meslek erbabı olarak nitelendirilsede, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 155.maddesinde sayılan koşullardan sadece işyeri açma koşulunu taşıması halinde vergiden muaf tutulması olanaklıdır. 

            Ancak, bu koşulun yanında diğer bir koşuluda taşıyorsa (mesleki teşekküllere kaydolmak ilan yapmak veya tabela asmak gibi) serbest meslek erbabı olarak vergi mükellefiyetinin tesisi gerekeceği tabiidir. 

            Bilgi edinilmesi ile yazımız doğrultusunda işlem yapılarak neticesinden mükellefe ve müdüriyetimize bilgi verilmesini rica ederim.
 
arzuhalciler kanunları tam olarak bilmeyen vatandaşların sorunlarını kendi kanuni birikimlerini katarak yol gösterici kişilerdir.bir aktilo memuru veya sekreter gibi vatandaşın söylediğini aynen kağıda aktarmazlar.

trafik müşaviri olarak adlandırılan kişiler ise iş takibi karşılığı kazanç sağlarlar.
 
Onursal TAŞTAN' Alıntı:
Sn. Başdemir;

Serbest meslek kavramı vergi yasalarına özgü bir kavramdır. Vergi yasaları dışında ve tuhaftır ki diğer hukuksal düzenlemelerde de fikren ve ihtisas gerektiren yapılan işlerle ilgili bir yaklaşım mevcut değildir.

Serbest meslek tanımı diyebileceğimiz 2 yaklaşıma GVK nun 65. ve 66. maddelerinde rastlıyoruz. Oysa gerçekte serbest meslek kavramı VUK çerçevesinde açıkça ve kesin çizgileri belirlenmek suretiyle tanımlanması gereken bir kavramdır. Ama ne yazıkki VUK da da böyle bir yaklaşım söz konusu değildir.

Siz arzuhalcilerin durumundan hareketle trafik müşavirliğini de serbest meslek olarak kabul etmeliyiz demişsiniz.

Arzuhalcilerin serbest meslek erbabı olarak kabul edilmeleri tartışmaya açıktır. Ama bu yasaya açıkça konmuşsa arzuhalciler serbest meslek erbabı sayılırlar. Arzuhalcilik belli bir prosedüre sahip, fikri emek ve bilgi gerektiren en eski ve en köklü mesleklerden biridir. Arzuhalcileri de küçümsememek gerek. Çünkü onlar hukuki yaklaşımın bir gereği olarak yaptıkları işe kendi yorum ve bilgilerini de katabilmektedirler. Bu arzuhalcilerin genel kabul görmüş bir özelliğidir. Bu özellik sayesinde yasa koyucu onları serbest meslek kapsamına almış olabilir.


Sayın Taştan,
Görüşlerinize katılıyorum.....Hepimiz zaten bu doğrultuda düşünüyoruz......


Onursal TAŞTAN' Alıntı:
......
Trafik müşavirliği diye bir meslek yoktur aslında. Bu iş olsa olsa trafik takipçiliğidir. Trafik takipçiliğinin de çalışma alanı, yapısı ve kuralları bellidir. Trafik müşavirliğinin bir prosedürü, düzenlemesi de yoktur. (yanılıyorsam düzeltin lütfen). Belli bir yasal dayanağı olmadan kendisine müşavir sıfatını takınmakla da müşavir olunmaz.

Bu nedenlerden ve yukarıda belirtilen nedenlerden ve de 65 ve 66. maddelerde belirtilmediğinden ve atıfta bulunulmadığından dolayı trafik takipçiliğinin bir serbest meslek faaliyeti olmadığı kanısındayım.

Ancak tabi ki bu bir kanıdır. Yukarıda da belirttiğim gibi defterdarlıktan özelge istemekte yarar var. Belki de bizler yanılıyoruzdur.


yalnız..........

http://www.trafikmusavirleri.org

sitesini incelemek gerekir diye düşünüyorum...


Yukarıdaki web sitesindeki açıklamalara göre trafik iş takipçiliği bir meslek, bu mesleği yapanlar; odaya bağlı meslek mensupları, büro standartları var, eğitimlerini sertifikayla belgelemeleri şart böylece Serbest Meslek Erbabının işe başlama ile ilgili maddelerindeki özellikleri taşıyorlar diye de Serbest Meslek Erbabı oluyorlar...

Daha da önemlisi Karayolları Trafik Kanununda değişilklik yapılmasına dair kanun tasarısı;



Kod:
19.10.2004 tarihli kanun tasarısı

Madde 1:
Trafik Müşaviri: Mülki amirin onayı ile izin verilen, trafik işlemlerini yapmak için araç sahipleri tarafından hukuken yetkilendirilen kişidir

................hukuken yetkilendirilen kişi...... ne düşünüyor sunuz?


İyi çalışmalar dileklerimle,
 
Sn. Arslan;

Teşekkür ederim. Yanılmamışım ama yanılmama az kalmış. :) Bu tasarıdan haberim yoktu. Yasalaşırsa trafik takipçiliği mesleği de yasal prosedüre sahip olacak. (Belki de yasalaştırmıştır. Konunun bu yönü beni şimdilik pek ilgilendirmiyor.)

Bu mesleği arzuhalcilikle eş düzeyde değerlendirmek bana göre hatalıdır. Arzuhalcilik iyi-kötü bir ihtisas ve eğitim gerektiren bir iştir. Trafik takipçiliği ise (müşavirliği diyemiyorum) halk arasında çekirdekten yetişme diye tabir edilen ve mesleğin içinde 3-5 ay çalışmış olan ve muhatap olunan kurumlarda ahbap çavuş ilişkisi olan pek çok kişinin yapabileceği bir iştir sanıyorum. Herhangi bir ihtisas ve eğitim gerektiren ve bilimsel (ilmi) temele dayalı bir iş olmadığını düşünüyorum. Bu yönüyle bana göre serbest meslek faaliyeti değildir.

Ancak yine de bir çekincem var tabi ki; işte bu çekince gereği bu konuda defterdarlıktan özelge istenmesini her seferinde önermişim. Bu vergisel bir durum olduğuna ve emsali bir hüküm olmadığına göre bu konuda son söz ve yargı da defterdarlığındır. Gerisi laf-ü güzaf.
 
Merhabalar,

Değerli arkadaşlarım,
Bu arzuhalciliği çok büyüttüğünüzü düşünüyorum.Bir dilekçe yazmaktan aciz vatandaşımızın eğitimi hakkında konuşacağımıza arzuhalciliğin nekadar da ulu bir meslek olduğu konusunda düşünce beyan ediyoruz.(Her iş kutsal ve kendi hesabında önemlidir)Trafik takipçiliğini de bir okadar yeriyoruz.

Sayın Onursal Taştan,bir Arzuhalci hangi konuda ihtisas ve eğitim almıştır merak ediyorum.60-80 tarihlerinde bir süre katiplik ve mübaşirlik yapmış bir insan için nasıl bir ihtisastan bahsedebiliriz?Vakti zamanında nüfus müdürlüğünde çalışmış,ssk da çalışmış,maliyede çalışmış olmak ihtisas sahibi mi yapıyor insanları?
 
Merhaba,


Sayın Taştan, hemfikiriz.. :D Şimdi, sistemi eleştirelim, eleştirsek sonuç değişir mi?
Yalnız önemli bir ayırım var ki;
Serbest meslek faaliyetinin yapılmasında ve kazancın elde edilmesinde asıl gerekli olan ilmi ve mesleki ihtisas, diğer bir ifadeyle manevi sermayedir. Genelde diploma veya sertifika gibi yeterlilik belgesi gerekmektedir.

Bir faaliyetin serbest meslek faaliyeti olduğundan söz edebilmek için yalnızca emeğe dayanan bir organizasyonun bulunması yeterli değildir. Emeğe dayalı olmasının yanısıra, geliri doğuran bu emeğin, ilmi yada mesleki bilgi veya ihtisasa dayalı olması gerekmektedir.

Anahtar yukarıdaki ifadelerde gizli (hatta açık)

Bu arada Sayın Lisarlı, mükellefiyetliğin açılışı konusunda bir işlem yaptı mı bilmiyoruz ama.....
Son olarak, özelge istemeleri önerisine ben de katılıyorum....

Saygılarımla,
 

Benzer konular

Üst