Zarar Çıkan Şirkete Rızaen Kar Beyanı

smmm-ankara-

Katkı Sunan Üye
Üyelik
7 Eyl 2012
Mesajlar
363
Konum
ankara
normalde zarar eden ve yıl sonu zarar çıkan bir şirketi kar etmiş gibi göstererek kurumlar vergisi ödersek (örneğin giderleri KKEG göstererek) mali açıdan bir sorun olur mu?
 
Merhaba,

Tabiki olur.

1. Giderlerin KDV si döneminde indirim konusu yapılmıştır. Yılsonunda KKEG yapmanız durumunda, Bu giderler için indirdiğiniz KDV leri indirim konusu yapamayacağınızdan ( Zira Yasa açık Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler için yüklenilen KDV indirim konusu yapılamaz) ilgili dönemlere düzeltme beyannamesi vermelisiniz.

2. Zararda olan bir şirketi karlı gibi göstererek bilanço kullanıcılarını ( ki devlette bunların arasındadır) yanıltmış olursunuz.

Bu yüzden gelir kalemi oluşturucu işlemler yapabilirsiniz. Örneğin Yıl içinde düşük olduğu dönemde döviz veya altın alımı yapınız ve yüksek olduğu dönemde satınız.
veya alacak ve borç senetlerini reeskonta tabi tutabilirsiniz. Bu noktada ortaklar adına borç senedi düzenleyip, reeskont işleminin sonucu gelir elde edebilirsiniz.

Bu ve bunun gibi karı yükseltici işlemleri yapınız. Tabi bu işlemlerde bilanço kullanıcılarını yanıltmak olarak değerlendirilebilir. Ancak bunu kimse ispatlayamaz.
Sen söylemezsen bende söylemem :))

Saygılarımla,
 
Yalnız KDV Kanununda "kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler" diyor. Benim bahsettiğim "kanunen indirimi kabul edilen giderler", biz rızaen gider göstermiyoruz, şirket karlı çıksın vergi ödeyelim diye.



Kanun Ad KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU
Madde No 30
Kapsam
Aşağıdaki vergiler mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden indirilemez:
....
d) Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergisi.
 
Merhaba,

Vergi Usul Kanunu vergi yasaları için lafzı ve ruhu ile geçerlidir der. Bu şu demektir, yasaları yorumlarken ve yorumladığınızı uygularken kanunun ruhunun ve yazılış amacaınında gözardı edilmemesidir. Yasa koyucu burada şunu der; eğer bir gider kalemini kurumlar vergisi uygulamalarında KKEG olarak kullanıyorsanız, KDV uygulamalarında da indirim konusu yapamazsınız. KDV tutarıda KKEG dir. Aman ben bunun KDV sini indiririm ama kurumar vergisinde KKEG yaparım diyemezsiniz. Öze, mantığa, uygulamaya aykırıdır. Bir evrağın kayıt edilme süresi muhasebe fişi ekinde ise 45 aksi takdirde 10 gündür. Siz KDV sini indirdiğiniz dönem içerisinde bu gideri KKEG olarak değerlendirmediğinizi indirim konusu yaptığınız anda kabul etmektesiniz. Daha sonra KKEG yağtığınızı belli edecek bir işlem olacaktır yaptığınız.

Genede karar sizin. Ama bu muhase değil

Saygılarımla,
 
Merhaba,

Vergi Usul Kanunu vergi yasaları için lafzı ve ruhu ile geçerlidir der. Bu şu demektir, yasaları yorumlarken ve yorumladığınızı uygularken kanunun ruhunun ve yazılış amacaınında gözardı edilmemesidir. Yasa koyucu burada şunu der; eğer bir gider kalemini kurumlar vergisi uygulamalarında KKEG olarak kullanıyorsanız, KDV uygulamalarında da indirim konusu yapamazsınız. KDV tutarıda KKEG dir. Aman ben bunun KDV sini indiririm ama kurumar vergisinde KKEG yaparım diyemezsiniz. Öze, mantığa, uygulamaya aykırıdır. Bir evrağın kayıt edilme süresi muhasebe fişi ekinde ise 45 aksi takdirde 10 gündür. Siz KDV sini indirdiğiniz dönem içerisinde bu gideri KKEG olarak değerlendirmediğinizi indirim konusu yaptığınız anda kabul etmektesiniz. Daha sonra KKEG yağtığınızı belli edecek bir işlem olacaktır yaptığınız.

Genede karar sizin. Ama bu muhase değil

Saygılarımla,


Aynen katılıyorum.
 
Aynen katılıyorum.
Katılmıyorum. Bence yasa gereği kabul edilmeyen bir giderin kdv si indirim konusu yapılamaz. Burada böyle bir durum yok. İsteğe bağlı olarak kkeg hesabına alınan giderlerin kdv si indirilebilir diye düşünüyorum. Karı artırmak için yapılan bu işlemi ise doğru bulmadığımı da ayrıca belirtirim.
 
Bir gider eğer KKEG ise onun KDV si indirilemez. Mantık olrak belki söylediğiniz doğru olabilir. Ancak bu ayrımı nasıl yapacaksınız. Yasalar da sonuçlara bakar. Sen bunu kendin istedin indirdin, bunda mecburiyetten indirdin o zaman bunu yazarsın ötekini yazamazsın diye bir ayrım yapılması bana biraz zor gibi geliyor.
 
KDV'nin indirilemeyeceği hususuna katılmıyorum. KDV Kanunu md.30/d'de sadece 193 ve 5520 sayılı Kanunlar uyarınca KKEG olan giderlere ilişkin ödenen KDV'nin indirilemeyeceği bildirilmiştir. Ancak burada 193 ve 5520 uyarınca bir indirim kasıtı yok, mükellef kendi rızası ile bazı giderlerini KKEG olarak yazıyor. Diğer taraftan bir mükellef zarar ederken kendini neden ille de karda göstermek ister, o da ayrı bir tartışma konusu.
 
Merhaba,

Lütfen bir kaç adım geriye gidiniz, sınırlarınız aşınız ve geniş pencereden bakınız, bir gideri kanunen kabul edilmeyen gider hükmüne sokup, Kurumlar vergisi uygulamalarında bu hükümlere göre hareket ettiriyorsanız, ben KDV kanununa göre bunu kabul ediyorum, ama kurumlar vergisi kanununa göre kabul etmiyorum, o yüzden Kurumlar vergisinde KKEG, Katma değer vergisinde değilmiş gibi yapıyorum, diyemezsiniz.

Atıyorum bir tamir faturasına KKEG dediğinizde, bu gider mesela patronun oğlunun arabasının tamir faturasıdır diyorsunuz. Bir yemek faturasıysa KKEG dediğiniz bu işle ilgili bir yemek değil patron arkadaşlarıyla doğum günü kutladı diyorsunuz. Gider türü ne olursa olsun KKEG dir dediğiniz noktada, bu harcamanın işle ilgili olmadığını kendiniz beyan ediyorsunuz.

Vergilendirme tekniği açısından olaya bakınız. Türkiyede vergilendirmede beyan esası vardır. Siz Bir gidere KKEG sıfatını yüklüyorsanız, bu gider işle ilgili bir harcama değildir diyorsunuz. Patronun kendi özel harcamasıdır demektesiniz ve bu durumda işletmeden çekilen bir fon olarak değerlendirilirse muhtemel incelemede örtülü kar dağıtımı suçlamasıyla bile yüzyüze kalabileceğiniz bir fitili ateşlemektesiniz.

Tekrar söylüyorum, V.U.K. hükmü açıktır. Vergi kanunları lafzı ve ruhuyla geçerlidir. Ve vergi mevzuatında KKEG nin bir duruşu vardır. İstenmeyen üvey evlattır Kurumlar Vergisinden, Katma Değer Vergisinden indirilemez. Vergi külliyatındaki bu duruşu,siz kayıtlarınızda KKEG hükmünü vererek işle ilgili olmayan bir gider şeklinde beyan ettiğiniz giderlere de uygulamanız işte bu ruh ve vergilendirme tekniği gereğidir.

Daha önce dediğim gibi karar sizin Velhasıl zemin kaygan...İşin sonunda ne ettim deyip başınızı duvarlara vurmayın...:banghead:



Saygılarımla,
 
Son düzenleme:
Merhaba,

Lütfen bir kaç adım geriye gidiniz, sınırlarınız aşınız ve geniş pencereden bakınız, bir gideri kanunen kabul edilmeyen gider hükmüne sokup, Kurumlar vergisi uygulamalarında bu hükümlere göre hareket ettiriyorsanız, ben KDV kanununa göre bunu kabul ediyorum, ama kurumlar vergisi kanununa göre kabul etmiyorum, o yüzden Kurumlar vergisinde KKEG, Katma değer vergisinde değilmiş gibi yapıyorum, diyemezsiniz.

Saygılarımla,


Bence de. Pratik olarak da pek olası değil zaten. Hangi Vergi inceleme kurumu veya Vergi dairesi bu ayırımı yapacak?
 
normalde zarar eden ve yıl sonu zarar çıkan bir şirketi kar etmiş gibi göstererek kurumlar vergisi ödersek (örneğin giderleri KKEG göstererek) mali açıdan bir sorun olur mu?

hatırlarım, bir dönem yıllık beyan zamanında bazı vergi daireleri, mükellefleri kuruma çağırır, KKEG yoluyla matrahlarını arttırmalarını söylerlerdi :) bu örneği verme amacım, sorun olmaz demek değil, ki bence de olur, ama bir inceleme anında. O da inceleme yapan devlet görevlisinin niyetine göre de değişir.
görmezden de gelebilir. cezayı yazabilir de.

Peki bu ihtimale göre karar verilebilir mi?

kar beyanı, bizi maliyenin radarına yakalanmamızı engeller mi?

Şişkin bir KKEG bizi maliyenin radarına sokar mı? (KDV kanunu açısından, gibi)

bu sorulara cevap verebilmek için, kurumun bir şirketi hangi parametrelere göre, hangi beyanlara göre ya da neye göre incelemeye aldığını bilmekten geçer. Ki, en azından onları yaparak radarına yakalanmayalım.

kolay gelsin.
 
Üst