İ
İrem35
Ziyaretçi
Şüphesiz her geçen gün İnternet?e daha çok bağımlı hale geliyoruz.
İnterneti yalnızca Faceook?a girip ileti yazmak ya da arkadaşlarımızla muhabbet etmek için değil aynı zamanda bir ansiklopedi kaynağı olarak da kullanıyoruz.
Sonuçta acı ama gerçek; küçücük bir bilgisayar kutusu alt tarafı..
evlerimizde duran raf raf ansiklopediler, sözlükler ve tüm diğer kitaplardan daha çok bilgi içeriyor ve ilgi çekiyor...
artık e-kitaplar var. Okuma mekanizmaları sayesinde kulaklık takılıp, kitap, başka biri tarafından seslendirilip dinleniyor.. ama tarafımızca; okuma yok, göz gezdirme yok, e-kitap olduğu için kitabın sayfasına bile dokunmak yok..
90 lı yıllarda biz nası yaşıyoduk, şimdi neredeyiz..
kitaba, gazeteye bile dokunmadan ömrümüz geçiyor.. dokunmuyoruz çünkü herşey elimizin altında.. Herşeyin elimizin altında olması, iyi bişey mi? bunları hiç düşündünüzmü? kaç kişi kütüphaneye gidiyor, oranın havasını, kitap kokusunu, araştırma olgusunu benliğinde hissediyor.. internet olmadan evvelki zamanlarda kaç kişi gidiyordu..
internet ve bilgisayar teknolojisinin yararından ziyade, zararının fazla olduğunu düşünenlerdenim.. Devamlı masa başında gözler yorgun, sırt ağrıları, el bileklerinde ağrılar..
artık bağımlı olmuşuz..
Düşünün,
bir bilgiyi; arama motorlarını kullanarak aradığımızda o bilgiye rahatlıkla ulaşabiliyoruz.. bu ilk bakışta hoş görünüyor.. ama uzun vadede düşünürseniz eğer, interneti kullanmak; aslında edindiğimiz o bilgiyi hafızamızda hatırlama şeklimizi değiştiriyor..
devamlı elimizin altında bir bilgi kaynağının olması sanki insanın beynini tembelleştirmesine yolaçtığını düşünüyorum.. çoğu edindiğimiz bilgiyi bu yüzden hatırlayamıyoruz,
canım sıkıldı bir yazı yazayım dedim
İnterneti yalnızca Faceook?a girip ileti yazmak ya da arkadaşlarımızla muhabbet etmek için değil aynı zamanda bir ansiklopedi kaynağı olarak da kullanıyoruz.
Sonuçta acı ama gerçek; küçücük bir bilgisayar kutusu alt tarafı..
evlerimizde duran raf raf ansiklopediler, sözlükler ve tüm diğer kitaplardan daha çok bilgi içeriyor ve ilgi çekiyor...
artık e-kitaplar var. Okuma mekanizmaları sayesinde kulaklık takılıp, kitap, başka biri tarafından seslendirilip dinleniyor.. ama tarafımızca; okuma yok, göz gezdirme yok, e-kitap olduğu için kitabın sayfasına bile dokunmak yok..
90 lı yıllarda biz nası yaşıyoduk, şimdi neredeyiz..
kitaba, gazeteye bile dokunmadan ömrümüz geçiyor.. dokunmuyoruz çünkü herşey elimizin altında.. Herşeyin elimizin altında olması, iyi bişey mi? bunları hiç düşündünüzmü? kaç kişi kütüphaneye gidiyor, oranın havasını, kitap kokusunu, araştırma olgusunu benliğinde hissediyor.. internet olmadan evvelki zamanlarda kaç kişi gidiyordu..
internet ve bilgisayar teknolojisinin yararından ziyade, zararının fazla olduğunu düşünenlerdenim.. Devamlı masa başında gözler yorgun, sırt ağrıları, el bileklerinde ağrılar..
artık bağımlı olmuşuz..
Düşünün,
bir bilgiyi; arama motorlarını kullanarak aradığımızda o bilgiye rahatlıkla ulaşabiliyoruz.. bu ilk bakışta hoş görünüyor.. ama uzun vadede düşünürseniz eğer, interneti kullanmak; aslında edindiğimiz o bilgiyi hafızamızda hatırlama şeklimizi değiştiriyor..
devamlı elimizin altında bir bilgi kaynağının olması sanki insanın beynini tembelleştirmesine yolaçtığını düşünüyorum.. çoğu edindiğimiz bilgiyi bu yüzden hatırlayamıyoruz,
canım sıkıldı bir yazı yazayım dedim