Geçici Vergi

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan meduzam
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

meduzam

Katkı Sunan Üye
Üyelik
17 Kas 2005
Mesajlar
457
Konum
ankara
2013-2.dönem geçici vergi hazırlıyorum
2012 DEN DEVREDEN CARİ YIL ZArarı kısmında kafam karıştı
firmamız 2012 kurum vergi beyanındaki bilgileri şöyledir.
2012 ticari bilanço zararı: 20.119,16
kkeg : 28.687,75
kar ve ilaveler toplamı: 8.568,59
2011 den devreden zarar: 6.830,40(-)
indirime esas tutar: 1.738,19
gelecek yıla deverden cari yıl zararı (2013'e deverden çıkmadı kurum beyannamesinde)

%20 kurum ver: 347,64
dönem zararı olduğu halde kurum vergisi ödedik

biraz karışık bir durum
2013 geçici vergide mahsup edilecek geçmiş yıl zararı yok o zaman değil mi
kurum vergisi var
ticari bilanço zararı 20.119,16
kurum vergi karşılığı :347,64
dönem net /zararı:20.466,80 (zarar)
bu durumda bu zarar
geçcii vergi döenminde düşülemeyecek 2013 de değil mi mizanda duracak öylece
 
Pardon ben anlayamadım nasıl oldu da 2012 yılında mali zarar olduğu halde kurumlar vergisi ödediniz. Zaten verdiğiniz bilgilere göre 2012 yılında 8.568,59 TL mali kar, geçmiş yıl zararlarını indirdikten sonra ise 1.738,19 TL kurumlar vergisi matrahı var.
 
2012 tivari bilanço zararı: 20.119,18 (-)
kkeg : 28.687,75 (+)
geçmiş yıl 2001 zarar: 6.830,40 (-)
indirime esas tuta: 1.738,19
kurum ver: 347,64

yani dönem zararı olduğu halde kkeg ve geçmiş yıl kaynaklı kurum vergisi çıktı

ve kurum bey.nında da gelecek yıl deverden cari yıl zararı çıkmadı
anlaşıldı mı acaba
 
2012 gelir tablosunda da zarar: (-) 20.119,16
kurum vergisi: (-)347,67
dönem zararı : (-) 20.466,80
göründü 2012 de
 
Sizin mali zararınız yok ki beyanda indirim yapabilesiniz.

Sayın Mekür2 siz kesinlikle yanılıyorsunuz, ben de anlayamadım zaten, Sayın Meduzam mali kar olmasına rağmen 2013 geçici vergi matrahlarından geçmiş yıl zararlarını indirmenin sihirli bir formülünü buldu, ama işte ne yazık ki bizim kapasitemiz yeterli gelmiyor bu formülü çözmeye.

Evet Sayın Meduzam şimdi anlaşıldı, kusura bakmayın zahmet verdik size.
 
koray üstadım hayırlı geceler,
sanırım siz yanlış anladınız arkadaşı..
hatta sizin bu konu ile iligili yazılarınızda var..
arkadaşın yaptığında hata yok..gözüken ticari zarar öyle kalacak..
mizanda gözükecek..
2013 den düşme gibi bişey yok üstadım..
 
Selamlar
Sayın meduzam,verdiğiniz bilgiler gayet açık ve anlaşılırdır.
Siz,2012 yılında ticari kazançtan değil,kkeg sebebiyle vergi ödediniz.Yani ticari kazanç zarar olduğu halde mali kar çıkmıştır.Dolayısıyla geçici vergi beyanında mahsup edilmesi gerken geçmiş yıl zararı kalmamıştır.Çünkü 2012 yılındaki ticari kazanç zararınız beyanname hazırlama aşamasında mali kar'a dönüşmüştür.Haliyle mizanınızda 580 (veya virman yapmadıysanız 591 hesabında) görünen 20.466,80 aynen kalacaktır.Bu zarar kaleminin de mahsubu mümkün değildir.
Burada çözülmesi gereken diğer bir soruda bence şudur.
Mizanınızda 580 hesabında 2011 yılından gelen 6.830,40 ve 2012 yılından gelen 20.466,80 var diyelim.
Bu zararların 2011 yılından devreden kısmı mahsup edildiği halde,bu mahsup işlemi muhasebe kayıtlarına nasıl intikal ettirilecek ve 580 hesabından kaldırılacaktır.Ortada mahsup edilecek bir kar hesabı (570 veya 590) yoktur.Zararıda zarardan mahsup edemeyeceğimize göre 580'deki 2011 yılı zararı nasıl kapanacaktır.
Ortaklara mı dağıtılmalıdır.Diğer arkadaşların bu konuda yorumlar ne olabilir.Bu da benim merak ettiğim bişeydir.
Saygılar
 
Son düzenleme:
Tahsin Bey bu konuyu sanki daha önce başka bir başlıkta uzun uzun konuştuğumuzu hatırlıyorum. Teknik iflas oluşana kadar veya teknik iflas yakın bir tehlike olana kadar 580'te zararın kalmasında bir sakınca yoktur. Zararı ortaklara dağıtmak bu aralar sık duyduğum bir şey ancak ne anlama geldiğini bilmiyorum, zira TTK'da zarar dağıtımı gibi bir müessese yok. Ancak önce öz sermayeyi azaltıp 500/580 ile azaltıp, daha sonra bedelli sermaye artışı yaparak 501/500-131/501 kayıtları ile 580 bakiyesi temizlenebilir.
 
Koray Bey selamlar
Evet,haklısınız.Bu konuyu daha evvel konuşmuştuk.
Şu anda yapmamakla birlikte,maalesef geçmiş yıllarda bizlerde bu uygulamayı yapar haldeydik ve eminim halen daha uygulayan meslektaşlarımız vardır.
Neyi yapardık? Mahsubu mümkün olmayan geçmiş yıl zararlarını ortaklara dağıtarak yok ederdik.Ayrıca 580 hesabı özkaynaklar kalemini azalttığından bu hesabı bir an evvel yok etme gayreti içine girdiğimizde doğrudur.Şu an hatırlamıyorum ama sanırım bizde birilerinden görmüşüzdür ve yine sanırım buradaki ana düşünce de şudur. Kar ortaklara dağıtılıyorsa,zararda dağıtılabilir.Nitekim şahsım adına ben daha sonra bu uygulamadan yanlış olduğunu öğrendikten sonra vazgeçtim.
Son cümlenizden hareketle size şunları sormama lütfen müsaade edin..
Öz sermaye azaltıp daha sonra bedelli sermaye arttırmaktan bahsettiniz.Buradaki sermaye azaltımı mevzuata uygun şeklinde yapılan,şekli azaltım mı olmalıdır,yoksa kaydi mi?
Şekli azaltım yapılacaksa daha sonra tekrar arttırmanın manası nedir?(Şekli'den kastım,kanuna uygun şekliyle,müracaat,inceleme,bilirkişi vs.) Bu çok zahmetli bir iştir.Bunu gerçekten yapan/yapabilen firmalar var mıdır?
Acaba bu süreci göz önüne alamadıkları için mi,hele de mizanda 331 bakiyesi varsa;direk 331/580 kaydı yapmak,daha mı kolaylarına gelmiştir?
Yok,eğer bahsettiğiniz kayıt örnekleri kaydi ise,500 ve 501 hesaplarıyla bu şekilde oynanması doğru mudur?
Bunu gerçekten bilmiyor ve soruyorum.
Zahmet edip yorumlarsanız çok sevinirim.
Tşk.ederim.
Saygılar
 
1-Sermaye azaltımı TTK'da açıkça yer alan bir hükümdür. TTK md.473;

"B) Esas sermayenin azaltılması

I- Karar


"Madde 473- (1) Bir anonim şirket sermayesini azaltarak, azaltılan kısmın yerine geçmek üzere bedelleri tamamen ödenecek yeni paylar çıkarmıyorsa, genel kurul, esas sözleşmenin gerektiği şekilde değiştirilmesini karara bağlar. Genel kurul toplantısına ilişkin çağrı ilanlarında, mektuplarda ve internet sitesi bildiriminde, sermaye azaltılmasına gidilmesinin sebepleri ile azaltmanın amacı ve azaltmanın ne şekilde yapılacağı ayrıntılı bir şekilde ve hesap verme ilkelerine uygun olarak açıklanır. Ayrıca yönetim kurulu bu husuları içeren bir raporu genel kurula sunar, genel kurulca onaylanmış rapor tescil ve ilan edilir.

(2) İşlem denetçisinin raporuyla, sermayenin azaltılmasına rağmen şirket alacaklılarının haklarını tamamen karşılayacak miktarda aktifin şirkette varlığı belirlenmiş olmadıkça sermayenin azaltılmasına karar verilmez.

(3) Genel kurulun kararına 421’inci maddenin üçüncü fıkrasının birinci cümlesi uygulanır. Kararda işlem denetçisi raporunun sonucu açıklanarak sermayenin azaltılmasının ne tarzda yapılacağı gösterilir.

(4) Esas sermayenin azaltılması sebebiyle kayıtlara göre doğacak defter kârı sadece payların yok edilmesinde kullanılabilir.

(5) Sermaye hiçbir suretle 332’nci madde ile belirlenen en az tutardan aşağı indirilemez.

(6) Bu madde ile 474 ve 475’inci maddeler, kayıtlı sermaye sisteminde çıkarılmış sermayenin azaltılmasına kıyas yoluyla uygulanır."

B
u kadar zamandır sanal olarak da olsa tanışıyoruz, benim yasal dayanağı olmayan bir işlem tavsiye ettiğimi gördünüz mü hiç, rica ediyorum:)2-Bunu gerçekten yapan firmalar var, zaten kurumsallaşmasını belli bir düzeye getirmiş bir şirketin aksi yönde hareket etmesi düşünülemez.

3-Evet muhtemelen, ticaret hukuku ile uğraşmaya ne gerek var 331/580 yap olsun bitsin. Ben ezelden beri mevzuatı aştım, aşarım,Türk'ün pratik zekasına hangi çılgın zincir vuracakmış şaşarım.:)

4- Yasal dayanağı 1'inci maddede açıklamıştık.
 
Son düzenleme:
Tekrar selamlar
Samimiyet ve bilginize karşı en ufak bir tereddütüm yoktur Koray Bey.Böyle bir tavsiyede bulunmayacağınızı zaten biliyorum.Ayrıca başımıza ne geliyorsa bu pratik zeka yüzünden gelmiyor mu :) Yine ayrıca bunu sormaktaki amacım işin yasal dayanağını duymak değildi.Fakat ne yazık ki yasal dayanağa göre hareket etmekten kaçınan ve yukarıda belirttiğim 331/580 kaydını yaparak olayı bitirme amaçlı zihniyet gerçekten çok fazla.Nitekim bizlerde bir dönem bu zihniyetteydik.Acaba başka bir pratik yöntem olabilir mi düşüncesi ve arayışları içindeyim.Teferruata girmem bu yüzdendir.
Tşk.ederim,saygılar
 
Merhaba,

arkadaşlar yeni konu açmadan buradan devam ederk birşey sormak istiyorum.
1.dönem geçici vergi 800 TL çıkmıştı, mükellef bunu ödemedi..
2.dönem 114 TL geçici vergi çıkıyor ancak 2.dönem beyannamede önceki dönem geçici vergi satırına birşey yazmazsam 114 TL çıkıyor demek istediğim.. ödenmeyen 1.dönem geçici vergi 2.dönemdeki bu satıra yazılmıyor değil mi? yazıldığında ödeme çıkmıyor çünkü..
doğru yapıyorum değil mi ödenmeyen geçici vergiyi o satıra yazmamakla.
 
Selamlar
Geçici vergi beyanlarında "önceki dönem" satırına,ödenen değil hesaplanan vergi yazılmaktadır.Yani ödenip ödenmediğine bakılmaksızın önceki dönemlerde hesaplanan vergiler bu satıra yazılacak ve düşüm yapılacaktır.Ödenip ödenmediği konusu yıllık beyannamede geçerlidir.O beyanda sadece ödenenler mahsup edilecektir.Zaten bu konuda e-beyan sisteminde bir otokontrol eklentisi yapılmıştır.
Sizin sorunuzda o bölüme önceki dönemdeki hesaplanan vergi yazılacak ve dediğiniz gibiyse ödeme çıkmayacaktır.
Nihayetinde son cümlenize cevaben,maalesef yanlış yaparsınız diyebilirim.Önceki dönem vergisi yazılacak ve ödeme çıkmayacaktır.
Saygılar
 
TTK'nın geçmiş yıllar zararlarının, sermayenin azaltılıp (ve/veya tekrar artırılması) şeklinde yok edilmesi gibi zahmetli bir işlem yerine ortaklar tarafından karşılanmasına izin vermesi doğru olmaz mı? 331/580 şeklinde kapatılması bugün için ortakların şirket para koymaları, örtülü sermaye vs. gibi değerlendiriliyor. Amaç şirketin sermaye yapılarını güçlendirmekse bunun formalitelerini azaltmak gerekir.
 
Sayın arkadaşlar,

Mali kar ile ilgili yapılan yorumlarda eksik bir bilgi olmadığı için işin bu kısmına girmiyorum. Ancak TTK çerçevesinde durumu açıklamaya gayret edeyim.

Ticari kar ( tüm yasal yükümlülükler yerine getirilmesi kaydıyla tabi açıklamalarımı bunların yerine getirildiği varsayımıyla yapıyorum.) Bilanço dönemi başlangıcı ile sonu arasındaki müspet veya menfi değişimdir olarak tarif ediyoruz. artış varsa Kar eksilme varsa zarar meydana gelmiştir. Kar/Zarar ticari faaliyetin de ayrılmaz bir bütünüdür. Şirketlerin de har haliyle kar etmek için faaliyette bulundukları da bir gerçektir. Ancak her zaman mümkün olmadığı da başka bir gerçektir.

Şirket kar ederse bu karın dağıtılması mümkündür, nasıl ? Genel kurul, yasal prosedürler...vs. Ortaklar hesabına alacak. Eğer bir yıl önce zarar olsaydı bu zararı mahsup etmeden kar dağıtımı mümkün olmayacaktı. ;buradan şu sonuca varmak hem kolay hem de doğrudur. Zarar da dağıtılmıştır aslında.

Evet Zarar da dağıtılabilir. Sadece zaten yapmanız gereken bir işlemi iki ayrı yıl iki ayrı prosedürle tamamlarsınız. Her yıl yapacağınız genel Kurullar içinde bu durumla ilgili alacağınız usulüne uygun bir karar da zaten yeterlidir. Asla yanlış bir uygulama değil. Tabiki kar dağıtımında uyulan prosedüre uymak kaydıyla, genel kurul, yasal prosedürler ve ortaklar hesabı. Ancak asla bu yıl şu hesaplara kaydedeyim sonra geri alırım şeklinde değil. 580 hesap ne kadar prosedüre tabi ise 581 hesap da bir o kadar prosedüre tabidir.

Zararı dağıtmadınız ne olur ? 5 - Öz sermayenin Ödenmiş sermayeyi 2/3 oranına kadar eksiltmesi halini hatırlayalım. Eski TTK'da 434 maddede bu kural vardı yeni TTK 243/b bu kuralı doğrudan koruyor artık. "Şirket sermayesinin tamamının veya üçte ikisinin kaybedilmesine rağmen, sermayenin tamamlanmasına veya geri kalan sermaye ile yetinmeye karar verilmemiş olması." tasfiye sebebidir. Bu hale düştüğünüz anda şirket kendiliğinden tasfiye haline gelir. Ancak zarar halinde ilk genel kurulda bunun dağıtılıp ortaklar hesabına, yasal prosedürler çerçevesinde, aktarılması özellikle bu sorunu ortadan kaldırır.

Umarım yeterli olmuştur.
Saygılar,
Kevork
 
Üst