Yanlış Yapılan Resen Terke Karşı Dava

Üyelik
19 Eyl 2012
Mesajlar
5
Konum
Ankara
Şirketimiz 20 yıla yakın bir süredir aralıksız faaliyetine devam eden bir a.ş dir.
Şirket merkezimiz ankaradır.Şirket ortakları ve üyeleri aile fertlerimizdir.Şirketin mersinde 24 saat faal çalışan bir akaryakıt istasyonu da bulunmaktadır.
Şirket merkezimiz aynı zamanda ikamet adresimizdir.Merkezde idari kararlar alınır ve uygulanması üzere şubeye bildirilir.Şirket muhasebeside ankaradadır.Yeminli mali müşavirdir. 20 yıl içerisinde 3 sefer yapılan yoklamada merkez adresimizde yoklanamamıştır.2 yıl önce yapılan son yoklamada şubemizdeki vergi dairesincede yoklama yapılmış ve faal olduğumuz tesbit edilmiştir.Başka yoklama yok.Ayrıca devlet kamu kuruluşlarından ödeme alabilmemiz içinde sürekl iborcu yoktur yazılarını GİB gov tr den alıyoruz.İhaleler için mükellef yazıları alıyoruz.Ama vergi dairesinin bunlardan haberi yok.Bu güne kadar beyan edilmeyen hiç bir vergimiz ve ödenmemiş bir tahakkukumuz yoktur.

Faal çalışırken GİB gov.tr den vergi dairesi tarafından ankaradan terk mükellef yapılarak şubede yeni işe başlama ile vergi dairemiz değiştirilmiş olduğunu öğrendik.

20 yıllık şirket 1 aylık şirkete dönüştü.Ayrıca tarafıma hiçbir tebligat oladan yapılan bu işlem ile 24 saat yazarkasaları çalışan bir işyeri olarak 2 aydan beri yanlış fişler faturalar tanzim eden bir işyerine dönüştük.

Faal Şubesi olan bir sermaye şirketinin bu uygulamaya tutulması yanlış olduğunu düşünüyoruz. Kaldıki vergi dairesi ile sürekli görüşmelerimiz ve yazışmalarımız yıllarca yapılmaktadır.Sadece merkez yerimizde yoklamada olmamız bu kadar büyük bir kabahat olabilirmi.Yıllık ödediğimiz KDV Kurumlar Stopajlar vergi 50.000 tl den fazladır.Yıllarca vergi alırken hiç sorun yok sadece yerinde olmadın diye yapılan bu uygulama yanlıştır.2004/13 sayılı genelge mükellefe ulaşılamadığı takdirde geçerlidir.Vergi dairesi ulaşmak için gerekli olan tüm yolları denemeden bu uygulamaya geçmiştir.Lütfen yol göstermenizi bekliyoruz.
Yaptığımız araştırmalarda da şubenin merkeze çevirilebilmesi sadece mükellef tarafından yapılabileceğide birçok Vergi dairesi Müdürünün yazısında geçmektedir.
Yönetim Kurulu kararı ve ticaret sicilinde ilanı gereklidir denilmektedir.Gıyaben öğrendiğimiz bu durum karşısında maddi ve manevi zararlarımız olmuş ve olacaktır.
Görüş ve yorumlarınızı bekliyorum.Saygılar.
 
açıkçası açıklamalarınız biraz karışık çünkü resen terk ettirilen bir şirketin şubede açılması (merkezin vergi dairesince şubeye aktarılması diye birşey ) ilginç ayrıca merkez değiştiği için şirketin geçmişi de silinmez neyse bende anlatamadım vergi dairesiyle bu konuyu görüştünüz mü?
 
Sonuçta dava açsanız bile bir kazancınız olmayacak. Mali idare hiç bir zaman hatalı davranışı için sorumlu tutulup tazminat ödemez. Kişilerin şahsi kusurları olabilir. Bu da size birşey sağlamaz. adam memur nesini alacaksınız ki?
Hakkınızı aramayın demiyorum. idari mahkemeler, daha üst danıştay her zaman var. Ben pratik sonuçtan söz ediyorum.
 
Cevap

Sonuçta dava açsanız bile bir kazancınız olmayacak. Mali idare hiç bir zaman hatalı davranışı için sorumlu tutulup tazminat ödemez. Kişilerin şahsi kusurları olabilir. Bu da size birşey sağlamaz. adam memur nesini alacaksınız ki?
Hakkınızı aramayın demiyorum. idari mahkemeler, daha üst danıştay her zaman var. Ben pratik sonuçtan söz ediyorum.

Öncelikle teşekkür ediyorum yanlız aynı fikri paylaşmıyorum,
O zaman memur yapsın yanlış isleri hep sineyemi çekelim.karşılarında kul kölemi olalım, kanunu keyfi okumak diye birsey olabilirmi kanuna aykırı is yapmak bana suçda onlara değilmi, o zaman hukuk devleti olmanın ne anlamı var,
 
Düzeltme için başvurdunuz mu? Vergi dairesi hangi gerekçeyle düzeltmeyi reddetti.
 
Vergi dairesi cevap veremedi daha.Konu usul müdürlüğüne intikal etti kanuni cevap süresini bekliyoruz.
İşin orjinali resen terk ettikleri mükellefi yerinde tekrar yoklama yaptılar ve adreslerinde yeniden tespit ettiler.Bu arada itiraz kaydı ile vergilerimizi ödemeyede devam ediyoruz.
Kendini kral zanneden bir memurun kasıtlı yanlışını düzeltmek bu kadar mı zor.Ve bu işlemin yetkili amirler izin döneminde iken vekaleten yapıldığını öğrendik.Ticaret Sicile gerek yok kanuni belgelerde değişikliğe gerek yok.Sermaye şirketinin ortaklarının kararına gerek yok.Bir memur istediği yere merkez tayin etsin.Ticaret Sicil Merkezi İstanbul,vergi dairesi Hakkari.Olurmu böyle bir tezatlık.
 
Son düzenleme:
Öncelikle teşekkür ediyorum yanlız aynı fikri paylaşmıyorum,
O zaman memur yapsın yanlış isleri hep sineyemi çekelim.karşılarında kul kölemi olalım, kanunu keyfi okumak diye birsey olabilirmi kanuna aykırı is yapmak bana suçda onlara değilmi, o zaman hukuk devleti olmanın ne anlamı var,
Maalesef nguroy katılıyorum. Neden derseniz o memur için mahkeme/soruşturma için ilin en yüksek mülki amiri olan valinin olur vermesi gerekmektedir ve genelde olumsuz cevap vermektedirler. O memur için yapacakları en fazla o vergi dairesinde başka bir göreve veya başka bir vergi d. geçirmek olur.
 
Maalesef nguroy katılıyorum. Neden derseniz o memur için mahkeme/soruşturma için ilin en yüksek mülki amiri olan valinin olur vermesi gerekmektedir ve genelde olumsuz cevap vermektedirler. O memur için yapacakları en fazla o vergi dairesinde başka bir göreve veya başka bir vergi d. geçirmek olur.

Sayın Kar.tal,Yorumuzun için tşk ederim.2 yıl önce yapılan bir yoklamaya esasen yapılan bir uygulama.Kaldıkı adreslerinde bulunamadıysa 30 gün içerisinde bölüm şefi ile bir yoklama daha yap sonra karar ver diyor ilgili genelge.Zaten böyle bir durum kesinlikle yok 24 saat faal bir firmayız.

Peki siz böyle düşünüyorsnız vatandaş hakkını nasıl savunacak. Kanuna uygun değil herkez, yapılamaz böyle bir şey diyorlar.Ama yapılmış işte.Belki menfaat karşılığında yapıldı.Memurun neyini alacaksınız diyor bir yorumcu.Siz ona bir tepki göstermezseniz bir gün yoktan bir sebepten başka birisinin haklarını gasp edecek bu sefer.Nasıl olsa kimse bana bir şey yapamaz diye.Uğraşmaya değmez diye düşünmek sus bitsin demek bence yanlış.Sükut altındır diye yetiştirdiler nesilleri hep kafamıza vurdular hiç sesimiz çıkamadı.
 
Benim yorumum sadece karşılaştığınız sonuçta büyük olasılıkla hüsrana uğramaya hazır olun mesajıdır, yoksa şikayet/dava konusu yapıp yapmamak size kalmıştır.
 
Sn. Süleyman12345 öncelikle geçmiş olsun. Özellikle Ankara'da bu tür re'sen terkler çok oluyor. Birkaç tanesi de benim mükelleflerimin başına geldi. Sanırım sizin olayınızda vergisel boyut düzelmiştir. Yani şirketiniz eski durumuna dönmüştür. Eğer dönmedi ise de bunu yargıya taşımadan düzeltme şansınız var. İşin tazminat boyutunda ise; vergi daireleri iç tüzük gereğince 3 kere adresinde bulunamayıp geri dönem tebligattan sonra yoklama yazıyorlar ve gene adres tesbiti yapılamazsa re'sen kapatma hakları var. Re'sen kapatmada vergi daireleninin tebliğ zorunluluğu yok. Sizin içinde bu uygulama yapıldıysa yargıya başvurmayın. Ancak adresinize gönderilen bir yoklama veya tutanak yoksa mutlaka yargıya başvurun.
 
Sn. Süleyman12345 öncelikle geçmiş olsun. Özellikle Ankara'da bu tür re'sen terkler çok oluyor. Birkaç tanesi de benim mükelleflerimin başına geldi. Sanırım sizin olayınızda vergisel boyut düzelmiştir. Yani şirketiniz eski durumuna dönmüştür. Eğer dönmedi ise de bunu yargıya taşımadan düzeltme şansınız var. İşin tazminat boyutunda ise; vergi daireleri iç tüzük gereğince 3 kere adresinde bulunamayıp geri dönem tebligattan sonra yoklama yazıyorlar ve gene adres tesbiti yapılamazsa re'sen kapatma hakları var. Re'sen kapatmada vergi daireleninin tebliğ zorunluluğu yok. Sizin içinde bu uygulama yapıldıysa yargıya başvurmayın. Ancak adresinize gönderilen bir yoklama veya tutanak yoksa mutlaka yargıya başvurun.

Sayın Mehmet AYDIN Bey yorumunuz için teşekkürler.Ayrıca aşağıda vereceğim bilgiler doğrultusunda oluşacak görüşünüzü bekliyorum.
Vergisel olarak problemimiz yok.Şirket adreslerinde kimse bulunamıyor haber alamamıyor ise bu uygulama yapılıyor haklısınız.Bizim Merkezimiz idari merkezdir ve ikamet adresimizdir. Şubemizde de ticari faaliyetlerimiz var.24 saatte faal ve 17 yıldır kesintisiz çalışan bir işyeri.Bizim uğradığımız uygulama faal iken merkezimizi kapatıp başka bir ile nakil etme durumu var.Ayrıca biz bir sermaye şirketiyiz.Hissedarlarımız var yönetim kurulumuz var.En küçük işlem için bile yönetim kurulu onayı isteniyor biliyorsunuz.Her 3 yılda bir toplantılar yapılıyor.Vergi dairesi V.U.K kanunlarına göre hareket edebilir.Kendi kanunlarında yazmayan bir uygulama yapamaz.Yapılan işlem hem VUK hemde TTK ya aykırı bir durumdur.Kaldıki vergisini ödeyen beyannameleri düzenli veren ve her ay bir kaç defa devletten ödenek alabilmek için kendilerinden onaylı borçu yoktur ve mükellefiyetlik yazıları alan bir mükellefiz.Merkez adresimize gönderilen son yoklama 2010 yılında.Bu yoklamada bulunamadık.Ama 10 gün sonra şubemize gelip faal olduğumuzun tesbit edildiğine dair ikinci bir yoklama daha var.Ayrıca bu tarihten sonra hem yazı ile hemde karşılıklı vergi dairesi ile görüşmelerde olmuştur.Resen Terk ve nakil işlemi de 2012 yılında yapılıyor.Ayrıca Vergi Dairesi Müdürlerinde atama dönemi içerisindeyken idarenin boşluğundan yararlanılıp yapıldığını düşündüğümüz bir uygulama. Hangi Vergi Dairesi Müdürü her ay binlerce TL vergi ödeyen mükellefini göndermek ister.Adreslerinde bulunamıyor ise mükellefiyetlik terkini yapabilir.Ama Türkiyedeki veya dünyadaki kayıtlı adreslerinde bulunamıyor ise iritbat kurulamıyor ise.Merkezi keyfine göre kapatıp başka bir yerde açabileceği hangi kanunda yönetmelikte yazıyor.Asker devletinde yaşamıyoruz hukuk devletinde yaşıyoruz.Resen terke itirazımız sonucunda merkezimizde yapılan yoklamda yerimizde tespit ediliyoruz.Yapılan işleme itirazımız olduğundan vergilerimizde itiraz kaydı ile halen şubemizin bulunduğu vergi dairesine yatırıyoruz.Fakat hala yapılan işlem düzeltilmedi.Görüşlerinizi bekliyorum.Saygılar.
 
Size kesinlikle hak veriyorum. Meşhur sözde olduğu gibi : Deveye sormuşlar boynun neden eğri, nerem doğru ki demiş deve. Bizim uygulamalarımız da böyle. Yeryüzünün matbaada fatura bastıran ve sayfalar boyunca defter tasdik ettiren tek devleti olarak, yazmış olduğunuz aksaklıkların büyüklerimiz tarafından çok küçük görüldüğü belli.
Uygulamada ise vergi daireleri 2004/13 nolu uygulama iç genelgesine göre yoklamada bulamadıkları mükellefe re'sen terk uygulayabiliyorlar. Gene kanunlarımızın bir boşluğu olarak ticaret sicili yönünden bütün sorumluluklarınız devam etse bile vergi daireleri işin bu boyutuna bakmıyor. Büyük bir ihtimalle ticaret sicilinde merkeziniz Ankara görünürken vergi yönünden sizi başka bir ile taşımışlardır. Şubeniz olduğu için beyanneme vermeniz ve mükellefiyet yazısı almanız re'sen terki kesmiyor.
Öncelikle yeni bir yoklama yaptırarak merkezinizi tekrar faaliyete geçirebilirsiniz. 2010 yılından sonraki yoklamalar ve yazışmalar sizin merkez adresinizi ispat ediyorsa veya vergi dairesine yapılan bildirimde şirket merkezinin aynı zamanda ikamet adresiniz olduğunu belirttiyseniz-ki şirket merkezleri ortaklardan birinin ikamet adresi olabilir- yargıya gitmekten çekinmeyin. Elinizdeki belgeleri siz daha iyi bilirsiniz. Gerekli dökümanlar verildiği ve durum detayları ile açıklandığı takdirde vergi mahkemeleri mükellef lehine karar vermekten çekinmiyor. Ayrıca itirazınızı Ankara Vergi Dairesi başkanlığına da bildiriniz. Uygulamayı yapan memurun herhangi bir ceza alması mümkün değil. Ama en azından haklılığınız ispat edilmiş olur.
 
Sayın Süleyman 12345

Ben böyle saçmalık görmedim.Böyle Keyfi davranış olur mu? Bence davanızda haklısınız.Onların hatalarını düzeltmeniz içinde örnek olsun diye gerçekten dava edin.Hatta bununla ilgili birde güzel bir yaşanmış olayı anlatacağım.Gelelim Vergi Dairelerinin şu meşhur 2004/13 nolu Uygulama iç Genelgesine;Genelgede ne diyor

''İşi bırakma bildiriminde bulunmayan bir mükellefin işi bıraktığının tespit edilmesi veya yapılan araştırma ve yoklamalar sonucunda bilinen adreslerinde bulunamaması ve başka bir adreste faaliyetine devam ettiğine dair bilgi edinilememesi veya başkaca bir ticarî, ziraî ve meslekî faaliyeti olmadığı halde münhasıran sahte belge düzenlemek amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiğinin vergi incelemesine yetkili olanlarca düzenlenen rapor ile tespit edilmesi ve mükellefiyet kaydının devamına gerek görülmediğinin raporda belirtilmesi halinde, mükellef (matrahlı veya matrahsız beyanname verenler dahil) işi bırakmış addolunur ve mükellefiyet kaydı vergi dairesince terkin edilir. Bu durum, ilgili kamu kurum ve kuruluşu ile kamu kurumu niteliğindeki meslek üst kuruluşuna da bildirilir. ''

Yani Vergi Dairesi bu yukardaki tespitleri yapacak..!!!

Yapılan bu değişiklik çerçevesinde terk işlemleri iki kısımda değerlendirilmiştir.

1. İşi bırakma bildiriminde bulunmayan bir mükellefin işi bıraktığının tespit edilmesi veya yapılan araştırma ve yoklamalar sonucunda bilinen adreslerinde bulunamaması ve başka bir adreste faaliyetine devam ettiğine dair bilgi edinilememesi,

2. Başkaca bir ticari, zirai ve mesleki faaliyeti olmadığı halde, münhasıran sahte belge düzenlemek amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiğinin vergi incelemesine yetkili olanlarca düzenlenen rapor ile tespit edilmesi ve mükellefiyet kaydının devamına gerek görülmediğinin raporda belirtilmesi,

hallerinde mükellef (matrahlı veya matrahsız beyanname verenler dahil) işi bırakmış addolunacak ve mükellefiyet kaydı vergi dairesince terkin edilecektir.

Vergi Usul Kanununun 160 ıncı maddesine 4369 sayılı Kanun ile eklenen fıkra hükmünde yer alan “İşi bırakma bildiriminde bulunmayan bir mükellefin işi bıraktığının tespit edilmesi veya yapılan araştırma ve yoklamalar sonucunda bilinen adreslerinde bulunamaması ve başka bir adreste faaliyetine devam ettiğine dair bilgi edinilememesi halinde ...” ibaresi yeni düzenlemede de aynen muhafaza edilmiş ve bu fıkraya 5228 sayılı Kanunla sahte belge düzenlemek amacıyla mükellefiyet tesis ettiren mükelleflerin terk işlemlerine yönelik olarak “... başkaca bir ticari, zirai ve mesleki faaliyeti olmadığı halde münhasıran sahte belge düzenlemek amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiğinin vergi incelemesine yetkili olanlarca düzenlenen rapor ile tespit edilmesi ve mükellefiyet kaydının devamına gerek görülmediğinin raporda belirtilmesi ...” ibaresi eklenmiştir.

Maddede yapılan bu düzenleme uyarınca;

- İşi bırakma bildiriminde bulunmayan bir mükellefin işi bıraktığının tespit edilmesi veya yapılan araştırma ve yoklamalar sonucunda bilinen adreslerinde bulunamaması ve başka bir adreste faaliyetine devam ettiğine dair bilgi edinilememesi halinde (I.) bölümde,

- Başkaca bir ticari, zirai ve mesleki faaliyeti olmadığı halde münhasıran sahte belge düzenlemek amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiğinin vergi incelemesine yetkili olanlarca düzenlenen rapor ile tespit edilmesi ve mükellefiyet kaydının devamına gerek görülmediğinin raporda belirtilmesi halinde (II.) bölümde,

belirtilen esaslara göre mükellefiyet kayıtlarının terkin edilmesi uygun görülmüştür.

Şimdi Gelelim Formdaşımız Süleyman 12345 yazdıkları ile tam tezat bir uygulama Yani Vergi Dairesi yönünden ben yaptım oldu.Böyle bir şey bence kabul edilemez. Ayrıca Burda beyannamelerinizi vermeye devam etmeniz doğru bir olay.Bence Bu 2004/13 Genelgeyi dökün Vergi Dairesi Müdürü ile gidin görüşün derim.

Yukarıda bahsettiğim geçmişteki olayı kısaca kimseyi sıkmadan yazayım.Olay Bir Vergi Dairesi ile YMM arasında geçiyor.Şöyle YMM'nin kestiği makbuzları firma muhtasarında beyan etmiyor.Vergi Daireside YMM'ye Stopaj iadesi alamayacağını bunları çıkarmasını istiyor.YMM'de bu işin sorumluluğunun Firmada olduğunu ve Vergi Dairesinin bunu yazıyla onlardan istemesi gerektiğini söylüyor,İş büyüyor Mahkemeye gidiyor.Gariptir YMM mahkemede kaybediyor. Yılmıyor Yargıtay,Danıştay derken YMM davayı kazanıyor.Kıssadan hisse doğru bildiğimiz yolda haklıysak yılmadan yürümek.

Ayrıca, Vergi Dairesinde çalışanların Kanununu SMMM'den daha iyi bildiklerine ve yorumladıklarına kesinlikle inanmayanlardanım


Saygılar



 

Benzer konular

Üst