Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan Ogün Güneş
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

şimdiden 22 sayfayı yorumlarımızla doldurmuşuz :) Sınav sonuçları açıklanmasına kadar bu sayfanın ne hale geliceğini tahmin edebiliyorum.

Arkadaşlar Sınav komisyonunun açıklama yapma mevzuu bence bir geçiştirmeceydi. Açıklamanın yapılıcağını düşünmüyorum.

Kendimizi yıpratıyoruz sadece.
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

brokovich aynı hocadan ders aldığımıza sevindim ama ben senin başka bi kursa gittiğini sanmıştım yazdıklarından.bu durumda sen hocamızın bu konudaki tavrını biliyorsun hocamız teorik kapasiteyi baz alıp çözdü ve ekledi normal kapasitede doğru kabul edilebilir.AMA KOMİSYON HANGİSİNİ KABUL EDECEK O BELLİ DEĞİL. SONUÇTA HANGİSİ KABUL EDİLİRSE EDİLSİN ÇÖZÜMLERDEN BİRİ DOĞRU SAYILIRSA VE DİĞERİ YANLIŞ KABUL EDİLİRSE ORTADA MAĞDURİYET OLUŞACAK. BENİMDE ÜSTÜNDE DURDUĞUM KONU BU BEN TEORİĞE GÖRE YAPTIM AMA ÇOK ARKADAŞIMIZ KURSTAN NORMALE GÖRE YAPTI SONUÇTA BUNUN NEDENİ SORUDA HANGİSİNİN KULLANILACAĞINA İLİŞKİN Bİ UYARI OLMAMASIYDI.BEN DE 10.000 TL/YIL'IN ŞASIRTMACA DEĞİL KOCAMAN Bİ HATA OLDUĞUNU SÖYLÜYORUM. KOMİSYON SORU SORARKEN TİTİZ DAVRANMADI AMA KİM HESAP SORABİLİR Kİ,
AYRICA ÇÖZÜMÜ MALİYET LİTERARTÜRÜNDE ARAYALIM DERKEN NEDEN İKTİSAT LİTERATÜRÜNEDEN ALINTI YAPTIM DERSENİZ BUNUN NEDENİ TARTIŞMANIN AKADEMİK BOYUTU NE KADAR DERİN VE İKİ AYRI KAPASİTENİNDE DOĞRU OLMA VURGUSUNUN NE KADAR HAKLI OLDUĞUNU ORTAYA KOYMAK İÇİN YAZDIM BUNLARI.
AMA GELİN TARTIŞMAYI Bİ KENARA BIRAKALIM SORUNUN HATALI OLDUĞUNU VE KOMİSYONUN AÇIKLAMA YAPMA ZORUNLULUĞUNU SAVUNALIM
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

arkadaşlar en son tesmerden bu konu ile ilgili nezaman görüştünüz.şuan ne diyor açıklama konusunda hala yapacağım diyor mu*
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

telefon açtım ama garip garip cevaplar veriyorla telefona bakanlar, maliyet uzmanı gibi konuşuyorlar bu sebepten dolayı mail attım bugün bakalım ne cevap gelecek merak ediyorum.
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

ilgili komisyon hocasından konu ile ilgili açıklama henüz gelmemiştir.
gelince bilgi verilecektir.

Gül SAKMAK
Öğrenci İşleri Şefi

TESMER
Dikmen Cad. No:562 Dikmen/Ankara 06460
444 60 60 (312) 475 53 00 (pbx)
Fax: (312) 475 53 14 |
[email protected]

toplantı yapacakları kocaman bir yalan.
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

olimpus sevindiğine sevindim açıkçası ben burda kurslarıda hocalarıda soruyuda tartıştırıp yarıştırmıyorum bir kursa gittim diye o kursu o hocayı eleştirmiyeceğim anlamına gelmez ben dedim ki hoca bunu 10000 e göre hemen açıklamakla hata etmiştir. Daha en başından bu soruyu açıklamıyorum arkadaşlar ikiside doğru demeliydi.Sitesinde yayınladığı mesajı o an verdiği fotokopilere yazıp dağıtsaydı gümbürtünün alası orda kopacaktı.Ama ne oldu dağıtılan kağıtlarda 10000 i gören o şekilde yapmışsa oooooo oğlum ben yırttım nidalarıyla uça uça gittiler ortamdan. Ben o gün ne kadar üzüldüm sen biliyormusun? Yaşlı olsaydım felç geçirebilirdim.Ayrıca ben orda ikiside doğru kabul edilmeli söylemine inanamadım bile hala da inanamıyorum.Ve bıkmadan söylüyorum bir açıklamada gelmeyecek cevapta çıkmayacak bu süreç böööyyyleee kendiliğinden geçecek gidecek. Bak daha 2008/1 sınav dönemini açıkladılar bile. Ve bu ispatlanamaz bir süreç cevabı açıklayamaz bile neye göre açıklayacak 10000 e göre doğru dese benim mantığımla soruya yaklaşanlar ayaklanacak neden TL yazıyosun pardon diycekler. 8000 e göre doğru deseler senin mantığınla yaklaşana pardon mu diycekler sanıyosun.Aslında bundan hiiiiiiiçççççç bir sonuç çıkmayacak. Telafisi mümkün değil bir kere forum başlarında bir sürü insan sınava girebilmek için yaptığı masrafları anlatıyordu. Yazık değilmi ne olacak bir daha mı aynı masraflar yapılacak onu geç yenileme uygun bir seçenek değil ikisini doğru kabul etmeleri soru değerini düşürebilir yine sonuç değişmez bir sürü insan kalır. Soru değeri düşmezsse herkes geçer tarihinde görülmemiş komik bir şey olur kendi kendilerini ele vermiş olurlar.Hak lar bakidir demeleri bir çok insan için farketmez çünkü zaten çoğumuzun hakkı var belki bi ihtimal çaktırmadan son hakkı tek dersi olanlara ne yaparsalar yapsınlar o soru için puan verilebilir sanırım bir tek onu yapacaklar diye duydum.
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

ARKADAŞLAR KONU İLE İLGİLİ ÇOK NET BİR MAKALE DAHA ÖNCE DOKUZ EYLÜL İİBF DERGİSİNDE YAYINLANMIŞ.AŞAĞIDA SİZLERE LİNKİNİ VERİCEM.BEN BU YAZIDAN ŞU ANLAMI ÇIKARIYORUM VE BENZER YAORUMU DAHA ÖNCE BİR ARKADAŞIMIZ EFSANE HOCANIN YAPTIĞINI YAZMIŞTI.
FİRMALAR YA FİİLİ YA DA TAHMİNİ MALİYET YÖNTEMİNİ KULLANIRLAR.EĞER TAHMİNİ YÖNTEMİ KULLANIYOR İSE NORMAL KAPASİTEYEİ DİKKATE ALMAK ZORUNDADIR.AMA EĞER FİİLİ MALİYEYÖNTEMİNİ KULLANIYORSA TEORİK DEĞERLERİ DİKKATE ALMALIDIR.bU DURUMDA YAPILAN ZORUNLU BEKLEMELER ÜRETİM MALİYETİNE DAHİL EDİLEBİLİR.SİZLERİN YORUMLARINI BEKLİYORUM


www.iibf.deu.edu.tr/dergi/1141031716_1.pdf

YA DA

http://64.233.183.104/search?q=cach...TLER+TEORİK+KAPASİTE&hl=tr&ct=clnk&cd=9&gl=tr
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

balance link için sağol;
bende okudum şimdi,ve bir kez daha rahatladım, hocamız (EFSANE HOCA) bu konuda tavrını zaten net olarak koymuştu.bizde bu tavır üzerine sorudaki hatayı savunmuştuk.
az önce hocayı aradım ama dersteydi konuşamadık, ben sonuna kadar efsane hocanın açıklamsını size aktarmaya ve tartışmaları bi kenara bırakıp hep beraber sorunun hatalı olduğunu savunmaya çalıştım.
komisyonun günlerdir açıklama yapmaması ve odanın tatmin etmeyen duruşu üzücü bence köşeye sıkıştılar iki çözümde bu soru hatasından dolayı doğru kabul edilmelidir. umarım bu olur.
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

arkadaşlar BDO DENETÇİLİK KONU İLE İLGİLİ YAZISI.KUSURA BAKMAYIN BİRAZ UZUN AMA LİNKİ ALAMADIM.FAYDALI OLACAĞI KANAATİNDEYİM...

ATIL KAPASİTE (ÇALIŞILMAYAN KISIM VEYA
BOŞTA GEÇEN ZAMAN) MALİYETİ


1. MAMUL MALİYETİ :

Üretilen mamul maliyetinin doğru ve gerçek olarak belirlenmesi hem işletmenin hayatta kalması, amaçlarına ulaşıp, devamlılığını sağlaması açısından işletme sahip ve yöneticileri için, hem işletmeyle ilişkisi bulunan üçüncü kişiler için, hem de doğru belirlenmiş maliyet bedelleri sonucunda hesaplanan kazanç üzerinden vergi alacak olan devlet için son derece önemlidir.

Kendi kıstaslarına göre belirlenmesini istediği işletme kazancından payını isteyen Devlet, bir mamulün maliyetinin tespitine ilişkin esasları belirlemiştir. VUK'nun 275 nci maddesinde mamul maliyetinin belirlenme esasları şöyle düzenlenmiştir.

" İmal edilen emtianın (tam ve yarı mamul mallar) maliyet bedeli aşağıda yazılı unsurları ihtiva eder.

1. Mamulün vücuda getirilmesinde sarf olunan iptidai ve hammaddelerin bedeli;
2. Mamule isabet eden işçilik,
3. Genel imal giderlerinden Mamule düşen hisse,
4. Genel idare giderlerinden mamule düşen hisse (bu hissenin mamulün maliyetine katılması ihtiyaridir);
5. Ambalajlı olarak piyasaya arzedilmesi zaruri olan mamullerde ambalaj malzemesinin bedeli.

Mükellefler, imal ettikleri emtianın maliyetini yukarıdaki unsurları ihtiva etmek şartıyla diledikleri usulde tayin edebilirler."

Görüldüğü üzere kanun koyucu, bir mamulün maliyetinin belirlenmesinde gerekli olan unsurları saymış, bu unsurları ihtiva etmek şartıyla, maliyetin belirlenmesi usulünde mükelleflere serbestlik tanımıştır. Mükellefe tanınan bu serbestlik, maliyetin belirlenmesinde, maliyet muhasebesinin genel kabul görmüş ilkelerinden faydalanılmasını da gerektirmektedir.

Maliyet muhasebesinde, ürün maliyeti hesaplanırken göz önünde bulundurulan temel etkenlerden birisi de atıl kapasiteye ya da çalışılmayan kısımlara tekabül eden maliyetin ürün maliyeti ile ilişkisidir. Maliyet muhasebesinde, ürün maliyetinin hesaplanmasında göz önünde bulundurulan bu husususun vergisel açıdan da dikkate alınması gerekir.

2. SABİT VE DEĞİŞKEN MALİYET İLE ATIL KAPASİTEYE (ÇALIŞILMAYAN KISMA) İSABET EDEN MALİYET :

Bir işletmede üretimin yapılabilmesi için katlanılan maliyetler, üretilen ürün miktarıyla ilişkili olup olmamasına bağlı olarak sabit ve değişken maliyetler olmak üzere ikiye ayrılır.





Yapılan üretime direkt olarak bağlı olan, üretim arttıkça artan üretim azaldıkça azalan maliyetlere değişken maliyetler denir. Örneğin hammadde giderleri değişken karakter taşırlar, üretim miktarıyla doğru orantılı olarak artar veya azalırlar. Üretimin yapılması ve devamıyla ilgili olmasına rağmen, üretilen ürün miktarına bağlı olmayan, yani üretim yapılsa da yapılmasa da katlanılması zorunlu olan maliyetlere ise sabit maliyetler denir. Örneğin fabrika binasının kirası, üretimin yapılması ile ilişkili olmasına rağmen, üretilen ürün miktarına bağlı olarak değişmez, sabittir.

Üretimin maliyeti buna bağlı olarak da ürün maliyeti belirlenirken hem sabit hem değişken maliyetler dikkate alınır. Sabit maliyetlerin üretilen ürünle ilişkisi direkt olarak kurulamadığından, üretimin endirekt maliyeti olarak değerlendirilirler.

Ancak üretimle ilişkili olmasına rağmen, üretilen ürün miktarıyla birebir ilişkisi kurulmayan sabit maliyetlerin ürünün maliyeti ile ilişkilendirilmesinde de bir kıstas olmalıdır. Örneğin buzdolabı üreten bir işletmenin sabit maliyetleri üretilen ürün maliyetine yansıtılırken, fabrikada 1000 buzdolabı üretilmişse 1000 buzdolabına, 5000 buzdolabı üretilmişse 5000 buzdolabına mı yansıtılmalıdır ? Bu sorunun cevabı ?hayır? olmalıdır.

Bu işletme bir takım sabit maliyetlere katlanarak ortaya koyduğu üretim araçları ve iş gücü ile 5000 buzdolabı üretecek kapasitede ise, bu miktardaki üretim sağlayabilmek için katlanılan sabit maliyetler ancak bu miktardaki üretim ile ilişkilendirilmelidir. Eğer işletmede sipariş alınamadığı için sadece 1000 buzdolabı üretilmişse, 5000 buzdolabı üretim kapasitesi yaratmak için katlanılan maliyetin, üretilen 1000 buzdolabına yansıtılması bu ürününün maliyetinin buna bağlı olarak da satış karının hatalı belirlenmesi neticesini doğurur.

Örneğin eşit koşullarda çalışan ve aynı ürünü üreten A ve B işletmesini düşünelim.

2000 yılı A İŞLETMESİ B İŞLETMESİ
Üretim kapasitesi 5000 buzdolabı / yıl 5000 buzdolabı / yıl
Üretilen ürün miktarı 1000 buzdolabı / yıl 5000 buzdolabı / yıl
Sabit maliyetler 500.000.000.000 500.000.000.000
Değişken maliyetler 200.000.000.000 1.000.000.000.000
Ürün maliyeti 700.000.000 300.000.000

Bu örnekte iki işletme de tamamen eşit şartlarda çalışmaktadır. Ancak talep yetersizliği nedeni ile ancak 1000 adet buzdolabı üretebilen A işletmesi, atıl kapasiteye tekabül eden maliyetlerini, ürün maliyeti olarak değerlendirirse ortaya yukarıdaki tablo çıkmaktadır. A İşletmesi açısından bu tablo, ürün maliyetini hatalı gösteren bir tablodur. Atıl kapasite maliyeti ürüne yüklendiği için ürünün maliyeti aşırı yüksek görülmektedir. Oysa ürünün olması gereken maliyeti eşit koşullarda çalışan B işletmesindeki kadardır. A İşletmesinde atıl kapasiteden kaynaklanan maliyet, ürün maliyeti değil işletmenin genel gideridir.

Dolayısıyla, sabit maliyetlerin ürün maliyetine etkisi mevcut üretim araçları ve iş gücünün yarattığı kapasitenin (normal kapasite) kullanımı şartlarında doğan maliyetle sınırlı olmalıdır. İşletme mevcut üretim kapasitesinden faydalanamıyorsa, faydalanamadığı üretim kapasitesine (atıl kapasite) isabet eden maliyetler ürün maliyeti ile ilişkilendirilmemeli direkt gider yazılmalıdır.

3. KAPASİTE BOŞLUĞUNUN SEBEPLERİ VE ÜRÜN MALİYETİYLE İLİŞKİSİ :

Yukarıda genel bir belirleme yaparak mevcut üretim kapasitesinin kullanılamaması durumunda ortaya çıkan farkın ürün maliyetine verilmemesi gerektiği söyledik. Ancak bu genel belirlemenin de sınırlarının çizilmesi gerekmektedir.



Eğer işletme bir takım sabit maliyetlere katlanarak ortaya koyduğu mevcut üretim araçları ve iş gücünden zorunlu olarak yani elinde olmayan nedenlerle faydalanamıyorsa bu şekilde vuku bulan boş kapasite maliyeti üretilen ürün miktarıyla ilişkilendirilmesi gereken bir maliyettir. Çünkü işletme mecburen yani önlenmesi mümkün olmayan durumlar nedeniyle bu miktarda üretim yapabilmiş ve sabit maliyetlerin tamamına bu miktardaki üretim için katlanmak zorunda kalmıştır. Örneğin, bakım, günlük dinlenme (mola), haftalık tatil, makine parkında meydana gelen arızalar gibi nedenlerle boşta geçen sürelere tekabül eden maliyetler, oluşması önlenemeyen durumlardan doğduğundan üretilen mamulün maliyeti ile ilişkilendirilmelidir.

Bu belirlemenin tersini düşündüğümüzde yani boşta geçen zaman bir zorunluluktan kaynaklanmıyorsa ya da kapasitenin atıl kalması önlenebilecek mahiyette ise bu defa bu sürelere isabet eden sabit maliyetler ürün maliyeti ile ilişkilendirilmeden direkt gider yazılması gereken maliyetlerdir. Örneğin, talep yetersizliği nedeniyle tam kapasite çalışılamaması, üretim hattının bir kısmının geçici süreyle durdurulması, grev, lokavt, elektrik kesintisi gibi nedenlerle boşta geçen zamanlara tekabül eden maliyetler önlenebilecek mahiyette olduğundan, üretilen ürünün maliyeti ile ilişkilendirilmemesi gerekir.

Aşağıdaki tabloda işletmede boşta geçen sürelerin sebeplerine örnekler verilmiş ve zorunluluk unsuru göz önüne alınarak, bu sürelere ilişkin giderlerin ürün maliyetine mi verileceği yoksa çalışılmayan kısım gideri olarak mi değerlendirileceği belirtilmiştir.

Üretim maliyeti Çalışılmayan kısım gideri
Vardiya noksanlığı X
İmalata hazırlık X
Elektronik arıza X
Hammadde kopması, sıkışması X
Hammadde noksanlığı X
Makine temizliği X
Bıçak Ayarı X
Elektrik kesintisi X
Yemek molası X
Genel bakım X

Konuyu başka bir örnek üzerinde irdeleyelim. Televizyon üreten bir işletmenin mevcut makine parkı ile üretebileceği ürün sayısı ayda 10.000 adet televizyondur. Söz konusu makine teçhizatın aylık amortismanı 50 milyar liradır. İşletmenin x ayında sipariş yetersizliği nedeniyle 6.000 adet televizyon ürettiğini düşünürsek makine amortismanlarının üretim maliyetine etkisi şöyle olmalıdır



___________________________

, 2 Buradaki tanımlamalarda Pr. Dr. Osman ALTUĞ, Maliyet Muhasebesi ve Dr. Yunus KİSHALI, Dr. S.Sadi IŞIKLILAR Maliyet Muhasebesi ve Maliyet Hesaplamaları, kitaplarından faydalanılmıştır. Bununla birlikte bu zorunluluk unsurunun literatürde yeterince irdelenmediğini, konumuz gereği bizde ancak mevcut kaynaklardan faydalanabilecek durumda olduğumuzdan sadece bu düzeyde bilgi verebildiğimizi belirtmekte fayda vardır.
3 Bu tablodaki değerler Dr. Yunus KİSHALI, Dr. S.Sadi IŞIKLILAR Maliyet Muhasebesi ve Maliyet Hesaplamaları, s.453' den alınmıştır.



Üretim maliyeti : 6.000 / 10.000 = 0,6 x 50 milyar = 30 milyar
Çalışılmayan kısım gideri : 4.000 / 10.000 = 0,4 x 50 milyar = 20 milyar

Amortisman konusunda başka bir örnek verelim. Bu işletme 01.11.2000 tarihinde 120.000.000.000 TL. ödeyerek bir makine edinmiş ve bu tarihte aktife almıştır. Bu makinanın 11 ve 12 nci aylarda tam kapasite çalıştığını düşünürsek amortisman giderleri şöyle dağıtılmalıdır.

Amortisman miktarı = 120.000.000.000 x 0,20= 24.000.000.000 TL.
30.10.2000 tarihine kadar bu makine henüz işletmeye girmemiş yani üretime katılmamış olduğundan bu makinanın 10 aylık amortismanı olan (10/12=0,83 x 24.000.000.000=) 20.000.000.000 TL. çalışılmayan kısım gideridir. Üretimde tam kapasite olarak çalıştığı 2 aylık süreye tekabül eden (2/12 = 0,16 x 24.000.000.000=) 4.000.000.000 TL. amortisman gider ise üretim gideri olarak ürün maliyetine verilmelidir.

4. BOŞTA GEÇEN ZAMANA İLİŞKİN GİDERLERİNİN MUHASEBELEŞTİRİLMESİ :

1. seri nolu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğinde çalışılmayan döneme ve çalışılmayan kısımlara ait giderlerin, 680 nolu Çalışılmayan Kısım Gider ve Zararları hesabında izlenmesi öngörülmüştür. Bu hesap 690 nolu Dönem Karı veya Zararı hesabına yansıtılarak kapatılır.

Boş kapasiteye ait giderler dönem içerisinde üretim maliyeti olarak üretim hesaplarında izlenmeli, dönem sonlarında yapılan hesaplamalar neticesinde 680 nolu hesaba yansıtılmalıdır.

Örnek: Çamaşır makinası üreten A A.Ş. 2000 yılının ilk altı ayına ilişkin vereceği geçici vergi beyannamesi için yaptığı maliyet hesaplamalarında aşağıdaki neticeleri bulmuştur.

İşletmenin altı aylık üretim kapasitesi : 600 adet buzdolabı /yıl
İlk altı ayda talep daralması nedeniyle işletmede 400 adet buzdolabı üretimi gerçekleşmiştir.

Yapılan hesaplamalar neticesinde atıl kapasiteye tekabül eden maliyetler şöyle bulunmuştur.

Maliyet hesapları Üretim Maliyeti Çalışılmayan Kısım Gideri
710 D.İlk Madde ve Malzeme Giderleri 200.000.000.000
720 Direkt İşçilik Giderleri 50.000.000.000 10.000.000.000
730 Genel Üretim Giderleri 450.000.000.000 150.000.000.000

Bu hesaplama neticesinde, üretim giderleri içerisinden atıl kapasiteye tekabül eden giderler ayrılarak şöyle muhasebeleştirilir.

______________________/30:.06.2000/_________________________________

680 Çalışılmayan Kısım Gider ve Zararları 160.000.000.000

721 Direkt İşçilik Giderleri Yansıtma Hesabı 10.000.000.000
731 Genel Üretim Giderleri Yansıtma Hesabı 150.000.000.000
____________________________________________________________________








5 . ÇALIŞILMAYAN KISIM GİDERLERİNİN VERGİ MATRAHINA ETKİSİ :

5.1. Üretim İşletmelerinde :

Tek Düzen Hesap Planı uyarınca dönem içerisinde üretimin maliyetini oluşturan 710 Direkt İlk Madde ve Malzeme Giderleri, 720 Direkt İşçilik Giderleri, 730 Genel Üretim Giderleri hesaplarında biriken maliyetler yansıtma hesapları kullanılarak 151 nolu Yarı mamul hesabına aktarılır. Henüz tam mamul haline gelmemiş ancak direkt ilk madde malzeme ile direkt işçilik ve genel üretim giderlerinden belli oranlarda pay almış eksik mamuller (yarı mamuller) bu hesapta bırakılıp, üretimi tamamlanan yani satışa hazır hale gelmiş olan mamüllerin maliyetleri 152 nolu hesaba aktarılır. 152 nolu hesaplar içerisinde biriken bu maliyetlerden dönem içerisinde satışı yapılan mamüllerin maliyetleri gelir tablosunadaki 620 nolu Satılan Mamüllerin Maliyeti hesabına aktarılır ve kar zarar hesanbını etkileyecek hale gelir. Henüz satılmayan mamüllere isabet eden maliyet ise 152 nolu hesaplar içerisinde gelecek döneme aktarılır.

Bu işleyiş izlendiğinde dönem içerisinde, üretim maliyeti hesaplarında (710,720,730) biriken maliyetlerin dönem kar zararına etkisi dönem içerisinde satılan mamule isabet eden kısım kadar olmaktadır. Dönem sonunda yarı mamul halinde kalan ya da satılmadan stokta bekleyen mamüle isabet eden maliyetler bunların satıldığı dönemde dikkate alınmaktadır.

Oysa 720 Direkt İşçilik Giderleri, 730 Genel Üretim Giderleri hesaplarda biriken maliyetlerden boşta geçen zamana isabet eden kısmın buradan çıkarılarak 680 nolu sonuç hesabına aktarılmasıyla, bu giderler direkt olarak (yani yarımamül ya da stokta kalan mamulün üzerinde gelecek dönemlere sarkmadan) ilgili dönemin kar zararını etkilemektedir.

Bununla birlikte dönem karını, buna bağlı olarak da vergi matrahını etkileyen böyle bir hususun bir vergi incelemesinde ispat edilmesi istenebilir. Dolayısıyla atıl kapasitenin ya da boşta geçen zamanların nedenlerinin, ispat edici belgelerle her an ortaya konulacak durumda olmasında fayda vardır. Bunun için sanayi ve ticaret odalarınca verilen kapasite raporları, düzenli olarak tutulan ve yetkililerce hazırlanıp, imzalanmış tutanak ya da raporlar gibi belgelerin muvazaaya yer vermeyecek biçimde tanziminde fayda vardır.

5.2. Yıllara Sari İnşaat ve Onarım İşi (YSİOİ) Yapan İşletmelerde Özellik Arz Eden Bir Husus : Çalışılmayan Dönemlere İsabet Eden Amortisman Giderlerinin Dağıtımı.

Bilindiği gibi YSİOİ'nin vergilendirilmesi özellik arz etmektedir. GVK? nun 42 inci maddesi uyarınca, YSİOİ'nde kar veya zarar işin bittiği yılda kesin olarak tespit edilip, tamamı işin bittiği yılın geliri sayılarak ve o yılın beyannamesine dahil edilerek vergilendirilir. Dolayısıyla, YSİOİ?nde, işin devam ettiği yıllarda bu işlerden elde edilen kar veya zarar beyan edilmez.

YSİOİ ile birlikte diğer işlerle de iştigal eden mükelleflerin, bu işlerde ortak olarak sarf ettikleri giderlerin (müşterek giderlerin) ve amortismanların devam eden yılara sari iş ile yıl içinde biten diğer işlere belli usullerle dağıtması öngörülmüştür. (GVK 43. madde)

GVK'nun 43/3 maddesinde, birden fazla inşaat ve onarma işinde veya bu işlerle birlikte sair işlerde de ortak olarak kullanılan tesisat, makine ve taşıtların amortismanlarının, bunların her işte kullanıldıkları gün sayısına göre, yıllara sari işlere ve diğer işlere dağıtılacağı belirtilmiştir.





Buna göre, örneğin hem kum- çakıl alım satımı işi ile iştigal edip hem de yıllara sari inşaat işi ile uğraşan mükellef A, bu işlerde ortak olarak kullandığı bir kamyonun amortismanını şöyle dağıtacaktır.

Kamyonun bu işlerde kullanıldığı gün sayısı :
Yıllara sari inşaat işinde = 200 gün
Kum - çakıl alım satım işinde = 160 gün

Kamyonun 2000 yılı toplam amortismanı : 10.000.000.000 TL.
YSİOİ'ne tekabül eden amortisman = 200/360= 0,555 x 10.000.000.000 = 5.555.555.555 TL.
Diğer işe tekabül eden amortisman = 160/360= 0,444 x10.000.000.000 = 4.444.444.444 TL.

Yıl boyunca tam kapasite çalışan sabit kıymetin amortismanında her hangi bir dağıtım problemi yoktur. Ancak, yıl içinde alınan sabit kıymetlerin aktife girmeden önceki ve boş durdukları sürelere isabet eden amortismanları açısından dağıtımın nasıl yapılacağına ilişkin Kanun hükmünde tam anlamıyla açıklık yoktur.

Bu konuda ortaya atılabilecek ilk alternatif, gerek aktife giriş tarihinden önceki dönemlere ve gerekse boş duran sürelere ait amortismanların da, aynen bunların işte kullanıldıkları sürelere ait amortismanlar gibi, her işte çalıştıkları süre ile toplam çalışılan süre arasındaki oran dahilinde devam eden işlere dağıtılmasıdır. Ne var ki, yılın son günlerinde aktife giren veya yıl içinde sadece birkaç gün çalıştırılan iktisadi kıymetlerin çalışılmayan sürelere isabet eden amortismanlarının, bunların birkaç gün çalıştırıldıkları işlere yüklenmesinin, bu işlerin kazancının doğru şekilde oluşmasını ne ölçüde etkileyeceği nazara alınırsa, bunun anlamsızlığı kendiliğinden ortaya çıkmaktadır.

Dolayısıyla yukarıda anlattığımız üzere ürün maliyetinin doğru ve sağlıklı oluşumu için boşta geçen zamanlara tekabül eden sabit giderlerin ürünün (yıllara sari iş veya diğer işler) maliyetiyle ilişkilendirilmemesi esası burada da geçerli olmalıdır.

Nitekim, yargıya intikal eden bir olayda, 10.11.1986 tarihinde satın alınan ve hiçbir inşaata kullanılmayan vinçlerin yıllık olarak ayrılması gereken amortismanlarının doğrudan kar zarar hesabına atılmasında kanuna aykırılık bulunmadığını belirten vergi mahkemesi kararını aynen onamıştır. (Dn. 3. D nin 26.02.1991 tarih ve E: 1989/3270,K: 1991/649 sayılı kararı)

Aslında Kanun lafzı zaten açıktır. Yıllara sari işlerle birlikte diğer işlerde de kullanılan sabit kıymetlerin amortismanları bunların her işte kullanıldıkları gün sayısına göre paylaştırılacaktır. Bu sabit kıymetlerin yıl içinde aktife girmesi halinde aktife girdiği tarihe kadar ki geçen süreye tekabül eden amortismanlar ile kullanılmayan günlere ait amortismanlar 680 nolu Çalışılmayan Kısım Gider ve Zararları hesabına aktarılarak dönem kar zararı hesabına yansıtılacaktır. Ancak boşta geçen sürelerin tespitinde tatil günleri, yasal bir zorunluluk olarak çalışmayı kestiğinden yani işletmenin önleyebileceği cinsten bir boşta çalışma olmadığından çalışılıyor olarak kabul edilmelidir. Yine buna benzer olarak yukarıda anlattığımız çalışmayı zorunlu olarak aksatan durumlar nedeniyle boşta geçen sürelerin de çalışılıyor kabul edilmesi gerekir.


________________________

4 MAÇ, MEHMET, Kurumlar Vergisi, İstanbul, Denet Yayıncılık, 3. Baskı, sahife 228





Yukarıdaki örneği şu şekilde irdeleyelim.

Kamyonun bu işlerde kullanıldığı gün sayısı :
Yıllara sari inşaat işinde = 120 gün
Kum - çakıl alım satım işinde = 60 gün
Tatil Olan Gün Sayısı = 105 gün
Çalışılmayan Gün Sayısı = 80 gün

Öncelikle tatil günlerinin yıllara sari işe ve diğer işlere dağılımını yapalım.

Yıllara sari inşaat işine tekabül eden tatil günü = 120 /180= 0,66 x 105 =70
Kum - çakıl alım satım işine tekabül eden tatil günü = 60 /180 = 0,33 x 105 =35

Dolayısıyla kamyonun çalıştığı gün sayıları şu şekilde bulunur.
Yıllara sari inşaat işinde = 190 gün
Kum - çakıl alım satım işinde = 95 gün
Çalışılmayan Gün Sayısı = 80 gün

Kamyonun 2000 yılı toplam amortismanı : 10.000.000.000 TL.
YSİOİ'ne tekabül eden amortisman = 190/360= 0, 527 x 10.000.000.000 = 5.277.777.777 TL.
Diğer İşe tekabül eden amortisman = 95/360= 0,263 x 10.000.000.000 = 2.638.888.888 TL.
Çalışılmayan kısma ait amortisman = 80/360= 0,222 x 10.000.000.000 = 2.222.222.222 TL. şeklinde dağıtılmalıdır.

Bu noktada yukarıda yaptığımız uyarıyı tekrarlamakta fayda görmekteyiz. Amortisman giderlerinin çalışılmayan günlere tekabül eden kısmının devam eden işlere (YSİOİ'ne) verilmeyerek direkt dönem gideri yazılması nedeniyle verginin ileri ki yıllara ertelenmesi hususu bir vergi incelemesinde tetkike şayan bir husustur. Dolayısıyla mükelleflerin, Kanundan doğan bu haktan faydalanırken, teçhizat, makine ya da taşıtın çalışmadığı günleri, ispat edici belgelerle her an ortaya koyacak durumda olmasında fayda vardır.
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

5. Maliyet Davranışları, Üretim Maliyetleri ve Dönem Maliyetleri Üretim faaliyeti, işletmelerin kullandığı üretim faktörlerinin bir araya getirilip organize ve koordineli bir şekilde amaca yönlendirilmesi faaliyetiolarak açıklanabilir. Burada girişimcinin amacı, sahip olduğu üretim faktörlerinden mümkün olduğunca verimli bir şekilde yararlanmaktır. Bunun anlamı da üretim faktörlerinin kapasitelerinin belirlenmesidir. Böylece, işletme üretim hedeflerini belirleyecek ve bunu da faaliyetlerinin denetlenmesi ve performansının hesaplanması konusunda kullanabilecektir. Hedeflerinbelirlenip dönem sonundagerçekleşenler ile karşılaştırılabilmesi için işletme kapasite unsurunu temel ölçme aracı olarakortaya koymalıdır. Bu durumda işletme, hiçbir üretim faktörünün arızayapmadan üretim yapabileceği MAXSİMUM (TEORİK) KAPASİTE; tamir, bakım,onarım ve makine bozulmalarından doğabilecek normal gecikmelerin sözkonusu olduğu NORMAL (PRATİK) KAPASİTE ve belirli bir üretim planı döneminde ortaya konulan mamul veya hizmet miktarının gösterildiği GERÇEK (FİİLİ) kapasite kavramları ile karşı karşıyadır. Bu noktada işletme, BEKLENEN KAPASİTE OLARAK NORMAL (PRATİK) KAPASİTEYİ DİKKATE ALACAKTIR. Kapasite tanımlarına bakıldığında, tanımlar arasındaki temel fark üretim miktarlarında görülmekte olup, üretim faktörlerinin faaliyetlerine devam edebilme sıklığı da üretim miktarlarının oluşma nedenleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Üretim faktörlerinin faaliyetlerini aksatmadan sürdürebilmesi önünde engellerin bulunmaması ile mümkündür. ?Yalın Üretim?in temel felsefesi de, faaliyetlerin önündeki tüm engellerin kaldırılarak üretim faktörünün yalnızca kendi faaliyeti ile ilgilenmesini savunur. ?Yalın Üretim? bu tür engellerin işletmelerin karşısına ?İsraf? şeklinde çıktığını ve ?İsraf?ın önlenmesi ile de üretimin hızlı, verimli vemüşteri odaklı yapılabileceğini söylemektedir.
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

YUKARIDA YOLLADIĞIM PARAGRAF BALANCE'IN YOLLADIĞI LİNKTEN ALINMIŞTIR.
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

SAYIN ERİN , ÖNCELİKLE İLGİLENDİĞİN İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM AMA YAZININ DEVAMINI DA OKUMANI TAVSİYE EDİYORUM.DEVAMINDA OLAĞAN DURUMLARDAN KAYNAKLANAN YANİ ÖNÜNE GEÇMESİ MÜMKÜN OLMAYAN DURUMLAR Kİ BUNADA ÖRNEKLER VERMİŞ MUTAD BAKIM DİNLENME SÜRESİ HAFTA TATİLİ GİBİ BU DURUMLARDA BUNLARI GİDER YAZMAK YERİNE MAMUL MALİYETİNE YÜKLENMESİ GEREKTİĞİNİ BELİRTMİŞ.BİZİM BAHSETTİĞİMİZ İKİ KAPASİTE ORANI ARASINDAKİ FARKI YARATAN DA ZATEN BU ZORUNLU DURUMLAR DEĞİL Mİ?(EĞER FİRMA STANDART MALİYET YÖNTEMİNİ KULLANIYORSA)

AYRICA ARKADAŞLAR BİR ŞEYE DAHA DİKKATİNİZİ ÇEKMEK İSTİYORUM BİZE VERİLEN SABİT MALİYET TAM MALİYET YÖNTEMİNE GÖRE HESAPLANMIŞ OLARAK VERİLDİ.TAM MALİYETİN KAPSAMADIĞI BİR MALİYET BANA GÖSTEREBİLİRMİSİNİZ?
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

balance senin son hakkın mı?
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

konumuzla ilgili değil aslında ama hayır son hakkım değil 2. girişimdi.ilk girişimde 6 ders verdim.sadece maliyet muhasebesi kaldı. neden sordun account?
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

benim anlamadığım bazı arkadaşların özellikle sadece normal kapasite çözümüne odaklanıp garip bi inat sergilemeleri
yani hiç bişey diyemiyorum hatalı bir soruyu savunup kendi çözümlerinin üstüne yatanlar sonrada son hakkı olanlar için üzülüyorum hikayesini uydurunca garip kaçıyor.
soru hatalı ve bi maduriyet var ortada bazı arkadaşlar komisyondan çok komisyoncu.
ve garip bi şekilde işerine gelmeyen yerleri görmüyorlar.
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

olimpus ' Alıntı:
benim anlamadığım bazı arkadaşların özellikle sadece normal kapasite çözümüne odaklanıp garip bi inat sergilemeleri
yani hiç bişey diyemiyorum hatalı bir soruyu savunup kendi çözümlerinin üstüne yatanlar sonrada son hakkı olanlar için üzülüyorum hikayesini uydurunca garip kaçıyor.
soru hatalı ve bi maduriyet var ortada bazı arkadaşlar komisyondan çok komisyoncu.
ve garip bi şekilde işerine gelmeyen yerleri görmüyorlar.

olimpus'a bende katılıyorum. Arkadaşlar doğruyu bulmak için tartışalım ama olaya at gözlüğü ile de bakmayalım . Olaya subjektif degil objektif bakalım ki tartışmamız daha renkli olsu ve sonuca ulaşsın. Bakın ben Teorik Kapasite ile çözmeme rağmen ; karşılaştığım Normal Kapasiteyi haklı çıkartan yazılarıda sizlerle paylaştım ve yorum yaptım.

İkiye ayrıldık resmen. Normalciler Teorikçiler : )
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

BEN DE SİZE KATILIYORUM ARKADAŞLAR ÖNEMLİ OLAN DOĞRUYU ARAMAK VE ORTADA BİR MAGDURİYET VARSA HAKKIMIZI ARAMAK.AMA SON HAKKIN MI DİYE BİR SORU GELMESİ BANA ÇOK SAÇMA BENİM SON HAKKIM OLUP OLMAMSI NEYİ DEĞİŞTİRİR.YA DA BENİM DEĞİLSE SON HAKKI OLANLAR DA VAR. AMA BU MAGDURİYETİ ORTADAN KALDIRMAZ.
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

Bir teorikçi olarak :)

Normal veya teorik soruda bir hata var.


Arkadaşlar burda önemli olan sonuca ulaşmak biz bu kadar şeyden sonra çözümü bulamadık


Burdaki herkese sesleniyorum yarın Saat:9:30 ile 12:00 arasında herkes tesmeri arasın komisyonun toplanıp tolanmadığını herhangi bir gelişme olup olmadığını sorsun bıktıralım yani işin ciddiyetinin farkına varsınlar

Bir açıklama yapılsın bizde işimize gücümüze bakalım.
 
Ynt: Kasım 2007 Yeterlilik Maliyet Muhasebesi

ok güzel ben arıcam saat 10:00 başka kimler arıcak?
 
Üst