2010-2011-2012 Matrah Arttırımı

husok

Katkı Sunan Üye
Üyelik
18 Şub 2006
Mesajlar
453
Konum
istanbul
Arkadaşlar, 2010-2011-2012 yılları için de Matrah Arttırımı uygulanacağı yönünde söylentiler duyuyorum.. bilgisi olan var mı acaba?
 
Oldu olacak, yeni bir vergi türü yapsınlarda, sürekli olsun :)
Bütün nayloncularun en sevdiği vergi olur, bu işin gediklileri bi daha kdv felan ödemezler.
 
Böyle yasalar (vergi affı/yapılandırma gibi) seçimlere yakın bir tarihte çıkar. Vergi affı, yapılandırma, matrah artırımı vs. gibi yasalar sürekli olarak çıkarsa kimseden vergi alamazsınız. Bunun içindir ki vergi gelirleri içerisinde gelir/kurumlar vergisinin oranı %25 , dolaylı vergiler % 75 gibi. Aslında tam tersi olması gerekir.
 
Bu tip yasalar 50 TL şirket defteri tutarımcıların ekmeğine yağ sürüyor. :mad:
Maliye v.müfettişlerine boşuna para ödüyor, hepsini işten çıkarsalar bayağı bir tasarruf yaparlar.:rolleyes:
 
Son düzenleme:
Sayın arkadaşlar,
ben şunu anlayamıyorum..

Gelir tablosu ilkelerinde şöyle diyor;

Gerçekleşmemiş satışlar, gelir ve kârlar; gerçekleşmiş gibi veya gerçekleşenler gerçek tutarından fazla veya az gösterilmemelidir. Belli bir dönem veya dönemlerin gerçeğe uygun faaliyet sonuçlarını göstermek için, dönem veya dönemlerin başında ve sonunda doğru hesap kesimi işlemleri yapılmalıdır.

Şimdi bu matrah artırımları oluyor, o halde gelir tablosu ilkelerine aykırı mı hareket ediliyor..
Bunun mantığı nedir?
 
Ayfer Hanım devletin alacakları siliniyor, kaçakçılar affediliyor daha neler neler. Gelir tablosu ilkelerinin lafı mı olur?
 
Sayın burçak,
Hazineye gelir sağlayacak her yenilikte,ilkelerin veya bazı değişmezlerin,kimsenin umurunda olmadığını,bunların bertaraf edildiğini unutmamak lazım..Tipik mantık,dün dündür,bugün bugündür..
 
Teşekkür ederim Koray Bey, Tahsin Bey

o halde biz hiç bu ilkeleri gelecek nesillere öğretmeyelim, nasıl olsa dediğiniz gibi kimsenin umrunda değil
kayıtdışı ekonomi almış başını gidiyor zaten, bide bu vergi afları, matrah artırımları.. yani inanamıyorum..
 
Teşekkür ederim Koray Bey, Tahsin Bey

o halde biz hiç bu ilkeleri gelecek nesillere öğretmeyelim, nasıl olsa dediğiniz gibi kimsenin umrunda değil
kayıtdışı ekonomi almış başını gidiyor zaten, bide bu vergi afları, matrah artırımları.. yani inanamıyorum..

İnanaılmayacak birşey yok. Böyle gelmiş böyle gider.
 
Devletin ekonomiyi yönlendirmede elinde 2 önemli politika aracı var; para politikası ve maliye politikası.

Maliye politikasının en önemli aracı da vergi politikası. Bir ekonomide bütçe açığı oluştuğu zaman maliye politikası açısından literatürdeki temel yaklaşım kamu harcamalarının azaltılması, kamu gelirlerinin de arttırılmasıdır. Bizim ülkemizde malesef kamu harcamalarını azaltmak hiç kimsenin aklına gelmez son model makam araçları, lojmanlar, köşkler, uçaklar herşeyin en lüksü en şatafatlısı gırla gider. Ama konu kamu gelirlerini arttırmaya gelince bir türlü sağlıklı vergi denetimi yapılamaz, vergi adaleti sağlanamaz, kayıtdışılık önlenemez. Vergi kaçıranlara af çıkar, matrah arttırımı çıkar. Devlet cari açıklarını ve bütçe açıklarını finanse etmek için, kayıtdışılığı teşvik edercesine afla ve matrah arttırımıyla gelir yaratmaya çalışır. Vergi kaçıran refah içinde yaşar gariban ezilir gider. Dolayısıyla ülkede adil gelir dağılımından, haktan, hukuktan..vs hiçbişeyden bahsedilemez. Mesele bundan ibarettir ve malesef her dönem böyle olmuştur bu işler Nizam beyin söylediği gibi. Biz de burda çırpınır dururuz mesleğimizi nasıl daha iyi yaparız diye.
 
bence, vergi affı, matrah arttırımı, v.b. konularda siyasi otoritenin oy kaygısı etkisiyle birlikte, mükelleflerin ve biz meslek mensuplarının da payı olduğunu düşünüyorum.. öyle ya, meslek mensupları beyannameleri gerçek olaylara belgelere kayıtlara göre verebilsek, mükelleflerde bundan kaçınmak için türlü cambazlıklar yapmasalar Devlet kimi affedecek?
 
Söylediklerinize kısmen katılıyorum.Asıl sorun,maliye politikasındadır.Meslek mensuplarının üzerine bu kadar yük bindirirseniz ve ücret politikasınıda bu şekilde yaparsanız yapacağı muhasebe kaliteside bu kadar olacaktır.Dikkat edin ücretimiz neredeyse bir işçiye ödenen sigorta primi kadardır.Alınan riskle karşılaştırın devede kulak...Eşit işe eşit ücret politikasını savunanlara söylüyorum.Eşitlik buysa hay sizin eşitliğinize....Bu bürokraside ve bu ortamda yapılabilecek en iyi muhasebeyi yapmaktayız.O nedenle söylediklerinize kısmen katılıyorum.Bunların müsebbibi olarak meslek mensubuna ancak %10 kadar suç yükleyebilirim.Şu anda çoğumuzun yaptığı evrak muhasebeciliği, Koray Bey'in deyimiyle katiplik..Aslolan işimizi yapamıyoruz bir kere,yaptırtmıyorlar, yapacak zaman dahi tanımıyorlar.bu ortamda ne kadar düzgün muhasebe beklersiniz.
Mükellef zihniyeti ÇOĞUNLUKLA zaten belli..Çok kazanayım,az ödeyeyim.mükellefin kafasından şu zihniyeti bir türlü atamadık.En iyi muhasebeci en az vergi çıkarandır. Cambazlığın alasını yapan veya yapmaya müsait niyeti taşıyan çoğunlukla mükelleftir.Müşavir ise devletle mükellef arasında boğuşup durmaktadır, neredeyse kendi mesleğine ihanet edecek kadar,etmeyi düşünecek kadar çelişkiye düşmekte ve arada kalmaktadır.
Neden genelde hep "bilinçli mükellef" deriz de "bilinçli muhasebeci" demeyiz.Çok nadir deriz.Çünkü bizler görevimizin bilincindeyiz.Ama yan etkenler bizi sağa sola çekiştirmekte..Bizi bir rahat bırakın bakalım,bir rahatlayalım,inanın bu toplanan vergilerin iki misli fazla vergi toplanır.Çünkü ne kadar rahatlık,o kadar kaliteli hizmet ve o kadar çok tahsilat..
Saygılar
 
bence, vergi affı, matrah arttırımı, v.b. konularda siyasi otoritenin oy kaygısı etkisiyle birlikte, mükelleflerin ve biz meslek mensuplarının da payı olduğunu düşünüyorum.. öyle ya, meslek mensupları beyannameleri gerçek olaylara belgelere kayıtlara göre verebilsek, mükelleflerde bundan kaçınmak için türlü cambazlıklar yapmasalar Devlet kimi affedecek?
Devlet yapsın incelemesini yazsın cezasını. İşte o zaman bizim mesleğin itibarı tavan yapar. Bu mesleği layıkı ile yapmaya çalışanlar el üstünde tutulur hale gelir. Hak ettiğimiz ücreti rahatlıkla tahsil edebiliriz. Aramızdaki (olmamasını isterdim ama) çürük elmalar da ayıklanmış olur.
 
Üst