6. KISMÎ SÜRELİ ÇALIŞAN İŞÇİNİN KIDEM TAZMİNATI NASIL HESAPLANACAKTIR?
Yargıtay, kısmî çalışma konusunda son yıllara kadar işçinin çalıştığı günler toplanarak, iş sözleşmesinin sona erdiği tarih itibariyle bu toplam bir yılı geçtiği taktirde, geçen her tam yıl için yasada öngörülen esaslara göre kıdem tazminatı verilmesi gerektiği yönünde bir içtihat ortaya koymuştu. Ancak, Yargıtay son kararlarında bu görüşünü terk etmiştir. Nitekim Yargıtay, kısmî süreli olarak çalışan bir işçinin, kıdem tazminatı hesabına esas hizmet süresinin belirlenmesinde, iş sözleşmesinin başlangıcı ile sona ermesi arasında çalışılan veya çalışılmayan günler ayrımı yapmaksızın tüm sürenin göz önüne alınması gerektiği yönünde karar vermiştir. Söz konusu kararda, kısmî süreli olarak haftada iki gün çalışan işyeri hekiminin kıdem tazminatının hesabında fiili çalışma gün sayısı toplamı ile bulunan 718 günlük hizmetin değil; sözleşmenin sürmüş olduğu 6 yıl 10 ay 20 günlük sürenin esas alınması gerektiğini kabul etmiştir.
Kanun lafzî yorumlandığında, kıdem süresinin hesabında sadece haftanın çalışılan günlerinin göz önünde tutulmasını öngören bir hüküm yoktur. Tam gün ya da tam hafta çalışılıp çalışmamaya göre bir ayrım yapılmaksızın Kanunda ??işçinin işe başladığı tarihten itibaren iş sözleşmesinin devamı süresince her geçen tam yıl için işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir? hükmüne yer verilmiştir. Bu nedenle bazı yazarlara ve son Yargıtay kararlarına göre, işçinin çalıştığı günler toplanarak kıdemi hesaplanamaz. Bu görüşe katılmamız mümkün değildir. Kanunun gerekçesinde de belirtildiği gibi, kısmî süreli çalışanlara yönelik ayrımcığın kaldırılması hedef alınırken, bunların tüm çalışma şartlarında ve sözleşmenin feshi sonuçlarından yararlanmada eşit duruma getirilmeleri de beklenemez. Aksi halde tam bir eşitsizlik çıkar. Fiilen çalışılan süre ve verilen emekle doğru orantılı olarak, farklı sözleşmelerle ve farklı haklarla çalışan işçilerin, sözleşmenin sona ermesinde aynı haklara sahip olmaları her şeyden önce hakkaniyet ilkesine aykırıdır.
Bu haksızlığı bugünün şartlarında bir örnekle açıklamak gerekirse:
( Kıdem tazminatına hak kazanma şartlarının varolduğunu kabul edilerek )
Brüt maaşı 4 milyar olan ve 5 yıl tam süreli iş sözleşmesiyle (haftada 45 saat) çalışmış olan işçi A?nın , iş sözleşmesinin feshiyle birlikte hak kazanacağı kıdem tazminatı tutarı tavan sebebiyle: